Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2019/1102 E. 2019/527 K. 19.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas

DAVACI : … Sağlık Eğitim Altın İnşaat Danışmanlık Hizmet. Sanayi Ve Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. … – …

DAVALILAR : 1- … Özel Sağlık Hizmetleri A.Ş.
: 2- … … Labaratuvar Sağlık Malzemeleri Tic. Ve San. A.Ş.
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Menfi Tespit

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : …
YAZIM TARİHİ : …
Davacı tarafından davalılar aleyhine Konya Asliye … TİCARET Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında … tarihinde tesis edilen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara karara karşı, davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine dava dosyasının dairemize geldiği ve üye hakimin görüşleri alındıktan sonra, dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkilinin davalı … Özel Sağlık Hizmetleri ile arasında organik bağ bulunan diğer davalı şirket … … A.Ş ile 10/03/2016 tarihli “MR Cihazı Devir Sözleşmesi” imzalandığını, sözleşme gereğince müvekkili firma, davalı firmaya peşin ödeme, davalının söz konusu cihaza ilişkin leasing borcunun bir kısmının ödenmesi ve devir bedelinin kalan kısmının ise çek vasıtasıyla ödemesi yapılarak toplamda 2.162.530,00 TL tutarın ödemesinin gerçekleşmesi ile cihaza ilişkin devir bedelinin faturasının kesilerek müvekkil firmaya devredileceğinin kararlaştırıldığını, müvekkili firmanın sözleşmeden kaynaklı mali yükümlülüklerinin tamamının yerine getirildiğini, sözleşme süresinde müvekkili firma tarafından, davalı şirketlere gönderilen tutarların davalılardan alacaklı olan … Finansal Kiralama A.Ş’ye ödenmediğinin şifaen tespit edildiğini, açıklanan nedenlerle müvekkili firmanın 10/03/2016 tarihli sözleşmeden dolayı yükümlülüklerini yerine getirdiğinin ve ilgili sözleşmeden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile MR cihazının müvekkili firmaya ait olduğunun tespitine, müvekkilinin devir bedelinden fazla olarak yaptığı 304.252,29 TL’nin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 12/04/2019 tarihli ihtiyati tedbir talebi ile açık sözleşme hükümlerine rağmen ve sözleşmenin getirdiği yükümlülüklerin taraflarınca ifa edilmesine karşı hukuki olmayan ve gerçek dışı cevaplara kıymet verilerek talebin reddi sebebiyle MR cihazına davalılar ve dava dışı … arasındaki muvazaalı işlemler ile dava tarihinden sonra 14/11/2018 tarihinde haciz uygulattırılarak muhafaza edilmesinin istenmesi, istihkak iddiası üzerine icra memuru tarafından şimdilik tarafımızın hastanede bulunan temsilcisine yediemin olarak bırakılması üzerine ihtiyati tedbir için bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi şartının tahakkuk ettiğinden taraflar arasındaki sözleşmenin konusuna göre MR Cihazının mülkiyeti de uyuşmazlık konusu olduğundan cihazın haciz ve muhafazasının engellenmesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince davacı vekilinin davaya konu MR cihazının haciz ve muhafaza işlemlerinin engellenmesi amacıyla ihtiyati tedbir konulması talebinin mevcut dosya ve delil durumu dikkate alınarak reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece ihtiyati tedbir talebinin neden reddedildiği, neden uygun olmadığı, hangi sebeple ve korunan ve üstün tutulan hukuki yararın seçilerek buna göre red kararı verildiğinin açıklanmadığını, gerek Anayasa’nın m.141/3 gerekse HMK’nın 388/3 maddesine göre mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olması gerektiğini, yaklaşık ispatın gerçekleştiği halde tedbir taleplerinin reddedildiğini, sözleşme gereği taraflarınca yapılması gereken ödemelerin ödeme günlerinde fazlasıyla yapıldığını, MR cihazına davalılar ve dava dışı … arasındaki muvazaalı işlemler ile haciz konulduğunu, haklı talebi red kararının telafisi imkansız zararlara yol açacağını, mahkemeden istenen tedbirin uyuşmazlığı esastan çözücü nitelikte olmadığını, ihtiyati tedbir taleplerinin reddine ilişkin verilen … tarihli ara kararın kaldırılmasına, talepleri doğrultusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 389/1.maddesinde; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, düzenlemesi yer almaktadır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 390/3.maddesinde tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.

İhtiyatî tedbirde asıl olan ihtiyatî tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve ihtiyatî tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyatî tedbirin temel şartlarını oluştururlar. İhtiyati tedbire esas olan hakkın iyi belirlenmesi gerekir. Taraflar arasında çekişmeli olan şey veya yargılama konusunu oluşturan hak, aynı zamanda tedbirin konusu hakkı da oluşturacaktır. HMK’nın 389/1. maddesinde, “uyuşmazlık konusu hakkında” ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerekmektedir. Diğer geçici hukuki korumaların alanına giren konularda ihtiyati tedbire kararı verilemeyecektir.
Somut olayda, davacı tarafça 10/03/2016 tarihli MR Cihazı Devir Sözleşmesi uyarınca yükümlülüklerin yerine getirildiği ve sözleşmeden dolayı borçlu olunmadığının tespiti ile sözleşmede belirtilen MR cihazının davacı şirkete ait olduğunun tespiti ile ilgili sözleşmeden kaynaklı olarak davacı tarafça devir bedelinden fazla olarak yapılan ödemenin iadesinin istendiği, davacı tarafça; mülkiyet iddiasına konu MR cihazının davalı ile üçüncü kişiler arasındaki işlemin muvazaalı olduğu iddia edilerek haciz ve muhafaza altına alınmasının tedbiren engellenmesinin talep edildiği, HMK 389. maddesi gereğince davanın taraflarının ve davanın tarafları ile ilgili dava konusu hakkında geçici hukuki koruma kararı verilebileceği, dava dosyasındaki iddia ve savunmalar ile mevcut deliller nazara alındığında; üçüncü kişilerin özel hukuktan kaynaklanan hakları ile ilgili cebri icra eylemlerinin tedbiren durdurulmasının hukuka uygun olmayacağı, davacı talebinin ancak muvazaa iddiası ile ilgili açılacak bir davada değerlendirilmesinin mümkün olabileceği kanaatiyle ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermesinde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı bu nedenle; davacının istinaf kanun yoluna başvuru talebinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3- İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4- İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda … tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır