Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2019/1130 E. 2019/827 K. 10.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas – … Karar

DAVACI : …td. Şti.
VEKİLİ : Av. … – …

DAVALI : … (T.C Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : …
YAZIM TARİHİ : …
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında … tarihinde tesis edilen davanın usulden reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine dava dosyasının dairemize geldiği anlaşılmakla üye hakimin görüşleri alındıktan sonra, dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20.10.2008 tanzim 01.08.2009 vade tarihli 17.000 TL bedelli ve 20.10.2008 tanzim 01.08.2009 vade tarihli 21.000 TL bedelli bonolardan kaynaklı alacağın tahsili amacıyla Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, takip ve davanın TTK’da düzenlenmiş ve davalı tarafça ileri sürülen sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılarak açılmadığını, zamanaşımına uğramış bononun yazılı delil başlangıcı teşkil ettiğinden dolayı TBK hükümlerine göre 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, davalı tarafça kabul edilen sözleşme ilişkisine göre borcun ödendiği iddiası ileri sürülmekle birlikte ispat yükünün davalı taraf üzerine geçtiğini, davalının alacak ilişkisini kabul etmesi ve borcun ödendiğini ileri sürmesi sebebiyle alacak ilişkisinin ispatlandığını, davalının ödeme konusunda tanık deliline dayanabilmesi için ödemeye ilişkin delil başlangıcı sayılabilecek bir belge sunması gerektiğini, davanın kabulü ile Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, borç miktarının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevabında özetle; müvekkilinin davacı tarafa borcu bulunmadığını, söz konusu takibe dayanak borçların ödendiğini, ancak söz konusu bonolar alacaklı yana 2009 yılında medyaya yansıyan “kasaplar çetesi” operasyonunda adli makamlarca el konulduğundan geri alınamadığını, adı geçen bonolarla ilgili olarak adli ve mali kurumlarca müvekkilinin ifadesine başvurulduğunu, bu soruşturmalarının ilgili dosya numaralarının mahkeme aşamasında bilahare bildirileceğini, kaldı ki söz konusu borcun ödendiği hususuna dair şahitlerin mevcut olduğunu, dava konusu icra takibinin açılması gereken zamanaşımı süreleri dolduğundan davanın zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiğini, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, “….Dosya kapsamına göre davacı bonolara bir kambiyo senedi olarak değil bir ispat vasıtası olarak dayanmakta, dava konusu zaman aşımına uğramış bonoları senet olarak belirterek ilamsız icra takibine konu etmekte, davalı tarafça senet bedellerinin ödendiği ve takibin mesnetsiz olduğu iddiasıyla takibe itiraz edilmektedir.Ayrıca dava, Türk Ticaret Kanununun 778 inci maddesi atfıyla bonolar için de uygulanan ve poliçelerde sebepsiz zenginleşmeyi düzenleyen 732 nci maddesine dayalı bir istemi de içermemektedir. Tüm bu hususlar bir arada değerlendirildiğinde işin ticari nitelikte olmadığı, davanın da mutlak ya da nispi ticari dava sayılamayacağı…” gerekçesiyle davanın usulden reddine, görevsizlik kararı kesinleştiğinde 6100 sayılı HMK 20. maddesi uyarınca talep halinde dosyanın yetkili ve görevli Konya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın ilk olarak Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığını, görevsizlik kararı verildiğini, Asliye Ticaret Mahkemesi ile aralarında görev uyuşmazlığı çıktığını, dosyada Ankara BAM …HD’nin … Esas … sayılı merci tayini kararı ile kesin olarak yargı yerinin Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi olarak belirlendiğini, yargılamaya Konya …ATM’ce devam edildiğini, …celsede dosyanın bilirkişiye tevdi edildiğini, .. nolu celsede dosyanın bilirkişi incelemesinden henüz dönmediği halde mazeret dilekçesi gönderildiğini, sonradan duruşma tutanağında görevsizlik kararı verilmiş olduğunun öğrenildiğini, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin büyük mağduriyet yaşadığını, hatalı verilen görevsizlik kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Konya Asliye … Hukuk Mahkemesi … esas … karar 28/02/2017 kesinleşme tarihli ilamı ile taraflar arasındaki uyuşmazlığın TTK 776 ve devamı maddelerinde düzenlenen bonoya dayalı itirazın iptaline ilişkin ticari dava olduğu kabul edilerek davanın usulden reddine karar verildiği,
Konya Asliye … TİCARET Mahkemesi … esas … karar 19/12/2017 kesinleşme tarihli ilamı ile TTK 4-5.maddeleri gereğince davanın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olmadığından dava dilekçesinin görev yönünden usulden reddine karar verildiği,
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 23/2 maddesi gereğince Ankara BAM …HD’nin … Esas … karar 25/01/2018 tarihli merci tayini kararı ile kesin olarak yargı yerinin Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi olarak belirlendiğini anlaşılmıştır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun inceleme usulü ve sonucu Madde 23 “(1) Yargı yerinin belirlenmesine ilişkin inceleme dosya üzerinden yapılabilir. (2) Bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca verilen yargı yeri belirlenmesi ile kanun yolu incelemesi sonucunda kesinleşen göreve veya yetkiye ilişkin kararlar, davaya ondan sonra bakacak mahkemeyi bağlar.” şeklinde düzenlenmiştir.
Bir mahkemenin verdiği görevsizlik kararı kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmiş ise, bu görevsizlik kararı, dosyanın gönderildiği mahkemeyi bağlamaz. Bu mahkeme de kendisinin görevli olmadığına ve ilk mahkemenin görevli olduğuna karar verebilir. İkinci görevsizlik kararı da kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşirse, hukuk mahkemeleri yönünden görevli mahkeme merci tayini yolu ile kesin olarak belirlenir. Bu yargı yeri belirlenmesi kararı davaya daha sonra bakacak olan tüm mahkemeleri bağlar.

