Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/417 E. 2022/889 K. 10.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(Birleşen Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas … Karar)
TARİHİ : 30/12/2021
NUMARASI : … Esas – … Karar

DAVACI-KARŞI DAVALI :

VEKİLLERİ :

DAVALI-KARŞI DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI-KARŞI DAVACI :

DAVANIN KONUSU : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)|Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 10/06/2022
G. KARAR YAZIM TARİHİ : 15/06/2022
İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davacı karşı davalı vekili ve davalı karşı davacı … A.Ş vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların, davalının … Cad. … Sk. … adresinde inşa ettikleri … Evleri isimli projenin bir kısım alüminyum işlerinin imalat ve montajının davacı tarafından yapılması konusunda 05/04/2018 tarihli sözleşme yaptıklarını, müvekkilinin sözleşmeye uygun olarak inşaattaki alüminyum imalat ve montaj işlerini tamamladığını, bunun dışında davalı tarafın istekleri doğrultusunda bir kısım fazlaya ilişkin imalatların da yapıldığını, yapılan tüm iş ve imalatların 10/11/2018 tarihli iş teslim tutanağı ile karşı tarafa teslim edildiğini, davalı tarafın her hangi bir ihtirazı kayıt koymadan teslim tutanaklarını imzaladığını ve iş bedeline ilişkin kesilen faturaların da davalı tarafından teslim alındığını, sevk irsaliyelerinin de davalı tarafça imzalandığını, yapılan iş ve iş bedellerine itirazı olmayan davalının iş bedeli karşılığında davalıya vermesi gereken daireyi vermediği gibi, iş bedelini de ödemediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 19.923,92 TL’nin 04/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiş; 03.11.2011 tarihli ıslah dilekçesinde talep miktarını fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 206.556,86 TL’ye arttırmıştır.
Davalı … A.Ş vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın Konya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı tespit dosyasından aldırılan bilirkişi raporuna dava dilekçesinde itirazlarının olmadığını belirttiğini ancak hem müvekkili şirketin hem de diğer davalının bilirkişi raporuna nitelik ve nicelik yönünden tamamına süresinde itiraz ettiklerini, davacı taraf ile imzalanan sözleşme şartlarını davacının tam olarak yerine getirmediğini, eksik işlerden mütemerrit olduğunu, davalılar tarafından davacıya sunulan iyi niyetli tekliflerin hiçbirinin kabul edilmediğini, davacı tarafın yapmış olduğu ve faturalandırdığı işlerin bedelinin 300.000,00 TL yi geçmiş olduğunda sözleşmede belirtilen daire ilk ödeme olarak kendisine teslim edileceğini, davacı tarafın yapıp teslim ettiği ve faturalandırdığı işlerin henüz 300.000,00 TL seviyesine gelmeden davalılardan söz konusu daireyi talep ettiğini ve daireyi teslim almadığını savunarak, kalan işi yarım bıraktığını, davacı tarafın faiz taleplerine itiraz ettiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı … Şirketi şirketi yetkilisi cevap dilekçesi ile özetle; davacı tarafın Konya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı tespit dosyasından aldırılan bilirkişi raporuna dava dilekçesinde itirazlarının olmadığını belirttiğini, ancak bilirkişi raporuna nitelik ve nicelik yönünden tamamına süresinde itiraz ettiklerini, davacı tarafın dava için söz konusu sözleşmeye dayandığını, sözleşmeyi feshetmediğinden mütemerrit olup eksik işlerden sorumlu olan kendisi olduğundan bu hususta talep ve dava haklarının mahfuz olduğunu, davacı tarafın yapmış olduğu ve faturalandırdığı işlerin bedelinin 300.000,00 TL’yi geçmiş olduğunda sözleşmede belirtilen daire ilk ödeme olarak kendisine teslim edileceğini, davacı tarafın yapıp teslim ettiği ve faturalandırdığı işlerin henüz 300.000,00 TL seviyesine gelmeden davalılardan söz konusu daireyi talep ettiğini ve daireyi teslim almadığı gerekçesi ile kalan işi yarım bıraktığını, davacı tarafın yarım bıraktığı işler yönünden davalıların maddi ve manevi kayıplarının olduğunu, bu husus da talep ve dava haklarının mahfuz olduğunu, davacı tarafın faiz taleplerine itiraz ettiklerini savunarak davanın reddini istemiştir.
