Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/293 E. 2020/293 K. 18.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :…
KARAR NO :…

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN: … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/01/2020
NUMARASI : … Esas – … Karar

DAVACI : … – …

(İstinaf yoluna başvuran) …

DAVALI : …

VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 18/03/2020
G. KARAR YAZIM TARİHİ : 19/03/2020

İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353.maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davalı kooperatifin bu teklifini kabul etmiş arsasını davalı kooperatife devrettiğini, bu durumun sözleşme ile de yazılı hale getirildiğini, yapılan sözleşmenin 6. maddesinde … ada… parselde bulunan … belediyesine ait 74 m2 arsayı belediyenin belirleyeceği bedel üzerinden alarak hisselerini tamamlayacakları sözleşmede belirtildiğini, davalı kooperatifin 74 m2 arsayı … Belediyesinden 2014 yılında 88.800,00 TL bedel ile satın aldığını, müvekkiline davalı kooperatif belediye hissesinin intikalini bildirmeyerek müvekkilini mağdur ettiğini, davalı kooperatifin bu kötüniyetli tutumu nedeniyle müvekkilinin davalı kooperatiften 172 m2 brüt dairede yüzde 49 hissedar olabildiğini, kooperatif bittiğinde dairelerin 300.000,00-350.000,00 TL. arası fiyatla satılacağının belirtildiğini beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkilinin mağduriyetinin giderilmesi için davalının … Belediyesinden satın aldığı arsanın bedeli karşılığında müvekkilinin yüzde 49 oranında paya sahip olduğu dairenin tamamının müvekkiline verilmesini, bu mümkün değilse müvekkilinin yüzde 49 olan hissesinin yüzde yüze tamamlaması için gereken paradan … Belediyesinden alınan arsanın bedeli düşülerek aradaki farkın davalı tarafından ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili kooperatif ile davacı arasında düzenlenen kat karşılığı inşaat sözeşmesine göre, davacının … ada … parselde bulunan 66,5 m2 hisseli arsasına karşılık kendisine yapılacak inşaattan 0,49 oranında daire payı verileceğini kararlaştırıldığını, davacının 5 parseldeki payını kooperatifine devir tarihi 03/04/2014 tarihi olduğunu, .. parseldeki … Belediyesine gör 74 m2’nin kooperatife devir tarihi ise 04/06/2014 tarihi olduğunu, yani davacının tapu devrinden 2 ay sonra belediye hissesi alındığını, kötüniyetli olanın müvekkili kooperatifin değil, bizzat davacının kendisinin olduğunu, davacı kötüniyetli olarak 4 yıl sonra kooperaitfte olmayan arsayı 4 yıl önceki fiyattan almak istediğini, haksız kazanç elde etmek istemekte olduğunu, davacının kendisine göre haksız ve hukuksuz tahmini ve afaki hesaplar yaparak müvekkili kooperatifi borçlu çıkarmaya ve daire hissesini tam daireye çevirmek istediğini, davacının kooperatif bürosuna hisse tamamlamak için müraacatının olmadığını, haksız, hukuksuz ve mesnetsiz davanın reddinin gerektiğini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; “…davacı tarafın davalı kooperatife sahip olduğu hissesine karşılık belli bir oranda kooperatif hissesi almak konusunda anlaştıkları, dosya içerisinde bulunan anlaşma uyarınca sahip oldukları ve kooperatife devrettikleri metre kareye karşı alacakları metre kare hissesini bu sözleşmede belli olduğu, yapılan incelemede davacı ve dava dışı davacının kardeşlerinin vermiş oldukları hissenin karşılığının kooperatifin yaptırmış olduğu dairelerin metre karesiyle kıyaslandığından 1 tam daireye ile tam olmayan bir daireye tekamül etmiş olduğu anlaşılmıştır.
Dava dosyası incelendiğinde taraflar arasındaki ihtilafın tam olmayan hissenin tam bir daireye tamamlanması için taraflar arasında daha önceden yapılmış olan bir sözleşmenin yerine getirilip getirilmediği üzerinde meydana gelen bir davadır.
Zira davacı dava dilekçesinde davalı kooperatif aracılığıyla dava dışı belediyeden davaya konu arazinin aynı paftada belediyeye ait hissenin davacı tarafından bedeli mukabilinde satın alınacağı belediyeden satın alınan bu hissenin kooperatife devredileceği, böylelikle davacı tarafın eksik kalan hisse payı tamamlanarak, kooperatiften tam bir daire alacağı konusunda anlaşma olduğu iddiası mevcuttur.
