Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2023/196 E. 2023/161 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 23/12/2022
NUMARASI : … Esas

DAVACI : …

VEKİLİ : Av. …

DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 16/02/2023
G. KARAR YAZIM TARİHİ : 17/02/2023
İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen ara kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP, DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili ihtiyati haciz talepli dava dilekçesinde özetle; Davalı iş sahibi şirket ile müvekkili yüklenici şirket arasında … tarihinde doğrama satış ve montaj sözleşmesi başlıklı eser sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye göre davalı şirketin yapmakta olduğu iki tip 18 villaya ait kapı ve pencere yapım işini davacı yüklenicinin üstlendiğini, iş bedeli karşılığında davayı iş sahibinin Konya İli … İlçesi … Mahallesinde kain tapunun … ada … parsel sırasında kayıtlı taşınmazda yapmakta olduğu … Etap … nolu villanın 650.000,00 TL bedel davacı şirkete devri konusunda anlaştıklarını, villanın 300.000,00 TL tutarındaki bedelinin eldeki davaya konu iş karşılığında sayılacağını, 350.000,00 TL tutarındaki kısmının ise davacı şirketin dava dışı … Şti ile yaptığı sözleşmedeki alacağının mahsubu karşılığında sayılacağını, müvekkili şirketin dava dışı … Şti. Arasında imzalanan sözleşmeye uyduğunu ve sözleşme konusu işi her türlü ayıptan ari şekilde iş sahibine teslim ettiğini, davacı şirketin … tarihli sözleşmeye olan güvenle dava konusu edilen villanın satımı husununda dava dışı … ile … tarihinde satış sözleşmesi yaptığını, davalı şirketin kusurlu şekilde sözleşmeyi feshetmesi nedeniyle müvekkiline verileceği kararlaştırılan villanın satış sözleşmesinden dönüldüğünü, bu fesih nedeniyle müvekkili şirketin üçüncü şahıs … ile yapmış olduğu … tarihli sözleşmede üzerine düşen edimi yerine getiremediğinden aleyhine Konya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasında ikame edilen davada davacının tazminat ödemesine hükmedildiğini, bu zarardan davalı şirketin sorumlu olduğunu ileri sürerek davalı şirketin dava konusu sözleşmeyi haksız yere feshetmesinden kaynaklı olarak müvekkili şirketin uğramış olduğu zararın şimdilik 500.000,00 TL’sinin davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, takdiren teminatsız, olmadığı takdire makul bir teminat bedeli ile ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesinin … tarihli ara kararında; “…Geçici hukuki koruma kurumu olan ihtiyati haciz mevzuu İ.İ.K.’nun 257 vd. maddelerinde düzenlenmiştir.
İİK’nun 257.maddesi; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.
Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir.
1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa;
Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında maucceliyet kesbeder.” Hükmünü havidir.
İİK’nin 258.maddesi uyarınca, alacaklı, alacağı ve gerektiğinde haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermek zorundadır.
Bu hükme göre alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamakta, bu konuda mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermesi yeterli kabul edilmektedir. Bununla birlikte, özellikle hukukî bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması tercih edilmesi gereken bir seçenektir. (HMK m.200).
Mahkememizce yapılan değerlendirmede davacı vekilinin talebinin yargılamayı gerektirmesi, mevcut delillerin ihtiyati haciz kararı vermek için yeterli olmaması ve dava ile elde edilecek sonucun ihtiyati haciz yoluyla elde edilmesinin geçici hukuki koruma olan ihtiyati haczin genel yapısına uygun olmaması, İİK nun 257 ve devamı maddelerinde düzenlenen koşulların ve mal kaçırma iddiasının yaklaşık olarak dahi ispatlanamamış olması ve soyut beyanlardan ibaret bulunduğu…” gerekçesiyle davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine, karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tarafından taleplerinin yargılamayı gerektirmesi nedeniyle reddedilmesi ihtiyati haciz müessesinin nosyonuna ters düştüğünü, kanun koyucunun geçici hukuki koruma