Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/1895 E. 2023/2791 K. 13.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :
KARAR TARİHİ : 13/12/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 03/05/2023
NUMARASI : Esas Karar

MAHKEMEMİZİN ASIL DOSYASI ( E. SAYILI DOSYASI)
DAVACI :
VEKİLİ : Av.
DAVALI :
VEKİLİ : Av.
DAVA : Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 09/03/2022

MAHKEMEMİZİN BİRLEŞEN E. – K. SAYILI DOSYASI:
DAVACI :
VEKİLİ : Av.
DAVALI :
DAVA : Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 13/12/2023
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 13/12/2023

Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekilinin Mahkememizin …. Esas sayılı dosyasına ibraz ettiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili olan şirket ile davalı şirket arasında tanzim edilen 27.10.2017 tarihli ve 1 yıl süreli … sayılı Kobi Sorumluluk Poliçesi kapsamında müvekkili olan şirket, davalı tarafından güvence altına alındığını, müvekkilin, işbu poliçe kapsamında davalı şirket güvencesinde faaliyetlerine devam etmekte iken 13.11.2017 tarihinde iş yerinde elem bir iş kazası meydana gelmiş ve müvekkilinin çalışanı …… yaralandığını, sigortalı ……’ın tedavilerine ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yapılan ödemelerin rücuen tahsili maksadıyla Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından müvekkili şirket aleyhine Konya .. İş Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası ile dava açıldığını, iş kazasının meydana geldiği tarihten itibaren yasal süre içerisinde davalı sigorta şirketine kaza ihbarında bulunulduğu ve Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından başlatılan tahkikat, rücuya ilişkin Konya .. İş Mahkemesi’nin … E. Sayılı dava dosyası ve Konya .. İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı icra dosyası süresi içerisinde ihbar edildiğini, somut olay kapsamında, rizikonun gerçekleştiği yer Konya olduğunu, bu nedenle, poliçeden kaynaklanan taleplerine dair rizikonun gerçekleştiği yer olan Konya icra daireleri ve mahkemeleri yetkili olup davalı sigorta şirketi tarafından yetkiye ilişkin yapılan itiraz kötü niyetli ve yersiz bir itiraz olduğu, ilgili poliçenin amir hükmü uyarınca, müvekkil şirket aleyhine SGK tarafından başlatılan dava neticesinde, müvekkili şirket kendini vekil ile temzil ettirmiş olup bu nedenle de vekile vekalet ücreti ödemesi yapıldığını, ilgili ödemeye istinaden tüm bilgi ve belgeler davalı sigorta şirketine bildirildiğini, bildirime ve poliçedeki hükme rağmen sigorta şirketince müvekkiline teminat limitince ödeme yapılmadığını, ödeme yapılmaması nedeniyle başlatılan Konya . İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı dosyası kapsamında yapılan itirazın yersiz olduğunu, itirazın iptaline ilişkin işbu davanın kabulüne karar verilmesini, davalı borçlunun icra takibine yaptığı haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin devamını, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere itiraz eden davalının icra inkar tazminatı’na mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen Mahkememizin …. E. – … K. sayılı dosyasında davacı vekilinin ibraz ettiği dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı şirket arasında tanzim edilen 27.10.2017 tarihli ve 1 yıl süreli … sayılı Kobi Sorumluluk Poliçesi kapsamında davacı şirket, davalı tarafından güvence altına alındığını, davacı işbu poliçe kapsamında davalı şirket güvencesinde faaliyetlerine devam etmekte iken 12.11.2017 tarihinde iş yerinde elem bir iş kazası meydana gelmiş ve davacı çalışanı ……’ın yaralandığını, İş yerinde meydana gelen iş bu kaza yasal süre içerisinde şirket sigorta şirketine ihbar edildiğini, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından müvekkil şirkete kaza dolayısıyla Konya .. İş Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası ile rücu dava açılmıştır. İlgili dava hem haricen hem de dava dosyası ile sigorta şirketine ihbar olunduğunu, davacı şirket tarafından ilk taksit olan 15.863,83 TL Sosyal Güvenlik Kurumuna ödenmiş olup yapılan işbu ödemeye ilişkin olarak Konya . İş Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasında belirtilen bedel davalı sigorta şirketinin sorumluluk limiti dahilinde garameten hesaplama yapılarak davalı sigorta şirketi sorumluluğunda bulunan 14.779,58 TL talep edilmiştir. Yasal süresi içerisinde herhangi bir ödeme veya bildirmde bulunmayan davalı aleyhine ilgili bedeli tahsili için Konya 9. İcra Müdürlüğü’nün ….e. Sayılı dosyası kapsamında icra takibine başlanıldığını, Davalı borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere itiraz eden davalının icra inkar tazminatı’na mahkum edilmesine , Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini vekaleten arz ve talep ve dava ettikleri görülmektedir.
