Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2023/749 E. 2023/724 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …

T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas – … Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : Tüketici Kredisinden Kaynaklanan Menfi Tespit
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 01/06/2023
G. KARAR YAZIM TARİHİ : 02/06/2023
İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalı bankadan kullandığı kredi nedeniyle yapılan takipte müvekkili ile davalı bankanın takip kredi borcunun bir kısmının peşin bir kısmının mısır hasadından sonra (2022/Ekim, Kasım) ödenecek şeklinde anlaşmaya varıldığını ve müvekkilinin 03/08/2022 tarihinde alacaklı vekili Av. … hesabına 30.000,00 Tl yatırdığını ancak alacaklı banka tarafından yapılan tahsilatın icra dosyasına bildirilmeden ve müvekkilinin tek meskeni olan evinin satışa çıkarıldığını, ve ödediği paranın dosya borcundan düşülmediğini, davalı ödemeyi icra dosyasına bildirmediğinden bakiye borcun resmi olarak tespit edemediğini, alacaklı tarafça yapılan tahsilatların icra dosyasına bildirilmesinin kanuni bir zorunluluk olup ödenen para yönünden alacaklı tarafın takibe devam etme hakkının olmadığını ileri sürerek, Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 03/08/2022 tarihinde ödenen 30.000,00 TL tutarlı ödeme yönünden müvekkilini borçlu olmadığının tespitine ve %100 oranında kötü niyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 30.09.2022 tarihinde yatırmış olduğu 30.000,00 TL’nin 14.09.2022 tarihinde icra dosyasına bildirildiğini, davacının kalan borcunu da davadan sonra ödediğini ve icra dosyasının kapandığını dava bu şekilde konusuz kaldığını belirterek, konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; “…Dava; Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (Menfi Tespit) davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu; Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında davalı banka vekiline yapılan kısmi ödeme nedeniyle davacının icra dosyasından ödenen kısım yönünden davalıya borçlu olup olmadığı hususları olduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ilgili müdürlükten fiziken istenerek tüm dosya kapsamı ile birlikte incelenmiştir. Yapılan inceleme neticesinde davalı banka tarafından davacı borçluya karşı 18.06.2020 tarihinde sözleşmeden kaynaklanan borç için icra takibi başlatıldığı, davalı alacaklı banka vekili tarafından 14.09.2022 tarihinde ” dosya borcuna istinaden 30.000,00 TL 03.08.2022 tarihinde haricen tahsil edilmiştir” beyanının verildiği, dosyaya 29.09.2022 tarihinde bakiye 26.605,00 TL yatırılarak dosyanın tamamen ödendiği ve 03.10.2022 tarihinde dosyanın infazen işlemden kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür.
Davacının talebinin yapılan kısmi ödeme nedeniyle icra dosyası yönünden borçlu olunmadığının tespitine yönelik olduğu, haricen yapılan ödemeden sonra 09.09.2022 tarihinde dava açıldığı, akabinde 29.09.2022 tarihinde icra dosyasının bakiye kısmının da ödenerek icra dosyası borcunun kapatıldığı ve bu nedenle menfi tespit talebi yönünden davanın konusunun kalmadığı anlaşıldığından aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
Davalı alacaklı bankanın icra takibi tarihi itibariyle davacı borçludan alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının takip açmakta kötü niyetli olmadığı anlaşıldığından tazminat talebinin şartları oluşmadığından reddine karar verildiği” gerekçesiyle; davanın konusu kalmadığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacının kötü niyet tazminatı talebinin şartları oluşmadığından reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; eldeki dava açılmadan önce borçlu müvekkilinin alacaklı bankaya yaptığı ödemenin, icra dosyasına yansıtılmaması, müvekkilinin bankaya yaptığı girişimlerin de sonuçsuz kalması ve icra dosyasından müvekkilinin evinin satışta olması nedeniyle, yapılan ödemenin borçtan düşülebilmesinin temini amacıyla ödenen kısma ilişkin menfi tespit davası açıldığını, dava açıldıktan sonra davalı bankanın haricen tahsilat bildiriminde bulunduğunu ve davanın konusuz kalmasını sağladığını, dava açıldığı anda haklı oldukları sabit olup yerel mahkemenin de davanın reddine karar vermeyerek dava açıldığı anda haklı olduklarını kabul ettiğini, ancak buna rağmen dava reddedilmiş gibi aleyhlerine tavzih kararı ile vekalet ücretine hükmedildiğini belirterek, hükmün yargılama giderleri yönünden düzeltilmesini istemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar re’sen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde;
Dava; tüketici kredisinden kaynaklanan takip nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 3/1-k maddesinde Tüketici “Ticari veya mesleki olmayan amaçlı hareket eden gerçek veya tüzel kişi” olarak 3/1-ı bendinde ise Tüketici işlemi “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” olarak tanımlanmıştır. Aynı Kanunun 73/1. maddede; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakma görevinin tüketici mahkemelerine ait olduğu ve 83. maddesinde ise, taraflardan birinin tüketici olduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Somut uyuşmazlık, tüketici kredisi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup davacının davalı banka ile tüketici finansı sözleşmesi akdeden gerçek kişi, eş deyişle tüketici olduğunun kabulü gerekir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun 73/1. maddesi uyarınca görevli mahkeme Tüketici Mahkemesidir. 6100 sayılı HMK’nın 1. maddesi gereğince görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınacağından ve görev hususunda kazanılmış hak söz konusu olamayacağından, işbu dava bakımından Tüketici Mahkemesinin görevli olması nedeniyle, İlk Derece Mahkemesince 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca göreve ilişkin olarak dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde işin esası incelenerek bir karar verilmesi doğru olmamıştır.
Açıklanan gerekçelerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-3.maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-3. maddesi uyarınca Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih ve … Esas – … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
Davacı tarafça yatan 179,90 TL istinaf karar harcının talebi halinde kendisine iadesine,
Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince verilecek yeni kararda dikkate alınmasına,
İstinaf karar tebliği ve harç iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.01/06/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında Elektronik İmza ile imzalanmıştır.¸