Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/161 E. 2023/539 K. 24.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …
KARAR TARİHİ : 24/03/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (… )
ÜYE : … (… )
ÜYE : … (… )
KATİP : … (… )

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/09/2022
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 1- …
VEKİLLERİ : Av. …
2- …
VEKİLLERİ : Av. …
3- …
VEKİLLERİ : Av. …
İHBAR OLUNAN : …
VEKİLLERİ : Av. …
DAVA : Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 24/03/2023
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 27/03/2023
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili 10/07/2014 tarihli dilekçesi ve 15/12/2022 tarihli tavzih beyanlarıyla; 19/07/2012 tarihinde davalılardan … ‘ye ait akaryakıt istasyonunda, diğer davalı … ‘nin aracından gaz tankına ikmal yapılması sırasında yangın meydana geldiğini, davalılardan … ‘nin ise tehlikeli maddeler ve tehlikeli atık zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesini düzenleyen şirket olduğunu, yangın esnasında davacıya ait … model … marka pancar hasat makinesi ile … marka … model kamyonetin yanarak hasar gördüğünü, yangında hasar gören pancar sökme makinesinin bedelinin 277.000 Euro olduğunu, davacının bu makineyi 14/06/2010 tarihinde aldığını, meydana gelen zarara ilişkin olarak … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … D.iş sayılı tespit dosyası üzerinden meydana gelen zararın olay tarihi itibariyle 275.000 Euro olduğunu dair tespit yapıldığını, ayrıca davacıya ait kamyonetin zararından dolayı da KDV hariç 6.201,10 TL. masraf çıkartıldığını, davalı sigorta şirketi tarafından teminat limitinin 450.000 TL. olması göz önünde bulundurularak orantılama yapılmak suretiyle davacıya 29/01/2013 tarihinde 333.861,20 TL. ödendiğini, yapılan ödemenin yangında hasar gören kamyonet hasarını da kapsamasına rağmen, davacının zarar hesabının basitleştirilmesi için yapılan ödemenin tamamının pancar sökme makinesi hasarına mahsuben yapıldığını kabul ettiklerini, zarar gören pancar hasat makinesinin hasarlı hali ile değerinin tespit dosyasına göre 26.250 TL. olduğunu, gerek sovtaj bedelinin gerekse sigorta şirketinin yaptığı ödemelerin euro cinsinden hesaplanması sonucu, davacının karşılanmamış zararının 122.899 Euro olduğunu, pancar hasat makinesinin yurt dışından getirtilmesi ve euro ile alınıp satılması nedeniyle, davacının zararının euro cinsinden karşılanması gerektiğini ayrıca, davacının 2012 yılında pancar hasat mevsiminde pancar sökme işini yapamamasından dolayı 200.000 TL’nin üzerinde kazanç kaybına da uğradığını beyan ederek, davacının pancar hasat makinesi zararından (zararın karşılanmayan kısmından) dolayı 122.899 Euro’nun, olay tarihinden itibaren işleyecek Devlet bankalarının Euro cinsinden açılmış 1 yıl vadeli hesaplara uyguladığı en yüksek faizi ile birlikte ve fiili ödeme tarihindeki euro kuru üzerinden TL. karşılığının (davalılardan sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitleri ile sınırlı olması kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde 286.138 TL.’nin olay tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle birlikte (davalılardan sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitleri ile sınırlı olması kaydıyla) davalılardan tahsiline, ayrıca şimdilik 5.000 TL. kazanç kaybının da sigorta şirketi hariç diğer iki davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline ve davalı sigorta şirketinin yapması gereken ödemelerden ödeme yaptığı kısmı, geç ödemesi nedeniyle 19/07/2012 olay tarihi ile kısmi ödeme tarihi olan 29/01/2013 tarihi arasındaki dönem için 15.000 TL. tazminatın (faiz kaydının) sadece davalı sigorta şirketinden alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk derece mahkemesinin kararı ile; “Somut olayda ; her ne kadar davacı tarafından dava dilekçesinde maddi hata sonucu olay tarihi olarak 17/07/2012, 19/07/2014 gibi tarihler yazılmış ise de, dava konusu yangının 19/07/2012 tarihinde meydana geldiği anlaşılmıştır.
19/07/2012 tarihinde saat 14:30 sıralarında, davalılardan ….’nin … ili, … ilçesindeki petrol istasyonunda, diğer davalı ….’ye ait araçla LPG tankına gaz dolumu yapıldığı sırada, petrol istasyonunda yangın meydana geldiği, diğer davalı olan sigorta şirketinin … . lehine tehlikeli maddeler ve tehlikeli atık zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesini düzenlediği, davacıya ait ve davalılardan ….’ye ait petrol istasyonunun dış duvarına 3 metre mesafede dışarıda park halinde bulunan pancar sökme makinesinin ve tablasının da yanarak zarar gördüğü, davalı sigorta şirketi tarafından davacıya 28/01/2013 veya 29/01/2013 tarihinde (bu husus davacı ile davalı sigorta şirketi arasında ihtilaflıdır) 333.861,20 TL. ödeme yapıldığı belirlenmiştir.
Her ne kadar sigorta şirketi tarafından davacıya yapılan bu ödeme hem dava konusu pancar sökme makinesinden dolayı, hem de bu dava konusu olmayan kamyonetten dolayı yapılmış ise de, davacı taraf hesap sadeliği açısından yapılan ödemenin tamamının pancar sökme makinesinin zararından dolayı yapıldığını kabul ettiklerini beyan etmiştir.
Davacı taraf, dava ve tavzih dilekçeleriyle pancar sökme makinesinin zararından dolayı;
a) Pancar sökme makinesinin (ve tablasının) zararının karşılanmayan kısmının tazminatı olarak (davalı sigorta şirketinin sorumluluğun poliçe limitleriyle sınırlı olması kaydıyla) öncelikle 122.899 Euro’nun olay tarihinden itibaren 3095 s. Kanun’un 4/A maddesi gereğince işleyecek Euro faizi ile birlikte fiili ödeme tarihindeki TL. karşılığının, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde de terditli olarak ise 286.138 TL.’nin olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, her 3 davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini,
b) Davalılardan sigorta şirketinin yaptığı 333.861,20 TL.’lik kısmi ödemeyi geç yapması nedeniyle olay tarihi olan 19/07/2012 tarihi ile ödeme tarihi olan 29/01/2013 tarihi arasındaki dönem için temerrüt faizi zararından dolayı 15.000 TL.’nin sadece davalılardan sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini,
c) Pancar sökme makinesinin 2012 yılında pancar sökme sezonunda bu olay nedeniyle kullanılamaması nedeniyle de 5.000 TL. kazanç kaybı tazminatının da sigorta şirketi hariç diğer 2 davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Meydana gelen olaya ilişkin olarak kusur yönünden yapılan değerlendirmelerde ;
a) … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Hz. sayılı soruşturma dosyasında alınan 03/10/2013 tarihli kusur raporunda, iş yeri yetkilisinin asli kusurlu, … şoförü …’nın asli kusurlu, iş yeri pompacısı …’ın kusursuz olduğu,
b) … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında alınan 25/06/2018 tarihli kusur raporunda, …’nın asli kusurlu, teknik müdür … ‘ın tali kusurlu, işveren …’in kusursuz olduğu,
c) Konya …. İş Mahkemesi’nin ….. E. sayılı dosyasında alınan 03/07/2014 tarihli raporda ….’nin %30, …’nın %10, ….’nin %60 kusurlu olduğu,
ç) Mahkememizin …. E. sayılı dosyasında alınan 16/04/2015 tarihli raporun kusur tespitine ilişkin olmadığı,
d) Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ………9 E. (bozma öncesi: 2013…..5 E.) sayılı dosyasında alınan 11/09/2013 tarihli 1. rapor ve 06/01/2014 tarihli ek raporda, ….’nin kusurlu olduğu, 15/01/2020 tarihli 2. raporda ise ….’nin %75, ….’nin %25 kusurlu olduğu,
e) Mahkememizin bu dosyasında alınan 11/06/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporunda da ….’nin %60, …’nin %30 ve …. çalışanı …’nın %10 kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizde alınan 11/06/2019 tarihli rapor ile aynı olaya ilişkin olarak Konya ….. İş Mahkemesi’nin 2012/………… E. sayılı dosyasında alınan raporun birbiriyle tamamen uyumlu olması, her iki raporun dosya kapsamına ve olayın meydana geliş şekline uygun olması, ayrıca Konya ….. İş Mahkemesi’nin 23/06/2015 gün ve……… E. ………. K. sayılı ilamının Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmesi göz önünde bulundurularak mahkememizde alınan 11/06/2019 tarihli rapor gereğince meydana gelen olayda ….’nin %60, ….’nin ise (adam çalıştıran sıfatıyla sorumluluğu da göz önünde bulundurularak %30+%10=) %40 oranında kusurlu olduğu kabul edilmiş, diğer kusur raporlarına itibar edilmemiştir.
Meydana gelen zarar yönünden yapılan değerlendirmede;
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/…..D.İş sayılı tespit dosyasına rapor tanzim eden 1. bilirkişinin 20/12/2012 tarihli raporuna ve 2. bilirkişinin 13/05/2013 tarihli raporuna göre dava konusu pancar sökme makinesinin Ropa Euro Tiger marka 2003 model olduğu, bu makineye monte edilen tablanın ise 2008 model olduğu anlaşılmıştır.
19/07/2012 tarihinde meydana gelen yangında 2003 model pancar sökme makinesinin tamamen zarar gördüğü anlaşılmıştır.
Bu makinenin 2008 model tablasının ise kısmen zarar görmesine rağmen, bu makinenin yurtdışından ithalat ve satışı yapan ……. Şti.’nin 20/07/2022 tarihli cevabi yazısına göre, tablanın yangının meydana geldiği 2012 yılı şartlarında tamirinin Türkiye’de mümkün olmadığı, yurtdışına tamir için gönderilmesinin gerektiği, bu şekildeki tamir masrafının ise tablanın piyasa değerine yaklaşacağı (ekonomik olmayacağı) belirlenmiş, tabla da mahkememizce tam hasarlı kabul edilmiştir.
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/139 D.İş sayılı tespit dosyasında 1. bilirkişinin 20/12/2012 tarihli raporunda zarar 550.000 TL., sovtaj bedeli 50.000 TL., 2. bilirkişinin 13/05/2013 tarihli raporunda zarar 646.250 TL. sovtaj bedeli 26.250 TL., mahkememizde alınan 1. bilirkişinin 23/05/2018 tarihli raporunda, 03/08/2021 tarihli 1. ek rapor, 04/03/2022 tarihli 2. ek rapor, 13/04/2022 tarihli 3. ek raporda makinenin olay tarihi itibariyle rayiç değerinin 275.000 Euro, sovtaj bedelinin 25.000 TL., 11/06/2019 tarihli bilirkişi heyetinin raporunda sadece kusur tespitinin yapıldığı, tespit dosyasında da 2. raporu tanzim eden bilirkişi ……..’nun 3. raporunda zararın 275.000 Euro olduğunun, tespit dosyasında 1. raporu tanzim eden …………u’ndan alınan 4. raporda tespit dosyasındaki 1. raporun tavzih edilmiş olduğu belirlenmiş, bu raporlardaki esas alınan kur farkından doğan farklılıklar değerlendirmeye alınmamıştır.
Yine bu makinenin ithalat ve satışını yapan ………. Otomotiv Ltd. Şti.’nin 14/04/2022 tarihli ve 20/07/2022 tarihli cevabi yazılarına göre; Ropa Euro Tiger marka 2003 model pancar sökme makinesinin tablalı fiyatının 270.000 Euro ile 280.000 Euro civarında olduğu belirlenmiştir.
……… Şti.’nin cevabi yazılarındaki bedel ile tespit dosyasında rapor hazırlayan bilirkişilerin ve mahkememizde rapor hazırlayan bilirkişilerin raporlarının zarar gören 2003 model pancar sökme makinesinin tablası ile birlikte 2012 yılı itibariyle değerinin 275.000 Euro olduğu yönündeki tespitlerin birbiri ile uyumlu olduğu görülmüş, mahkememizce de 2003 model dava konusu pancar sökme makinesinin 2008 model tablası ile birlikte yangının meydana geldiği 2012 yılı itibariyle değerinin 275.000 Euro olduğu kabul edilmiştir.
Davalı sigorta şirketinin davacıya 28/01/2013 veya 29/01/2013 tarihinde toplam 333.861,20 TL. ödeme yaptığı, sigorta ekspertiz raporunda sovtaj bedelinin 16.800 TL. olarak kabul edildiği görülmüştür.
Davalı sigorta şirketi tarafından ödemenin 28/01/2013 tarihinde yapıldığı iddia edilmesine rağmen bu husus ispat edilemediğinden ödemenin davacı tarafın iddia ettiği gibi kısmi ödemenin 29/01/2013 tarihinde yapıldığı kabul edilmiştir.
29/01/2013 tarihi itibariyle T.C. Merkez Bankası kurlarına göre, 1 Euro’nun 2.3845 TL. olduğu belirlenmiş kurlara ilişkin yazılardan birer suret dosyamıza konulmuştur.
Davalılardan sigorta şirketinin (ekspertiz raporunda) sovtaj bedelini 16.800 TL. olarak tespit etmesine rağmen davacı tarafın tespit dosyası raporuna göre sovtaj bedelini 26.250 TL. olarak kabul etmesi karşısında mahkememizce de sovtaj bedeli 26.250 TL. olarak kabul edilmiştir.
Ödemenin yapıldığı 29/01/2013 tarihi itibariyle, ödenen 333.861,20 TL.’nin karşılığının140.013,08 Euro ve 26.250 TL.’lik sovtaj bedelinin karşılığının ise 11.008,60 Euro ise de, davacının ödenen bedeli 140.930 Euro ve sovtaj bedelini de 11.171 Euro kabul etmesi karşısında mahkememizce de ödenen bedel 140.930 Euro ve sovtaj bedeli 11.171 Euro olarak kabul edilmiştir.
Buna göre davacının pancar sökme makinesinden dolayı karşılanmamış (kalan) zararının [275.000 Euro – (11.171 Euro + 140.930 Euro) =] 122.899 Euro olduğu kabul edilmiştir.
Dava konusu pancar sökme makinesinin sadece Aktaş Otomotiv Ltd. Şti. tarafından yurtdışından ithalinin ve satışının yapılması ve satışın Euro olarak yapılması nedeniyle davacının terditli ilk talebi gibi zararın Euro cinsinden istenebileceği sonucuna varılmış, terditli 2. talep olan TL. cinsinden tazminat tahsili talebinin incelenmesine geçilmemiştir.
Davacının pancar sökme makinesinin karşılanmamış zararına ilişkin tazminat talebini, haksız fiil hükümlerine göre davalılardan müştereken ve müteselsilen isteyebileceği sonucuna varılmış, haksız fiil hükümlerine göre sigorta şirketi hariç diğer iki davalı yönünden temerrütün olay (zarar) tarihi olan 19/07/2019 tarihinde oluştuğu sonucuna varılmıştır. Sigorta şirketi yönünden ise temerrütün, sigorta şirketine 23/07/2012 tarihinde ihbar yapılması ve bu sigorta türü yönünden 45 gün sonra 07/09/2012 tarihinde oluştuğu kabul edilmiştir.
Sigorta şirketinin poliçe limitinin 450.000 TL. olduğu, davacıya 333.861,20 TL. ve dava dışı 3. kişiye 2.775,93 TL. ödenmesi sonucu kalan limitin 113.362,87 TL. olduğu, bunun da davacıya yapılan ödeme tarihi olan 29/01/2013 tarihi itibariyle karşılığının 47.541,57 Euro olduğu sonucuna varılmış, talep gibi sigorta şirketinin kalan zarar yönünden bu teminatla sınırlı olmak üzere sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır. Sigorta şirketinin ekspertiz raporunda, sigortalı ….’nin bayisi olan ….’nin zararının teminat dışı olduğu, poliçenin 3. kişilerin zararını karşılamaya yönelik olduğu bildirildiğinden davalı sigorta şirketinin ….’ye yaptığı bildirilen 113.362,87 TL.’lik ödeme sigorta şirketinin teminatından düşülmemiştir.
Davacının kazanç kaybı zararı yönünden yapılan değerlendirmede;
Tarım ve Orman İl Müdürlüğü’nün 07/02/2022 tarihli cevabi yazısına göre, kazanç kaybının 480.000 TL. olduğu belirlenmiş ancak, davacı tarafın kazanç kaybı olarak 5.000 TL. talep etmesi ve 15/02/2022 tarihli dilekçelerinde bu yönde ıslah yapmayacaklarını da beyan etmesi nedeniyle, istenen kazanç kaybı zararının olayın meydana geldiği tarih itibariyle makul olduğu görülmüş, ayrıca bilirkişi incelemesine gerek görülmeksizin kazanç kaybı zararının 5.000 TL. olduğu kabul edilmiş, sigorta şirketi hariç diğer 2 davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar vermek gerekmiş, kazanç kaybı zararı için faiz istenilmediği anlaşıldığından hükmedilen tazminat için faiz işletilmemiştir.
Davacı tarafın sigorta şirketine yönelik geç ödemeden kaynaklanan faiz talebine yönelik yapılan değerlendirmede ise;
Davalı sigorta şirketinin 07/09/2012 tarihinde temerrüte düştüğü, 29/01/2013 tarihinde 333.861,20 TL. ödediği, sigorta şirketi yönünden olayın ticari iş niteliğinde olup zarar gören makinenin de iş makinesi olması nedeniyle, davacının avans faizi talep edebileceği sonucuna varılmış, 333.861,20 TL.’nin 07/09/2012 – 29/01/2013 dönemi için işlemiş avans faizinin 20.726,84 TL. olduğu re’sen hesap edilmiş, buna ilişkin hesap cetvelinden bir suret dosyamıza konulmuştur.
Davacının ödenen bedel yönünden faiz zararı 20.726,84 TL. ise de; davacı tarafın 15/02/2022 tarihli tavzih dilekçesinde bu kalem yönünden 15.000 TL. talep ettiklerini beyan etmesi ve talepten fazlaya karar verilemeyecek olması nedeniyle, bu zarar yönünden 15.000 TL. tazminatın davalılardan sigorta şirketinden tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Dava görevsiz mahkemede açılmış ve görevsizlik kararı ile dosya mahkememize gönderilmiş ise de; Yargıtay HGK’nun 28.02.2019 gün ve 2017/2-3004 E. 2019/217 K. sayılı emsal içtihadında da belirtildiği üzere davanın esastan kabulüne karar verilmesi karşısında, davalı taraf lehine görevsizlik kararından dolayı vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
Dava tarihi itibariyle 1 Euro’nun 2.9024 TL. olduğu tespit edilmiş, kur cetvelinden bir suret dosyamıza konulmuş, dava değerinin davalılardan sigorta şirketi yönünden: 47.541,57 Euro karşılığı 137.984,65 TL. ve 15.000 TL.’nin toplamından ibaret 152.984,65 TL. olduğu, diğer iki davalı yönünden ise, dava değerinin 122.899 Euro karşılığı 356.702,06 TL. ve 5.000 TL.’nin toplamından ibaret 361.702,06 TL. olduğu hesap edilmiş ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” şeklinde davacının davasının kabulü ile, 19/07/2012 tarihinde meydana gelen kazaya (yangına) ilişkin olarak; davacıya ait pancar sökme makinesinin tablası ile birlikte tamamen kullanılamaz hale gelmesi nedeniyle, 122.899 EURO tazminatın, kaza (olay) tarihi olan 19/07/2012 tarihinden itibaren işleyecek, 3095 s. Kanun’un 4/a maddesi gereğince, Devlet Bankalarınca 1 yıl vadeli EURO cinsinden hesaplara uygulanan en yüksek faizi ile birlikte (fiili ödeme tarihindeki EURO kuru üzerinden TL. karşılığının) (davalılardan …’nin sorumluluğunun tazminatın 47.541,57 EURO ile sınırlı olması ve 3095 s. Kanun’un 4/a maddesi gereğince uygulanacak yukarıda yazılı faizin de temerrüt tarihi olan 07/09/2012 tarihinden itibaren başlaması kaydıyla) davalılar …., Kökten Petrol Ürünleri Nakliye Zirai Ticaret Ltd. Şti. ve …’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının davalılardan …’ne yönelik feri nitelikteki fazlaya ilişkin faiz taleplerinin reddine, davalılardan …’nin kısmi tazminat ödemesini gecikmeli yapması nedeniyle, geciken dönemin faizi olarak 15.000 TL. tazminatın davalılardan …’nden alınarak davacıya verilmesine, davacının pancar hasat makinesini sezonunda kullanamaması nedeniyle oluşan kazanç kaybından dolayı 5.000 TL. tazminatın, davalılardan …. ile …….. Petrol Ürünleri Nakliye Zirai Ticaret Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine dair hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı … vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece verilen kararın gerekçesi ile hüküm kısmının birbiriyle çelişki içinde olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemek üzere, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe teminatı ile sınırlı olduğunu, yerel mahkemece hükmolunan tutarın müvekkili şirketin poliçe teminatından daha fazla olduğunu, somut olayda tazminatın ödenirken garame hesabı yapıldığını