Davalı .. Sigorta AŞ vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinden özetle; davanın öncelikle usulden reddini, mahkemenin aksi kanaatte olması durumunda davanın esastan reddini, yargılama giderleri, arabuluculuk ücreti ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi …. Esas … Karar sayılı gerekçeli kararında özetle; “Somut olayımızda; davalı zamanaşımı definde bulunmuşsa da ödeme tarihi ve (21/04/2020 – 14/01/2022 takip tarihi, 05/01/2022 takip tarihi olduğu anlaşılmakla) ve talep tarihleri dikkate alındığında zamanaşımı söz konusu olmadığından, itibar edilmemiştir.
Tüm bu hususlar, yasal düzenlemeler, Yargıtay kararları, bilgi – belgeler, tüm deliller, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğu Mahkememizce de benimsenerek davanın kabulüne, a-) Asıl Dosya Yönünden; (Mahkememizin …. E. sayılı dosyası) Konya.. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasından yapılan itirazın iptali ile 20.000,00TL üzerinden takip tarihinden sonra avans faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin reddine, b-) Birleşen Dosya Yönünden (Mahkememizin …. E. sayılı dosyası) Konya . İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı dosyasından yapılan itirazın iptali ile 14.779,58TL ( HMK 26 taleple bağlılık ilkesi gereği) üzerinden takip tarihinden sonra avans faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin reddine (alacak likit değildir zira alacak miktarı yargılamayı gerektirmiş olup bilirkişi marifetiyle tespit edilmiştir.) dair mahkememizde oluşan vicdani kanaate göre ;
Davanın KABULÜNE,
A-ASIL DOSYA YÖNÜNDEN;(MAHKEMEMİZİN …. E. SAYILI DOSYASI)
Konya .. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasından yapılan İTİRAZIN İPTALİ ile 20.000,00TL üzerinden takip tarihinden sonra avans faizi ile birlikte TAKİBİN DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
Şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin REDDİNE,
B-BİRLEŞEN DOSYA YÖNÜNDEN (MAHKEMEMİZİN …. E. SAYILI DOSYASI)
Konya . İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı dosyasından yapılan İTİRAZIN İPTALİ ile 14.779,58TL ( HMK 26 taleple bağlılık ilkesi gereği) üzerinden takip tarihinden sonra avans faizi ile birlikte TAKİBİN DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
Şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin REDDİNE” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili sunduğu istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davalı sigorta şirketi arasında tanzim olunan … sayılı poliçede Hukuki Koruma Teminatı klozu yer aldığını, müvekkil şirket tarafından ibraz edilen Avukatlık Ücret Sözleşmesi, Serbest Meslek Makbuzu ve ödeme dekontu birlikte değerlendirildiğinde; asıl alacağın, ferileri ile birlikte davalı sigorta şirketi tarafından müvekkil şirkete ödenmesi gerektiğinin aşikar olduğunu, takibe konu alacağın likid bir alacak olup müvekkil şirket tarafından süresi içerisinde yapılan başvuruya istinaden davalı sigorta şirketi tarafından müvekkil şirkete ödeme yapılması gerektiği poliçe ve mevzuat uyarınca sabit olduğunu, likit alacağı ödemeyerek müvekkilin alacağına kavuşmasını engelleyen davalının haklılığından bahsedilemeyeceğini, İşbu sebeple, davalı şirket aleyhine asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmolunması gerekirken aksi şekilde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, tüm bu nedenlerle Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas ….Karar ve 03/05/2023 tarihli kararının kaldırılmasını, haklı davalarının kabulüne karar verilmesini, icra inkar tazminatı taleplerinin kabulüne karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı . Sigorta vekili sunduğu istinaf dilekçesinde özetle, davacının tüm taleplerinin zamanaşımına uğradığını, başvuru şartının sağlanmadığını, ödeme yapılan dava dosyasının şirketlerine ihbar edilmediğini, bu nedenle müvekkil kurum nezdinden temerrüt şartlarının oluşmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte dava konusu talep edilen vekalet ücretinin ödeme tarihinin 24/11/2021 olup yapılan ödemenin poliçenin teminat tarihleri kapsamında olmadığını, davacının kendi vekiline ödemiş olduğu vekalet ücreti talebinin poliçe teminatı kapsamında olmadığını, dava dilekçesinin ekinde gösterilen 01/07/2020 tarihli avukatlık ücret sözleşmesi 02/11/2021 tarihli serbest meslek makbuzu ve 24/11/2021 tarihli ödeme dekontu dilekçenin ekinde mahkemeye sunulmamış olup taraflarına tebliğ edilmediğini, dosyada alınan bilirkişi raporunda asıl dava olan …. Esas sayılı dosya için yapmış oldukları itirazların dikkate alınmadığını, tüm bu nedenlerle Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas .. Karar sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasını, icra takibinin geri bırakılması için taraflarına tehiri icra kararı verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Mahkemece verilen karar taraflarca istinaf edilmiştir.
-Birleşen dava yönünden tarafların istinafında kesinlik sınırının altında kaldığına dair;
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun “İstinaf Yoluna Başvurulabilen Kararlar” başlığı altında düzenlenen 341. Maddesinde; “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.
(2) Miktar veya değeri 2023 için 17.830 geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir.Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı, miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir.
(3) Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir.
(4) Alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü 2023 için 17.830 Türk Lirasını geçmeyen taraf, istinaf yoluna başvuramaz” denilmektedir.
Mahkemece birleşen …. Esas sayılı dava yönünden hükmedilen toplam maddi tazminat miktarına göre, alacağın tamamı nazara alındığında kabul edilen maddi tazminat miktarın HMK’nın 341/2. maddesi gereğince, karar tarihi itibarıyla her iki taraf için de kesinlik sınırı altına kaldığından, kabul edilen maddi tazminat miktar açısından davacı ve davalı yönünden de karar kesin olduğundan, kararın kesin olması halinde ilk derece mahkemesince bir karar verilebileceği gibi 01.06.1990 tarih 3/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararının kıyasen uygulanması yoluyla Dairemizce de karar verilebileceğinden, HMK nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan ön inceleme sonunda davacı ve davalının istinaf başvuru dilekçesinin birleşen dava yönünden reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
-Asıl dava dosyası yönünden yapılan incelemede;
Dava, İş Mahkemesi tarafından iş kazası nedeniyle hukuksal koruma teminatı tazminat istemine ilişkindir.
