Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2021/172 E. 2021/387 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: …/… – …/…
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …/…
KARAR NO : …/…

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : .
ÜYE : .
KATİP : .

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/11/2020
NUMARASI : ../… Esas – …/… Karar

DAVACI : … TARIM HAYVANCILIK VETERİNERLİK MAKİNA İNŞAAT SANAYİ VE TİC.LTD.ŞTİ.
VEKİLLERİ : Av. …

DAVALI : …
….
VEKİLLERİ : Av….

DAVANIN KONUSU : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 10/03/2021
G. KARAR YAZIM TARİHİ : 11/03/2021

İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; davacı iş sahibi ile davalı yüklenici arasında …. ilçesi büyükbaş Çiftlik Projesinin Su ve Kanalizasyon Altyapı işinin yapılması hususunda eser sözleşmesi akdedildiği, iş bedelinin 27.000,00 TL olduğunu, davalı yüklenicinin iş bedeli olarak 13/03/2018 tarih seri A sıra No:.. numaralı faturayı tanzim ettiğini ve fatura bedelinin davacı tarafından ödendiğini, ancak işin eksik yapıldığı ve yapılan işlerde ayıplar bulunduğu, daha sonra davacı şirketin tebliğ almadığı 03/05/2018 faiz başlangıç tarihli 9.277,75 TL. tutarlı ve 03/05/2018 faiz başlangıç tarihli 5.726,21 TL. tutarlı faturalar nedeniyle davalının Konya .. İcra Müdürlüğü’nün …/… E. sayılı dosyasında icra takibi yaptığını, kötü niyetli olarak davalı tarafından icra takibine konu edilen faturaların davacı şirkete teslim edilmediği gibi faturaların hangi amaçla düzenlendiği hakkında da davacı şirketin bilgisinin bulunmadığını, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında düzenlenen faturanın dava dilekçesi ekinde sunulan 13/03/2018 tarih ve 33.004,60 TL tutarındaki fatura olduğunu, bu fatura bedelinin 30.000,00 TL tutarının ödendiğini 3.004,60 TL tutarının ise ise eksik işler nedeniyle ödenmediğini belirterek Konya .. İcra Müdürlüğünün ../.. E. sayılı takipte davacının borcunun olmadığının tespitini, İİK.72/5 uyarınca davalı takip başlatmakta haksız ve kötüniyetli olduğundan takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere davalının tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap ve ikinci cevap dilekçesinde özetle; öncelikle müvekkilinin tacir olmadığını ve görev itirazında bulunduğunu, davalı ile davacının çiftlik inşaatının sıhhi su tesisat ve kanalizasyon işlerini yapmak üzere anlaştıklarını, taraflarla ilk başta anlaşılan meblağın yeterli olmadığını, bu sebeple 13/04/2018 tarihli 9.277,75 TL. tutarlı ve 20/04/2018 tarihli 5.726,21 TL. tutarlı dosya ekinde sunulan faturaları düzenlediklerini, bu anlaşma sonucu davalı tarafından davacı şirketin çiftlik inşaatı için çiftliğin ana binasının takriben 10-15 m. gerisinde hidrofor dairesi yapıldığını, davalının yapılan anlaşmaya göre tüm işlemlerin eksiksiz yaptığını, davalının yapılan iş nedeniyle 45.000,00 TL masraf yaptığını, davacının 30.000,00 TL ödeme yaptığını ve 15.000,00 TL iş bedelini ödemediğini, davacının iddia ettiği gibi faturalardan haberdar olmama gibi bir durumun söz konusu olmadığını, ayrıca söz konusu faturaların davacıya tarafa ulaşmadığı konusundaki beyanlarını kabul etmediklerini, dava konusu iki faturanın da aynı anda iadeli taahhütlü postayla 27/04/2018 tarihinde kendilerine gönderildiğini, davalı şirket kötü niyetli olarak kendilerine ulaşan faturalara içeren postayı bilerek almadığını ve davalıyı zor durumda bıraktığını hukuki dayanaktan yoksun bu haksız ve yersiz davanın usulden ve esastan reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; “…Davaya ihtilafın konusu olan çiftlikte talimat aracılığıyla bilirkişi eşliğinde keşif yapılarak bilirkişi raporu alınmış, bilirkişi raporu ayrıntılı ve denetime açık olması nedeniyle hükme esas alındığı, bilirkişi raporunda bahsi geçen çiftlik üzerinde yapılan tesisat işleri