Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/274 E. 2023/795 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …
KARAR TARİHİ : 27/04/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 07/10/2022
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACI : … – T.C.No: …
VEKİLİ :Av. …
DAVALI : Hasımsız
MÜDAHİLLER : 1- …
VEKİLİ :Av. …
2- …
VEKİLİ : Av. …
3- …
VEKİLİ :Av. …
4- …
VEKİLİ : Av. …
5- …
VEKİLİ : Av. …
6- …
VEKİLİ :Av.Arb.Dr. …
TEMLİK EDEN : 7- …
VEKİLİ :Av. …
TEMLİK ALAN :8- …
9- …

VEKİLİ :Av. …
10- …
VEKİLİ :Av. …
11- …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))

İSTİNAF KARAR TARİHİ : 27/04/2023
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 27/04/2023
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili … havale tarihli dilekçesiyle; Davacı müvekkilinin borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemez duruma geldiğini, ödeme güçlüğüne düştüğünü ve konkordato ön projesinde yazıldığı şekilde borçlarını ödemek istediğini beyan ederek, 3 aylık konkordato geçici mühleti verilmesini ve gerekli tedbirlere hükmedilmesini dava ve talep etmiştir.
Müdahiller vekilleri tarafından da müdahale dilekçeleri ibraz edilmiş, bir kısım müdahiller tarafından konkordato davasının reddine karar verilmesi istenilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk derece mahkemesinin kararı ile; “Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; Konkordatoya ilişkin düzenlemelerin 2004 sayılı İİK’nun 285. ve devam eden maddelerinde düzenlendiği, 2004 sayılı İİK’nun 304/1. maddesinde; “Komiserin gerekçeli raporunu ve dosyayı tevdi alan mahkeme, konkordato hakkında karar vermek üzere yargılamaya başlar. Mahkeme, komiseri dinledikten sonra kısa bir zamanda ve her hâlde kesin mühlet içinde kararını vermek zorundadır. Karar vermek için tayin olunan duruşma günü, 288 inci madde uyarınca ilân edilir. İtiraz edenlerin, itiraz sebeplerini duruşma gününden en az üç gün önce yazılı olarak bildirmek kaydıyla duruşmada hazır bulunabilecekleri de ilâna yazılır.” şeklinde, 2004 sayılı İİK’nun 302/3. maddesinde; “Konkordato projesi;
a) Kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya
b) Kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini, aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılır.”
2004 s. İİK’nin 305. maddesine göre de, “302 nci madde uyarınca yapılan toplantıda ve iltihak süresi içinde verilen oylarla kabul edilen konkordato projesinin tasdiki aşağıdaki şartların gerçekleşmesine bağlıdır:
a) Adi konkordatoda teklif edilen tutarın, borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması; malvarlığının terki suretiyle konkordatoda paraya çevirme hâlinde elde edilen hasılat veya üçüncü kişi tarafından teklif edilen tutarın iflâs yoluyla tasfiye hâlinde elde edilebilecek bedelden fazla olacağının anlaşılması.
b) Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması (bu kapsamda mahkeme, borçlunun beklenen haklarının dikkate alınıp alınmayacağını ve alınacaksa ne oranda dikkate alınacağını da takdir eder).
c) Konkordato projesinin 302 nci maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması.
d) 206 ncı maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması (302 nci maddenin altıncı fıkrası kıyasen uygulanır).
e) Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması.