-Davalının zamanaşımı itirazında;
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 1420. Maddesine göre, “Sigorta sözleşmesinden doğan bütün istemler, alacağın muaccel olduğu tarihten başlayarak iki yıl ve 1482 nci madde hükmü saklı kalmak üzere, sigorta tazminatına ve sigorta bedeline ilişkin istemler her hâlde rizikonun gerçekleştiği tarihten itibaren altı yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.” hükmü;
Hukuksal Koruma Sigortası Genel Şartlarının “Zaman Aşımı” başlıklı C.8 maddesinde, “Sigorta sözleşmesinden doğan bütün talepler iki yılda zaman aşımına uğrar” hükmünü haizdir.
Rizikoya konu Konya .İş Mahkemesinin … Esas … Karar Sayılı Dosyasının İncelenmesinde; 13.11.2017 tarihinde, davalı …Şirketine ait işyerinde meydana gelen iş kazasında; davalı şirket işçisi ……’ın yaralandığı, işbu yaralanma nedeniyle dava dışı işçiye davacı SGK Başkanlığı tarafından bağlanan gelirler ve yapılan harcamaların rücuan tahsili talepli açılmış rücuan alacak davası olduğu, davacı SGK Başkanlığı, davalı …Ltd. Şirketi, dava tarihi 10.03.2020 olduğu, Konya ..İş Mahkemesi tarafından verilen 28.06.2021 tarihli karar ile 146.490,51 TL bağlanan sürekli iş göremezlik geliri, 2.030,61 TL geçici iş göremezlik ödemesi ile 12.483,07 TL tedavi giderinin davalı şirketten tahsiline karar verildiği, işbu karar davacı SGK Başkanlığı tarafından istinaf edilmiş ve halen istinaf aşamasında olduğu tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Bu halde, uyuşmazlığın konusunun hukuksal koruma tazminatı olduğu, SGK’nın açtığı davanın 10.03.2020 olduğu, buna ilişkin davacının davalı sigortaya yaptığı icra takibin tarihinin ise 14/01/2022 olduğu, icra takibine itirazdan itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içinde de eldeki davanın açıldığı anlaşılmasına göre, dava zamanaşımı süresi içinde açıldığından, buna yönelik itirazın yerinde olmadığı anlaşılmaktadır.
-Davalının sair esasa yönelik itirazlarında;
Yukarıda incelenen SGK dava dosyası içerisinde davalı sigortaya gerekli ihbarların yapıldığı, hatta davalı sigortanın ihbar olunan sıfatı ile cevap dilekçesi dahi verdiği, bunun dışında eldeki dava açılmadan önce de davalıya başvuru yapıldığı ve dava konusu hukuksal koruma tazminatı saklı tutulmak suretiyle 21/04/2020 tarihinde ibraname bile düzenlendiği anlaşılmakla, davalının ihbara ve bildirime yönelik itirazlarının yersiz olduğu görülmüştür.
Bunun dışında;
Hukuksal koruma sigortası, HKS Genel Şartlarında belirlenen zorunlu masraflara karşı özel bir pasif sigortadır. Masraf çıkaracak olay, bir bütünlük göstermez. Söz konusu hukuksal çıkara göre değişik tutarlarda somutlaşır. Zorunlu masraflar HKS Genel Şartlarına göre; yargılama, icra, tahkim, temyiz, karar düzeltme, mahkeme ve danışmanlık avukatlık ücreti, hakem ücret, teminatla salıverme akçesidir.
Taraflar arasında düzenlenen poliçenin incelenmesinde; “Sigortacısının .. Sigorta A.Ş. olduğu, sigortalı/sigorta ettirenin …… Limited Şirketi olduğu, poliçe numarasının … olduğu, tanzim tarihinin 27.10.2017 olduğu, başlangıç tarihinin 27.10.2017, bitiş tarihinin 27.10.2018 olduğu, 365 gün süreli Kobi Sorumluluk Sigorta Poliçesi olduğu tespit edilmiştir.
