Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/2146 E. 2023/45 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ

T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 25/11/2022
NUMARASI : … Esas

DAVACI : … – …

VEKİLİ : Av. …

DAVALI : …

VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 26/01/2023
G. KARAR YAZIM TARİHİ : 27/01/2023

İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen ara kararına yönelik davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP, DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 15.10.2019 tarihinde yapılan sözleşme uyarınca, davacının davalıya ait inşaattaki bağımsız bölümlerin Alüminyum Korkuluk Doğrama işini yaptığını, sözleşmeye konu işin bedelinin 520.000,00 TL olduğunu ve bu bedelin 300.000,00 TL’si karşılığında davalı tarafından … İli … İlçesi … Mahallesi … ada … parsel sırasında kayıtlı taşınmazda yapılan inşaattaki zemin kat … nolu bağımsız bölümün davacıya devredileceğinin, bakiye 220.000,00 TL için ise davacıya çek verileceğinin kararlaştırıldığını ancak davalı şirketin bağımsız bölümün tapusunu davacıya devretmediğini, davalı yüklenicinin borçlu olduğu sair icra dosyaları nedeniyle davacının alacağının karşılıksız kalabileceğini ileri sürerek, uyuşmazlık konusu olan … İli … İlçesi … Mahallesi … ada .. Parsel … numaralı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, mümkün olmazsa dairenin rayiç değerinin davalıdan tahsilini, bu talebinde kabul görmemesi halinde 300.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş ve dava sonuçlanıncaya kadar … İli … İlçesi … Mahallesi … ada … Parsel … numaralı taşınmazın tapu kaydına üçüncü kişilere devir temliğinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasını istemiştir.
İlk derece mahkemesinin 10/10/2022 tarihli ara kararında; “… İli … İlçesi … Mahallesi … ada … Parsel … numaralı taşınmazın davacı tarafça dosyaya sunulan bilgi ve belgeler dikkate alınmakla; tedbir konusu malvarlığının bizatihi davanın esas talebine dayanak teşkil ettiği ve bu bakımdan mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişmenin hakkın elde edilmesini ciddi ölçüde zorlaştırabileceği de gözetilmekle yaklaşık ispat kuralları dahilinde ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, ihtiyati haciz talebininin reddine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur…” gerekçesiyle Davacının ihtiyati tedbir talebininin kabulü ile; … İli … İlçesi … Mahallesi … ada … Parselde davalı adına olan taşınmaz üzerine/hissesine takdiren teminatsız İhtiyati tedbir konulmasına, karar verilmiştir.
Davalı vekili 31/10/2022 tarihli tedbire itiraz dilekçesinde özetle; Davacı tarafça ikame edilen dava hukuki ve kanuni mesnetten ari, iddialarda hukuken ihticaca salih ve hükme medar olabilecek nitelikle olmadığını, davanın tamamen afaki iyiniyet kurallarından yoksun olarak ikame edildiğini, Mahkemenizce verilen ihtiyati tedbir kararı da haksız, hukuka aykırı, mülkiyet hakkını kısıtlayıcı nitelikte olduğundan öncelikle kaldırılmasının gerektiğini, Davacı yan ikame ettiği dava ile … İli … İlçesi … Mahallesi … Ada … Parsel … Bağımsız Bölüm Numaralı taşınmazın tapu kaydının iptali davası ikame ettiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte HMK 389. Madde ve Fıkrası “… Uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” Hükmünü amir olduğunu, dava konusu … İli … İlçesi … Mahallesi … Ada … Parsel … Bağımsız Bölüm Numaralı taşınmaz olup … İli … İlçesi … Mahallesi … Ada …. Parselin tamamının tapu kaydının üzerine konulan tedbir yasanın amir hükmüne açıkça aykırı olduğunu, ihtiyati tedbire karar verilirken tarafların çıkar dengesinin ve ihtiyati tedbirin amacının gözetilmesinin zaruri olacağını, hiç şüphesiz asıl uyuşmazlığı çözecek nitelikte tedbir kararı verilemeyeceği gibi verilen tedbir kararının telafisi imkânsız ve mağduriyeti mucip zararlara sebebiyet vermemesinin gerektiğini, bu nedenlerle müvekkil adına kain taşınmaz kayıtları üzerindeki ihtiyati tedbir şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesinin 25/11/2022 tarihli ara kararında; “… dosya içindeki tapu kayıtları ile tüm belgelerin birlikte değerlendirmesinde; Davalı vekilince HMK 389. ve 390. maddeleri gereğince ihtiyati tedbirin yasal koşulları bulunmadığı da ileri sürülmüş ise de; Mahkememizce verilen ihtiyati tedbir kararına yapılan itiraz mahkememizce kapsamlı bir şekilde değerlendirilmiş olup; ilgili tapu müdürlüğünden gelen cevabı yazı da dikkate alındığında … İli … İlçesi … Mahallesi … ada … Parselde kat irtifakı ve kat mülkiyetinin oluşmadığından ve davacının dava konusu sözleşme gereği alacağının bu parseldeki yapılacak 1 nolu bağımsız bölümün kendisinin devri ile ödeneceği kararlaştırıldığından ilgili parseldeki tedbirin kalkması halinde HMK.nın 389/1.’de “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” belirtilen durumların ortaya çıkacağı, mahkememizce verilen tedbir kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilince yapılan itirazın reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir…” gerekçesiyle muteriz vekilinin itirazların reddi ile, mahkememizin 10/10/2022 tarihli ihtiyati tedbir kararının devamına, karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davacı tarafça ikame edilen dava hukuki ve kanuni mesnetten ari, iddialarda hukuken ihticaca salih ve hükme medar olabilecek nitelikle olmadığını, davanın tamamen afaki iyiniyet kurallarından yoksun olarak ikame edildiğini, mahkemenizce verilen ihtiyati tedbir kararı da haksız, hukuka aykırı, mülkiyet hakkını kısıtlayıcı nitelikte olduğundan öncelikle kaldırılmasının gerektiğini, Davacı yan ikame ettiği dava ile … İli … İlçesi … Mahallesi … Ada … Parsel … Bağımsız Bölüm Numaralı taşınmazın tapu kaydının iptali davası ikame ettiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte HMK 389. Madde ve Fıkrası “… Uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” Hükmünü amir olduğunu, dava konusu … İli … İlçesi … Mahallesi … Ada … Parsel … Bağımsız Bölüm Numaralı taşınmaz olup … İli … İlçesi … Mahallesi … Ada … Parselin tamamının tapu kaydının üzerine konulan tedbir yasanın amir hükmüne açıkça aykırı olduğunu, ihtiyati tedbire karar verilirken tarafların çıkar dengesinin ve ihtiyati tedbirin amacının gözetilmesinin zaruri olacağını, hiç şüphesiz asıl uyuşmazlığı çözecek nitelikte tedbir kararı verilemeyeceği gibi verilen tedbir kararının telafisi imkânsız ve mağduriyeti mucip zararlara sebebiyet vermemesinin gerektiğini belirterek taşınmaz üzerine konulan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Dairemizce yapılan inceleme sonucunda:
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar re’sen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde;
Talep; eser sözleşmesine dayalı alacağa karşılık olarak verileceği ileri sürülen taşınmazın tapusunun iptali ile tescil davasında, taşınmazın dava sonuçlanıncaya kadar tedbiren üçüncü kişilere devrinin önlenmesi tapu kaydına şerh konulması istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki yazılı sözleşmede iş bedelinin 300.000,00 TL’lik kısmının davaya konu bağımsız bölümün davacıya devredilerek ödeneceği kararlaştırılmış ve davacı tarafından bu sözleşmeye dayalı olarak açılan tapu iptal ve tescil talebi yönünden ilk derece mahkemesince, 6100 sayılı HMK’nın 389 ve devamı maddeleri uyarınca, dava sonucunda davacının hakkına kavuşmasını engelleyeceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmiş ise de, Uyap üzerinden yapılan incelemede, davaya konu … İli … İlçesi … Mahallesi … Ada … Parsel … Bağımsız Bölüm Numaralı taşınmazın halen arsa vasfında olduğu, taşınmazı üzerinde bağımsız bölümleri gösterir kat irtifakına ve kat mülkiyetine geçiş yapılmamış olduğu, başka bir ifadeyle dava konu … numaralı Bağımsız bölümün ayrı bir tapu kaydının olmadığı anlaşılmıştır. İlk derce mahkemesinin arsa vasfındaki taşınmazın tamamı üzerine üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için tedbir koyması davalının ticari hayatını engelleyeceği gibi, talebin de aşılması sonucunu da doğurur.
O halde ilk derece mahkemesince, tedbir talebi üzerine, taşınmaza ilişkin tapu kaydı, mimari proje ve yapı ruhsatı getirtilerek konusunda uzman bilirkişiden davaya konu bağımsız bölüme kat irtifakı kurulması halinde isabet edecek olan arsa payının ve değerinin belirlenmesi için rapor alınması ve belirlenen arsa payının değeri üzerinden peşin harç yatırıldıktan sonra belirlenen arsa payı kadar davalının taşınmazda üçüncü kişilere devir yapmaması yönünde taşınmazın tapu kaydına tedbir şerhi konulmasına karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin kabulüne dair verilen 10/10/2022 tarihli ara kararın ve ara karara itirazın reddine dair verilen 25/11/2022 tarihli ara kararın kaldırılması ve talebin yeniden değerlendirilmesi için mahal mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi uyarınca Konya …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasından ihtiyati tedbir konulmasına dair verilen 10/10/2022 tarihli ara kararın ve bu ara karara itirazın reddine dair verilen 25/11/2022 tarihli ara kararın KALDIRILMASINA,
Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
Davalı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcının ilk derece mahkemesince davalıya iadesine,
Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek yeni kararda dikkate alınmasına,
İstinaf karar tebliği ve harç iadesi işleminin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, 6100 HMK’nın 353/1-a.6 ve 362/1-f. Maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan incelemesonunda oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.26/01/2023


Başkan

¸e-imzalıdır.


Üye

¸e-imzalıdır.


Üye

¸e-imzalıdır.


Katip

¸e-imzalıdır.

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında Elektronik İmza ile imzalanmıştır.¸