Mahkeme konkordato projesini yetersiz bulursa kendiliğinden veya talep üzerine gerekli gördüğü düzeltmenin yapılmasını isteyebilir.” şeklinde düzenlemeler yapıldığı,
Dosya kapsamına uygun görülerek hükme esas alınan konkordato komiserinin 22.09.2022 tarihli son raporu ve 06.10.2022 tarihli ek raporunda da belirtildiği üzere, alacaklılar toplantısının yapıldığı, davacı tarafın konkordato projesinin oylamaya sunulduğu, nisabın değerlendirilmesinde 2004 sayılı İİK’nun 302. maddesindeki hususların gözetildiği, konkordato projesinin adi alacaklılar yönünden yasanın aradığı oranın üzerinde bir çoğunlukla kabul edildiği, 2004 sayılı İİK’nun 206/4. maddesinde yazılı 1. sıra (İşçilerin, iş ilişkisine dayanan ve iflâsın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflâs nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatları) alacaklar yönünden vadesi geçmiş alacak bulunmadığı ve davacının yeterli mal varlığı bulunduğundan teminat alınmasının gerekmediği belirlendiği, Konkordato projesinin adi alacaklılar yönünden yasada öngörülen oranın üzerinde bir çoğunlukla kabul edilmesi, projenin davacının mal varlığı ile uyumlu olması, 2004 sayılı İİK’nun 206/4. fıkrasında yazılı 1. sıra alacaklılar yönünden vadesi geçmiş alacağın bulunmaması ve teminat alınmasının gerekmemesi, konkordatonun tasdiki halinde alacaklıların eline geçecek miktarın iflas koşullarına göre daha fazla olacağı sonucuna varılması, konkordato yargılama giderleri ile son raporda belirtilen konkordato harcının da yatırıldığının görülmesi karşısında, 2004 sayılı İİK’nun 305. maddesindeki konkordatonun tasdiki şartlarının oluştuğu,
2004 sayılı İİK’nun 308/h maddesinde; “Adi konkordatoda borçlu, ön projede belirtmek suretiyle, alacaklı lehine rehin tesis edilmiş borçlarının yapılandırılmasını bu madde uyarınca talep eder.
Komiser, kesin mühlet içinde uygun göreceği zamanda bütün rehinli alacaklıları borçlunun anapara indirimi, faiz indirimi, vadelendirme veya diğer ödeme tekliflerini müzakere etmek üzere tebligat çıkartarak davet eder.
Müzakerede ve müzakereyi takip eden yedi günlük iltihak süresi içinde rehinli alacaklıların, alacak miktarı itibarıyla üçte ikiyi aşan çoğunluğu ile bir anlaşma hasıl olursa, komiser, imzalanan anlaşmaları tutanağa bağlar ve rehinli alacaklılarla anlaşma yapıldığını 302 nci madde uyarınca mahkemeye tevdi edeceği gerekçeli raporuna ayrı ve bağımsız bir başlık altında işler.
Borçlunun tekliflerinin alacak miktarı itibarıyla üçte ikiyi aşan çoğunlukla kabul edilmesi hâlinde, borçlu ile anlaşamayan rehinli alacaklı, konkordato talep tarihinden itibaren, taraflar arasındaki sözleşmede kararlaştırılan temerrüt öncesi faiz oranı uygulanmak suretiyle, diğer rehinli alacaklılarla yapılan anlaşmalardan en uzun vadelisine tabi olur. Bu husus ve anlaşmaya varılamayan rehinli alacaklılara borçlu tarafından yapılacak ödemelere ilişkin plan komiser tarafından tutanağa geçirilir ve komiserin 302 nci madde uyarınca mahkemeye tevdi edeceği gerekçeli rapora da işlenir.
Rehinli alacaklılarla bir anlaşmaya varılamamışsa, bu husus da komiserin gerekçeli raporuna işlenir.
Mahkeme, rehinli alacaklılarla yapılan anlaşmaları üçte iki oranına ulaşılıp ulaşılmadığı ve anlaşmaya varılamayan rehinli alacaklılar varsa bunlara uygulanacak ödeme planının bu maddede öngörülen şartlara uyup uymadığı bakımından kontrol ettikten sonra anlaşmaları ve ödeme planını, 305 inci ve 306 ncı maddeler uyarınca vereceği karara dahil eder.
302 nci madde uyarınca yapılacak alacaklılar toplantısı borçlunun konkordato projesini kabul etmezse, bu madde uyarınca anlaşma yapmış olan rehinli alacaklıların borçluyla akdetmiş bulundukları anlaşmalar ve anlaşma yapmamış olan rehinli alacaklılar için hazırlanmış olan ödeme planı geçerli hâle gelmez.
Yapılan anlaşmaya uygun olarak kendisine karşı ifada bulunulmayan her rehinli alacaklı tasdik kararını veren mahkemeye başvurarak o rehinli alacağa ilişkin anlaşmayı feshettirebilir. Ancak bu fesih sonucunda üçüncü fıkrada belirtilen üçte iki oranının altına düşüldüğü takdirde, borçlunun teklifini kabul etmeyip ödeme planına tabi tutulan rehinli alacaklılar bu planla bağlı olmaktan çıkar, borçlu ile anlaşmış olan rehinli alacaklılar ise anlaşmayı sona erdirebilir.
