Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2021/1790 E. 2022/857 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(Birleşen Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. … K. Sayılı dosyası)
TARİHİ : 07/10/2021
NUMARASI : … Esas – … Karar

ASIL VE BİRLEŞEN DOSYA
DAVACISI : … –
VEKİLİ : Av. … –
ASIL VE BİRLEŞEN DOSYA
DAVALISI : … – …
VEKİLİ : Av. … –

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 08/06/2022
G. KARAR YAZIM TARİHİ : 09/06/2022
İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılan tanker yapımı ve alımına ilişkin sözleşme uyarınca, davacının davalıya ödemeler yaptığını ancak davalının imal etmesi gereken tankerleri ödemeleri almış olmasına rağmen zamanında imal etmediğini ve imal etmediği gibi müvekkili tarafından başka firmalardan satın alınıp tankerlerin imalatında kullanılmak üzere davalıya teslim edilen yan ürünleri de müvekkiline teslim etmediğini, bu yan ürünlerle ilgili dava açma hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili tarafından ödenen tanker bedelleri imalat yapılmamasına rağmen müvekkiline iade edilmediğini, taraflara ait ticari defter ve belgeler incelendiğinde davalıdan 119.305,23 TL alacaklı olduklarının anlaşılacağını, alacağın tahsili için Konya … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek davalının Konya …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasındaki icra takibine yapmış olduğu itirazın 119.305,23.TL üzerinden iptaline ve %20’den aşağı kalmamak kaydıyla icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosyada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılan tanker yapımı ve alımına ilişkin sözleşme uyarınca, davalının üretimini yapacağı tankerlerin imalatında kullanılacak yan ürünlerin davacı tarafından temin edilerek, davalıya teslim edildiğini ancak tankerlerin üretimini yapmayan davalının kendisine teslim edilen yan ürünleri de iade etmediğini, yan ürünlerin bedeli olan 45.002,25 TL’nin tahsili için davalı hakkında Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlattığını, davalının takibe haksız itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptaline ve % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; davacının taraflarında böyle bir alacağının bulunmadığını, icra takibinin 235.000,00 TL üzerinden açılmış olmasına rağmen alacak davasının 119.305,23 TL üzerinden açıldığını, bunun da davacının kötüniyetini gösterdiğini, dilekçe ekinde sunulan tediye yazısı başlıklı belgeden ve defter kaytlarından anlaşılacağı üzere davacıya borcun bulunmayıp aksine alacaklı olduğunu savunarak, davanın reddine, davacının kötüniyeti nedeniyle taraflarına icra takibinin %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Birleşen dosyada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkilinden herhangi bir alacağının bulunmadığını, aksine müvekkilinin davacıdan alacaklı olduğunu, teslim tutanağı başlıklı … ve şirketi müvekkiline devreden …’nin imzası bulunan aynı gün ve aynı bilgisayarda sadece teslim tarihleri değişen aynı kalemle ve aynı zamanda oluşturulan ve içeriğinin sahte olduğunu, tamamen sonradan düzenlendiğini düşündükleri evrakların şirketi zarara uğratma amaçlı haksız menfaat sağlamaya yönelik evraklar olduğundan kabul etmediklerini, şirket kayıtlarında davacının iddia ettiği gibi bir alışveriş ve teslimatın görünmediğini, …’nin müvekkili …’a hisselerini devretmeden önce şirket ortağı olduğunu, ancak mal kabulü, emanet alımı gibi hususlarda herhangi bir imza yetkisinin bulunmadığını, davaya dayanak yapılan teslim tutanağının …’ın şahsı ile … arasında imzalandığını, şirketi bağlamadığını, şirketin …’a devredildikten sonra bu işlerin yapılmasının kötüniyetli olduğunu, davacının davaya dayanak ettiği teslim tutanağı adındaki belge hakkında Konya C. Başsavcılığına evrakta sahtecilik, dolandırıcılık ve güveni kötüye kullanma yönünde şikayette bulunduklarını savunarak, davanın reddini, davacının icra takibinin % 20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödemesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; “Davacı tarafın 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarına ait ticari defterlerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması bakımından İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazıldığı, İstanbul Anadolu …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … talimat sayılı dosyasına SMMM bağımsız denetçi bilirkişi … tarafından düzenlenen 10.01.2019 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı şirketin 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarına ilişkin ticari defterlerinin, T.T.K.64 ve 66.maddeleri ile V.U.K. 220-226. maddelerine göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığını, kayıt nizamı bakımından V.U.K. 2015 – 219. Mad. hükümleri ile Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun olduğunu, ticari defterlerin T.T.K.hükümlerine uygun tuttuklarının anlaşıldığını, sahibi lehine delil vasfına haiz olup olmayacağı hususunda takdirin mahkemede olduğunu, takip konusu cari hesap kayıtlarındaki işlemlerin davacının yasal defter kayıtların genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine ve VUK usulüne uygun olarak kaydedildiğini, davacı defterlerine göre davacı şirketin davalı şirketinden cari hesaptan kaynaklı