Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2019/1762 E. 2019/893 K. 18.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … D.İş Esas – … D.İş Karar

TALEP EDEN : … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … – …

KARŞI TARAF : … Asansör Kırtasiye İnşaat Mak. San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. … – …
TALEP : İhtiyati Tedbir

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : …
YAZIM TARİHİ : …
Tedbir talep eden tarafından alacaklı aleyhine Konya Asliye … TİCARET Mahkemesi’nin … D.İş esas sayılı dosyası ile açılan ihtiyati tedbir talebinde … tarihinde tesis edilen ihtiyati tedbir kararına karşı, alacaklı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra; dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP: Talep eden vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … Yapı …-… adi ortaklığından 10/06/2018 tarihinde çıkarak adi şirket ilişkisini sonlandırmış olmasına ve tüm tarafların bu gerçeği bilmesine rağmen geriye dönük borçlandırıcı işlemler ile müvekkil aleyhine takip yapılmasına neden olduğunu bu nedenle Konya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile başlatılan takibin iptali ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti için açılacak olan menfi tespit davasının zorunlu dava şartı olan arabuluculuk safahatı boyunca geçerli olmak üzere bu aşamada ihtiyati tedbir verilerek 23/07/2019 tarihinde yapılan bir kısım ev eşyası ile lokantada kullanılan masa ve sandalyelerin dava dilekçesine eklemiş olduğu haciz tutanaklarında gözüken değerlerinin taraflarına depo edilmesi kaydı ile müvekkiline teslimini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; “sahteciliğe dayalı olarak açılmış olan işbu davada, işbu davadan önce başlatılan derdest icra takibinin tamamen durdurulması ile ilgili ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile HMK’nın yazı veya imza inkârının sonucu başlıklı 209. maddesindeki “(1)Adi bir senetteki yazı veya imza inkâr edildiğinde, bu konuda bir karar verilinceye kadar, o senet herhangi bir işleme esas alınamaz. (2)Resmî senetlerdeki yazı veya imza inkâr edildiğinde, senetteki yazı veya imzanın sahteliği, ancak mahkeme kararıyla sabit olursa, bu senet herhangi bir işleme esas alınamaz. (3)Senede dayanılarak verilmiş olan ihtiyati tedbir, o senet hakkındaki sahtelik iddiasından etkilenmez ve gerektiğinde senet sahibi haklarının korunması için yeni tedbirler talep edebilir.” hükmü de nazara alınarak, HMK’nın 389 ve 399. maddeleri gereğince; talep eden/davacı dava konusu edilen miktarın takdiren % 20 ’si (yüzde yirmisi) oranındaki 52.400,00 TL nakdi teminat tutarını mahkememiz veznesine yatırdığında veya muteber bir bankanın kesin ve süresiz nitelikteki teminat mektubunu (şayet davacı bir banka ise kendisi dışındaki bir başka bankaya ait teminat mektubu olmak kaydıyla) mahkememize ibraz ettiğinde, Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki davalı tarafın davacı taraf aleyhine işbu davadan önce başlattığı icra takibinin tedbiren tamamen durdurulmasına, HMK’nın 393/2. maddesi “… (2)Tedbir kararının uygulanması, kararı veren mahkemenin yargı çevresinde bulunan veya tedbir konusu mal ya da hakkın bulunduğu yer icra dairesinden talep edilir. Mahkeme, kararında belirtmek suretiyle, tedbirin uygulanmasında, yazı işleri müdürünü de görevlendirebilir…” hükmü gereğince talep eden/davacı tarafın talep etmesi halinde işbu ihtiyati tedbir kararının icra takibinin yapılmakta olduğu Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası üzerinden uygulanmasına/infazına” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Karşı taraf alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının talebin sahteciliğe dayalı olarak tedbir içerdiği bahisle kurulduğunu, icra takibinin tedbiren tamamen durdurulmasına yönelik olduğunu, yapılan icra takibi dayanağının kambiyo senedi vasfı bulunan bono olduğunu, davacı taraf müvekkili ile bononun borçlusu konumundaki adi ortaklık arasındaki ticari ilişkiyi inkar etmediğini, mahkemece özel hüküm niteliğinde bulunan İİK’nın 72. maddesi gereğince işlem tesis edilmesi gerektiğini, genel hüküm niteliğinde bulunan ve icra takiplerinde uygulanması bulunmayan HMK 209/1 maddesi gereğince hüküm tesis edilerek takibin durdurulmasına karar verilmesinin hatalı olduğunu, borçlular arasında teşekkül ettiği ve müvekkil ile organik bağı bulunmayan sahtecilik iddiasının müvekkili aleyhine kabul edilmesinin hukuki dayanağı olmadığını beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Uyuşmazlık; icra takibinden sonra talep edilen ihtiyati tedbir talebinde HMK 209’a göre tedbir kararı verilmesinin isabetli olup olmadığına ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İhtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin karar alacaklı tarafından istinaf edilmiştir.
Aleyhine ihtiyati tedir kararı verilen şirketin istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde; HMK’nın 394. maddesinde karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebileceği, aynı kanunun 4. fıkrasında itiraz üzerine mahkemenin tarafları dinlemek üzere davet edip gelmedikleri taktirde dosya üzerinden inceleme yaparak itiraz hakkında karar verileceği ve 5. fıkrada ise itiraz hakkında verilen karara karşı kanun yoluna başvurulabileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, ilk derece mahkemesince Konya … İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin tedbiren durdurulmasına istinaf yolu açık olmak üzere karar verildiği, aleyhinde ihtiyati tedbir kararı verilen şirketin istinaf dilekçesinde, müvekkili hakkında verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını istediği, aleyhinde ihtiyati tedbir kararı verilen şirket vekilinin bu talebinin, yukarıda açıklanan HMK hükümlerine göre ihtiyati tedbire itiraz mahiyetinde olduğu ve mahkemece yukarıda anılan yasa hükümlerine göre itiraz dilekçesi olarak kabul edilerek, yapılan itiraz hakkında duruşma açılarak karar verilmesi gerektiği halde dosyanın istinaf incelemesi için dairemize gönderilmesi doğru değildir.
İstinaf incelemesine tabi kararlar HMK’nın 341. maddesinde belirtilmiş olup, ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne ilişkin kararlara karşı istinaf kanun yolunun açık olmadığı, ilk derece mahkemesi hakiminin kanunla verilmeyen bir hakkı tanımak suretiyle hükme karşı istinaf kanun yolu açık olduğunu belirtmesinin, taraflara; yasayla verilmemiş bir hakkı (istinaf kanun yolunu) bahşetmeyeceği sonuç ve kanaatiyle karşı tarafın istinaf kanun yoluna başvuru talebinin usulden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Alacaklı şirketin istinaf başvuru dilekçesinin REDDİNE,
2- Alacaklı şirket tarafından yatırılan 44,40 TL karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinaf başvurusunda bulunan alacaklı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda … tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1.f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır