Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2019/327 E. 2019/329 K. 08.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARA TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas

DAVACI : … SAN. TİC. A.Ş.
VEKİLİ : Av. … (İstinaf yoluna başvuran)

DAVALI : …

VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : …

Mahalli mahkemesinden verilen … tarihli ara kararına karşı davacı vekilince süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün işlerden olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin 08/10/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 07/09/2006 tarihli inşaat yapım sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeyle davalı tarafın malzeme bedelleri ve işçilik kendilerine ait olmak üzere inşaat yapım işini müvekkili şirketin üstlendiğini, davalı tarafın Konya … Noterliği’nin ihtarnamesiyle taraflar arasındaki yapım sözleşmesini feshettiğini bildirdiğini, müvekkili şirketin yine noter aracılığıyla fesihe karşı çıktığını, müvekkili şirketin yapım sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının tahsili için davalı aleyhine açtığı Konya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasının sonuçlandığını, bu dava ile müvekkili şirketin kusursuz olduğunun da ortaya çıktığını belirterek taraflar arasındaki yapım sözleşmesinde kararlaştırılan cezai şartların toplam miktarları ve Konya … Asliye Hukuk Mahkemesinin kararı gözönüne alınarak ilgili taşınmazların devrinin engellenmesi için teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesi ile taraflar arasında akdedilen inşaat yapım sözleşmesinin 16/b maddesinde kararlaştırılan 1.000,000 Euro cezai şartın şimdilik 120.000 Eurosu’nun feshe karşı çıkılan ve cezai şartın ödenmesininin istendiği cevabi ihtarname tarihi olan 11/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek reeskont faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı kooperatif vekili cevap dilekçesinde özetle; haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından … tarihli ara kararı ile “…dava konusu para alacağı olup, ihtiyati tedbir talep edilen taşınmazlar bu davamızın konusu olmadığından ve aynı zamanda uyuşmazlığın çözümü yargımayı gerektirdiğinden dosyadaki mevcut delil durumu ve HMK 389. ve devamı maddeleri de nazara alınarak, şartları bulunmayan ihtiyati tedbir talebinin reddine…” karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasıyla taraflar arasında inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan ve müvekkili şirketin haklılığını ve alacağını tespit eden hüküm mevcut olduğunu, iş bu davada inşaat yapım sözleşmesindeki 1.000.000 Euro cezai şartın tahsiline ilişkin olduğunu, her iki durum gözönüne alındığında müvekkili bakımından yaklaşık ispatın gerçekleştiğinin açık olduğunu, yerel mahkemece HMK’nun 389.maddesi ret gerekçesi yapılmış ise de bizatihi maddenin kendisinin müvekkili lehine ihtiyati tedbir kararı verilmesini öngördüğünü, davalı kooperatif adına olan taşınmazların devri halinde hakkın elde edilmesin önemli ölçüde zorlaşacağı veya imkansız hale geleceğinin izahtan vares olduğunu, kooperatif genel kurullarında taşınmazların satımına dair kararların da bulunduğunu, genel kurul iptal davalarının UYAP’tan kolaylıkla tespit edilebileceğini, kooperatifin mali ve hukuki durumu ile davadaki yaklaşık ispatın ihtiyati tedbiri zorunlu kıldığını, bu nedenlerle … tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine dair ara kararın kaldırılarak davalı adına kayılı taşınmazların devrinin engellenmesi bakımından ihtiyati tedbir kararı verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklanan ödenmeyen iş bedelinin tahsiline ilişkin alacak istemine, talep ise davalıya ait taşınmazların devrinin engellenmesi için ihtiyati tedbir talebinin red kararına itiraza ilişkindir.
İhtiyati tedbirin şartlarını düzenleyen 6100 Sayılı HMK’nın 389/1. maddesine göre mevcut durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Ancak hakim, tedbir kararı verirken uyuşmazlığı peşinen halleder nitelikte bir karardan çekinmelidir. Nitekim, bu tür tedbir kararları davanın sonucunda ulaşılmak istenilen yararın, davanın henüz başında elde edilmesi gibi bir sonuç doğurur.
HMK’nın 390/3. maddesinde ise, tedbir talep eden tarafın, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu belirtilmiştir. Tam ispata göre kolaylaştırılmış bu ispat ölçüsü çerçevesinde, tam kanaat değil, kuvvetle muhtemel, yaklaşık bir kanaat yeterli görülmektedir. Hemen belirtmek gerekir ki yaklaşık ispat aranması, ispat kurallarının dışına çıkılarak her hangi bir emare ile yetinilmesi anlamına gelmez. Bu yüzden tedbir talep eden geçerli ispat kuralları çerçevesinde iddiasını yaklaşık da olsa ispat etmelidir.
Somut olayda; davanın alacak istemine ilişkin olup davacı vekilince ihtiyati tedbir konulması talep edilen taşınmazların dava konusu olmadığı nazara alındığında ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine ulaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, istinaf edenin tarafı ve 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; dosyadaki mevcut deliller, delillerin takdiri ve karar gerekçesine göre verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan davacı tarafın istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının … tarihli ara kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-) Alınması gereken 44,40-TL istinaf karar harcı (maktu) peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığını,
3-) Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-) İstinaf kararının ilk derece mahkemesince taraflara tebliğ edilmesine,
Dair, 6100 HMK’nın 362/1-f. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle kesin olarak karar verildi….


Başkan

¸e-imzalıdır.


Üye

¸e-imzalıdır.


Üye

¸e-imzalıdır.


Katip …
¸e-imzalıdır.

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında Elektronik İmza ile imzalanmıştır.¸