için malzeme, işçilik ve KDV dahil toplam değerin 32.023,00 TL. olduğu bildirildiği, taraflar arasında söz konusu alanda inşaat faaliyeti ile ilgili bir sözleşmenin olduğu, bu sözleşmenin bedelinin daha önceden davacı tarafından ödendiği, söz konusu sözleşmedeki bedel ile menfi tespit davasına konu olan işin mahiyetinin benzer olduğu ve bedelinin bir birine yakın olduğu, dolasısıyla davalı tarafın dava konusuna ilişkin düzenlemiş olduğu faturaların aslında daha önceden yapılan sözleşmeye istinaden kesildiği, dolayısıyla bu ek talebin davacı tarafından kabul edilmediğinin anlaşıldığı ve söz konusu faturaları davacı tarafın iade ettiği, bilirkişinin yapmış olduğu incelemede, taraflar arasında yapılan sözleşmenin içeriği gereği olan masrafların hesaplanmış olduğu, hesaplanan bedel ile davacı tarafın ödediği bedelin birbirine yakın olduğu, arada fazla bir farkın bulunmadığı, bu nedenlerle davacının talep etmiş olduğu inşaat bedellerinin yüksek olduğu ve söz konusu ekipmanları sözleşme harici kullanıldığının ispatlanamadığı, dava dosyası kapsamında davalının kötü niyetli davranışta bulundukları ispatlanamadığından kötü niyet tazminatın reddine karar vermek gerektiği…” gerekçesiyle “…1-Davacının davasının kabulü ile Konya .. İcra Müdürlüğünün ../.. E. Sayılı dosyasında davacının borçlu olmadığının tespitine, TAKİBİN İPTALİNE,
2-Davacının ispatlanmayan kötüniyet tazminatının REDDİNE, …” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde özetle; davada Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olmadığını, yapılan işin tespitine yönelik davalı tanıklarının dinlenilmediği ve hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiği, davaya konu faturaların kararlaştırılan iş bedelinin yeterli olmaması nedeniyle tanzim edildiği, iş bedelinin tespitine yönelik bilirkişi raporuna itiraz edilmesine rağmen itiraza yönelik rapor aldırılmadığı, hesaplanan değerlerin düşük olduğu gerekçesiyle kararın kaldırılması talep edilmiştir.
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğundan davalı tarafın istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine konu bedelden borçlu olunmadığının tespiti ve kötüniyet tazminatı istemine ilişkindir.
Öncelikle davalının ticaret siciline kayıtlı gerçek kişi tacir olduğu anlaşılmakla ve davacının da tacir olduğu hususunda tereddüt bulunmadığından davalı vekilinin mahkemenin görevine ilişkin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
Taraflar arasında davacı iş sahibine ait büyükbaş çiftlik projesinin su ve kanalizasyon altyapı işinin yapılmasına yönelik sözlü olarak eser sözleşmesi akdedildiği ve taraf anlatımlarından iş bedelinin belirli olmadığı, davaya konu icra takibine esas olan 03/05/2018 faiz başlangıç tarihli 9.277,75-TL. tutarlı ve 03/05/2018 faiz başlangıç tarihli 5.726,21-TL tutarlı faturaların iş bedeli olarak tanzim edildiği, bu faturaların davacı iş sahibi tarafından teslim alınmadığı; ancak iş bedeli olarak bu faturalardan önce 33.004,60-TL tutarında fatura tanzim edildiği, bu faturanın davacı iş sahibinin ticari defterine kaydedildiği ve 30.000,00-TL kısmının ödendiği anlaşılmaktadır.
İşin yapıldığı ve akdi ilişkinin kurulduğu ileri bildirilen 2018 yılında yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 481. maddesi hükmü ve yerleşik yüksek yargı uygulamalarında, taraflar arasındaku eser sözleşmesinde tarafların bedelde anlaşamamaları halinde hak edilen bedelin işin yapıldığı tarihteki mahalli piyasa rayiçleri ile hesaplanacağı kabul edilmektedir. İş bedelinin miktarı sabit olmadığından uyuşmalığın çözümü için gerçekleştirilen imalâtın eksik kısımları çıkartılarak davalı yüklenicinin gerçekleştirdiği iş ve imalâtların yapıldığı tarihteki mahalli piyasa rayiçleri ile bedelinin tesbiti ve kanıtlanan ödeme ile karşılaştırılarak davanın sonuçlandırılması gerekmektedir. Mahalli piyasa rayiçleri ile bu bedelin içinde KDV ve yüklenici kârı olacağından ayrıca eklenmeksizin bedeli hesaplattırılıp, davalı tarafından yapıldığı kanıtlanan ödemeler düşüldükten sonra bulunacak değerin hüküm altına alınması gerekir.