kurumu olan ihtiyati haciz müessesinde tam ve eksiksiz şekilde ispat aranmadığını, yaklaşık ispatın varlığı halinde talebin kabulüne karar verilmesinin gerektiğini, dosya içerisinde bulunan sözleşme, ihtarname ve her türlü belgelere göre davalı şirketin kusurlu şekilde sözleşmeyi feshettiği ve müvekkili şirketi zarara uğrattığının anlaşıldığını, sözleşmenin feshinde davalı şirketin kusurlu olduğunun Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama ile de kabul edildiğini, mahkemece ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava dışı … tarafından açılan dava sonucunda müvekkili şirketin 1.150.000,00 TL tazminat ödemeye mahkum edildiğini ve kararın kesinleştiğini, davalı şirketin kusurlu hareketi ile müvekkili şirketin zarara uğradığının açık olduğunu belirterek lik derece mahkemesi ara kararının kaldırılarak ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Dairemizce yapılan inceleme sonucunda:
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar re’sen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde;
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat, talep ise ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir.
İİK 257. maddesinde düzenlenen ihtiyati haciz, alacaklının bir para alacağının zamanında ödenmesini güvence altına almak için mahkeme kararı ile borçlunun mallarına (önceden) geçici olarak el konulmasıdır.
Kanunda yazılı şartların bulunması halinde, vadesi gelmiş bir borcun alacaklısı, ihtiyati haciz için gerekli “yaklaşık ispat” şartının da gerçekleşmesi durumunda başka bir şart aranmaksızın ihtiyati haciz isteme hakkına sahiptir.
Vadesi gelmemiş bir borçtan dolayı ihtiyati haciz talep edilebilmesi ise; İİK’nun 257. maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenmiştir. Söz konusu fıkraya göre, borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa, borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa, bu hallerde ihtiyati haciz talep edilebilecektir.
İhtiyati haciz şartları 257. Maddede, 258. Maddede ise ihtiyati haciz kararına yer verilmiştir. 258. Maddenin ilk fıkrasında alacaklının alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecbur olduğu ifade edilmiştir.
İcra ve İflas Kanunun 258. maddesinin 2. cümlesinde “Alacaklı alacağı ve icabında İhtiyati haciz sebepleri ( m.257) hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” denilmektedir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için bir kimsenin aleyhine delil olmak üzere vücuda getirdiği bir belgenin varlığı şart değildir. İhtiyati haciz kararı verilirken dikkat edilmesi gereken hususun alacağın yazılı delille ispatı değil, alacağın varlığı konusunda hakime kanaat verecek dellilerin sunulmasıdır. Hakim, taraflar arasındaki ilişkiye, alacağı doğuran sebebin şekline ve niteliğine göre ibraz edilen delilleri değerlendirerek alacağın varlığı hakkında bir kanaata vardığı takdirde İİK’daki diğer şartlar mevcutsa, ihtiyati haciz talebini kabul edecektir. Alacağın varlığına kanaat getirilmesi yaklaşık ispattır.
Somut olayda taraflar arasında eser sözleşmesi akdedildiği sabit ise de dava konusu istemin sözleşmenin haksız feshi nedeniyle uğranılan zararların giderilmesine ilişkin olup feshin haklı olup olmadığının, davacının fesih nedeniyle herhangi bir zarara düçar olup olmadığının ve zararın miktarın belirlenmesi hususlarının yargılamayı gerektirmesi nedeniyle alacağın yaklaşık olarak ispat edildiği kabul edilemeyeceğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasından ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen … tarihli ara karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Davacıdan alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
İstinaf karar tebliği ve harç tahsil müzekkeresi yazım işleminin İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, 6100 HMK’nın 362/1-f. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.16/02/2023


Başkan

¸e-imzalıdır.


Üye

¸e-imzalıdır.


Üye

¸e-imzalıdır.

:..
Katip

¸e-imzalıdır.

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında Elektronik İmza ile imzalanmıştır.¸