takip tarihi olan 07.04.2017 tarih ve dava tarihi olan 11.05.2017 tarihi itibari ile 119.305,63 TL alacağının olduğunu, Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas numaralı dosyasının 239.608,03 TL para olarak talep edildiğini, ancak 119.305,63 TL olduğunun, aradaki farkın emanet olarak verilen malzeme ve buna işleyen faizden kaynaklı olabileceğinin bildirildiği, davalı tarafın 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarına ait ticari defterlerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması bakımından dosyanın SMMM Bağımsız Denetçi bilirkişi …’e dosyanın tevdi edildiği, SMMM Bağımsız Denetçi bilirkişi … tarafından düzenlenen 27.12.2018 havale tarihli bilirkişi raporunda; Davalı tarafın 2015, 2016,2017 hesap dönemlerine ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süreleri içerisinde yapıldığı, ticari defterlerine yapılan kayıtların birbirini doğrular nitelikte olduğunu, HMK.222 maddesinde belirtilen kanuni şartları taşıdığı ve sahibi lehine delil olmak ve ispat kuvvetine sahip olduğunu, 01.01.2015 tarih ve (01) no’lu yevmiye açılış kaydına göre, 2015 yılı başında davalı tarafın davacı şirketten herhangi bir alacağının/borcunun olmadığı, başka bir ifade ile ticari ilişkinin 2015 yılı içerisinde başladığını, davalı tarafın 2015,2016 ve 2017 yıllarına ilişkin ticari defter kayıtlarına göre, dava tarihi itibariyle davacı şirketten 158.355,28 TL alacağının olduğunun bildirildiği, mahkememiz dosyasının İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Başkanlığına gönderilerek; Davaya konu Tediye yazısı başlıklı belgedeki imzanın davacı şirketi temsilen … tarafından imzalanmış olup olmadığı ve bu belgede herhangi bir tahribat yapılıp yapılmadığı hususunda rapor düzenlenmesinin istenildiği, İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesi’nin 02.08.2021 tarih ve … nolu raporu ile; inceleme konusu belgede kaşe izi altında atılı imza ile …’ın mukayese imzaları arasında, tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptandığını, söz konusu imzanın …’ın eli ürünü olduğunun bildirildiği, mahkememizce alınan bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun denetime elverişli olması nedeniyle hükme esas alındığı, her iki tarafın tacir olduğu, defter kayıtlarının HMK’nun 222. maddesi gereğince tarafların lehine ve aleyhine delil vasfında olduğu, takip konusu faturalar ile ilgili olarak takip tarihi itibari ile davalının davacıya hem asıl dosyada hem de mahkememiz dosyası ile birleşen Konya …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. – … K.sayılı dosyada herhangi bir borcunun bulunmadığı, davalı vekilince sunulan dosya kapsamı içerisinde daha sonrası aslı getirtilerek imzası incelenen evrakın bir nev’i tediye makbuzu olduğu olarak mahkememizce kabul edildiği, davacı vekilinin malları teslim etmesi konusunda herhangi bir itilafın bulunmadığı, ancak davalının borcunu ödediği ve bu ödeme karşılığında da davacı firmadan bir makbuz aldığı anlaşıldığından, davalı borçlunun davacıya karşı başkada bir borcu kalmadığı anlaşıldığından davacının yapmış olduğu takibin mahkememizce haksız olduğu ve söz konusu icra takiplerine ayrı ayrı yapmış olduğu itirazlara karşı davacının açmış olduğu itirazın iptali davalarının reddine karar vermek gerekmiş ise de; yine dosya kapsamında davalı tarafça istenen inkar tazminatına ilişkin davacının kötü niyeti somut olarak ispatlanamadığından, davalının da inkar tazminatı yönündeki taleplerinin reddine, mahkememizin 07.10.2021 tarihli duruşma zabtının … no’lu kısa kararında Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas(Kapatılan …. İcra Müdürlüğünün … Esas)sayılı dosya numarası yazılması gerekirken, sehven Konya ….İcra Müdürlüğü’nün numarasının … Esas(Konya …İcra Müdürlüğü’nün … Esas) şeklinde yanlış yazıldığı, bunun maddi hatadan kaynaklandığı, düzeltmenin gerekçeli karar ile kısa karar arasında çelişki oluşturmayacağı, HMK’nun 304. maddesi gereğince re’sen veya talep üzerine düzeltilebileceği anlaşılmakla mahkememizin 07.10.2021 tarihli duruşma zabtının … no’lu kısa kararının” gerekçesiyle; davacının talepleri olan Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas ve Mahkememize birleşen dosya olarak gelen Konya …İcra Müdürlüğü’nün … Esas(Kapatılan … İcra Müdürlüğünün … Esas) ilgili icra dosyalarında yapılan itirazların iptaline yönelik itirazın iptali davalarının reddine, davalı tarafın talep etmiş olduğu kötü niyet tazminatı talebinin ispatlanamaması nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkemece sahte tediye yazısına ilişkin tahrifat incelemesi yaptırılmadan hazırlanan rapor doğrultusunda hukuka aykırı olarak karar verildiğini, belgede hangi borca istinaden ödeme yapıldığının da yazılı olmadığını, makbuza itiraz edildiğinden bedelin ödendiğine ilişkin ispat yükünün davalı da olduğunu, dvalının o tarihte yetkilsinin beyanlarına göre makbuzun da gerçeği yansıtmadığını, müvekkili ve tanık hakkında yapılan şikayete ilişkin kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilen savcılık dosyasının da incelenmediğini, müvekkilinin banka dışında yapılan ödemelerle ilgili kdv iadesi başvuruları yapıp böyle bir ödemenin de müvekkili kayıtlarında yer almadığını, müvekkili şirketin kardeş şirketi olan … Şirketi tarafından aynı davalıya tanker imalatı için teslim edieln ürünlerin kendisine iade edilmemesi nedeniyle Konya …Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasında açılan dava da davacı lehine karar verilip istinaf ve Yargıtay incelemesinden geçerek kararın kesinleştiğini, davalının 57 m3 lük tankerleri imal etmeyi taahhüt edip bu imalatta kullanılmak üzere masraf ve avans olarak davalıya ödemeler yapıldığını, temin edilemeyen yan ürünlerin de müvekkili tarafından satın alınıp davalıya teslim edildiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına istemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde;