Söz konusu poliçenin İşveren Mali Sorumluluk Teminat Klozu Teminat Limitleri, Maddi ve Bedeni Ayrımsız 300.000,00 TL, 3, Şahıs Mali Mesuliyet Maddi ve Bedeni Ayrımsız 300.000,00 TL ve Hukuksal Koruma 20.000,00 TL olarak belirlenmiştir. İşveren Mali Sorumluluk Sigortası için işçi sayısı 30 kişi olarak belirlenmiştir.
Söz konusu sigorta poliçesinin 1. Sayfası sonu ve 2. Sayfasında İşveren Sigorta Konusu başlıklı; İşveren Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarına ve poliçe üzerinde yer alan özel şartlara atıf yapılmıştır. Poliçede; “Sigortacı, Sigortalının yukarıda yazılı adresteki iş faaliyetleri sırasında meydana gelebilecek iş kazaları sonucunda işverene düşecek hukuki sorumluluk nedeniyle işverene bir hizmet akdi İle bağlı ve Sosyal Güvenlik Kurumun’na tabi İşçiler veya bunların hak sahipleri tarafından işverenden talep edilecek ve Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sağladığı yardımların üstündeki ve dışındaki tazminat talepleri ile yine aynı kurum tarafından işverene karşı iş kazalarından dolayı ikame edilecek rucü davaları sonunda ödenecek tazminat talepleri ve aynıca bu sigorta ile İlgili olarak bir dava açılması halinde hükmolunacak mahkeme masrafları ile avukatlık ücretleri, hükmolunan toplam tazminat poliçede yazılı teminat limitleri dahilinde temin edilecek olup, hiçbir şekilde poliçe limitlerini geçemez.” Denilmiştir.
Ek teminatlar ve Manevi Tazminat Klozu işbu 2. Sayfada teminat dâhiline alınmıştır.
Söz konusu sigorta poliçesinin 5. Sayfasında Hukuksal Koruma sigorta Konusu başlıklı kısımda; “Hukuksal Koruma Teminatı ile; sigortalının bireysel sorumluluk teminatına giren bir hasar sebebiyle kendisine karşı açılan bir dava neticesinde meydana gelecek hukuksal koruma sorunlarının halledilmesine yönelik harcamalar temin eder. Vekalet ücreti, dava masrafları, danışmanlık ücreti, hakem ücreti, teminat akçesi, icra masrafı, temyiz, karar düzeltme, ihtarmame ücretleri, tespit masrafları ve dilekçe yazımı ile ilgili oluşabilecek harcamalar, yukarda belirtilen limit dahilinde temin edilir.” denilmiştir.
“Hukuksal Koruma Sigortası Genel Şartları” başlıklı maddede ise;
A- SİGORTA KORUMASI A.1-“Sigortanın Konusu Bu sözleşme ile sigortacı; sigortalının taraf olduğu ve bu sözleşmeyle saptanan konular kapsamındaki sözleşmeler ya da mevzuattan doğan hak ve yükümlülükleriyle ilgisi olan hukuksal uyuşmazlıkların, sulh yahut ilgili yargılama usulleri çerçevesinde giderilmesinde hukuksal çıkarlarının korunması için yapılması gereken gider ve diğer edimleri üstlenir”;
A.5- Teminat Dışında Kalan Giderler Sigortacı aşağıdaki giderleri karşılamaz:
1- Uyuşmazlıkların dava içinde veya dışında sulh yoluyla halledilmesi sonucu, sigortalının üstlendiği giderlerden her iki tarafın yapmış olduğu masrafın yarısını aşan kısmı.
2- Uyuşmazlığın sigortalının hukuka aykırı ve kasıtlı bir hareketinden doğduğu hallerde yapılan giderlerden, dava konusunun sigortalı aleyhine sonuçlanan bölümüne tekabül eden kısım.
3- Daha önce ayrı döneme rastlayan sigortalı adına yapılmış başka sigortaların aynı olay nedeniyle teminat altına almış olduğu giderler.