Buna karşılık, ikinci görevsizlik kararına karşı kanun yoluna başvurulmuş ve ikinci görevsizlik kararını kesinleşmiş ise, ikinci görevsizlik kararında görevli olarak gösterilen mahkeme bu kararla bağlıdır. Yani artık görevsizlik kararı veremez.
Somut olay incelendiğinde; mahkemeler arasında çıkan olumsuz görev uyuşmazlığı merci tayini suretiyle Ankara BAM … Hukuk Dairesince giderilmiş ve Konya …Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir.
Merci tayini kararı ile dosya kendisine intikal eden Konya …Asliye Ticaret Mahkemesi davanın esasına girerek sonuçlandırması gerekirken yeniden ikinci kez davada; davacının bonolara kambiyo senedi olarak değil bir ispat vasıtası olarak dayandığı , dava konusu zamanaşımına uğramış bonoları senet olarak belirterek ilamsız icra takibine konu edildiğini, davalı tarafça senet bedellerinin ödendiği ve takibin mesnetsiz olduğu iddiasıyla takibe itiraz edildiğini, davada bononun zamanaşımına uğramış olması sebebiyle TTK 732.maddesi kapsamında sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak açılmadığı, davanın mutlak yada nispi ticari dava sayılamayacağı gerekçesiyle görev nedeniyle usulden reddine, dosyanın yetkili ve görevli Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesinde hukuka uygunluk bulunmamıştır.
Ankara BAM …HD’nin merci tayini kararı kesin olup, davaya daha sonra bakan ilk derece mahkemesini bağlar (Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 10.6.1942 gün ve 1942/26-16 sayılı ilamı, Hukuk Genel Kurulu’nun 28.3.2007 gün ve 2007/13-191 E., 2007/167 K. sayılı kararı).
Dava dosyası kapsamı, mevcut delil durumu ve HMK’nın 355. maddesi gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme ile yukarıda açıklanan nedenlerle davacının istinaf talebinin kabulü ile HMK’nın 353/1.a.3 maddesi gereğince; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava dosyasının taraflar arasındaki ihtilaf ile ilgili esasa ilişkin delillerin toplanması ve değerlendirilmesi sonucunda karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf başvuru talebinin KABULÜ ile; Konya Asliye … TİCARET Mahkemesi’nin … tarih … Esas … Karar sayılı KARARIN KALDIRILMASINA,
2- Dava dosyasının HMK’nın 353/1.a maddesi gereğince ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- Davacı tarafın istinaf başvurusu ile ilgili yaptığı yargılama giderlerinin; ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda değerlendirilmesine,
6- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda … tarihinde oy birliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır