Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/530 E. 2020/550 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO :…

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/01/2020
NUMARASI : … Esas – …Karar

DAVACI : … – …
… Mühendislik …
VEKİLLERİ : Av. …
(İstinaf yoluna başvuran) …
Av. …

DAVALILAR : 1- … YAPI VE MÜHENDİSLİK TİC.LTD.ŞTİ.
2- …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : 3 -…

VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 15/09/2020
G. KARAR YAZIM TARİHİ : 25/09/2020

İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353.maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Konya … Belediyesi’ne ait kongre merkezi yapım işinin davalılar … Yapı Mühendislik Tic. Ltd. Şti. ile … Proje Taah. Kur. A.Ş. adi ortaklığının oluşturduğu …-… İş Ortaklığı tarafından üstlenildiğini, bu iş ortaklığı ile dava dışı … Grup Proje Mühendislik Ltd. Şti. arasında söz konusu kongre inşaatının mekanik ve tesisat işlerinin yapımı için taşeron sözleşmesi imzalandığını, dava dışı … Grup Proje Müh. Ltd. Şti. ile de davacı arasında 25/12/2015 tarihli taşeron sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme gereğince davacının kendi makina ve teçhizatları ile eşyalarını Konya … Kongre Merkezi Şantiye Merkezine getirerek dava dışı … Grup Ltd. Şti.’ye teslim ettiğini, dava dışı … Grup Ltd. Şti. ile davalılar …-… adi ortaklığı arasında sorun çıkınca … Grup Ltd. Şti.’nin işi bıraktığını, davalı şirketlerin oluşturduğu …-… adi ortaklığının talebi üzerine davacının söz konusu şantiyede çalışmaya devam ederek işi tamamladığını, 1, 2, 3 ve 4. hakedişlerin davalı şirketler tarafından eksik de olsa davacıya ödendiğini ancak, 5. hakedişe ilişkin belge ve ataşmanların davalı şirketlere teslim edilmesine rağmen ödenmediği gibi, 03/01/2017 tarihinde çıkan tartışma sonucu davacı ve çalışanlarının şantiyeye sokulmadığını, dava dilekçesi ekindeki 15/05/2016 tarihli listede yazılı makina, teçhizat ve eşyaların davacıya iade edilmediğini, davacının kendisine iade edilmeyen makina ve teçhizatlarının değerinin tespiti için Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası üzerinden tespit yaptırdığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, ödenmeyen hakedişten dolayı 280.147,77 TL.’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte her 3 davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacıya iade edilmeyip şantiye sahasında kalan makina ve eşyaların bedeli olan 42.000 TL.’nin de temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan … Belediyesi hariç diğer 2 davalı şirketten müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın kendileri yönünden pasif husumet dava şartı yokluğu nedeniyle usülden, aksi takdirde esastan reddini istemiştir. Diğer davalılar vekili de davanın esastan reddini istemiştir.
Diğer davalılara usulüne uygun tebligat yapılmış, davalılar davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; “…Somut olayda; davacı taraf, Konya … İlçe Belediye Başkanlığı’nın ihalesini yaptığı … Kongre Merkezi inşaatı yapım işini davalı şirketlerin üstlenmesi, davacının da davalı şirketlerle yapılan sözlü anlaşmaya istinaden inşaatın tesisat ve mekanik işlerini yapması nedeniyle, ödenmeyen 5. hakediş bedelini iş sahibi belediye ile belediyeden işi alan adi ortaklığın oluşturduğu her iki davalı şirketten müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş, şantiye sahasında kalan davacıya ait makina, teçhizat ve eşyaların bedelini ise belediye hariç diğer iki davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir.
Davalılardan … Belediyesi yönünden yapılan incelemede;
… Kongre Merkezi İkmal İnşaatı Yapım İşine Ait Sözleşmenin 15.1. maddesine göre, “ihale konusu işte idarenin onayı ile yüklenici çalıştırılabilir” ise de, davalı her iki şirketin alt yüklenici çalıştırma konusunda davalılardan iş sahibi belediyenin onayını aldıklarına dair her hangi bir belge veya delil sunulmadığı gibi, davacı …’nun da belediyenin onayı ile söz konusu işleri yaptığına dair her hangi bir belge veya delil sunamadığı anlaşıldığından, davalı … Belediyesi’nin sözleşmeye göre kendi onayı olmadan davalı şirketlerin çalıştırdığı alt yüklenicilerin alacaklarından her hangi bir sorumluluğunun doğmadığı belirlendiğinden … Belediyesi’ne karşı açılan (5. hakedişten doğan alacağa ilişkin) davanın pasif husumet dava şartı yokluğu nedeniyle usülden reddine karar vermek gerekmiştir.
Diğer iki davalı şirket yönünden yapılan incelemede ise;
Dosya kapsamına uygun görülerek hükme esas alınan inşaat bilirkişisinin 18/06/2019 tarihli raporunda da belirtildiği üzere, dava konusu işin davacı tarafından yapıldığı, hakedişten doğan alacağın 280.147,77 TL. olduğu belirlenmiş, Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı tespit dosyasındaki raporda yazılı miktar ile de bu miktarın uyumlu olduğu, … Belediyesi’nin 23/10/2018 tarihli cevabi yazısından da 5. hakedişin 25/03/2018 tarihinde davalı şirketlerin oluşturduğu adi ortaklığa ödendiği görüldüğünden, yapılan işte her hangi bir eksikliğin de bulunmadığı, 5. hakedişin davalılar tarafından belediyeden tahsil edilmiş olduğu da belirlenmiş, davalı şirketlerin 5. hakediş bedelinden doğan 280.147,77 TL.’yi davacıya ödemekle yükümlü oldukları sonucuna varılmıştır.
Dinlenen tanık anlatımlarından ve dava dilekçesi ekindeki 15/05/2016 tarihli dava dışı … Grup İnşaat Ltd. Şti. yetkilisinin de imzaladığı listeden, davacının işe başlarken dava dilekçesinde yazılı makina, teçhizat ve eşyaları şantiyeye götürdüğü, ancak çıkan ve savcılık soruşturmasına da konu olan tartışmalar nedeniyle bu makina, teçhizat ve eşyaların davacı tarafından davalı şirketlerin sorumluluk alanı olan şantiyeden alınamadığı anlaşılmıştır.
Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı tespit dosyasına göre, söz konusu makine, teçhizat ve eşyaların bedeli 42.000 TL. olarak tespit edilmiş ise de, Mahkememizde alınan makina bilirkişisinin 23/12/2019 tarihli raporundan söz konusu bedelin 29.200,76 TL. olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili, son duruşmada iki rapor arasındaki çelişkiye istinaden azı ifade eden 29.200,76 TL.’lik raporu kabul ettiklerini beyan ettiğinden 3. rapor alınması yoluna gidilmemiş, davacıya ait olup, davalıların sorumluluk sahasından alamadığı makine, teçhizat ve eşyaların bedeli 29.200,76 TL. kabul edilmek suretiyle, davacının davasının kısmen kabul, kısmen reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı taraf, alacaklarına temerrüt tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesini istemiş ise de; davalı şirketlerin davadan önce temerrüte düşürüldüğü ispat edilemediğinden, faize de dava tarihinden itibaren hükmetmek gerekmiş, taraflar arasındaki ilişki ticari iş niteliğinde olduğundan faize de talep gibi avans faizi olarak hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılmış ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur…” gerekçesiyle “…1-Davacının davasının davalılardan … Belediyesi yönünden pasif husumet dava şartı yokluğu nedeniyle usülden REDDİNE,
2-Davacının davasının davalılardan … Yapı ve Mühendislik Tic. Ltd. Şti. ile … Proje Taahhüt Kurumu A.Ş. yönünden KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile davacının hakedişten doğan alacağı olarak 280.147,77 TL. ve davalı tarafta kalan makine ve teçhizatlardan doğan alacağı olarak 29.200,76 TL. olmak üzere toplam 309.348,53 TL. alacağın, dava tarihi olan 29/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar … Yapı ve Mühendislik Tic. Ltd. Şti. ile … Proje Taahhüt Kurumu A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ödenmeyen iş bedelinden davalı iş sahibi beledilenin de sorumlu olduğu, bu bağlamda bu davalı açısından davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, diğer davalılar açısından faiz başlangıç tarihinin 5. Hakediş tarihi olan 28/12/2016 tarihi olması gerektiğini, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılarak talepleri gibi davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin tahsili ve kullanılan malzemenin iade edilmemesi nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Davacı alt yüklenici davaya konu … Kongre Merkezinin mekanik ve tesisat işlerini yapma hususunda dava dışı diğer alt yüklenici olan … Grup Proje Mühendislik Ltd. Şti. ile eser sözleşmesi akdettiği, dava dışı alt yüklenicinin işi bırakması üzerine asıl yüklenici olan … Yapı Mühendislik Tic. Ltd. Şti. ile … Proje Taah. Kur. A.Ş. adi ortaklığının oluşturduğu …-… İş Ortaklığı ile davacı alt yüklenicinin sözlü akdettikleri eser sözleşmesi uyarınca davacının yüklendiği işi yapmaya devam ettiği, 5. Hak edişinin ödenmediği ve işten el çektirilip kullandığı malzemelerin kendisine iade edilmemesi iddiası üzerine ödenmeyen iş bedelinin tahsilini karşı âkidi olan asıl yüklenici iş ortaklığından ve iş sahibinden müştereken ve müteselsilen; şantiye sahasında kalan davacıya ait makina, teçhizat ve eşyaların bedelinin tahsilini ise iş sahibi belediye hariç diğer iki davalıdan müştereken ve müteselsilen talep ettiği anlaşılmıştır.
Mahkemece … Kongre Merkezi İkmal İnşaatı Yapım İşine Ait Sözleşmenin 15.1. maddesine göre, ihale konusu işte idarenin onayı ile yüklenici çalıştırılabileceği hükmü açık olup davalı asıl yüklenici iş ortaklığının alt yüklenici çalıştırma konusunda davalı iş sahibi belediyeden onay aldıklarına dair her hangi bir belge veya delil sunulmadığı gibi, davacı …’nun da belediyenin onayı ile söz konusu işleri yaptığına dair her hangi bir belge veya delil sunamadığı, bu bağlamda davalı … Belediyesi’nin sözleşmeye göre kendi onayı olmadan davalı şirketlerin çalıştırdığı alt yüklenicilerin alacaklarından her hangi bir sorumluluğunun doğmadığı gerekçesiyle davalı … Belediyesine yönelik davanın husumet yokluğu nediyle usulden reddine karar verilmiştir.
Diğer davalılar olan asıl yüklenici iş ortaklığı hakkında ikame edilen davada davacı alt yüklenicinin 5. Hakedişten dolayı alacağının 280.147,77 TL. olduğunun belirlendiği, bu bedelin davacıya ödenmesi gerektiği, dosya kapsamına yansıyan tanık anlatımları, soruşturma dosyası içeriğinden davacıya ait olup, davalıların sorumluluk sahasından alamadığı makine, teçhizat ve eşyaların bedeli olarak 29.200,76 TL ödenmesi gerektiği, toplam bedele dava tarihinden itibaren avans faiz hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Yüklenici ile eser sözleşmesi yapan alt yüklenici, yaptığı sözleşmenin yüklenicisi, asıl sözleşmenin ise alt yüklenicisidir. Yapılan bu sözleşmede alt yükleniciyi asıl eser sözleşmesinin tarafı haline getirmez. Bu nedenle alt yüklenicinin muhatabı asıl sözleşmenin yüklenicisidir. Alt yüklenici bu nedenle talep haklarını asıl sözleşmenin tarafı olan iş sahibine değil, kendi sözleşmesinin iş sahibi olan yükleniciye yöneltebilir. Yüklenici ise alt yüklenicinin yaptığı işler nedeniyle de iş sahibine karşı sorumlu olup bu işleri kendisinin değil alt yüklenicinin yaptığını ispatlayarak da sorumluluktan kurtulmayacaktır. ( M.Öztürk, Z.Gözütok, Usul ve Esaslarıyla Eser Sözleşmesi Uygulaması, s.45)