Dava dosyası incelendiğinde taraflar arasında imzalanan sözleşmede kooperatifin inşa edileceği paftalardan bir tanesinin hisselerinin bir kısmının … Belediyesine ait olduğu ve bu hissenin kooperatif üyelerinin herhangi birinin 1 yıl içerisinde satın alıp kooperatife devretmesi halinde hisse paylarının artırılacağı anlaşılmıştır.
Dava dosyası içerisinde bulunan sözleşme incelenmiş davacının iddia ettiği belediyeye ait hissenin kooperatif tarafından satın alındığı tespit edilmiştir. Ancak, satın tarihinin taraflar arasında yapılan sözleşmenin imzalandığı tarihten 1 yılı aşkın bir zamandan sonra yapıldığı tespit edilmiştir. Mevcut durum zaten davacı tarafından da dava dilekçesinde belirtilmiştir. İhtilafa konu parselin kooperatif tarafından alınması davamızın konusunu oluşturur.
Dosya incelendiğinde davacı her ne kadar kendisine belediyeye ait hissenin satın alınması konusunun kendisine bildirilmediğini iddia etmiş ise de ; davalının davacıya karşı yasal olarak böyle bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Kaldı ki davalı tarafın sözleşmede belirtilen 1yıllık sürenin de dolduğu aşikardır. Davacının davalının davaya konu arsanın alımında kendisine haber verilmemesinde kendisinin hiçbir kabahati olmadığı veya kendisine bildirimde bulunulmadığı gerekliliği iddiaları mahkememizce doğru bulunmamıştır. Zira davalı taraf yapmış olduğu sözleşmeden sonra belediyeye davaya konu parselin alımıyla ilgili herhangi bir başvuruda bulunduğunu ispatlar bir belge sunamamıştır.
Bütün bunlarla birlikte davalı tarafın 08/10/2019 tarihinde ekinde kooperatif hisse devri kimlik bilgileri ödeme makbuzu ve tapu fotokopileri bulunan dilekçesinde davacı tarafın dava dışı davacının kardeşlerinin davaya konu hisselerinin dava dışı 3. Bir kişiye satmış oldukları ve kooperatifi ibra etmiş oldukları dilekçe ekiyle anlaşılmıştır. Yapılan incelemede her ne kadar davacı taraf davacının birden fazla kooperatif hissesi olduğunu ve devre bahsi geçen hisselerin başka bir hakka ait olduğunu iddia etmiş iseler de yapmış olduğumuz incelemelerde davacının ve dava dışı davacının kardeşlerinin hisse ve haklarını bir 3. Kişiye satarak kooperatifi ibra ettikleri anlaşıldığından, dava açma haklarını kaybettikleri kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiştir…” gerekçesiyle “…Davacının davasının REDDİNE…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kooperatif ile … Mah. … Pafta … Ada … numaralı Parselde bulunan 1718 m2 arsa kat karşılığı olarak yapımcı firmaya verilmesi konusunda anlaştıklarını, bu hisseli arsada müvekkilin hissesinin 66 m2 olduğunu, yapılan sözleme de 136 m2 arsası olana 1 adet 172 m2’lik brüt daire verileceğinin belirtildiğini, ancak müvekkilinin sahibi bulunduğu 66,6 m2 genişliğinde ki arsa 136 m2 arsa büyüklüğünde olmadığı için müvekkilin tek başına 172 m2 brüt büyüklüğe sahip bir daireye sahip olmasına yetmediğini, bu nedenle müvekkilinin davalı … ile sözleşme yapmak istemediğini, bunun üzerine davalı … Konut Yapı Kooperatifi’nin müvekkiline farklı bir teklif sunduğunu, bu teklife göre müvekkilin 66,6 m2 olan arsasını davalı kooperatife verecek, kooperatifte aynı parsel içerisinde bulunan … Belediyesi’ne ait 74 m2 büyüklüğünde ki arsayı … Belediyesi’nden satın alıp aynı bedelle müvekkile devredecek ve bu sayede müvekkilin arsası davalı kooperatiften 172 m2 brüt büyüklüğe sahip 1 adet daire sahibi olacağını, ancak davalı kooperatif … Belediyesi’nde henüz arsayı satın almadığını, aldığı zaman müvekkile bildireceğini ve belediyeden satın aldığı bedel karşılığında müvekkilin 1 daire sahibi olabilmesi için eksik kalan metrekaresinin tamamlamasının sağlanacağının ifade edildiğini, müvekkilinin … Konut Yapı Kooperatifi’nin bu teklifini kabul ettiğini ve arsasını davalı kooperatife devrettiğini, bu durumun sözleşme ile de yazılı hale getirildiğini, müvekkili ile kooperatif arasında yapılan sözleşme incelendiğinde sözleşmenin 6 maddesinde … ada … parselde bulunan … belediyesine ait 74 M2 arsayı belediyenin belirleyeceği bedel üzerinden alarak hisselerini tamamlayacakları sözleşmede belirtildiğini, yani … Belediyesine ait 74 m2 arsa davalı tarafından satın alınacak arsa için ödenen bedeli müvekkil davalıya ödeyeceğini, bu durum davalı tarafındanda cevap dilekçelerinde duruşma beyanlarında kabul edildiğini, müvekkilin defalarca davalı