Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/658 E. 2022/702 K. 25.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …
KARAR TARİHİ : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 30/12/2021
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACI : … SİGORTA A.Ş. …
VEKİLLERİ : Av. … –
[…] UETS
: Av. … – […]
DAVALI : … GÜVENLİK HİZMETLERİ LİMİTED ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. … –
[…] UETS
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : …
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 28/03/2022
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; Müvekkili şirketin sigortalısı olan … … – … Har. Müh. Yaz. Dan. Bilg. Et Süt Hay. Tar. Gıda San. Tic. A.Ş. – … İnş. Altyapı San. ve Tic. Ltd. Şti. ortaklığına ait davalı … Ltd. Şti.’nin de 24 saat güvenlik hizmetlerini sağladığı inşaat sahasında 24.04.2017 tarihinde kablo hırsızlığı olayı neticesinde yapılan incelemeler ve alınan ekspertiz raporu neticesinde müvekkili şirketin sigortalısına 13.03.2018 tarihinde 103.661,35 TL ödemek zorunda kaldığını, davalı şirketin sigortalı inşaat sahasının 24 saat boyunca korunması için güvenlik sözleşmesi imzaladıklarını ve sözkonusu alanın güvenliğini sağlamayı taahhüt ettiğini, ancak bu hizmeti yerine getiremediğini, müvekkilinin sigortalısına ödemiş olduğu bedelin iadesine ilişkin olarak davalı şirket aleyhine Konya …icra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosya üzerinden icra takibine başlandığını, ancak davalının haksız itirazı üzerine de takibin durdurulduğunu belirterek; davalının haksız ve hukuka aykırı itirazının iptali ile takibinin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine, davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, mahkeme masrafı ve avukatlık ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesiyle özetle; Davacı şirketin sigortalısı olan dava dışı, … … S.A.-… Har. Müh. Yaz. Dan. Bil. Et Süt Hayv. Tar. Gıd.San.Tic. Aş.- … İnş. Altyapı San. ve Tic. Ltd, Şti. İş Ortaklığı Atık Su Arıtma Tesisinin Güvenlik hizmet işi satın alması ve 10 kişilik özel güvenlik kadrosu için … Valiliği Özel Güvenlik Komisyonuna başvurmuş, talepte bulunmuş ve komisyondan anılan güvenlik hizmeti için 10 kişilik özel güvenlik kadrosu ve özel güvenlik satın alma izni alındığını, davalı müvekkilinin, davacı şirketin sigortalısı olan dava dışı … … S.A.-… Har. Müh. Yaz. Dan. Bil. Et Süt Hayv. Tar. Gıd.San.Tic. Aş.- … İnş. Altyapı San. ve Tic. Ltd. Şti. İş Ortaklığı ile Atık Su Arıtma Tesisinin Güvenlik Hizmeti işi için sözleşme imzaladığını, 12.02.2016 tarihinde işe başladığını ve 31.03.2018 tarihine kadar sözleşmenin devam ettiğini, dava dışı iş ortaklı tarafından anılan güvenlik işi için 5 güvenlik personeli talep edildiğini ve toplam 5 kişi çalışacak şekilde işe başlanıldığını, vardiyaların gündüz 1, gece ise 2 güvenlik görevlisi olacak şekilde 24 saat esasına göre görevlendirme istenildiğini, müvekkili şirketin fizibilite raporu düzenlemek suretiyle eksik hususların giderilmesinden sonra söz konusu taleplerine yerine getirilebileceğinin bildirildiği, dava dışı şirketin bu eksikliklerin giderilmemesi nedeniyle mevcut şartlar ile güvenlik işlerinin devam ettiğini, ayrıca davalı müvekkili şirketçe 31.03 2016 tarihinde dava dışı ortaklığa yazılmış bir dilekçe ile güvenlik zafiyetlerinin giderilmesi ve güvenliğinin sağlanması istenen sorumluluk alanları için yer tesliminin yapılmasının istenildiğini, ancak müvekkilinin bu talebinin de dava dışı davacı sigortalısı olan ortaklık tarafından dikkate alındığını, davalı müvekkili şirketin vermiş olduğu hizmetin sözleşmeye uygun gerçekleştirildiğini, bu nedenle dava konusu olayda müvekkilinin hiçbir kusurunun bulunmadığını belirterek; haksız davanın reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk derece mahkemesinin kararı ile; “Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davacı sigorta şirketinin 24.04.2017 tarihli hırsızlık olayı nedeniyle sigortalısına 13.03.2018 tarihinde 103.661,35 TL tutarında sigorta tazminatı ödemesi yaptığı, dava dışı sigortalı ile davalı arasında güvenlik sözleşmesi imzalandığı, birbirini teyit eden bilirkişi kurulu raporları ile davaya konu hırsızlık olayının oluşmasında davalının % 10 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, bilirkişi raporlarındaki bu tespitin Mahkememizce de kabul edilmesi karşısında davacının davalıdan rücuen talep edebileceği asıl alacak tutarının (103.661,35×10/100=) 10.366,13 TL olduğu, davacının ödeme yaptığı tarihten itibaren faiz isteminde de bulunabileceği, diğer ifadeyle davalının ödeme tarihinde temerrüde düştüğü, bu kapsamda davacının takip tarihi itibariyle talep edebileceği işlemiş faiz tutarının (13.03.2018-25.07.2018 arası döneme ilişkin yasal faiz) 342,51 TL olduğu sonucuna varıldığından davalının takibe itirazının kısmen iptali ile takibin 10.366,13 TL asıl alacak ve 342,51 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 10.708,64 TL üzerinden devamına karar vermek gerekmiştir.
2004 sayılı İİK’nın 67/2. Maddesine göre; Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. Somut olayda alacağın likit olmaması nedeniyle davacının tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile Konya … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takibine davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 10.366,13 TL asıl alacak ve 342,51 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 10.708,64 TL alacağın davalıdan tahsili yönüyle devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının tazminat isteminin reddine,” şeklinde hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dosyadan ilk alınan 25.12.2020 tarihli bilirkişi raporunda dosyadaki belgeler ve olayların tamamen yanlış yorumlandığını, davalı taraf asli kusurlu olmasına rağmen tali kusurlu gösterilerek hataya düşüldüğünü, raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, müvekkili şirketin sigortalısına ait şantiye sahasının güvenliğinden sorumlu davalı firmanın meydana gelen hırsızlık olayından %100 sorumlu olduğunu, tüm bu nedenlerle Yerel Mahkeme tarafından verilen kararın kaldırılmasını, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi ve gerçek kusur oranının tespiti için dosyanın İstanbul’a gönderilerek alanında uzman bir bilirkişi heyetinden yeni bir rapor alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin sözleşmenin zayıf tarafı olup dava dışı sigortalıya elinden gelen en iyi hizmeti vermeye çalıştığını, dava dışı sigortalıya güvenlik önlemlerinin alınmasına ilişkin uyarıların defaatle yapıldığını, daha fazla güvenlik görevlisine ihtiyaç olduğu sözlü olarak beyan edilmişse de dava dışı sigortalının masraftan kaçtığını, müvekkilinin sözleşmeye uymak zorunda olup ancak kendisine sağlanan imkanlar dahilinde hizmet verebileceğinin ve sözleşme tehdidi altında olup zayıf tarafta yer aldığının dikkate alınması gerektiğini, üzerine düşen sorumlulukları yerine getiren müvekkiline %10 dahi olsa kusur izafe edilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkilinin yaşanan olayda hiçbir kusuru olmadığını, kusurun tamamının davacı sigortalısında olup davanın tamamen reddi gerekirken kısmen kabule karar verilmesinin hatalı olduğunu, tüm bu nedenlerle Yerel Mahkemece verilen kararın istinaf incelemesi neticesinde bozularak/kaldırılarak davanın tamamen reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Dava, sigorta poliçesi ile sigorta örtüsü altına işyerinde meydana gelen hırsızlık sonucu davacı sigorta şirketi tarafından ödenen hasar tutarının, davalıdan rücuen tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık, davalı güvenlik şirketi yönünden belirlenen kusur oranının isabetli olup olmadığı, dava dışı sigortalının olayda kusurunun olup olmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olup olmadığı noktasında toplanmıştır.
İDM tarafından alınan her iki raporda da dava dışı şirketin %90 davalı şirketin ise %10 oranında kusurlu olduğunu rapor edildiği ancak tarafları olan yine aynı inşaat sahsında ki hırsızlık nedeni ile Konya …ATM nin … E sayılı dosyasında alınan raporda aynı gerekçelerle davalı şirkete % 30 kusur verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkeme tarafından olayların aynı olmadığı gerekçesi ile raporlar arası çelişki giderilmeden dava dışı şirketin %90 davalı şirketin ise %10 oranında kusurlu olduğunu kabul edilerek karar verilmesi yerinde değildir. Hırsızlık olayı aynı olmasa da aynı inşaat sahasından yapılan hırsızlık olayına ilişkin farklı kusur oralarının belirlenmesi hatalı olup raporlar arası çelişkinin giderilmesi için 5 ‘li bilirkişi heyetinden rapor alınarak karar verilmesi gerektiğinden taraf vekillerinin itirazının kabulü gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin istinaf talebinin HMK.nın 353/1.a.6.maddesi gereğince kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılması için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kabulü ile; ilk derece mahkemesi kararının HMK.nın 353/1-a.6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Yeniden yargılama yapılması için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf eden taraflarca yatırılan, başvurma harçları dışında kalan, istinaf karar harçlarının talep halinde taraflara iadesine,
4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yasa yoluna başvuranlar tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Karar tebliği ve harç işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
7-Konya …İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasına … Sigorta Anonim Şirketi tarafından yatırılan 16.250.00 TL tutarlı teminatın İİK 36/5 maddesi gereğince talep halinde ilgilisine iadesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK m.353 uyarınca KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 28/03/2022


Başkan

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Katip

e-imzalı

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.