4- Sigorta korumasına girmeyen bir olayın karşı dava veya takas olarak ileri sürülmesi nedeniyle sigortalıya yüklenilen giderler.
5- Sigortalının poliçede gösterilen katılım payına (muafiyet) düşen giderler” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Bunun dışında, “Hukuksal Koruma Sigortası Genel Şartları”nın A.4- “Teminat Kapsamına Giren Giderler” başlığı altında;
“Bu genel şartlarla öngörülen hallerden doğmak kaydıyla aşağıdaki giderler sigorta kapsamı içindedir:
1- Yargılama, icra, uyuşmazlığın dava yolu ile çözümünde harcanacak olan tutarı geçmemek üzere tahkim nedeniyle doğabilecek giderler, temyiz, karar düzeltme giderleri ve avukatlık asgari ücret tarifesinden daha az olmamak kaydıyla poliçede belirlenen avukatlık ile danışmanlık asgari ücret tarifesinden daha az olmamak kaydıyla poliçede belirlenen danışmanlık ve hakem ücretleri ile teminatla salıvermede poliçede üst sınırı belirlenen teminat Akçesi” düzenlemesine yer verilmiştir.
Yazılı düzenlemeler ve ilkeler ışığında somut olayda, davacı Topçuoğlu Plastik Şirketinde 13.11.2017 tarihinde meydana gelen iş kazası, az yukarıda zikredilen poliçenin riziko tarihleri arasında ve poliçede belirlenen riziko adresinde meydana gelmiştir. Poliçeye göre, İşveren Mali Mesuliyet Sigortası riziko süresi 27.10.2017-27.10.2018 tarihleri arasıdır. İş kazası ise 13.11.2017 tarihinde meydana gelmiştir. Bu nedenle iş kazası poliçenin teminatı kapsamındadır.
Dava, davalının tanzim ettiği Mesleki Sorumluluk Sigorta Poliçesi’ne dayalı olarak talep edilen tazminatın tahsili istemine ilişkin olup, Hukuksal Koruma Sigortası Genel Şartları ve davaya konu Kobi Sorumluluk Sigorta Poliçesi özel şartlarında; hukuksal korumaya sadece karşı tarafa ödenen vekalet ücretine hasretmemiştir. Bir diğer anlatımla sigortalı davacı şirketin, Konya 3. İş Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile vekili olan Avukata ödemiş olduğu avukatlık ücretini teminat dışında bırakmamıştır. Ayrıca, yukarıda yazılı Genel ve Özel Şartlardan açıkça hukuksal teminat kapsamında davacının kendi avukatı arasındaki avukatlık hizmeti kapsamında avukatlık vekalet ücretinin anılan teminat içerisinde olduğu, davalının sözünü ettiği anılan sorumluluk davasındaki sair yargılama giderleri ve karşı vekalet ücretinin ise “İşveren Mali Sorumluluk Teminat Klozu” içerisinde zaten yer aldığı anlaşılmıştır.
Kaldı ki, söz konusu poliçede Hukuksal Koruma Klozu’nun limiti 20000 TL olarak belirlenmiştir. Davacı, bu kloza dayalı olarak kendisi aleyhine açılan davada yaptığı masraflar ile vekiline ödediği vekalet ücretini talep etmiştir. Hukuksal Koruma Genel Şartlarında vekalet ücretinin en az Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ndeki tutar kadar verileceği belirtilmiş olup, poliçede üst limit 20000 TL olduğundan, davacı tarafça sunulan serbest meslek makbuzu, avukatlık sözleşmesi ve avukatlık ücreti ödeme dekontuna göre tazminat alacağının açılan sorumluluk davasındaki miktarlara göre yerinde olup davalı itirazlarının yerinde olmadığı görülmüştür. (Bkz. Aynı yönde YARGITAY 11. Hukuk Dairesi 2013/17655 ESAS, 2014/8103 KARAR sayılı ilamı)
-Davacının icra inkar tazminatına yönelik itirazında;
Mahkemece verilen karar davacı vekili tarafından icra inkar tazminatı yönünden istinaf edilmiştir.