Bu madde münhasıran adi konkordatoda borçlunun, alacaklı lehine rehin tesis edilmiş borçlarının yapılandırılması teklifinde bulunması hâlinde uygulanır. 285 ilâ 309/l maddeleri, açıkça belirtilmedikçe rehinli alacaklılar hakkında uygulanmaz.” şeklinde düzenleme yapıldığı,
Rehinli alacaklılar yönünden yapılan incelemede de; ön projede rehinli alacaklılarla müzakerenin yer aldığı, konkordato komiserinin 22.09.2022 tarihli son raporu ve 06.10.2022 tarihli ek raporu ile tespit edildiği üzere, rehinli alacaklılarla da yasanın aradığı çoğunlukla anlaşma sağlandığı, adi konkordatonun tasdiki şartlarının ve buna bağlı olarak rehinli alacaklara ilişkin de konkordatonun tasdiki şartlarının (nisap yönünden) oluştuğu, davacının malvarlığı ile uyumlu olup, konkordatonun tasdiki halinde rehinli alacaklıların eline geçecek miktarın iflas koşullarına göre daha fazla olduğu, konkordato harcı yatırılırken rehinli alacakların da değerlendirilmek suretiyle yatırıldığı, anlaşma sağlanamayan 1 rehinli alacaklı için de 2004 sayılı İİK’nun 308/h maddesinde yazıldığı gibi, konkordato talep tarihinden itibaren, taraflar arasındaki sözleşmede kararlaştırılan temerrüt öncesi faiz oranı uygulanmak suretiyle, diğer rehinli alacaklılarla yapılan anlaşmalardan en uzun vadelisine tabi olacak şekilde ödeme planı hazırlandığı, rehinli alacaklar yönünden de konkordatonun tasdiki şartlarının oluştuğu,
Davacı tarafın rehinli ve ipotekli malların muhafazasının ve satışının 1 yıl süre ile ertelenmesine karar verilmesi talebi yönünden yapılan incelemede;
2004 sayılı İİK’nun 307/1-2. maddesinde; “Borçlunun talebi üzerine, tasdik kararında rehinli malın muhafaza altına alınması ve satışı, karardan itibaren bir yılı geçmemek üzere aşağıdaki şartlarla ertelenebilir.
a) Rehinle temin edilen alacak konkordato talebinden önce doğmuş olmalıdır.
b) Rehinle temin edilen alacağın konkordato talep tarihine kadar ödenmemiş faizi bulunmamalıdır.
c) Borçlu rehinli malın, işletmenin faaliyeti için zorunlu olduğunu ve paraya çevrilmesi durumunda ekonomik varlığının tehlikeye düşeceğini yaklaşık olarak ispat etmiş olmalıdır.
Rehinli malın muhafazası ve paraya çevrilmesinin ertelenmesi hâlinde satış isteme süresi işlemez.” şeklinde düzenleme yapıldığı,
Konkordato komiserinin raporları ile konkordato komiserinin son duruşmadaki beyanlarında da ifade edildiği üzere; Davacı borçluya ait 3 adet rehinli aracın bulunduğu, araçların davacının faaliyeti için zorunlu olduğu, ödenmemiş borcunun bulunmadığı, rehinli araçlar yönünden 2004 sayılı İİK’nun 307/1. maddesinde yazılı şartların gerçekleştiği, davacı borçluya ait 4 adet ipotekli taşınmazın bulunduğu, taşınmaz malların konut niteliğinde olduğu, davacının faaliyeti için zorunlu olmadığı, bu nedenle ipotekli malların muhafaza ve satışının engellenmesine ilişkin 2004 sayılı İİK’nun 307/1. maddesinde yazılı şartların gerçekleşmediği, davacı tarafın rehinli malların (3 adet aracın) iadesinin ertelenmesine yönelik talebinin kabulü ile; İİK’nun 307. maddesi gereğince rehin konusu araçların iadesinin karar tarihinden itibaren 1 yıl süreyle ertelenmesine, ipotekli taşınmaz mallar yönünden muhafaza ve satışının engellenmesine yönelik talebinin reddine karar verilmesi gerektiği,
Yargıtay 22. HD.nin 31.10.2017 gün ve 2017/8717 E. 2017/23581 K. ve Yargıtay 7. HD.nin 08/09/2015 gün ve 2015/17486 E. 2015/14188 K. sayılı ilamına göre, davaya müdahale halinde maktu olarak hem başvuru hem de peşin harcın yatırılması gerektiği, anlaşılmakla davanın kabulü ile konkordato projesinin hem adi alacaklar hem de rehinli alacaklar yönünden tasdikine ve eksik harç yatıran müdahillerden eksik harçların da tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar mahkememiz dosyasının kısa kararının 1.maddesinde hüküm kurulurken … T.C.Kimlik No’lu davacı … Konkordato Projesinin Tasdikine karar verilmesi gerekirken “Konkordato Projesinin Tasdikine” şeklinde hüküm kurulduğu, HMK.’nun304.maddesinde; (1) Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir. Hüküm tebliğ edilmişse hâkim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir.” şeklinde düzenleme yapıldığı, mahkememizin kısa kararının hüküm kısmının 1. maddesindeki yapılan yanlışlığın maddi hatadan kaynaklandığı ve düzeltilmesinin kısa kararla çelişki oluşturmayacağı anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
” şeklinde davanın kabulü ile; … T.C.Kimlik No’lu davacı … konkordato projesinin tasdikine dair hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Müdahil … vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın davacıdan alacaklı olduğunu, konkordato talebi ve tedbir kararı yönünden yasanın aradığı iyi niyet şartının gerçekleşmediğini, alacaklıların maddi hukuk bakımından sahip oldukları hakların kullanılmasını engelleyecek veya bu hakların özüne zarar verecek tedbirlere, üçüncü kişilerin haklarını kısıtlayıcı nitelikte tedbirlere karar vermesi hukuka, kanuna, yerleşik Yargıtay içtihatlarına açık bir şekilde aykırı olduğunu, müvekkil Banka ile dava dışı … Tic.Ltd. Şti arasında hesap açılış esnasında Kredi Genel Sözleşmeleri imzalandığını, davacının bu sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını ve sorumluluk aldığını, müvekkili bankanın alacak kalemi olarak bildirdiği … çek garanti tutarı, POS kullanım aidatı ve kayıp pos bedeli tutarının bulunduğunu ancak tasdik edilen konkordato revize projesinde bu değerlerin dahil edilmediğinin tespit edildiğini ve kabulünün mümkün olmadığını, banka alacağına yazılarının tarihinden itibaren faiz, masraf vs işlemeye devam ettiğini, bu alacaklarının projeye dahil edilmediğini beyan ederek Yerel Mahkemece verilen kararın ortadan kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil … AŞ vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın davacıdan alacaklı olduğunu, konkordato talebi ve tedbir kararı yönünden yasanın aradığı iyi niyet şartının gerçekleşmediğini, alacaklıların maddi hukuk bakımından sahip oldukları hakların kullanılmasını engelleyecek veya bu hakların özüne zarar verecek tedbirlere, üçüncü kişilerin haklarını kısıtlayıcı nitelikte tedbirlere karar vermesi hukuka, kanuna, yerleşik Yargıtay içtihatlarına açık bir şekilde aykırı olduğunu, müvekkili banka ile davacı arasında bankacılık işlemleri sözleşmesi ve kredi kartı üyelik sözleşmesi imzalandığını ve davacının bu surette sorumluluk aldığını, konkordato revize projesinde müvekkili bankanın alacak değerinin dahil edilmediğini, müvekkili banka alacağına yazıları tarihinden itibaren faiz, masraf vs işlemeye devam ettiğini, bu alacaklarının projeye dahil edilmediğini beyan ederek Yerel Mahkemece verilen kararın ortadan kaldırılması ile vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Dava, borçlarını ödeme güçlüğü içinde olduğunu ileri süren davacının İİK’nun 285 vd. maddeleri gereğince geçici ve kesin mühlet kararı verdikten sonra ileri sürdüğü vade ve tenzilat konkordatosunun tasdiki istemine ilişkindir.
Konkordato bir borçlunun alacaklılarının kanunda öngörülen çoğunluğunun kabulüyle borçlarını belirli bir oranda ve/veya vadelerle ödemesini öngören, borçların yapılandırılmasını sağlayan bir cebri icra türüdür. Borçlu ile alacaklılar arasındaki bir çeşit sulh sözleşmesi niteliğinde olan konkordato, elinde olmayan nedenlerle işleri iyi gitmeyen ve mali durumu bozulmuş olan, dürüst borçluları korumak amacıyla getirilmiş bir müessesedir. Bu durumdaki bir borçlunun iflas etmesi, faaliyetlerinin tümüyle sona ermesine ve alacaklıların alacaklarını büyük oranda tahsil edememelerine neden olur. Borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu vade verilmek veya indirim yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir. İçinde bulunduğu mali koşullara göre borçluya borçlarını belirli bir oran veya vadeyle ödeme imkânı verilmesi hem borçlu bakımından ve hem de alacaklılar bakımından olumlu sonuçlar doğurur. Alacaklılar arasında eşitlik esasına dayalı bir ödeme sağlanır ve borçlu iktisadi faaliyetlerine devam eder. Böylece borçlu piyasadaki varlığını sürdürürken, piyasadaki istikrar ve istihdam imkânları da korunmuş olur.
Konkordatonun tasdikinin şartları, talep tarihinde yürürlükte bulunan İİK’nın mülga 297. ve 298. maddesi hükümlerinde sayılmış olup, buna göre yasada açıkça belirtilmese de öncelikle borçlunun dürüst olması, daha sonra, teklif olunan meblağın borçlunun kaynakları ile orantılı olması, konkordatonun 297/1. maddesi uyarınca alacaklıların yarısı ve alacakların üçte ikisini aşan çoğunlukla kabul edilmesi, borçlunun konkordato işlemlerinin yerine getirilmesi, alacakları kabul edilmiş olan imtiyazlı alacakların tamamen ödenmesi ve mühlet sırasında komiserin onayı ile akdedilmiş borçların ifasını sağlamak için yeterli teminatı göstermesi, konkordatonun tasdikinin gerektirdiği, yargılama masrafları ve ilam harçlarının tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması gerekir. (AYNI YÖNDE BAKINIZ YARGITAY 23 HK DAİRESİNİN 2019/3021 ESAS , 2020/292 KARAR SAYILI İLAMI)
Somut dosyamızda ; istinafta buluna konkordato talep eden şirketin alacaklılarıdır. İcra ve İflas Kanunu’nun “kanun yolları” başlıklı 308/a maddesinde itiraz eden alacaklılar için istinaf süresi tasdik kararının ilanından itibaren on gün olarak belirlenmiştir. İlk derece Mahkemesinin, talep eden şirketin konkordato projesinin tasdikine ilişkin kararı, İİK’nın 306/son maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 288. maddesi uyarınca, Basın İlan Kurumu resmi ilân portalında 25/10/2022 tarihinde, Ticaret Sicili Gazetesinde 28/11/2022 tarihinde ilan edilmiş; Yukarıda belirtilen itiraz eden müdahil vekillerince muhtelif kayıt tarihlerinde istinaf yoluna başvurulmuştur. Adı geçen alacaklı vekillerinin istinaf başvurusunun İİK’nın 308/a maddesindeki 10 günlük istinaf süresi içinde yapılmış olduğu ve istinaf eden … A.Ş ve … A.Ş vekillerinin nin konkordatonun tasdiki kararları ancak toplantıda olumsuz oy kullanan ve tasdik duruşmasına kadar itirazlarını bildiren alacaklılar tarafından istinaf edilebilir (İİK m.308/a). Hükmü uyarınca istinaf hakları olduğu anlaşılmaktadır.
Konkordato vade verilmesi, tenzilat yapılması ve bu ikisinin birlikte istendiği kombine/karma konkordato şeklinde olabilir. Borçlu bu seçenekleri değerlendirirken alacaklılar arasındaki eşitliği ya da en azından denkliği sağlayacak ve onların kabul oyunu alacak uygun bir kombinasyona ulaşmaya çalışacaktır.
Konkordato alacaklılar arası eşitlik ilkesine göre kural olarak hiçbir alacaklı diğerinin zararına olarak öncelik ya da ayrıcalık elde edemez. . Konkordato süreci alacaklılar arasında eşitlik ilkesine dayalı olarak yürütülür. Konkordatoda alacaklılar arasında herhangi bir ayırım yapılmaksızın benzer durumda bulunan bütün alacaklıları kapsayan adil ve dengeli bir ödeme planının ortaya konulması ve alacaklıların tatmin edilmesinde de aynı ilkeler gözetilmelidir.
