Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/105 E. 2022/364 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 4. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE :…
ÜYE :…
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16.09.2021
NUMARASI : …. Esas -…. Karar

DAVACI : ….
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : …

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)

İSTİNAF KONUSU : Yargı Yerinin Belirlenmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 16.02.2022
İSTİNAF KARARI YAZIM
TARİHİ : 24.02.2022

Konya …. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ayrı ayrı görevsizlik kararı vermesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi amacıyla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonunda:
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; 10.11.2018 tarihinde davacı şirkete … numaralı poliçe ile kasko sigortalısı bulunan …..’ya ait, kendi sevk ve idaresindeki …. plakalı araca sürücüsü tespit edilemeyen ….. plaka sayılı aracın çarpışması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, kazada sigortalı araçta meydana gelen hasar bedeli olan 1.969,01 TL’nin davacı şirket tarafından 14.12.2018 tarihinde ödendiğini, kazada ….. plakalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu kanaatine varıldığını, TTK’nın 1472. maddesinin halefiyet ilkesi gereğince tazminatı ödeyen davacı şirketin ödediği tazminatın tahsili için Konya … İcra Müdürlüğü’nün ….. E. sayılı dosyasından icra takibine başladığını, davalı tarafından yapılan itiraz neticesinde takibin durduğunu beyan etmiş ve davalının bu takibe yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, davalının takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.

Konya …. Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; uyuşmazlığın davacı sigorta şirketi açısından ZMMS sözleşmesine ilişkin olmakla, zorunlu sigortanın 6102 sayılı TTK’da düzenlenmesine ve aynı Yasanın 4. maddesi uyarınca bu kanunda düzenlenen işlerden kaynaklanan hukuk davalarının ticari dava niteliğinde olduğunun kabul edilmesine göre, davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Konya…. Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; davanın sigortacı tarafından sigortalının karışmış olduğu kaza nedeniyle sigortalı araç hasar bedeli olarak sigortalıya yapılan ödemenin, kazaya karışan davalıdan rücuen tazmini için başlatılmış icra takibine yönelik itirazın iptali davası olduğu, davada dava dışı sigortalının tacir olmadığı gibi davalı tarafın da tacir olmadığı, dolayısı ile davada ticaret mahkemelerinin görevli olması için tarafların tacir olup işin de ticari işletme ile ilgisinin bulunması (nispi ticari dava) ya da Türk Ticaret Kanunu ya da özel kanunlarda ticaret mahkemesinin görevine girecek davalardan olması (mutlak ticari davalar) gerektiği, davacı sigorta şirketinin, davayı sigortalısının halefi olarak açmış olmasına göre, görevli mahkemenin tayininde sigortalı ile davalı arasındaki ilişkinin hukuki mahiyetinin nazara alınması gerektiği, davanın özü itibariyle TTK’nun 4.maddesi kapsamına girmeyen haksız fiilden kaynaklı bir dava olduğu, davacı şirketin halefiyet hakkına dayalı olarak bu davayı açtığı, davacı ile davalı arasında TTK’da düzenlenen bir ticari ilişkinin de söz konusu olmadığı, davada görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir.
Dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 1472 (6762 sayılı TTK’nın 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın, haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış, maddenin (a) bendinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari dava niteliğinde olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 22.03.1944 Tarih E. 37, K. 9, R.G. 3.7.1944 sayılı kararında “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava olmayıp; aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde vurgulanmaktadır.
Öte yandan, TTK’nın “Halefiyet” başlığı altındaki 1472. maddesinde “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder.” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olaya bakıldığında; davacının sigortalısının tacir olmadığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin TTK 11. maddesinde tanımlanan ticari işletme ile ilgili olmadığı ve davacı sigorta şirketinin yerine geçtiği dava dışı üçüncü kişinin aynı yasanın 12. maddesinde tanımlanan tacir sıfatına sahip olmadığı, diğer bir değişle açılan davanın TTK’nın 4. maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan ve ticari işletme ile ilgili nispi ticari davalardan olmadığı (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/11-2630 Esas 2019/328 Karar ve 21/03/2019 tarihli içtihatı) anlaşıldığından davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesinde olduğu anlaşılmıştır. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 09/07/2020 tarih 2019/4704 Esas-2020/4632 Karar sayılı kararı)
Bu nedenlerle Konya …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir.
K A R A R : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Konya…. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,

2-Dosyanın yargı yeri olarak belirlenen Konya…. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmek üzere merci tayini talebinde bulunan Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince KESİN olarak oy birliği ile 16.02.2022 tarihinde karar verildi.

….
Başkan


Üye

….
Üye


Katip
….

A.F.
“Bu evrak 5070 sayılı kanun hükümlerine uygun olarak ELEKTRONİK İMZA ile imzalanmıştır.”