Birleşen Konya …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasındaki davacıların dava dilekçesi ile özetle; tarafların, davacı şirketlerin oraklığından yapılan … Mah. … ada … parseldeki …. Evleri isimli sitenin alüminyum işlerinin davaclı tarafından yapılmasına ilişkin 05/04/2018 tarihli sözleşme, her ne kadar fiyat teklifi şeklinde metraj birim fiyatlarını kapsamakta ise de ödeme şekli gibi ehemmiyetli hususların da sözleşmede açık ve net belirttiğini, yine her ne kadar sözleşmede işin tamamının A, B, C ve D blok olmak üzere sitenin tamamına ilişkin olduğu açıkça yazılmasa da belirtilen sözleşmede birim fiyatlarca yapılacağının kararlaştırıldığını ancak hazır olan D Blok ile C ve B Blok taki yerlere ilişkin m2 ve mtül ölçülerinin birim fiyatlarının toplamda KDVdahil 160.129,59 TL olarak yazıldığını ödem kısmına işin 300.000,00 TL2lik kısmı için bir daire verileceği ve geri kalanında para olarak ödeneceğinin yazılı olmasının da işin tüm bloklar üzerinde anlaşıldığını gösterdiği, davacının sözleşmedeki fiyatla üzerinden işin tamamını yapamayacağını anlayınca işin yarım bıraktığını ve mütemerrit olduğunu, davalı şirketin işi yarım bırakarak davacı şirketleri zarara uğrattığını, davalı şirketin işi yarım bırakmasından dolayı … isimli bir başka firma ile sözleşme imzaladıklarını, bu sözleşme ile davalı ile yapılan sözleşme arasında 111.000,00 TL aşkın fiyat farkı neticesinde zarara uğradıklarını ileri sürerek, davalı şirketin sözleşmeye aykırı hareket ederek işin yarım bırakılması nedeniyle ve işin başka bir firmaya tamamlattırılması neticesinde eksik bırakılan işlerin daha pahalıya yaptırılmasından kaynaklanan menfi zararın tazmini için bilirkişiler marifetiyle hesaplama yaptırılarak çıkartılacak olan bedelin davalı şirketten fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL’nin temerrrüt tarihinden itibaren işleyecek olan en yüksek ticari reeskont faizi ile davalıdan alınarak taraflarına verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosyada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşmedeki tapu devrini içeren maddenin geçersiz olduğunu, bu nedenle müvekkilinin tapu devrini değil yaptığı işin bedelini isteyebileceğini, taraflarınca açılan asıl dava konusunun işin müvekkili tarafından ifa edildiği ve davacı-karşı davalılara eksiksiz olarak teslim edildiği hususunda ihtilaf bulunmadığını, taraflar arasındaki sözleşmenin tapu devrine dair kısmının geçerli olduğu kabul edilse bile davacı-karşı davalıların iddia ettiği gibi müvekkilinin yaptığı iş bedelinin dairenin bedeline ulaşmasının beklenmesine gerek olmadığını, 10/11/2018 tarihinde gerçekleşen teslim ile taraflarınca iş bedelinin ödenmesi için davacılara gönderilen ihtarnameye 6 ay alacağın tahsili için açılan dava ile arasında 9 ay bulunduğunu, davacıların bu kadar uzun sürede müvekkilinin alacağını ödemediklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; “Davacı ile davalılar arasında, davalılar tarafından inşaa edilen “… ili … ilçesi … Mahallesi … Caddesi … Sokak … Ada … Parsel sayılı taşınmazda bulunan “…” isimli projenin alüminyum işlerinin imalat ve montajının yapılması hususunda 05/04/2018 tarihli sözleşmenin imzalandığı, ilgili sözleşme hükümleri gereğince yapılan işin karşılığının 300.000,00 TL olarak götürü bedelli olarak kararlaştırıldığı, T.C. Yargıtay …. Hukuk Dairesinin 16/02/2017 Tarih ve … Esas-…Karar sayılı ilamında ve amir kanun hükmünde ifade edildiği üzere davacının hakettiği bedelin tesbiti amacıyla imalâtın işin tamamına göre fiziki oranının tespiti hususunda mahallinde keşif icra edilerek bilirkişi raporlarının aldırıldığı, dosya içerisinde yer alan 17/06/2019 tarihli bilirkişi heyet raporu ile 20/08/2020 tarihli bilirkişi heyet raporundan açıkça anlaşıldığı üzere davacının üzerine düşen edimleri yerine getirdiği, yapılan imalatlarda herhangi bir eksiklik, açık ya da gizli ayıp bulunmadığı, yapılan işin fiziksel gerçekleşme oranının %100 olduğu, tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede yapılan iş için davacı tarafından düzenlenen faturaların tarafların 2019 yılı ticari defterlerinde veresiye alış/satış olarak kayıtlı olduğu, her iki tarafın ticari