Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/914 E. 2022/1498 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :
KARAR TARİHİ : 30/06/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 30/12/2021
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 30/06/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 30/06/2022

Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekilinin Konya … Asliye Hukuk Mahkemesine sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; 17/02/2018 tarihinde müvekkili şirkete … numaralı poliçe ile kasko sigortalısı bulunan … ye ait olan ve …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile Konya İli, Selçuklu İlçesi, Yeni İstanbul Cad. Otogar Alt Geçidi istikametinde seyir halinde iken, Medaş Tramvay Durağı yanında aracın sağ ön kısmı ile üç şeritli caddesinin sağ şeridini takiben aynı istikamette seyir halinde olan …’nin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı çekiciye bağlı … plaka sayılı dorsenin arka kısmına yol çalışması alanının başladığı kısımda çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, gerçekleşen kazada sigortalı araçta oluşan 56.530,00 TL hasarın 05/04/2018 tarihinde müvekkil şirket tarafından sigortalısına ödendiğini, ödenen bu tazminatın şovtaj bedeli olan 15.080,00 TL’si düşüldükten sonra kalan 41.450,00 TL ‘nin TTK 1472 maddesi gereğince davalılardan müştereken ve müteselsilen rücuen tahsili gerektiğini, trafik kaza tespit tutanağına göre yol şerit çalışmasını yapan kurum ve kuruluşun yol çalışması bulunan alanda yeterli önlemleri almadığını, TTK m.1472 halefiyet ilkesi gereğince tazminatı ödeyen müvekkili sigorta şirketinin ödenen tazminattan davalının kusur oranına isabet eden 43.851,83 TL’nin davalıdan tahsili için Konya … İcra Müdürlüğünün … Es. sayılı dosyası ile takip yaptığını, yapılan takibin davalının itirazı sonucu durduğunu, taraflarınca 12/03/2019 tarihinde arabuluculuk başvurusu yapıldığını ancak karşı taraf ile anlaşılamadığını beyan ederek davalının Konya …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin Konya …Asliye Hukuk Mahkemesine sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Davanın niteliği itibariyle Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiğinden dosyanın öncelikle görevli Konya Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini talep ettiklerini, esas yönünden ise davacı tarafça talep edilen bedelden kimin sorumlu olduğunun belli olmadığını, davacı taraf her ne kadar açmış olduğu davada hasar bedelini istemekte ise de, olayda kazaya karışan birçok başka aracın mevcut olduğunu, müvekkil şirketçe yol çalışması sırasında gerekli tüm önlemlerin alındığını ve gerekli trafik ve işaret levhalarının yolda çalışma olduğunu belirtir şekilde düzenlendiğini, burada kusurlu olan asıl tarafların, kazaya karışan birden çok sayıdaki araç sahipleri olduğunu, müvekkilinin kusurunun bulunmadığının ortaya çıkacağını, icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerektiğini, müvekkili şirketin bu yol işlemini yaparken risk sigorta poliçesi yaptırdığını, işbu nedenle davanın poliçenin yaptırıldığı … Şirketine ihbarına karar verilmesini talep ettiklerini beyan ederek davada görevsizlik kararı verilmesine, davanın gerek husumet yokluğu ile usulden gerekse de esastan reddine, davanın … Şirketine ihbarına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi 30/12/2021 tarih … Esas … Karar sayılı gerekçeli kararında özetle; “İşbu dava; icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
Tüm dosya kapsamı ile davacının davalı aleyhine Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile 28/11/2018 tarihinde asıl alacak ve ferileri ile birlikte toplam 43.851,83 TL üzerinden icra takibi başlattığı, ödeme emrinin davalıya usulüne uygun tebliğ edildiği, davalının yasal itiraz süresi içinde itiraz dilekçesi ile borca itiraz etmesi üzerine icra takibinin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, ilgili icra takibinin, vaki haksız itirazların kaldırılarak takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde; davacı taraf her ne kadar açmış olduğu davada hasar bedelini istemekte ise de, olayda kazaya karışan birçok başka aracın mevcut olduğunu, müvekkil şirketçe yol çalışması sırasında gerekli tüm önlemlerin alındığını ve gerekli trafik ve işaret levhalarının yolda çalışma olduğunu belirtir şekilde düzenlendiğini, burada kusurlu olan asıl tarafların, kazaya karışan birden çok sayıdaki araç sahipleri olduğunu, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Konya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas, … karar sayılı hükmü ile görevsizlik kararı verilerek dosya mahkememize tevzi edilmiştir.
Tarafların kusur durumunun tespiti için keşif icra edilmiş, 11/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda neticeten, ”kaza mahallinde yol çalışması yapan … İnşaat yetkilisi …’ın kazanın oluşumunda kural ihlalinin olmadığı” tespit edilmiştir. Davacı vekilinin kusur raporunun itirazlarının değerlendirilmesi için dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilmiş ve 25/10/2021 tarihli EK raporun, kök rapor ile benzer mahiyette davalının dava konusu kazanın oluşumunda herhangi bir kural ihlalinin olmadığı tespit edilmiş olup, ayrıntılı gerekçeli olay görgüsü ve Konya … Ağır Ceza Mahkemesinin … esas, … karar sayılı ceza yargılamasının yapıldığı, dosya kapsamında düzenlettirilen kusur bilirkişi raporları ile çelişki içermeyen rapor mahkememizce yargılamaya esas alınmıştır.