Konkordatoda alacaklılar arası eşitlik ilkesi geçerlidir . Eşitlik ilkesini adi konkordato özelinde meselenin, “sınıfsal” değil; adi alacaklıların kendi içinde, borçlu nezdinde farklı hukuki ve ekonomik özellikler gösteren alacak “grupları” arasında olduğu görülmektedir. Borçlu açısından bakıldığında ayrıcalık sağlama yasağı hem proje aşamasında hem de konkordatonun tasdikinden sonraki süreçte söz konusudur. Bu yolla oylamanın manipüle edilmesi suretiyle nisabın sağlanmasının önüne geçilmeye çalışılmıştır. Nitekim yasa koyucu gerek eşitlik ilkesinin korunması gerek diğer tasdik şartlarının sağlanması bağlamında mahkemeye, yetersiz gördüğü konkordato projesinin düzeltilmesini isteme yetkisini de vermiştir.
Bu kapsamda somut dosyamızda; Davacı konkordato talep eden şirketin konkordato projesi “Alacaklıların tamamının Faizsiz olarak 3 yıl ,ilk taksidin 2022 yılı 7 ayından başlamak üzere taksitle ödenmesi ” şeklinde ise de Mahkemece bu kapsamda HÜKME ESAS ALINAN 22/09/2022 TARİHLİ KOMİSER …’NİN RAPORUNDA düzeltme yoluna gidilerek verilen raporda; “
-Adi Alacaklıların, anapara alacak tutarlarının tamamının ödenmesi,
-Bildirilen alacaklardan, faiz talep eden/etmeyen tüm alacaklıların anapara alacaklarına %30 oranında faiz hesaplanması, ortaya çıkan faizin, anapara alacağa ilave edilerek çıkan miktarın ödenecek alacak olarak yeniden belirlenmesi,
-Konkordato Projesinin Mahkeme tarafından tasdikini müteakip, (Muhtemelen 2022/Eylül ayında) 2022 Ekim ayı itibariyle ödemelerin anapara + %30 faiz şeklinde 36 ayda 36 eşit taksitle ödenmesi, toplamda 36 ayda ödemenin tamamlanması
-Ödemelerin her ayın 21. gününden itibaren 25. gününe kadar bu tarihler dahil 5 gün içerisinde yapılması
-Adi Alacaklıların alacaklarının tamamının, yukarıda belirlenen şekilde ödenmesi şartıyla; bu alacak ile ilgili başka hak arayışına girmemeyi kabul ve teyit etmeleri.” denilerek düzeltme yapılmıştır.
İİK’nun 305. Maddesi gereğince, alacaklılar toplantısında yeterli nisabın sağlandığı, teklif edilen tutarın şirketin malvarlığı ile orantılı olması şartı dışındaki diğer tüm şartların davacı lehine gerçekleştiği tespit edilmiştir, alacaklı bankaların istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359’uncu maddesinin 3 numaralı fıkrası uyarınca dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olayın saptanmasında ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 düzenlemesi gereğince alacaklılar … A.Ş ve … A.Ş vekillerinin istinaf başvuru sebeplerinin esastan reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/09/2022 tarihli, … Esas, … Karar sayılı kararına karşı, müdahillerden … AŞ ve … A.Ş vekilleri tarafından ileri sürülen istinaf başvuru sebeplerinin ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından karşılıklı taraflar yararına istinaf vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
3-İstinaf kanun yoluna başvuran müdahillerden … Genel Müdürlüğünden alınması gereken 179,90-TL istinaf harcından, başlangıçta alınan 80,70-TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 99,20-TL’nin alınarak Hazineye irat kaydına,
4-İstinaf kanun yoluna başvuran müdahillerden … A.Ş’den alınması gereken 179,90-TL istinaf harcından, başlangıçta alınan 80,70-TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 99,20 -TL’nin alınarak Hazineye irat kaydına,
5-İstinaf yoluna başvuran tarafların yaptıkları istinaf yargılama giderlerinin kendileri üzerlerinde bırakılmasına,
6-Kullanılmayan gider avansının HMK 333 mad. gereğince istek halinde yatıran taraflara iadesine,
7-HMK m. 359/3 gereğince kararın re’sen tebliği,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, İİK m. 308/a gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 GÜN İÇİNDE, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi. 27/04/2023

… … … …
Başkan Üye Üye Katip
… … … …
E imza E imza E imza E imza

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.