defterlerinde de bu faturalara ilişkin olarak herhangi bir tahsilatın/ödemenin kayıtlı olmadığı, her iki tarafın da ticari defterlerine göre bu faturalar dolayısıyla davacının 214.445,24 TL alacaklı göründüğü ve böylelikle sözleşme hükümleri gereğince davacının üzerine düşen edim ve yükümlülüklerinin tamamını eksiksiz olarak yerine getirdiği, dosya içerisinde yer alan İş Teslim Tutanağından davacı tarafça yapılan işin 10/11/2018 tarihinde eksiksiz ve tam olarak yapıldığı ve teslim edildiğinin ifade edilmesi karşısında 6098 sayılı TBK’nın 479/1 maddesi gereğince davacının alacağının bu tarih itibariyle muaccel olduğu görülmekle davacının talebiyle bağlı kalınarak açmış olduğu davasının kabulü ile 19.923,92 TL’nin teslim tarihi olan 10/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte 186.632,94 TL’nin ıslah tarihi olan 03/11/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalılar … ile …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı/birleşen dosya davalısı …ye verilmesine karar verilmiştir.
Her ne kadar davalılar tarafından işin davacı tarafından tamamlanmaması sebebiyle menfi zararların tazmini talepli karşı dava açmış iseler de; yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay … Hukuk Dairesinin 19/12/2015 tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı çerçevesinde davacı tarafından dava açılmadan önce aldırılan 17/06/2019 tarihli bilirkişi heyet raporu, mahkememizce aldırılan 20/08/2020 tarihli bilirkişi heyet raporu ve yine dosya içerisinde bulunan tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde düzenletilen 08/03/2021 tarihli bilirkişi ile davacının işi eksiksiz ve ayıpsız olarak teslim ettiğine dair 10/11/2018 tarihli iş teslim tutanağı karşısında davacı tarafından eserin tesliminden sonra eksik ve kusurlu işlere dair tutanak veya raporla bulunmaması karşısında taraflar arasındaki sözleşmeye konu imalatların davacı tarafından yapıldığına kanaat edilmekle davalıların bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir ” gerekçesiyle; esas dava yönünden yapılan değerlendirmede, davacı/birleşen dosya davalısı … i’nin davasının kabulü ile; 19.923,92 TL’nin teslim tarihi olan 10/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalılar … ile …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı/birleşen dosya davalısı …’ye verilmesine, 186.632,94 TL’nin ıslah tarihi olan 03/11/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalılar … ile …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı birleşen dosya davalısı …’ye verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkemece hükmedilen alacak miktarının 10.923,92 TL’sine teslim tarihinden kalan 186.632,94 TL’sine ise ıslah tarihinden faiz işletilmesinin hatalı olduğunu, temerrüdün teslimle kabul edildiği halde ıslah edilen kısma ıslah tarihinden faiz işletilmesinin hatalı olduğunu, tüm alacağa davalıların temerrüde düştüğü sözleşme tarihi olan 05/04/2018 tarihinden itibaren en yüksek ticari reeskont faizi işletilmesine karar verilmesini aksi kanaatta ise tamamına 10/11/2018 tarihinden faiz işletilmesine krara verilmesi gerektiğini, dava ikame edilmeden evvel Konya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … D.İŞ sayılı dosyasında delil tespiti talep edilip bu dosya da yapılan yargılama giderlerinin de esas sayılı dosyada yargılama giderleri arasına dahil edilmesi gerekirken edilmediğini belirterek kararın belirtilen yönlerden kaldırılmasını istemiştir.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; işin tamamının 4 blok olduğu halde işin yüzde yüz tamamlandığına ilişkin raporun hukuka aykırı olduğunu, 1 blok yapılmasının diğer blokların kısmen yapılmasının işin tamamlandığı anlamına gelmeyeceğini, davacı yüklenici şirket yetkilisinin isticvap edilerek işin tamamının 4 blok olup olmadığının sorulması gerekirken bu hususun dikkate alınmadığını, taraflar arasındaki 05/04/2018 tarihli sözleşmede her ne kadar işin tamamının 4 bloğun aliminyum işlerinin tamamının yapılacağı açıkça yazılmamış ise de ödeme şekli bölümünde belirtildiği ifadeden işin tamamının davalı şirket tarafından alındığının açık olduğu ödeme şeklinin bartır uygulaması yani daire