İİK’nın 67.maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması gerekir. Burada borçlunun kötüniyetli itiraz etmiş bulunması yasal koşullardan değildir. İnkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra kovuşturmasına itiraz edip duran ve işin itirazla çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı, alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlar bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir.
Somut olayda, davalı tarafın sigorta teminatı kapsamında tazminat miktarının ne kadar olduğu hesaplanabileceği gibi, yapılan icra takibine ekli belgelerden de bunun davalı tarafça belirlenmesi için bütün unsurların belirli olup mahkemece de ayrıca bu konuda bilirkişi incelemesinde de gerek görülmediğinden, mahkemece icra inkar tazminatına hükmedilmesi yerine yazılı biçimde reddi isabetsiz olup, buna yönelik davacı istinafının kabulü gerekmiştir.
Bu nedenle, birleşen dava yönünden davacı ve davalının istinaflarının kesinlikten reddine, asıl dava yönünden; davalı vekilinin istinaf başvurusunun REDDİNE, davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK.nın 353/1-b.2. maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacı ve davalının birleşen dava yönünden maddi tazminata ilişkin istinafının kesinlik nedeniyle usulden reddine;
Asıl dava yönünden;
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun REDDİNE,
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen gerekçeler doğrultusunda kabulü ile incelenen kararın HMK’nin 353/1-b maddesinin (2) numaralı alt bendi uyarınca düzeltilmek üzere KALDIRILMASI VE DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMAK suretiyle; (İnfazda tereddüt oluşmaması için itiraz edilmeyen ve kesinleşen kısımlar korunmak suretiyle)
Davanın KABULÜNE,
1-ASIL DOSYA YÖNÜNDEN;
a-Konya .. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasından yapılan itirazın iptali ile 20.000,00TL üzerinden takip tarihinden sonra avans faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
b-İcra takibindeki asıl alacak miktarı üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-)BİRLEŞEN DOSYA YÖNÜNDEN (Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi …. E. Sayılı Dosyası)
a-Konya .. İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı dosyasından yapılan itirazın iptali ile 14.779,58TL ( HMK 26 taleple bağlılık ilkesi gereği) üzerinden takip tarihinden sonra avans faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
b-Şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin REDDİNE,
İlk Derece Yargılaması Yönünden;
Asıl dava yönünden;
3-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 1.366,20-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 341,55-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 1.024,65-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan sarfına mecbur kalınan ilk yargılama harcı olan 433,75-TL ve 1.597,25‬-TL bilirkişiler ücreti, tebligat, posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 2.031,00-‬TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davalıdan alınarak hazine’ye gelir kaydına,
8-Davacı tarafından dava başında depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Birleşen dava yönünden;
9-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 1.009,59-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 252,40-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 757,19-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
10-Davacı tarafından yapılan sarfına mecbur kalınan ilk yargılama harcı olan 344,60-TL ve 17,50-TL tebligat ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 362,1‬0-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
12-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
13-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
14-Davacı tarafından dava başında depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
İstinaf Yargılaması Yönünden;
15-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak alınan istinaf karar harcının talep halinde davacı tarafa iadesine,
16-Davacı tarafça yapılan 984,00 TL istinaf başvuru gideri ile 50 TL posta-tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.034 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacıya verilmesine,
17-İstinaf eden davalıdan alınması gereken 1.366,20 TL karar ve ilam harcından istinaf aşamasında yatırılan 350 TL nin mahsubu ile bakiye 1.016,20 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
18-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
19-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
20-Karar tebliği ve harç işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; (238.730,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.13/12/2023

.
Başkan
.
e-imzalı
.
Üye
.
e-imzalı
.
Üye
.
e-imzalı
.
Katip
.
e-imzalı

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.