Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2019/1687 E. 2021/2181 K. 05.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:… -…
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :…
KARAR NO…

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :…
ÜYE :…
ÜYE : …
KATİP :…

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/05/2019
NUMARASI : … Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : … -(T.C Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … – (T.C Kimlik No:…)
VEKİLLERİ : Av. …
DAVA : Menfi Tespit

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 05/11/2021
YAZIM TARİHİ : 09/11/2021
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin…Esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında 17/05/2019 tarihinde tesis edilen davanın reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra; dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkilinin borçlu olduğu 12.07.2017 tanzim ve 30.12.2017 vade tarihli 105.000 TL. bedelli bono senedine istinaden Konya .. .İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında takip yapıldığını, sonrasında Konya … Asliye Hukuk Mahkemesinde … Esas sayılı dosyada tasarrufun iptali davasının açıldığını, takibe konulun bono senedindeki borcun müvekkili tarafından ödenmesi üzerine müvekkilinde bulunan senet fotokopisine borcun ödendiği ve tarafların birbirinden alacağı kalmadığının yazıldığını, ancak senet aslının iade edilmediğini, açıklanan nedenlerle bonoya dayalı olarak yapılan icra takibinden dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, alacaklının %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava menfi tespit davası olup borcun varlığını değil de ibra, ödeme gibi bir olgu ile sona erdiğini iddia eden davacının ispat yükü altında olduğunu, karşı tarafın ileri sürdüğü ibra sözleşmesinin tarihi belli olmadığı gibi ıslak imzaların da senet suretini kapsayacak bir biçimde atılmadığını, ibranın bütün kapsamlarıyla kesin olarak belirlenmesi gerektiğini, ibra belgesi olarak ileri sürülen bono fotokopisine açıkça ve kesin olarak itiraz ettiklerini, davacı davasını net ve kesin bir ibra ile ispat edemediğinden davanın reddi gerektiğini, İİK m.72 uyarınca %20 icra -inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; “…..ticari teamüller dikkate alındığında borcu ödenen senedin alacaklıda bırakılması gibi bir hususun söz konusu olmadığı, senedin üzerindeki ifadeler ve imzaların dava konusu senede ilişkin düzenlendiğinin sabit olduğundan bahsedilemeyeceği gibi tarih, bedel, hangi borca ilişkin düzenlendiği belli olmayan ifadelerin usulüne uygun bir ibra sözleşmesi olarak da değerlendirilemeyeceği, tüm bu hususlar gözetildiğinde davacı tarafça dava konusu senetteki borçtan dolayı borçlu olmadığı iddiasının ispatlanamadığı kanaatine varılmış, dava dilekçesinde açıkça yemin delili de belirtilmiş olmadığından yemin deliline ilişkin prosedür işletilmemiş ve ispatlanamayan davanın reddine ve şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebi ile salt olarak kötü niyetli hareket edildiği….” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının hukuka uygun olmadığını, bono senedinin renkli fotokopisi üzerine el yazısı ile “…’dan alacağımız ve borcumuz yoktur” şeklindeki açık ve net ifade ile alacaklı …’ın müvekkilinden alacağının olmadığını beyan ederek altını imzaladığını, alacaklının bu imzayı inkar etmediğini, bu yazı ve imzadan sonra özellikle yazının ve imzanın üzerine yazıldığı bono senediyle ilgili alacak iddiasının dinlenmesinin mümkün olmadığını, bu yazının bononun düzenlenmesinden sonra yazıldığının kesin olduğunu, borcun olmadığına dair alacaklıdan imzalı belge alan borçludan bu belge dışında başka bir delil ve belge istemenin hukuk ve hakkaniyete uygun olmadığını, yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın talepleri gibi kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Dava; menfi tespit istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Dosyada yapılan inceleme sonucunda; davacı ve vekiline; “dava dilekçesinde belirttikleri borcun ödendiği ve tarafların birbirinden alacağı kalmadığının yazılı olduğu davacı ve davalı tarafından imzalanan renkli senet fotokopisinin aslını iki haftalık kesin süre içerisinde ibrazı, verilen süre içerisinde ibraz edilmediği taktirde mevcut duruma göre inceleme yapılacağı” ihtaratını içerir muhtıra çıkarılması, verilen sürenin geçmesinden sonra davacının istinaf talebinin incelenmesi için dosyanın dairemize gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava dosyasının HMK’nın 352/1 maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi’ne GERİ ÇEVRİLMESİNE,
2- Eksiklikler giderildiğinde davacının istinaf talebinin incelenmesi için dosyanın dairemize gönderilmesine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 05/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan … Üye … Üye.. Katip … e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

A.G