kalan kısım ise nakit olarak kararlaştırıldığını, davacı şirketin zam bahanesiyle işi yarım bırakıp mütemerrerit olduğunu, işin yarım bırakılması nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığı sözleşmenin götürü bedelli olması nedeniyle işin o bedelde yapılmasının zorunlu olduğunu, davacının işi tamamlamadan bedel talep edemeyeceğini, yapılan işlerin davacı iddiası ve mahkeme tespitine göre de 300.000,00 TL’değerli dairenin işi tamamlamayan davacıya devredilemeyeceğini, birleşen dava yönünden ise hatalı bilirkişi raporuna göre karar verildiği tanık ifadelerinin nazara alınmadan işin yarım bırakılması dolayısıyla bu hususta inceleme yapılmadan karar verildiğini, sözleşmenin feshinden itibaren makul süre içinde serbest piyasa koşullarına göre oluşabilecek fiyat farkı bedel tespit ettirilip aradaki farkın menfi zarar olarak hesaplanması gerektiğini belirterek, kararın kaldırılmasını istenimiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde;
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklı alacak, birleşen dava tazminat istemine ilişkindir.
Gerekçeli kararın asıl davada davalı ve birleşen davada davacı olan … vekiline 07/02/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından iki haftalık süresi içinde 21/02/2022 istinaf edildiği ve gerekli harçların da yatırıldığı anlaşılmıştır. Bu halde henüz gerekçeli karar tebliği yapılmadan vekil tarafından süre tutum dilekçesi şeklinde verilen dilekçeye istinaden çıkartılan istinaf harç ve masraf yatırılması muhtırası nazara alınarak … Vekilinin istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına akar verilmesi hatalı olduğundan mahkemenin 17/02/2022 tarihli ek kararının kaldırılarak esas yönünden davalının istinaf istemi değerlendirilmiştir.
Taraflar arasında imzalan 05.04.2018 tarihili sözleşmede, davalıların cevap dilekçesinde belirttiği üzere, sözleşme tarihinde mevcut D. Blok ve diğer Bloklarda yapımı tamamlanan işlerin m2 ve mtül fiyatları ile birim fiyatlarının belirlendiği, her ne kadar ödeme şekli ile ilgili hükümden davacı /birleşen davada davalı şirket tarafından tamamlanmayan blokların işinin yapılmasının da kararlaştırıldığı iddia edilmiş ise de, sözleşmede bu hususta açıklık bulunmadığı ve ödeme hükmü ile tarafların ne zaman tamamlanacağı belirli olmayan diğer bloklar için m2, mtül ve birim fiyatları belirlediklerinin kabul edilemeyeceği, yani tamamlanmayan bloklar yönünden tarafların henüz anlaşmış oldukları bir bedel olmadığı, sözleşmenin tamamlanmayan blokları kapsamadığı kabul edilecek olup, bilirkişilerin, davacının sözleşme kapsamında fiyatı belirlenen işleri yaptığının tespit edildiği, ayrıca sözleşme kasamındaki işlerin davalı tarafça teslim alındığı, yine işe ilişkin davacı tarafça kesilen faturaların ve sevk irsaliyelerinin de davalı tarafça teslim alındığı ve faturalarında davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve bedelinin de ödenmediği anlaşılmakla asıl davada, davacının alacaklı olduğu miktar fatura ve ticari defterler doğrultusunda 214.445,24 TL kabul edilip, talep doğrultusunda 206.556,86 TL’nin tahsiline karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı gibi, birleşen davada davalı şirketin sözleşme de kararlaştırılan ve bedeli belirlenen işleri yaptığı ve edimini yerine getirdiği, davacı tarafında işin eksiksiz teslim alındığına ilişkin imzalamış olduğu teslim tutanağı karşısında iş bedelinin ödenmemesi üzerine davalının eylemli olarak sözleşmeyi feshetmesinde hukuka aykırılık blunmadığı dikkate alındığında birleşen davada davanın reddine dair verilen kararda doğru olduğundan asıl davada davalı, birleşen davada davacı … A.Ş vekili istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
