Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/570 E. 2023/830 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …
KARAR TARİHİ : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … ( …)
ÜYE : … ( …)
ÜYE : … ( …)
KATİP : … ( …)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas …Karar

DAVACILAR : 1- …
2- …
3- …
VEKİLLERİ : Av. …
DAVALI : 1- …
VEKİLLERİ : Av. …
DAVALI : 2- …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 27/04/2023
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 28/04/2023
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacılar vekili vermiş olduğu 29/12/2017 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; … tarihinde davalı … idaresindeki … plakalı araç ile… ilçesinden … ilçesine seyir halindeyken müvekkillerinin desteği olan …’ya çarpması sonucu ölümüne neden olduğunu, kaza nedeniyle… Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile açılan davada davalı …’ın kusurlu olduğunun tespit edildiğini, oluşan kazada müvekkillerinin murisinin kusursuz olduğunu, muris …’nun 58 yaşında olduğunu, köyde tarım ve hayvancılıkla uğraştığını, üretici olduğunu, müvekkillerinin murisin ölümü ile birlikte maddi ve manevi desteğinden yoksun kaldığını, diğer davalı sigorta şirketinin de kazaya sebebiyet veren aracın sigortalayanı olup sorumluluğunun bulunduğunu, dava açılmadan önce davalı sigorta şirketine yapmış olduğu müracaatın sonuçsuz kaldığını beyanla davanın kabulü ile fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik müvekkili … için 200TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 100,00TL cenaze ve defin giderleri olmak üzere 300,00TL maddi tazminatın tüm davalılardan tahsiline, … için 50.000,00TL, … için 25.000,00TL ve … için 25.000,00TL olmak üzere toplam 100.000,00TL manevi tazminatın davalı …’dan tahsiline, davalı …’a ait … plakalı araç üzerine dava sonuçlanıncaya kadar ihtiyati tedbir şerhi konulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Davalı…vermiş olduğu 15/01/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki ve görev itizarlarının olduğunu, davaya bakmaya yetkili mahkemelerin … ili … ilçesi yargı çevresindeki yetkili mahkemeler olduğunu, görevli mahkemelerin de Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu, dosyanın yetkili ve görevli mahkemeye gönderilmesine karar verilmesini talep etmiş, esasa ilişkin beyanında açılan davanın zamanaşımına uğradığını, zaman aşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, murisin kullandığı motosikletin ruhsat ve plakasının bulunmadığını, murisin de motosiklet ehliyetinin bulunmadığını, davaya konu kaza nedeniyle muris …’nun asli kusurlu olduğunu, murisin şeker hastası olup gözlerinin de tam olarak göremediğini ve kazanın bulunduğu yerde de trafik levhasının olmadığını tüm bunların kazaya sebebiyet verdiğini, kendisinin hızının yasal hız sınırında olduğunu, davacı tarafın öncelikle sigorta şirketine başvuru şartını yerine getirmesi gerektiğini beyanla açılan davanın hukuki yarar yokluğu yönünden usulden ve esastan reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı sigorta vekili vermiş olduğu 12/01/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; kaza nedeniyle açılan hasar dosyasında yaptırılan aktüerya hesabı sonucunda belirlenen 25.397,654 TL’nin davacı eşe 03/02/2017 tarihinde ödendiğini, ödeme yapım müvekkili şirketin üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiği ve davacının tazminat hakkının bulunmadığını bu sebeple davanın reddine karar verilmesini aksi durumda mahkememizce Adli Tıp Kurumu’ndan usul ve esaslara uygun olarak davaya konu kaza nedeniyle kusur raporu alınmasını, aktüerya hesap raporu alınmasını talep etmiş, davacını cenaze defin