Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KONYA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : …
KARAR NO : …
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas – … Karar
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 17/02/2022
G. KARAR YAZIM TARİHİ : 18/02/2022
İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin, inşaat sektöründe faaliyet gösteren davalı şirketten 30/06/2016 tarihinde Konya İli Selçuklu İlçesi Sille Mahallesi … ada … parsel sayılı taşınmazları bedelini ödeyerek tapuda yapılan satış işlemi ile satın aldığını ancak Konya …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında taşınmazları davalı şirkete devreden önceki malikleri tarafından arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ve taşınmazların tapularının iptali için dava açıldığını, davanın kabulü halinde davacının taşınmazlarının elinden gideceğini ve davacının zarar uğrayacağını, davalının davacı aleyhine sebepsiz zenginleşmiş olacağını ileri sürerek, taşınmazlar için ödenen bedelden şimdilik şimdilik 10.000 TLnin 30.06.2018 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; “Davacı Konya …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde derdest bulunan davada dava dışı arsa sahipleri ve davalı yüklenici arasındaki sözleşme geriye etkili fesih edildiği takdirde, davalı ile aralarındaki sözleşme sonuç doğurmayacağından başka bir deyişle davalı ile arasındaki sözleşmeye konu dairenin mülkiyetini kazanamayacağından, Konya … Asliye Hukuk Mahkemesinde derdest davada arsa sahipleri lehine karar verilmesi hal ve şartına bağlı olarak açmış olduğu davasında, davalının ilerde aleyhine sebepsiz zenginleşeceği muhtemel olduğundan, taraflar arasındaki sözleşmeye konu dairenin bedelinin tespiti, …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava dışı arsa sahipleri ile davalı müteahhit arasında görülen davanın bekletici mesele yapılmasını istemiştir.
6100 sayılı HMK’nın 114/1-h. maddesine göre hukuki yarar dava şartıdır. Dava şartı varlığı davanın görülmesi için gerekli ön şartlardandır. “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler (HMK 115/1). Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder (HMK 115/2).
Dava şartı olarak hukuki yararın, taraflarca dava dosyasına sunulmuş deliller, olay veya olgular çerçevesinde, kural olarak davanın açıldığı tarihe göre, kendiliğinden ve yargılamanın her aşamasında gözetilmesi gerekir. Ancak bu hukuki yarar, meşru ve kişisel bir yarar olmalı, dava açıldığı sırada doğmuş ve güncel olmalı, meşru ve hukuken korunmaya değer olmalı ve karar kesinleşinceye kadar da devam etmelidir. Şarta bağlı olarak açılmış olan iş bu davada davacının hukuki yararının bulunmadığı” gerekçesiyle davanın hukuki yarar dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Konya … Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin … Esas sayılı dosyasında davacı olan arsa sahiplerinin davasının kabul edilmesi halinde davacının, mülkiyet hakkını kazandığı taşınmazların ya da bedellerinin elinden çıkacak ve zarara uğrayacak olduğunu, davalı şirketin taşınmazların rayiç değeri kadar sebepsiz zenginleşeceğini, bu dosyanın sonucunun ve kesinleşmesinin bekletici mesele yapılması gerektiğini, hukuki yararlarının mevcut olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde;
Dava, resmi şekilde tapuda yapılan satış işleminin iptali ödenen bedelin iadesi istemine ilişkidir.
Davacının davaya konu taşınmazları tapuda yapılan resmi senetle satın aldığı ve resmi şekilde yapılan satım işlemi sonrasında yapılan tescille de taşınmazlara malik olduğu anlaşılmıştır. Dava konusu taşınmazlara ilişkin önceki malikleri olan davalı şirket ile davalı şirketin devraldığı kişiler arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi olduğundan bahisle sözleşmenin feshi ve taşınmazların tapusunun iptaline ilişkin dava olsa bile henüz bu dava sonuçlanmadan ve davacıya yapılan satış işlemleri iptal edip, tapular davacı üzerinde gitmeden davacının bu davayı açmakta hukuki yararı yoktur. Zira dava tarihinde davacı aleyhine davalı lehine bir zenginleşme henüz söz konusu değildir. Davacı bu davayı ancak taşınmazların tapusu kendisinden gittikten sonra ve davalı şirketin ödenen bedeli iade etmemesi üzerine açabilir. Bu itibarla ilk derece mahkememsinin 6100 sayılı HMK’nın 114/1-h 115/2. maddeleri uyarınca davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın reddine arar vermesi doğru olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarihli, … Esas – … Karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
İstinaf kararının Dairemizce taraflara tebliğ edilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 17/02/2022
…
Başkan
…
¸e-imzalıdır
…
Üye
…
¸e-imzalıdır
…
Üye
…
¸e-imzalıdır
…
Katip
…
¸e-imzalıdır
¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında Elektronik İmza ile imzalanmıştır.¸