Ancak; asıl davada talep edilen iş bedeli yönünden davalı şirketlerin temerrüte düştüğü tarih iş bedelinin ödenmesi için davacı yüklenici tarafça keşide edilen 24/05/2019 tarihli ihtarnamenin davalılara tebliğ edildiği 30/05/2019 tarihi olup, ilk derece mahkemesince davadan önce temerrüt gerçekleştiğinden bedelin tamamına bu tarihten itibaren yasal faiz işletilmesi gerekirken, 19.923,92 TL’ye davalıların aleyhine olacak şekilde 10.11.2018 tarihinden, ıslahla arttırılan 186,632,94 TL’ye ise, davacının aleyhine olacak şekilde ıslah tarihi olan 03.11.2021 tarihinden itibaren faiz işletilmesi doğru olmamış is de, 19.923,92 TL’ye işletilen faizin başlangıcı yönünden davalıların istinaf itirazları olmadığından, davacının istinaf itirazı doğrultusunda 186.632,94 TL’yönünden faiz başlangıç tarihinde yapılan hatanın düzeltilmesi ve yine ilk derece mahkemesince yargılama giderlerinin hesabında dikkate alınmayan davacı tarafın Konya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı tespit dosyasında yaptığı masraflarının yargılama masraflarına dahil edilerek davalıdan tahsili için, 6100 sayılı HMK’ın 353/1.b-2. Maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Açıklanan nedenlerle davalı-birleşen dosya davacısı vekilinin istinaf başvurusunun asıl dava ve birleşen dava için yaptığı istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı birleşen dosya davalısı vekilinin asıl dava için yaptığı istinaf başvurusunun kabulüne, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının bu yönlerden düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılması gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1) BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin 30/12/2021 tarihli, … Esas – … Karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davacı … A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1.maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Davacı … A.Ş.’den alınması gereken 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı … A.Ş. Tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
2) ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
Davalı … A.Ş. Vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1.maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin 30/12/2021 tarihli, … Esas – … Karar sayılı kararının kararın KALDIRILMASINA,
Davanın KABULÜNE,
19.923,92 TL’nin teslim tarihi olan 10/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalılar … ile ….’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …. Şti’ye verilmesine,
186.632,94 TL’nin 30/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalılar … ile …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ye verilmesine,
Alınması gereken 14.109,90TL harçtan peşin alınan 340,26 TL harç ile ıslah yoluyla alınan 3.188,00TL olmak üzere toplam 3.528,26TL harcın mahsubu ile eksik 10.581,64 TL bakiye karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına, (bu hususta ilk derece mahkemesince 08/03/2022 tarihli … Harç Nolu harç tahsil müzekkeresi düzenlendiğinden yeniden düzenlenmesine yer olmadığına,)
Davacı tarafından ilk derece aşamasında yapılan 3.528,26TL harç gideri, 44,40TL başvurma harcı gideri, 6,40TL vekalet harcı, 384,60 TL keşif harcı, 148,60TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 610,60TL tebligat ve posta gideri, 2.350,00TL bilirkişi ücreti, 2.578,00 TL tespit dosyası masrafları ile istinaf aşamasında yapılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının toplamı olan olan 9.871,56 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Hazine tarafından karşılanan 1.320,00TL arabuluculuk giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına, (ilk derece mahkemesince harç tahsil müzekkeresi düzenlendiğinden yeniden düzenlenmesine yer olmadığına,)
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 22.908,98TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Davacıdan peşin alınan 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince davacıya iadesine,
Davalı ….’den alınması gereken 14.109,90 TL istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 3.608,18 TL’nin mahsubu ile kalan 10.501,72 TL harcın davalı davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davalılar tarafından ilk derece ve istinaf aşamasından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı lehine istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde resen ilk derece mahkemesince yatırana iadesine,
İstinaf kararının Dairemizce taraflara tebliğ edilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 10/06/2022

Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında Elektronik İmza ile imzalanmıştır.¸