ve bu hesaba göre davacının tüm zararının karşılandığını, yerel mahkemece temerrüt tarihinin de hatalı tespit edildiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun TTK’nın emredici hükmü gereği ancak ihbar tarihinden 45 gün sonrasında başladığını, müvekkili şirketin somut olayda yapılan ödeme ile ilgili hiçbir gecikmesinin bulunmadığını, bu nedenle verilen hükmün hukuka aykırı olduğunu, somut olayda davacı şirket tarafından hasar ödemesi yapıldıktan sonra verilen ibranamenin yerel mahkemece incelemeye konu edilmediğini, hüküm tesis edilirken gerekçe kısmında kusur oranlarının belirtildiğini ancak hüküm kısmında müşterek müteselsil sorumluluğa hükmolunduğunu, müvekkili şirketin sigorta şirketi olarak ancak sigortalısının kusuru oranında sorumlu tutulabileceğini beyan ederek Yerel Mahkemece verilen kararın ortadan kaldırılmasına, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ……. Petrol Ürünleri AŞ vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece kusur yönünden yapılan değerlendirmenin kabul edilemeyeceğini, alınan bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğunu, zararın meydana gelmesinde davacının müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı konusunda da herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmadan karar verildiğini, dava konusu pancar sökme makinesinin sadece …… Otomotiv Ltd Şti tarafından yurtdışından ithalinin ve satışının yapılmasının, satışın Euro olarak yapılması nedeniyle davacının terditli talebi gibi Euro cinsinden tahsili yönünde hüküm kurulduğunu ancak yerel mahkeme kararının bu açıdan da usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının sunduğu faturaya göre davaya konu ikinci el pancar hasat makinesinin KDV dahil 530.280,00 TL bedel karşılığında satın alındığının göründüğünü, bu nedenle davacının zararının Euro cinsinden belirlenmesinin hatalı olduğunu, meydana gelen hasar yönünden yapılan hesaplamanın hatalı olduğunu, dosya kapsamında aldırılan bilirkişi raporlarında pancar hasat makinesinin ön tabla kısmının hasar görmediğinin belirtildiğini, bu konuda bilirkişi …..al …… düzenlemiş olduğu 15.03.2022 tarihli bilirkişi raporunda, tablanın değeri 30.000-TL, bilirkişi …. ……… düzenlemiş olduğu 04.03.2022 tarihli raporda ise tablanın değeri 80.000 Euro (177.304-TL) olarak tespit edildiğini, yerel mahkemenin bilirkişi raporları arasındaki bu çelişkinin giderilmeden hüküm kurduğunu, hasar görmemiş tabla değerinin de davacının zararından düşmediğini beyan ederek Yerel Mahkemece verilen kararın ortadan kaldırılması ile davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece verilen kararın hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, söz konusu kazada müvekkili şirketin herhangi biri kusur ve ihmalinin bulunmadığını, boşaltımın yapıldığı LPG deposunun tamamen müstakil olarak ayrılan duvar ve tel örgülerle çevrilmiş alan içinde olduğunu, boşaltım esnasında davacının ve diğer çalışan personelin bu alan içinde görevlendirilmelerinin söz konusu olmadığını, müvekkili şirket tarafından bu hususta gerekli tüm işyeri güvenlik tedbirlerinin alındığını ve uyarı levhalarının konulduğunu, müvekkili şirketin LPG boşaltımı dolayısıyla herhangi bir yetkisi ve müdahalesinin söz konusu olmadığını, bu nedenle müvekkili şirkete kusur atfedilebilmesinin söz konusu olmadığını, davalı sigorta şirketi uzmanlarınca meydana gelen hasar bedellerinin tespit edilerek noksansız şekilde davacı şirkete ödeme yapıldığını, bu nedenle davacı şirketin açtığı tazminat davasının hiçbir hukuki dayanağının bulunmadığını, söz konusu pancar hasat makinasının hasat işlevini gören 50.000 Euro değerindeki Tablası da herhangi bir zarar ve ziyan görmemiş olup, davacı şirket yetkililerince sökülerek götürüldüğünü, Olay tarihi itibariyle dava konusu makina 9 yaşında olduğunu, bu makinanın yıpranma ve aşınma bedelinin de mahsup edilmesi gerektiğini, davacının herhangi bir iş ve kazanç kaybının söz konusu olmadığını, davacı şirketin pancar hasat makinasındaki zarar ve ziyanı, makinanın fatura tarihindeki bedeli üzerinden Euroya çevirilerek, Euro bazında talep etmiş olması da hukuka, yasaya ve usule uygun olmadığını eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu verilen fahiş miktarlardaki alacak kalemlerini içeren kararı kabul etmediklerini beyan ederek Yerel Mahkemece verilen kararın ortadan kaldırılması ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
19/07/2012 tarihinde saat 14:30 sıralarında, davalılardan ….’nin Konya, Çeltik ilçesindeki petrol istasyonunda, diğer davalı ….’ye ait araçla LPG tankına gaz dolumu yapıldığı sırada, petrol istasyonunda yangın meydana geldiği, diğer davalı olan sigorta şirketinin …. lehine tehlikeli maddeler ve tehlikeli atık zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesini düzenlediği, davacıya ait ve davalılardan ….’ye ait petrol istasyonunun dış duvarına 3 metre mesafede dışarıda park halinde bulunan pancar sökme makinesinin ve tablasının da yanarak zarar gördüğü, davalı sigorta şirketi tarafından davacıya 28/01/2013 veya 29/01/2013 tarihinde (bu husus davacı ile davalı sigorta şirketi arasında ihtilaflıdır) 333.861,20 TL. ödeme yapıldığı belirlenmiştir.
