Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. KONYA BAM 4. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : …
KARAR NO : …
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – …-
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KONUSU : Yargı Yerinin Belirlenmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ : …
İSTİNAF KARAR
YAZIM TARİHİ : …
Taraflar arasındaki davada Konya … Asliye Hukuk Mahkemesi ve Konya … Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Konya … Asliye Hukuk Mahkemesince; davanın dayanağını Konya …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile takibe konu edilen … keşide tarihli 75.000,00 TL bedelli çekin oluşturduğu, TTK.nun Ticari Davalar, Çekişmesiz Yargı İşleri ve Delilleri başlıklı 4/a maddesi ile, Türk Ticaret Kanunu’nda öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı düzenlendiği, davanın, Türk Ticaret Kanunu’nun 776 ve devamı maddelerinde düzenlenen çekten kaynaklandığından mutlak ticari dava olduğunun belirli olduğu, devam eden 5. maddesi gereğince Asliye Ticaret Mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olduğu, buna göre davanın TTK.nun 4. maddesi kapsamında kaldığı, bu tür davalara bakma görevinin aynı kanunun 5/2. maddesi gereğince Asliye Ticaret Mahkemesinin görevine girdiği, 6102 Sayılı TTK.nun 6335 Sayılı Kanunu’nun 2. maddesi ile değişik 5/3 maddesi gereğince Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup usûl hükümlerinin uygulanacağı, görev hususunun …nun 114/1-c maddesi gereğince dava şartı olup devam eden 115/1 maddesi doğrultusunda mahkemenin, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırmak zorunda olduğu, davaya konu itirazın iptali davalarının teknik özelliği yönünce dayanak belge ile bağlı kalınması gerektiği, somut olayda da dayanak belgenin çek olduğu, kambiyo senetlerine mahsus takip yapılmamasının ve dava dilekçesinde temel ilişkiye dayanılmayan çalışılmasının sebepten mücerret olan ve kambiyo senedi niteliğindeki çekin hukuki sıfatını değiştirmeyeceği, çekin kambiyo senedi niteliği ve diğer hususların özel nitelikli mahkemece değerlendirilmesi gerekeceği, ayrıca Yargıtay özel dairesinin bu konudaki uygulamaları da dikkate alınarak (19 HD 2013/9133 – 14291 E.K, Y.19 HD. 2014/11737 – 14103 E.K., Y.19 HD. 2014/14824 E. 2015/936 K.) görevsizlik kararı verilmiştir.
Konya … Asliye Ticaret Mahkemesince; davanın taraflar arasındaki gayrimenkul alım-satım sözleşmesine istinaden verilmiş ama bankaya ibraz edilmemiş çekten doğan alacağın genel haciz yolu ile yapılan takibe itirazın iptali niteliğinde olduğu, davacı tarafça takibe esas … keşide tarihli 75.000,00 TL’ lik çekin TTK 818/m atfı ile 732. maddeleri uyarınca çekten doğan hakların korunması için gerekli olan işlemlerin yapılmasının ihmal edilmiş olması dolayısıyla ibraz edilmeyen çekte yazılı alacağın temel ilişkiye dayanılmak suretiyle talep edilebileceği, imzası inkar edilmeyen bononun temel borç ilişkisi bakımından yazılı delil başlangıcı niteliğinde olacağı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın bu sebeple kambiyo senedinden kaynaklandığının kabul edilemeyeceği, gayrimenkul alım-satım sözleşmesinden doğan alacak davasında, tarafların tacir olmamasına ve davanın da mutlak ticari nitelikte bulunmamasına göre 6100 sayılı HMK uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğu kabul edildiğinden Mahkemenin görevsiz olması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilerek karşı görevsizlik kararı verilmiştir.
Davacı taraf, davalı ile aralarındaki gayrimenkul alım-satım sözleşmesinden dolayı davalının davacıya 25.01.2018 keşide tarihli 75.000,00 TL bedelli çeki ciro etmek suretiyle verdiğini, dava dışı keşidecenin bu çek bedeline mahsuben 10.000,00 TL ödeme yaptığını, ancak bakiye 65.000,00 TL’nin ne davalı ciranta ne de keşideci tarafından ödenmediğini belirtmek suretiyle, davalıdan olan alacağı nedeniyle ilamsız takip yaptığını, itiraz üzerine duran takip nedeniyle işbu itirazın iptali davasını açtığını belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
İcra takibine dayanak olarak gösterilen 25.01.2018 keşide tarihli çek incelendiğinde; davalı …’ın temlik cirosu çeki davacı …’e devrettiği, davacı ile davalı arasındaki temel ilişkinin gayrimenkul alım-satım sözleşmesi olduğu, dava ve cevap dilekçesinden anlaşılmaktadır. Davacı lehtar tarafından söz konusu çek süresinde muhatap bankaya ibraz edilmediğinden kambiyo senedi vasfını kaybetmiştir.
“…Bir davanın ticari nitelikte olup olmadığı, bir diğer ifade ile Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp görülmeyeceğinin belirlenmesi işi de Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde gösterilen ilkelere göre yapılmalıdır. Öğretide de benimsenen görüşe göre ticari davalar mutlak ticari davalar ile nispi ticari davalar olarak iki gruba ayrılmaktadır. Türk Ticaret Kanununu 4. maddesinin 1. bendinin (a) alt bendi uyarınca bu Kanunda düzenlenen hukuk davaları mutlak ticari davalarıdır. Nispi ticari davalar ise konusu ne olursa olsun, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davalarıdır (TTK m.4/1). Kanuni düzenleme uyarınca sadece mutlak yada nispi ticari davalar asliye ticaret mahkemesinde görülürken, bunlar dışında kalan davalar (istisnalar saklı kalmak kaydıyla) asliye hukuk mahkemelerinde görülmelidir.
Hemen belirtmek gerekir ki itirazın iptali davaları takip hukuku kaynaklı, icra takibine sıkı sıkıya bağlı ve alacağın varlığını maddi hukuk kuralları çerçevesinde belirlemeye yarayan kendine özgü davalardır. Dava ile takip arasındaki bu sıkı ilişki nedeniyle dava konusu, ancak takip talepnamesinde yazılı alacak dayanağı, tutar ve benzeri talepler olabilir ve kural olarak ispat vasıtaları da bu çerçevede değerlendirilir…” (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 09.11.2016 tarih 2014/19-1241 Esas 2016/1033 Karar sayılı ilamı)
Tarafların tacir olmadıkları ve takibe dayanak gösterilen çekin süresinde ibraz edilmemesi nedeniyle kambiyo senedi vasfında olmadığı ve böylece taraflar arasındaki dava da TTK’nun 4. maddesine göre mutlak ya da nispi ticari dava mahiyetinde olmadığı anlaşılmakla davaya bakma görev ve yetkisinin Konya 1 Asliye Hukuk Mahkemesi’nde olduğu yönünde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Konya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın Konya …. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmek üzere merci tayini talebinde bulunan Mahkemeye gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı HMK’nın 362/1-c maddesi gereğince KESİN olarak … tarihinde oy birliği ile karar verildi.
…
Başkan
…
¸
…
Üye
…
¸
…
Üye
…
¸
…
Katip
…
¸
…K.
¸”Bu evrak 5070 sayılı kanun hükümlerine uygun olarak ELEKTRONİK İMZA ile imzalanmıştır.”