işlemlerini ilişkin talebinin de bu işlemlerin ücretsiz olarak yapıldığından reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk derece mahkemesinin kararı ile; “1. Mahkememizce yukarıda detayı verilen Mahkememizin … Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamının kaldırılmasına ilişkin T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı çerçevesinde ilk hükümde belirlenen kusur raporu üzerinden Muhtemel Yaşam Süresi; Population Masculine Et – Feminine (PMF 1931) Tablosu esas alınarak belirlenmesi; dosyanın aktüerya bilirkişine tevdi ile BAM bozması doğrultusunda … tarihli Ziraat bilirkişisi raporunda belirlenen bu kişinin yerine başkasının çalıştırılması halinde ona ödenecek ücretin esas alınarak, müteveffanın babasının sağ olduğu hususu gözetilerek müteveffanın babasına da pay ayrılarak sigorta ödemesi güncellenerek ve aynı zamanda yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay …Hukuk Dairesinin … Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı doğrultusunda davacıların istinaf kanun yoluna müracaat etmemesi sebebiyle davalılar lehine tazminata esas alınan gelir, esas alınan asgari ücret yılı, işlemiş/işleyecek dönem tarihleri gibi usulüne kazanılmış haklar gözetilerek yeniden hesaplama yapılması yönünde bilirkişiden ek rapor aldırılmış, dosya içerisinde yer alan … tarihli bilirkişi raporunda davacı …’nun cenaze ve defin masrafları ile birlikte maddi zararının toplamda 33.179,62 TL olduğu, davalı sigorta tarafından dava öncesinde yapılan ödemenin güncellenmesi neticesinde tüm maddi zararlarının karşılandığı rapor edilmiş, söz konusu raporun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığı anlaşılmakla hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
2.Dosya içerisinde yer alan ve müteveffanın babasına ait nüfus kayıt örneğinin incelenmesinde baba …’nun rapor tarihi itibariyle sağ olduğu, … tarihli bilirkişi raporu ile … tarihli bilirkişi raporlarında sağ olan babaya payın eksik hesaplanması ve davacı istinafı olmaması sebebiyle davalıların usuli kazanılmış haklarına riayet edilmeksizin hesap yapılması sebebiyle bu raporlar hükme esas alınmamış ve yukarıda izah edilen … tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
3.DAVACI İDDİALARININ KARŞILANMASI
a-Her ne kadar davacı vekili asgari ücretin kamu düzeninden olması sebebiyle usuli kazanılmış hakkın istisnası olduğu ve bu sebeple de karar tarihine en yakın asgari ücret üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini iddia etmiş ise de; Kamu düzeninden kabul edilen asgari ücret hesabının ilk kez hüküm verilecek hallerde karar tarihine en yakın gelirin tespitine ilişkin olduğu, somut olayımızda Mahkememizin … Tarih ve … Esas-… Karar sayılı hükmüne karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna müracaat edilmediği, müracaatın sadece davalılar tarafından yapıldığı, nitekim T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … Tarih ve … Esas-…Karar sayılı ilamıyla davalıların istinaf müracaatının kabulü ile hükmün kısmen kaldırılmasına karar verildiği, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay …Hukuk Dairesinin … Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında da açıkça ifade edildiği üzere ilk hükme esas alınan rapor tarihi itibariyle davalılar lehine oluşan kazanılmış hakkın korunmasının gerektiği, bu sebeple kaldırma sonrası hesabın ilk hükme esas rapor tarihindeki tazminata esas alınan asgari ücret yılı, işlemiş/işleyecek dönem tarihleri gibi vs davalılar lehine oluşan kazanılmış hakların korunması gerektiği anlaşılmakla, davacı vekilinin kaldırma sonrası alınan bilirkişi raporunda güncel asgari ücretin uygulanması gerektiği yönündeki iddialarına itibar edilmemiştir.
b-Davacı vekilinin ilk rapor tarihindeki veriler nazara alınacaksa davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin bu tarihe kadar güncellenmesi gerektiği yönündeki savunmaları açısından yapılan değerlendirmede; Mahkememizce yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı gereğince sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme güncellenerek mahsup edilirken ilk kararın sadece davalılar tarafından istinaf edilmesi ve Bölge Adliye Mahkemesi tarafından davalı yararına bozma yapılmış olmasına göre davalı yararına usulü kazanılmış haklar dikkate alınarak kaldırma ilamından önce alınan aktüerya uzmanı bilirkişi rapor tarihindeki veriler esas alınarak hesaplama yapılmıştır. Bir an için davacı vekilinin güncellemenin de ilk hesap tarihine kadar yapılması gerektiği yönündeki iddialarına itibar edilecek olsa dahi, dosya içerisinde yer alan … tarihli ilk Aktüerya Hesap raporunda davalı sigorta şirketi tarafından 03/02/2017 tarihinde yapılan 25.397,65 TL’lik ödemenin ilk rapor tarihi olan 06/05/2021 tarihine kadar yıllık %9 yasal faiz üzerinden güncellenmesinde işlemiş faiz tutarının 9.725,56 TL olduğu ve toplam güncellenen bedelinin davacının iddia ettiği tarihteki miktarının da 35.123,21 TL olduğu anlaşılmaktadır. Oysa ki yukarıda detayı verilen kaldırma ilamı çerçevesinde PMF-1931 Yaşam tablosuna göre yeniden yapılan hesaplamada davacının hak ettiği maddi zararının toplamda 33.179,62 TL olduğu anlaşılmakla her iki hesap rapor tarihi itibariyle de davalı sigorta şirketi tarafından dava açılmadan önce zararının karşılandığı anlaşılmakla davacı vekilinin bu yöndeki iddialarına da itibar edilmemiştir.
4.MANEVİ TAZMİNAT TALEPLERİ AÇISINDAN YAPILANDEĞERLENDİRMEDE;
Mahkememizin … Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamının kaldırılmasına ilişkin T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında “Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, davaya konu somut olayın gerçekleşme şekli, yeri, zamanı, Ceza Mahkemesinin kararı, kusur durumları ve yukarıda açıklanan ilkeler, davalının eylemindeki hukuka aykırılığın tespitinin sağlayacağı manevi tatmin ile birlikte değerlendirildiğinde İDM’ince hüküm altına alınan manevi tazminat miktarlanının YERİNDE OLDUĞU anlaşılmıştır.” denilmek suretiyle manevi tazminat miktarları yönüyle davalılarca yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verildiği ve manevi tazminat taleplerine ilişkin Mahkememizin … Tarih ve … Esas-… Karar sayılı hükmüne davalılar tarafından yapılan istinafın T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin …Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamıyla reddine karar verildiği ve manevi tazminat talepleri yönüyle hükmün kesinleştiği anlaşılmakla bu hususta yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiş, Mahkememizin … Tarih ve … Esas-… Karar sayılı kararı ile iş bu hükmün infazında tereddüt oluşmaması için tüm yargılama giderleri aşağıda hesaplanarak Mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hükümler tesis edilmiştir.
Davacı …’NUN “Destekten Yoksun Kalma ile Cenaze ve Defin Giderlerine” dair maddi tazminat davasının REDDİNE,
Davacılar …, … VE …’IN manevi tazminat taleplerine ilişkin Mahkememizin … Tarih ve … Esas-…Karar sayılı hükmüne davalılar tarafından yapılan istinafın T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamıyla reddine karar verildiği ve manevi tazminat talepleri yönüyle hükmün kesinleştiği anlaşılmakla BU HUSUSTA YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA” şeklinde hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacılar vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemenin … tarih … E. … K. sayılı ilamıyla, davacı … için 20.000,00 TL, … için 10.000,00 TL, … için 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedip fazlaya ilişkin kısmını reddettiğini, davalı … bu süreçte vekil ile temsil edilmediği için davalı lehine avukatlık ücretine hükmedilmediğini, BAM … HD … E. … K. Sayılı ilamıyla davalının manevi tazminata ilişkin istinaf talebinin reddedildiğini, maddi tazminat yönünden kararın kaldırıldığını, bu sebeple 16.02.2022 tarihi itibariyle manevi tazminata ilişkin hükmün kesinleştiğini, davalı …’in kaldırma kararı sonrasında vekille temsil edilmeye başlandığını, hüküm kurulduğunda her ne kadar vekille temsil ediliyorsa da, manevi tazminat yönünden yeniden bir hüküm kurulmadığını, Yerel Mahkemenin manevi