kooperatife gerek giderek ve gerekse davalı kooperatifi telefon ile arayarak … Belediyesine ait arsanın alınıp alınmadığını sorduğunu, davalı Kooperatif yetkililerinin sürekli olarak henüz Belediye ile görüşmelerinin devam ettiğini, arsaların alınmadığını beyan ettiklerini ve bu şekilde müvekkilini sürekli olarak kötü niyetli olarak oyaladıklarını, süreçte davalı kooperatif yetkililerine hep iyi niyetle yaklaşan ve güvenen müvekkilinin sürecin uzamasından dolayı şüphelenmeye başladığını ve son çare … Belediyesine giderek bu hususu araştırdığını, … Belediye’sinden söz konusu 74 m2 arsanın davalı kooperatif tarafından çok önceden bu arsayı satın aldığını öğrendiklerini, bunun üzerine davalı kooperatife giderek neden bu şekilde olduğunu sormuş kooperatif yetkilisinin sözleşmede belirtilen sürelerde başvurmadığını iddia ederek artık bu hakkı kaybettiğini ancak arsanın hissesini kendi belirledikleri fiyat üzerinden alabilirse tam daire vereceklerini beyan ettiklerini, davalı kooperatif 74 m2 arsayı … Belediyesi’nden 2014 yılında 88.800,00 TL bedelle satın aldığını, müvekkiline davalı kooperatif belediye hissesinin intikalini bildirmeyerek müvekkili mağdur ettiğini, bu husus usul ve yasalara aykırı olduğunu, davanın hisse tamamlama durumunun olmadığını müvekkilin zararının ancak tazminatla giderilebileceğini gösterdiğini, bu noktadan hareketle müvekkil ve kardeşlerinin yarım hissedar oldukları dairede ki hisselerini 3.bir kişiye satmaları ve sadece bu satılan hisseler için ibra verdiklerinin açık olduğunu, müvekkilinin kooperatif üyeliğinin halen devam ettiğini, bu nedenle müvekkilinin dava açma hakkını kaybetmesinin mümkün olmadığını, arz ve izah ettikleri nedenlerle Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava terditli olarak açılmış olup, davacının kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca belediyeden alınan arsanın bedeli karşılığında %49 oranında paya sahip dairenin aynen teslimi olmadığı taktirde davacının %49 hissesinin %100’e tamamlanması için gereken paradan … Belediyesinden alınan arsanın bedeli düşülerek arada ki farkın tahsiline yönelik alacak istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olmalı ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır.
6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar asliye ticaret mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, asliye ticaret mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce ve temyiz incelemesi aşamasında Yargıtay’ca re’sen incelenir.
Davacı tacir olmayıp arsa maliki gerçek kişidir. Davaya konu istemin mutlak ticari davalardan olmadığı gibi kooperatif hukukundan da kaynaklanmadığı, davanın temel ilişkiye göre çözülmesi gerektiği, bu bağlamda görevli mahkemenin 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kabul edilmelidir.
Açıklanan nedenlerle, kamu düzeninden sayılan haller ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkemeler arasındaki görev uyuşmazlığı kamu düzenini gereğince re’sen düzeltilmesi gereken hususlardan olduğundan HMK’nın 353/1-a-3. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin kararın kaldırılmasına ve kararın niteliğine göre sair istinaf sebepleri incelenmeksizin davanın yeniden görülmesi için mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile görev uyuşmazlığı kamu düzeni gereğince re’sen düzeltilmesi gereken hususlardan olduğundan 6100 HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/01/2020 tarihli,… Esas -… Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-) Davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-) İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının (maktu) ve 20,00 TL istinaf karar harcının (nispi) ilk derece mahkemesince sahibine iadesine,
4-) İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
5-) HMK’nın 359/3 maddesi uyarınca karar tebliğinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6-) İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, HMK’nun 353/1-a-3 maddesi uyarınca, kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.18/03/2020


Başkan

¸e-imzalıdır.


Üye

¸e-imzalıdır.


Üye

¸e-imzalıdır.


Katip

¸e-imzalıdır.

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında Elektronik İmza ile imzalanmıştır.¸