Tüm dosya muhtevası birlikte değerlendirildiğinde; davalı firma yetkilisi veya çalışanlarının dava konusu kazanın gerçekleşmesinde herhangi bir kusurunun olmadığı anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddine karar verilerek;
Davacının davasının REDDİNE” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili sunduğu istinaf dilekçesinde özetle; dava içerisinde aydınlatılması gereken hususların yeterince araştırılmadığını, alınan bilirkişi raporunun hukuki dayanaklardan yoksun olduğunu, bu sebeple davanın reddine dair verilen kararın hatalı olup bozulmasının gerektiğini, kabul manasına gelmemesi kaydıyla dava talebinin tamamen reddine karar verilmesi halinde davalı yararına avukatlık asgari ücret tarifesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin gerektiğini, davalı yüklenici firma … – … Trafik İşaretleri Ve İş Güvenliği’nin müvekkil şirket sigortalısının zararın yaşanmasında kusurunun bulunduğunu, yargılama esnasında hesaplanan kusur oranının hatalı olup hukuki gerekçelerden ve somut verilerden yoksun olduğunu, yine davalı lehine verilen vekalet ücretinin hesaplamasının hatalı olduğunu, maktu vekalet ücreti hesaplanması gerekirken nispi vekalet ücretine hükmedilmesi, davayı aydınlatmaya yetmeyen, mesnetsiz bilirkişi raporları sonucunda davanın reddine dair, açıkça yasa ve usul hükümlerine, güncel yargı içtihatlarına aykırılık teşkil eden ilk derece mahkemesinin kararının bozularak kaldırılması gerektiğini, tüm bu nedenlerle Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasını, haksız olarak başlatılan icra takibine karşı taraflarına tehiri icra kararı verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Mahkemece verilen karar davacı yanca istinaf edilmiştir.
Dava, Türk Ticaret Kanununun TTK 1472 maddesi uyarınca kasko sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın rücuan tahsili amaçlı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Halefiyete dayalı rücu davası esas itibariyle sigortalının kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının onunu halefi olarak sigortacı tarafından açılması olduğundan, sigortalı ile ona zarar veren arasındaki yasal hükümlere göre görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. (Bkz. YARGITAY 17. Hukuk Dairesi 2016/12992 ESAS, 2017/6501 KARAR sayılı ilamı)
Türk Borçlar Kanunun 49.maddesinde, “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür”, yine aynı kanunun 50.maddesinde, “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır” denilmektedir.
Karayolları Trafik Kanunun 86/1 maddesinde, “İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur” denilmektedir.
Buna göre, olaya ilişkin düzenlenen tespit tutanağı, gerek ceza gerek diğer hukuk dosyasındaki ATK ve Karayolları Heyet Raporu, trafik bilirkişi raporunun birbirini teyit ettiği, benimsenen kusur durumunun dosya kapsamına ve oluşa uygun olduğu anlaşıldığından, buna yönelen davacı taraf itirazlarının reddine karar verilmiştir.
-Vekalet ücretine ilişkin itirazda;
Her ne kadar davanın reddi nedeniyle davalı lehine vekalet ücreti hak kazanılmış ise de, AAÜT 13 gereğince vekalet ücretinin maktu olması gerekirken nispi ücret takdir edilmesi hatalı olduğundan, buna yönelik davacı istinafının kabulü ile buna ilişkin hükmün kaldırılarak yeniden hüküm tesisi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; ilk derece mahkemesi kararın KALDIRILMASINA,
HMK.nın 353/1-b-2.maddesi gereğince YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
Davacının davasının REDDİNE,
İlk Derece Yargılaması Yönünden;
1-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 748.88 TL harçtan mahsubu ile fazladan alınan 668,18 TL harcın talep halinde davacıya iadesine.
2-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.
3-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 2019 yılı tarifesine göre iki saatlik görüşme nedeniyle taraf başına saati 330,00 TL den toplam 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
4-Davacı tarafın yapmış olduğu masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,
5-Davacılar tarafından yatırılıp kullanılmayan gider avansından artan kısmının, 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
İstinaf Yargılaması Yönünden;
6-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak alınan istinaf karar harcının talep halinde davacı tarafa iadesine,
7-Davacı tarafça yapılan 220,70 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
9-HMK’nın 359/3. fıkra gereği kararın tebliği ile 302/5. fıkrası gereği harç tahsil müzekkeresi yazılması ve tebliğ işlemlerinin İLK DERECE MAHKEMESİ tarafından yapılmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; (107.090,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi. 30/06/2022

Başkan

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Katip

e-imzalı

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.