tazminat yönünden ilk kararın kesinleştiği, bu nedenle bu hususta yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığını gerekçe göstermesine rağmen bu süreçte … vekille temsil edilmediği halde davalılar lehine ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmedildiğini, bu hususun usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, mahkemenin ilk karar yönünden istinaf kanun yoluna müracaat etmemeleri yönündeki gerekçesinin oluşa ve yerleşik içtihatlara aykırı olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olması ve asgari ücretin kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle kazanılmış hak kuralının istisnası olduğu, ayrıca tazminat hesaplamasında hüküm tarihine en yakın asgari ücretin baz alınması gerektiği yönündeki dosyaya sundukları HGK ve Daire kararları dikkate alındığında, hükme en yakın tarihteki asgari ücret baz alınarak hüküm kurulması gerekirken, bu kuralın ilk karar esnasında uygulanabileceği, daha sonra uygulanamayacağı yönündeki Yerel Mahkeme değerlendirmesinin usul ve yasaya aykırı olup kaldırılması gerektiğini, tüm bu nedenlerle manevi tazminat yönünden davacılar aleyhine hükmedilen avukatlık ücretine ilişkin Yerel Mahkeme kararının kaldırılmasına, maddi tazminat taleplerinin reddine ilişkin Yerel Mahkeme kararının kaldırılarak güncel asgari ücret baz alınmak suretiyle yaptırılacak bilirkişi incelemesine göre tahakkuk edecek tazminatın hesaplattırılarak hüküm kurulmasına, bu talep yerinde görülmediği takdirde Yerel Mahkemenin maddi tazminata ilişkin ret kararının kaldırılarak güncel asgari ücrete göre hesap yaptırılmak suretiyle saptanacak miktara göre maddi tazminata hükmedilmesi için dosyanın mahkemesine iadesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
İlk derece mahkemesince verilen ilk karara ilişkin olarak Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; KONYA …ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ … tarih … Esas … Karar sayılı dosyasında verilen kararının eksik araştırma nedeniyle HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Dava; ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
1-Vekalet ücreti itirazının incelenmesinde:
”Vekalet ücreti ve istinaf öncesi yapılan yargılama giderleri yönünden usuli kazanılmış hak oluştuğundan yeniden karar verilmesine yer olmadığına..” karar verilmesinin yasaya aykırı olduğu anlaşıldığından itirazın reddi gerekmiştir.
2-Usuli kazanılmış hak itirazının incelenmesinde:
Mahkemenin ilk hükmüne esas kabul ettiği … tarihli aktüerya raporuyla, 2021 yılı verilerine göre tazminatlar hesaplanmış; davacı taraf bu rapora itiraz etmemiş ve rapordaki bedeller üzerinden davasını ıslah etmiş; mahkemece, ıslah doğrultusunda tazminata hükmedilmiş; Dairemizce, desteğin babasına pay ayrılmadığı ve yaşam tablosunun yanlış olduğu gerekçesiyle davalı yararına karar bozulmuştur.
Bozma kapsamında yürütülen yargılamada maddi tazminat hesabı için yeniden alınan ek bilirkişi raporunda ise; 2021 verileri kullanılarak rapor hazırlanmış ve bu raporda hesaplanan tazminat miktarları hüküm altına alınmıştır.
Davalı lehine ilk hükmün aldırıldığı ve kaldırma ilamının kapsamı; davacıların ilk hükme esas alınan 06/05/2021 tarihli hesap raporuna itirazının bulunmadığı; bu rapordaki hesaplama yöntemi yönünden davalı taraf lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu dikkate alındığında itirazın reddi gerekmektedir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenle, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, vakıa mahkemesi hakiminin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına ve hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere göre, HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varılarak, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereği esas yönünden reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereği ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı tarafça yatırılan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-HMK’nın 359/3. fıkra gereği kararın tebliği ile 302/5. fıkrası gereği harç tahsil müzekkeresi yazılması ve tebliğ işlemlerinin İLK DERECE MAHKEMESİ tarafından yapılmasına
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; (238.730,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi. 28/04/2023

Başkan …
e-imzalı

Üye …
e-imzalı

Üye …
e-imzalı

Katip …
e-imzalı

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.