Her ne kadar sigorta şirketi tarafından davacıya yapılan bu ödeme hem dava konusu pancar sökme makinesinden dolayı, hem de bu dava konusu olmayan kamyonetten dolayı yapılmış ise de, davacı taraf hesap sadeliği açısından yapılan ödemenin tamamının pancar sökme makinesinin zararından dolayı yapıldığını kabul ettiklerini beyan etmiştir.
Davacı taraf, dava ve tavzih dilekçeleriyle pancar sökme makinesinin zararından dolayı;
a) Pancar sökme makinesinin (ve tablasının) zararının karşılanmayan kısmının tazminatı olarak (davalı sigorta şirketinin sorumluluğun poliçe limitleriyle sınırlı olması kaydıyla) öncelikle 122.899 Euro’nun olay tarihinden itibaren 3095 s. Kanun’un 4/A maddesi gereğince işleyecek Euro faizi ile birlikte fiili ödeme tarihindeki TL. karşılığının, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde de terditli olarak ise 286.138 TL.’nin olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, her 3 davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini,
b) Davalılardan sigorta şirketinin yaptığı 333.861,20 TL.’lik kısmi ödemeyi geç yapması nedeniyle olay tarihi olan 19/07/2012 tarihi ile ödeme tarihi olan 29/01/2013 tarihi arasındaki dönem için temerrüt faizi zararından dolayı 15.000 TL.’nin sadece davalılardan sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini,
c) Pancar sökme makinesinin 2012 yılında pancar sökme sezonunda bu olay nedeniyle kullanılamaması nedeniyle de 5.000 TL. kazanç kaybı tazminatının da sigorta şirketi hariç diğer 2 davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalıların Kusura itiraz
Meydana gelen olaya ilişkin olarak kusur yönünden yapılan değerlendirmelerde ;
a) … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ……. Hz. sayılı soruşturma dosyasında alınan 03/10/2013 tarihli kusur raporunda, iş yeri yetkilisinin asli kusurlu, …. şoförü …’nın asli kusurlu, iş yeri pompacısı …’ın kusursuz olduğu,
b) … Asliye Ceza Mahkemesi’nin ……. E. sayılı dosyasında alınan 25/06/2018 tarihli kusur raporunda, …’nın asli kusurlu, teknik müdür …’ın tali kusurlu, işveren …’in kusursuz olduğu,
c) Konya … İş Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında alınan 03/07/2014 tarihli raporda ….’nin %30, …’nın %10, ….’nin %60 kusurlu olduğu,
ç) Mahkemenin … E. sayılı dosyasında alınan 16/04/2015 tarihli raporun kusur tespitine ilişkin olmadığı,
d) Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. (bozma öncesi: … E.) sayılı dosyasında alınan 11/09/2013 tarihli 1. rapor ve 06/01/2014 tarihli ek raporda, ….’nin kusurlu olduğu, 15/01/2020 tarihli 2. raporda ise ….’nin %75, ….’nin %25 kusurlu olduğu,
e) Mahkememizin bu dosyasında alınan 11/06/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporunda da ….’nin %60, …’nin %30 ve …. çalışanı …’nın %10 kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Mahkemece alınan 11/06/2019 tarihli rapor ile aynı olaya ilişkin olarak Konya … İş Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında alınan raporun birbiriyle tamamen uyumlu olması, her iki raporun dosya kapsamına ve olayın meydana geliş şekline uygun olması, ayrıca Konya … İş Mahkemesi’nin 23/06/2015 gün ve … E. … K. sayılı ilamının Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmesi göz önünde bulundurularak mahkemece alınan 11/06/2019 tarihli rapor gereğince meydana gelen olayda ….’nin %60, ….’nin ise (adam çalıştıran sıfatıyla sorumluluğu da göz önünde bulundurularak %30+%10=) %40 oranında kusurlu olduğu kabul edilmesi yerindedir
Kaldı tüm tüm raporlarda davalıların kusurlu olduğu sabit olup sadece kusur oranları değişmektedir.