Bir başka deyişle Sözleşmelerin nispiliği ilkesi gereği sözleşme, kural olarak o sözleşmede taraf olanları bağlar. Sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıklarda davanın tarafları da sözleşmenin taraflarıdır. Yargıtay içtihatlarında ve öğretide bu durum taraf sıfatı olarak adlandırılmaktadır. Taraf sıfatı, bir başka deyişle husumet ehliyeti, dava konusu hak ile kişiler arasındaki ilişkiyi ifade eder. Sıfat, bir maddi hukuk ilişkisinde tarafların o hak ile ilişkisinin olup olmadığının belirlenmesi anlamına gelir. Davacı sıfatı, dava konusu hakkın sahibini, davalı sıfatı ise dava konusu hakkın yükümlüsünü belirler. Uygulamada davacı sıfatı, aktif husumeti, davalı sıfatı ise pasif husumeti karşılayacak şekilde değerlendirilmektedir. Dava konusu şey üzerinde kim ya da kimler hak sahibi ise, davayı bu kişi veya kişilerin açması ve kime karşı hukuki koruma isteniyor ise o kişi veya kişilere davanın yöneltilmesi gerekir. Bir kimsenin davacı veya davalı sıfatına sahip olup olmadığı tıpkı hakkın mevcut olup olmadığının tayininde olduğu gibi maddi hukuka göre belirlenir. Taraf sıfatının bu anlamda önemli özelliği ise, def’i değil itiraz niteliğinde olması nedeniyle taraflarca süreye ve davanın aşamasına bakılmaksızın her zaman ileri sürülebileceği ve taraflar ileri sürmemiş olsalar bile mahkemece re’sen nazara alınmasıdır. ( Emsal Yargıtay 15. HD’nin 21/12/2018 tarih, 2017/184 esas ve 2018/5211 karar sayılı ilamı)
Somut olayda davacı alt yüklenici ile davalı asıl iş sahibi … Belediyesi arasında sözleşme ilişkisi bulunmamaktadır. Sözleşmelerin nispiliği uyarınca davalı belediyenin hakediş bedelinden sorumlu tutulması mümkün değildir. Ayrıca davalı belediyenin TBK 128. maddesi anlamında bir taahhüdü de bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle bu davalı … yönünden davanın pasif husumet dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine ilişkin kararı yerindedir.
Ayrıca diğer davalılara yönelik temerrüt faizi başlangıç tarihi açısından yapılan değerlendirmede; muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarıyla ( TBK m.117/1), sözleşmede belirlenen kesin vadenin dolmasıyla ( TBK m.117/2) temerrüde düşer. Alacağın istenebilir olması temerrüt faizinin başlangıcına delalet etmez. Ayrıca sözleşmenin ifası sırasında doğan zarar nedeniyle talepte bulunulmuş ise yani tazminat talebi sözleşme ilişkisine dayanıyor ise faiz başlangıç tarihi haksız fiil değil ihtarla oluşan temerrüt tarihi olacaktır.
Somut olayda davacı alt yüklenici ile davalı asıl yükleniciler arasında kesin vadeyi havi bir anlaşma olmadığına göre hak edişten kaynaklanan alacağa ve malzemelere yönelik tazminat talebine yönelik temerrüt faizinin başlayabilmesi için temerrüt ihtarı gereklidir. Temerrüt ihtarı olmadığına göre mahkemenin dava tarihinden itibaren avans faizine hükmetmesi yerindedir.
Açıklanan gerekçelerle, hükmü istinafa getirenin sıfatına göre HMK 355.maddesi gereğince istinaf dilekçesinde gösterilen sebeplerle sınırlı yapılan incelemede; ilk derece mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin 31/01/2020 tarihli, … Esas – … Karar sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-) İstinaf kanun yoluna başvuran davacıdan alınması gereken 54,40 TL istinaf karar harcından (maktu) peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-) İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-) Arta kalan gider avansı olması halinde ilk derece mahkemesince karar kesinleştiğinde talep halinde sahibine iadesine,
5-) İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-) İstinaf kararının Dairemizce taraflara tebliğ edilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.15/09/2020


Başkan

¸e-imzalıdır.

Üye

¸e-imzalıdır.

Üye

¸e-imzalıdır.


Katip

¸e-imzalıdır.

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında Elektronik İmza ile imzalanmıştır.¸