Ayrıca yazılı sözleşme bulunmamakla eser sözleşmesinin sabit olduğu ve fakat bedelde anlaşma olmadığında kural olarak bu halde 6098 sayılı TBK’nın 481. maddesi gereğince, yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçlerine göre iş bedelinin belirlenmesi gerekmekte ise de yüklenici tarafından yapılan işler ile ilgili fatura düzenlenip iş sahibine tebliğ edilip iş sahibinin 6102 sayılı TT’nın 21/2. maddesi gereğince 8 gün içerisinde itiraz etmemesi halinde içeriği ve bu arada fatura içeriğine dahil bedel kesinleşeceğinden ayrıca mahalli piyasa rayiçleri ile iş bedelinin tespitine gerek bulunmamaktadır.
Somut olayda mahkemece yapılan araştırma eksik olup karar yerindeki uygulama hatalıdır. Şöyle ki; davaya konu sözleşmede iş bedeli olarak tanzim edilen 13/03/2018 tarih ve 33.004,60-TL tutarındaki faturanın itiraz edilmeyip davacı iş sahibi vekilinin beyanlarına göre davacının ticari defterine kaydedilmekle kesinleştiği anlaşılmakla iş bedelinin bu fatura bedeli olduğu kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla iş bedeli 33.004,60-TL olup faturaya konu işler açısından mahalli piyasa koşullarına göre iş bedelinin belirlenmesine gerek yoktur. Ancak iş bedeli olarak kesinleşmeyen iki adet fatura daha sunulduğundan bu iki faturada belirtilen işler açısından araştırma yapılması gerekecektir.
Bu bağlamda mahkemece yapılması gereken iş, 33.004,60-TL bedelli fatura bedeline yansıyan işlerin yapılıp yapılmadığı ve bu işlerde ayıp veya eksik iş olup olmadığı ayrıca davacının kabul etmediği iki adet faturalara konu işlerin yapılıp yapılmadığı mahallinde yapılacak keşif neticesinde belirlendikten sonra 13/03/2018 tarih ve 33.004,60-TL bedelli faturaya konu işlerde ayıplı ve eksik iş varsa bu işlerin bedellerinin yapıldığı yıl mahalli piyasa rayicine göre tespit edilerek 33.004,60-TL bedelli fatura bedelinden mahsubu, davaya konu takibe esas olan davacının kabul etmediği faturalardaki işlerin yapılıp yapılmadığı belirlendikten sonra yapılmış ise bu işlerin bedelinde uyuşma olmadığından bu işlerin yapıldığı yıl mahalli piyasa rayicine göre bedellerinin belirlenmesi ile toplam bedelden iş bedeli olarak ödendiği sabit olan 30.000,00-TL’nin mahsubu ile kalan iş bedelinin miktarına göre sonucun hüküm altına alınması gerekir.
İlk derece mahkemesince eksik inceleme nedeniyle yazılı şeklide hüküm kurulması hatalı olmuştur.
Açıklanan nedenlerle, istinaf edenin tarafı ve 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzeninden sayılan hallerle sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle, HMK’nın 353/1-a-6. maddesi uyarınca yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesinin 05/11/2020 tarihli, ../… Esas – ../.. Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-a-6.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-) Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-) İstinaf kanun yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan 314,38-TL istinaf karar harcının (nispi) ilk derece mahkemesince yatırana iadesine,
4-) İstinaf kanun yoluna başvuran davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
5-) İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-) İstinaf kararının ilk derece mahkemesince taraflara tebliğ edilmesine,
Dair, 6100 HMK’nın 353/1-a.6 maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan incelemesonunda oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.10/03/2021


Başkan

¸e-imzalıdır.

..
Üye
..
¸e-imzalıdır.

..
Üye

¸e-imzalıdır.

..
Katip
..
¸e-imzalıdır.

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında Elektronik İmza ile imzalanmıştır.¸