Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2019/761 E. 2019/748 K. 10.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas

DAVACI : …

VEKİLLERİ : Av. … – Av. …
(İstinaf yoluna başvuran) …

DAVALI : …

VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : …
G. KARAR YAZIM TARİHİ : …

İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen ara kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353.maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; öncekilke davalı borçlunun kenkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının tüm alacaklarının karşılayacak miktarınn tensiple ihtiyati haczine, esasa ilişkin olarak da 04/07/2012 tarihli teknik müşavirlik sözleşmesniden doğan alaklarından fazlaya ilişkin alacak ve faize ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilir 301.000,00 TL’lik kısmının KDV’si ile birlikte ihtarname tebliğ tarihin ve verilen atıfet mehli de gözetilerek temerrüt tarihi olan 23/06/2019 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesinin … tarihli ve … Esas sayılı ara kararıyla; “…Mahkememizce yapılan değerlendirmede; alacağın varlığının tespiti ve özellikle davalı tarafça ileri sürülen eksik ve ayıplı iş yapıldığına yönelik iddiaların tespiti, uyuşmazlığın çözümü yargılamayı gerektirmekte olup İİK 257. maddesi gereğince şartları bulunmayan ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermek gerekmiştir…” gerekçesiyle “…İhtiyati haciz talebinin REDDİNE…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince ihtiyati haciz taleplerinin reddedildiğini, mahkemenin kabulünün aksine hangi koşullarda ihtiyati haciz kararı verileceği İİK.nun 257 nci maddesinde hükme bağlandığını, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için, alacaklının, alacağın varlığı ile yasada belirtilen koşulların oluştuğu yönünde mahkemeye olumlu şekilde kanaat uyandırması gerekli ve yeterli olduğunu, buradaki ispat, asıl davadaki gibi tam bir ispat olmadığını, müvekkilinin ihtiyati haciz istemi taraflar arasındaki 04.07.2012 tarihli teknik müşavirlik sözleşmesine dayalı olup, alacağın muaccel olduğu ve rehinle temin edilmediği davalının cevabı ihtarnamesinden anlaşıldığı gibi esasen delil olarak sunmuş olduğumuz altı klasör dosya ile de kuşkudan uzak bir şekilde kanıtlandığını, bu bağlamda, muaccel alacaklarda ihtiyati haciz talebinde bulunabilmek için İİK’nun 257/1. maddesi uyarınca, alacağın vadesinin gelmesi ve rehinle temin edilmemiş olmasının yeterli olduğunu, somut olayda da, ihtiyati haciz talep tarihi itibarı ile talep konusu alacağın vadesinin geldiği ve geçtiği, dolayısıyla alacağın muaccel olduğunun açık olduğunu, mahkemenin yasal dayanaktan yoksun gerekçesinin yerleşik Yargıtay inanç ve uygulamalarına da açıkça aykırı olduğunu, kaldı ki, mahkemece, ihtiyati tedbire ilişkin yasal düzenlemelerden bahsedilerek verilen kararda yasa hükmünün uygulamasında, 6100 sayılı HMK.nun 353 ncü maddesi hükmü gözardı edilerek açıkça hata edildiğini, alacağın vadesi gelmişse ve alacak için bir rehin yoksa, alacaklı mahkemeye başvurarak ihtiyati haciz kararı verilmesini isteyebileceğini, bu halde alacaklı, sadece alacağının varlığını, vadesinin geldiğini ve alacak için rehin bulunmadığını ispat etmekle yükümlü olduğunu, alacaklının başka bir hususu ispat etmesine gerek olmadığını, (İİK.nun 257/1. m). Mahkemece, İİK.nun 265 nci maddesi hükmü çerçevesinde borçlu tarafından ihtiyati hacze itiraz halinde bile ileri sürülemeyecek yazılı nedenle taleplerinin reddedilmesinin usul ve yasa hükümlerine açıkça aykırı olduğunu, bu nedenlerle ve re’sen gözetilecek nedenlerle istinaf talepinin kabulü ile Konya …Asliye Ticaret Mahkemesinin … gün ve … Esas sayılı ihtiyati haciz isteminin reddi kararının kaldırılmasına, ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
İİK’nun 257.maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.
Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir.
1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa;
Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında maucceliyet kesbeder.” hükmü yer almaktadır.
Buna göre ihtiyati haciz “Alacaklının, bir para alacağının zamanında ödenmesini güvence (garanti) altına almak için, mahkeme kararı ile, borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulması”dır.
Davalı cevap dilekçesini henüz sunmamış olmakla birlikte dosya kapsamında bulunan karşılıklı ihtarnamelerde davacının alacağını talep ettiği, davalının ise yapılan işin ayıplı olduğu, geç yapıldığı, başka bir ihtarnamede ise gönderilen faturanın kabul edilmediği bildirilmiştir. Bu bağlamda davacının talep ettiği alacağın yargılamayı gerektirdiği ve yaklaşık olarak ispat edilemediği anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, istinaf edenin tarafı ve 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; dosyadaki mevcut deliller, delillerin takdiri ve karar gerekçesine göre verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Konya …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasından verilen … tarihli ara kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-) Alınması gereken 44,40-TL istinaf karar harcı (maktu) peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığını,
3-) Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-) İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-) İstinaf kararının ilk derece mahkemesince taraflara tebliğ edilmesine,
Dair, 6100 HMK’nın 362/1-f. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle kesin olarak karar verildi….


Başkan

¸e-imzalıdır.


Üye

¸e-imzalıdır.


Üye

¸e-imzalıdır.


Katip

¸e-imzalıdır.

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında Elektronik İmza ile imzalanmıştır.¸