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklı alacağın tazminine ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosya kapsamına ve toplanan delillere göre; asıl dava yönünden davalı tarafça delil olarak sunulan “tediye belgesi” başlıklı belgeye itibar olunmaması halinde dahi taraflar arasında ileri sürülen eser sözleşmesi nedeniyle cari hesap ilişkisinden kaynaklanan alacağın varlığı davacı tarafça geçerli bir delille ispatlanamamıştır. Bu halde yapılan yargılama neticesinde mevcut delillerin takdirinin ve kararın dayandığı gerekçenin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, asıl dava yönünden davacı tarafın istinaf nedenleri yerinde değildir.
Birleşen Konya …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası yönünden ise, itirazın iptaline konu bedelin davalıya teslim edildiği ileri sürülen 45.002,25 TL bedelli mala ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Davacı şirketin dava dışı üçüncü kişiler adına tanzim edilmiş ve malzemelere ilişkin olduğu bildirilen faturaya ve malzemelerin teslim tutanağına dayanarak eldeki davayı ikame ettiğine göre cari fatura ilişkisinin inceleme konusu olamayacağı, (emsal Yargıtay 19. HD’nin 11/05/2015 tarih, 2014/18888 esas ve 2015/6936 karar sayılı ilamı) HGK’nın 27.09.2006 tarih, 2006/19-642 esas ve 2006/571 karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; mal teslimi keyfiyeti maddi bir vakıaya dayanmakla bu hususun tanıkla ispatı olanaklı olduğu, dava konusu mallara ilişkin teslim tutanağı altında imzası bulunan davalının o tarihte ortağı ve üretimle ilgili yetkilisi …’nin yeminli ifadesinde bu malları davalının yerinde çalışırken yetkisi dahilinde davalı adına teslim aldığı anlaşılmakla davacı tarafça iddia ispatlanmıştır (Emsal Dairemizin 2019/813 E. 2019/818 K. Sayılı kararının temyizi üzerine Yargıtay 15.H.D. 2020/154 E. 2020/3207
K.). Davalının dayandığı tediye belgesinde ise sadece davalıya gönderilen nakit paraya ilişkin mutabakat bulunduğundan birleşen dosya yönünden icra takibine konu malların geri davacıya iade edildiği veya bedelinin ödendiğine ilişkin ispat yükü üzerine düşen davalı tarafça bu husus ispatlanmayıp inkar edildiğinden birleşen dosya yönünden açılan davanın kabulüyle davalının itirazın iptaline alacağın likit olduğundan davalının icra inkar tazminatından sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin asıl dava yönünden istinaf başvurusunun esastan reddine, birleşen dava yönünden istinaf istinaf başvurusunun kabulüne, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının bu yönlerden düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılması gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
Davacı vekilinin asıl dava yönünden yapmış olduğu istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Davacıdan alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcına ilişkin 59,30 TL alınan harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafça asıl dava için yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
2- BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
Davacı vekilinin birleşen dosya yönüden yapmış olduğu istinaf başvurusunun KABULÜNE,
6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin (Birleşen Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. E. …. K. Sayılı dosyası) 07/10/2021 tarihli, … Esas – … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Davanın, KABULÜNE,
Konya … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas (Kapatılan …. İcra Müdürlüğünün … Esas) ilgili icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile 45.002,25 TL asıl alacak yönünden takibin devamına,
Asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 3.074,10 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 507,52 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.566,58 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Alınması gereken 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından iş bu birleşen dosya için başvurma harcı, peşin harç, tebligat ve müzekkere masrafı olarak yapılan toplam 614,82 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 6.650,29 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak ile davacıya verilmesine,
İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde ilk derece mahkemesince re’sen yatıran tarafa iadesine,
Karar tebliğ işlemlerinin Dairemizce yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda birleşen dava yönünden taraflar yönünden kesin, asıl dava yönünden HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olarak oy birliğiyle karar verildi.08/06/2022


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında Elektronik İmza ile imzalanmıştır.¸