6098 sayılı TBK’nun 61. maddesinde “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır” demekle birden çok kişinin zarardan aynı sebeple ya da çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu olabileceği vurgulanmıştır.
Müteselsil sorumluluk, kanundan doğan bir sorumluluk türü olup müteselsil sorumluların birinden talepte bulunan hak sahibinin, tüm ilgililer bakımından müteselsil sorumluluğa dayandığını ifade etmesine de gerek yoktur. Müteselsil sorumluluk ilkesi gereği, davacının olayın oluşumunda kusurunun bulunmamasına göre, zararın tamamını, isterse sorumluların tamamından isterse bir kısmından isteyebilir. (YARGITAY 17. Hukuk Dairesi 2016/7214 E, 2019/2775K – 2016/7805 E, 2019/3209 K) itiraz yersizdir.
Davalı vekillerinin meydana gelen zarar yönünden yapılan istinaf değerlendirmede;
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı tespit dosyasına rapor tanzim eden 1. bilirkişinin 20/12/2012 tarihli raporuna ve 2. bilirkişinin 13/05/2013 tarihli raporuna göre dava konusu pancar sökme makinesinin … marka 22003 model olduğu, bu makineye monte edilen tablanın ise 2008 model olduğu,19/07/2012 tarihinde meydana gelen yangında 2003 model pancar sökme makinesinin tamamen zarar gördüğü ,Bu makinenin 2008 model tablasının ise kısmen zarar görmesine rağmen, bu makinenin yurtdışından ithalat ve satışı yapan … ‘nin 20/07/2022 tarihli cevabi yazısına göre, tablanın yangının meydana geldiği 2012 yılı şartlarında tamirinin Türkiye’de mümkün olmadığı, yurtdışına tamir için gönderilmesinin gerektiği, bu şekildeki tamir masrafının ise tablanın piyasa değerine yaklaşacağı (ekonomik olmayacağı) belirlenmiş, tabla da tam hasarlı kabul edilmesi yerindedir
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı tespit dosyasında 1. bilirkişinin 20/12/2012 tarihli raporunda zarar 550.000 TL., sovtaj bedeli 50.000 TL., 2. bilirkişinin 13/05/2013 tarihli raporunda zarar 646.250 TL. sovtaj bedeli 26.250 TL., mahkememizde alınan 1. bilirkişinin 23/05/2018 tarihli raporunda, 03/08/2021 tarihli 1. ek rapor, 04/03/2022 tarihli 2. ek rapor, 13/04/2022 tarihli 3. ek raporda makinenin olay tarihi itibariyle rayiç değerinin 275.000 Euro, sovtaj bedelinin 25.000 TL., 11/06/2019 tarihli bilirkişi heyetinin raporunda sadece kusur tespitinin yapıldığı, tespit dosyasında da 2. raporu tanzim eden bilirkişi Ahmet Koyuncu’nun 3. raporunda zararın 275.000 Euro olduğunun, tespit dosyasında 1. raporu tanzim eden … ‘ndan alınan 4. raporda tespit dosyasındaki 1. raporun tavzih edilmiş olduğu belirlendiği,Yine bu makinenin ithalat ve satışını yapan … ‘nin 14/04/2022 tarihli ve 20/07/2022 tarihli cevabi yazılarına göre; … marka 2003 model pancar sökme makinesinin tablalı fiyatının 270.000 Euro ile 280.000 Euro civarında olduğu , 2003 model pancar sökme makinesinin tablası ile birlikte 2012 yılı itibariyle değerinin 275.000 Euro olduğu yönündeki tespitlerin birbiri ile uyumlu olduğunun kabulüyle 2012 yılı itibariyle değerinin 275.000 Euro olduğu kabul edilmesi yerindedir
Davalı sigorta şirketinin davacıya 28/01/2013 veya 29/01/2013 tarihinde toplam 333.861,20 TL. ödeme yaptığı, sigorta ekspertiz raporunda sovtaj bedelinin 16.800 TL. olarak kabul edildiği,Davalı sigorta şirketi tarafından ödemenin 28/01/2013 tarihinde yapıldığı iddia edilmesine rağmen bu husus ispat edilemediğinden ödemenin davacı tarafın iddia ettiği gibi kısmi ödemenin 29/01/2013 tarihinde yapıldığının kabulü gerektiği, Ödemenin yapıldığı 29/01/2013 tarihi itibariyle, ödenen 333.861,20 TL.’nin karşılığının 140.013,08 Euro ve 26.250 TL.’lik sovtaj bedelinin karşılığının ise 11.008,60 Euro ise de, davacının ödenen bedeli 140.930 Euro ve sovtaj bedelini de 11.171 Euro kabul etmesi karşısında mahkemece de ödenen bedel 140.930 Euro ve sovtaj bedeli 11.171 Euro olarak kabul edildiği, Buna göre davacının pancar sökme makinesinden dolayı karşılanmamış (kalan) zararının 122.899 Euro olduğu, Dava konusu pancar sökme makinesinin sadece … tarafından yurtdışından ithalinin ve satışının yapılması ve satışın Euro olarak yapılması nedeniyle davacının terditli ilk talebi gibi zararın Euro cinsinden istenebileceği sonucuna varılmasının doğru olduğu anlaşılmıştır.
