Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/1767 E. 2020/1764 K. 29.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
.. Hukuk Dairesi

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04.04.2019
NUMARASI : Esas – Karar

DAVACI : … -…

VEKİLİ : Av. …

DAVALI : 1 -… -…

VEKİLİ : Av. …

DAVALI : 2 -… -…

DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARAR TARİHİ : 29.12.2020
İSTİNAF KARARI YAZIM
TARİHİ : 22.01.2021

Konya .. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ayrı ayrı görevsizlik kararı vermesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi amacıyla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonunda:
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı 12 kişi ile birlikte sahip olduğu … İli …. İlçesi … ada . parsel sayılı taşınmaza kat karşılığı inşaat yapımı hususunda davalı …’la sözleşme imzaladıklarını, davalının ekonomik sıkıntılar nedeniyle inşaatı belirlenen tarihte bitiremediğini, mahkemece % 44,83’lük kısmın tamamlandığının tespit edildiğini, davalıya çekilen ihtarname ile uğranılan zararların tazmininin istendiğini, yapılan sözleşme gereği müvekkilinin davalıya 20/06/2016 düzenleme, 30/11/2017 ödeme tarihli 41.000,00 TL tutarlı senet verdiğini, davalı …’nün borcun ödendiğine ve alacağı olmadığına yönelik ıslak imzalı ibraname verdiğini ancak parayı almasına rağmen ilgili senedi ciro ederek diğer davalı …’e verdiğini ve … tarafından icraya konulduğunu belirterek müvekkilinin belirtilen senet nedeniyle Konya .. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasına borçlu olmadığının tespitine, icra takibinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Konya .. Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; davanın kambiyo senedinden doğan borç nedeniyle, borçlu hakkında başlatılan icra takibinden kaynaklanan menfi tespit ve icra takibinin iptali davası olduğu, görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1 maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların her ikisinin tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması veya ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olması veyahut da açılan davanın maddede altı bent halinde sayılan davalardan olması gerektiği, taraflardan biri tacir değilse veya tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemeyeceği, bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgisi olmasının TTK’da yeterli görüldüğü, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 17/10/2018 tarih 2018/1593 Esas 2018/3866 Karar nolu ilamında da belirtildiği gibi senedin eser sözleşmesinin teminatı olarak verildiğinin iddia edildiği, bu nedenle davaya bakmakla görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir.
Görülmekte olan dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra açılmış olup bu kanuna göre görevli mahkemenin belirlenmesi gerekir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre; bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir. Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılan havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin uyuşmazlıklardan doğan davalar herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmiyorsa, ticari dava vasfını kaybedecektir.
Taraflar arasında düzenlenen kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca yüklenicinin inşaatı belirlenen tarihte tamamlayamamasından kaynaklı eksiklikler nedeniyle verdiği bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istenmiş olup, davalı arsa sahibinin ticari işletmesiyle ilgili bir iş söz konusu değildir. Dolayısıyla nisbi ticari davadan söz edilemez. Yine TTK’nın 4/son maddesinde düzenlenen hususlardan veya diğer kanunlarda yer alan hususlardan kaynaklanan bir dava da söz konusu değildir. Dolayısıyla mutlak ticari davadan da söz edilemez. Taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu ve senedin bu eser sözleşmesinin teminatı olarak verildiği anlaşılmaktadır. Davanın dayanağı olan kambiyo senedinden dolayı borçlu olmadığının tespiti, davanın Ticaret Mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Tarafların sıfatı ve temel ilişkinin eser niteliğine göre görevli mahkeme Ticaret Mahkemesi olmayıp, Asliye Hukuk Mahkemesidir.
Bu sebeple taraflar arasında uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olup, Konya .. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Konya .. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın yargı yeri olarak belirlenen Konya .. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmek üzere merci tayini talebinde bulunan Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince KESİN olarak oy birliği ile 29.12.2020 tarihinde karar verildi.


Başkan


Üye


Üye


Katip