Zira
TBK’nın“Ülke parası ile” başlıklı 99. maddesinde “Konusu para olan borç Ülke parasıyla ödenir. Ülke parası dışında başka bir para birimiyle ödeme yapılması kararlaştırılmışsa, sözleşmede aynen ödeme veya bu anlama gelen bir ifade bulunmadıkça borç, ödeme günündeki rayiç üzerinden Ülke parasıyla da ödenebilir. Ülke parası dışında başka bir para birimiyle belirlenmiş ve sözleşmede aynen ödeme ya da bu anlama gelen bir ifade de bulunmadıkça, borcun ödeme gününde ödenmemesi üzerine alacaklı, bu alacağının aynen veya vade ya da fiilî ödeme günündeki rayiç üzerinden Ülke parası ile ödenmesini isteyebilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Bu hüküm uyarınca, yabancı para borcunun vadesinde ödenmemesi halinde, alacaklının bu alacağını aynen, vade veya fiili ödeme günündeki rayice göre Türk parası ile ödenmesini isteyebileceği kabul edilmiştir.
Haksız fiil hükümlerine göre sigorta şirketi hariç diğer iki davalı yönünden temerrütün olay (zarar) tarihi olan 19/07/2019 tarihinde oluştuğu , Sigorta şirketi yönünden ise temerrütün, sigorta şirketine 23/07/2012 tarihinde ihbar yapılması ve bu sigorta türü yönünden 45 gün sonra 07/09/2012 tarihinde oluştuğu anlaşılmaktadır
Sigorta şirketinin olay tarihi itibariyle poliçe limitinin 450.000 TL. olduğu, davacıya 333.861,20 TL. ve dava dışı 3. kişiye 2.775,93 TL. ödenmesi sonucu kalan limitin 113.362,87 TL. olduğu, bunun da davacıya yapılan ödeme tarihi olan 29/01/2013 tarihi itibariyle karşılığının 47.541,57 Euro olduğu anlaşılmakla talep gibi sigorta şirketinin kalan zarar yönünden bu teminatla sınırlı olmak üzere sorumlu olduğu sonucuna varılması. Sigorta şirketinin ekspertiz raporunda, sigortalı ….’nin bayisi olan ….’nin zararının teminat dışı olduğu, poliçenin 3. kişilerin zararını karşılamaya yönelik olduğu bildirildiğinden davalı sigorta şirketinin ….’ye yaptığı bildirilen 113.362,87 TL.’lik ödeme sigorta şirketinin teminatından bu sebeple düşülmemesi doğrudur
Davacının kazanç kaybı zararı yönünden yapılan değerlendirmede ve buna yönelik istinaf incelemesinde ;
Tarım ve Orman İl Müdürlüğü’nün 07/02/2022 tarihli cevabi yazısına göre, kazanç kaybının 480.000 TL. olduğu belirlendiği, ancak, davacı tarafın kazanç kaybı olarak 5.000 TL. talep etmesi ve 15/02/2022 tarihli dilekçelerinde bu yönde ıslah yapmayacaklarını da beyan etmesi nedeniyle, istenen kazanç kaybı zararının olayın meydana geldiği tarih itibariyle makul olduğunun saptanması doğru olup itiraz yersizdir
Davalıların ,davacı tarafın sigorta şirketine yönelik geç ödemeden kaynaklanan faiz talebine yönelik yapılan istinaf değerlendirmede ise;
Davalı sigorta şirketinin 07/09/2012 tarihinde temerrüte düştüğü, 29/01/2013 tarihinde 333.861,20 TL. ödediği, sigorta şirketi yönünden olayın ticari iş niteliğinde olup zarar gören makinenin de iş makinesi olması nedeniyle, davacının avans faizi talep edebileceği, davacının ödenen bedel yönünden faiz zararı 20.726,84 TL. ise de; davacı tarafın 15/02/2022 tarihli tavzih dilekçesinde bu kalem yönünden 15.000 TL. talep ettiklerini beyan etmesi ve talepten fazlaya karar verilemeyecek olması nedeniyle, bu zarar yönünden 15.000 TL. tazminatın davalılardan sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesi de doğru olup tüm itirazlar yersizdir.
Bu halde, Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenle, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, vakıa mahkemesi hakiminin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına ve hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere göre, HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varılarak,
Davalı vekilinin ayrı ayrı istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereği esas yönünden reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından davalı vekillerinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereği ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
1-Davalı … tarafından alınması gereken 24.707,86 TL harçtan peşin alınan 6.176,97 TL harcın mahsubu ile bakiye 18.530,89 TL harcın bu davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
2-Davalı … tarafından alınması gereken 24.707,86 TL harçtan peşin alınan 6.177,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 18.530,86 TL harcın bu davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı … tarafından alınması gereken 10.450,38 TL harçtan peşin alınan 2.612,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.837,78 TL harcın bu davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerilerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK’nun 361 maddesi gereğince kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren İKİ HAFTA içinde temyiz yolu açık olmak üzere OYBİRLİĞİ ile karar verildi.27/03/2023

Başkan Üye Üye Katip
E imza E imza E imza E imza

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.