Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/543 E. 2022/602 K. 18.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM . HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :
KARAR TARİHİ : 18/03/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/12/2018
NUMARASI : Esas Karar

DAVACILAR :

VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :
:

VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 18/03/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 21/03/2022
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 13/08/2015 günü sürücü …’ın sevk ve idaresindeki diğer davalılardan …’e ait diğer davalı tarafından sigortalanan …. plakalı aracın davacıların murisine çarparak ölümüne sebebiyet verdiğini, Konya ..Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında ceza davası açılmış olduğunu, açılan davada kusurun kesinleştiğini, trafik kazasında eş ve babalarını kaybeden davacıların 6100 sayılı yasanın 107. Maddesi uyarınca destekten yoksun kalma tazminatları belirlenerek eşi … için 3.000,00 TL kızları için ayrı ayrı 1.000,00’er TL olmak üzere toplam 8.000,00 TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsilini ve müvekkilerinden murisin eşi için 15.000,00 TL ve kızları için ayrı ayrı 5.000,00’er TL olmak üzere toplam 40.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketi hariç diğer davalılardan tahsilini talep etmiş, duruşmada da bu beyanını tekrar etmiştir.
Davalılar … ve …’e usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde delillerini bildirmemiş olması nedeniyle davacı tarafın delil bildirmesine muvafakatinin olmadığını, müvekkili aleyhine açılan davanın hukuka aykırı olması, hukuki dayanaktan yoksun olması sebebiyle davanın reddini yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı …’ne usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının müvekkil şirketin yargı çevresinde bulunduğu İstanbul Anadolu Mahkemelerinde açılması gerektiğini belirterek yetki itirazında bulunduklarını, … plakalı aracın Zorunlu Mali Trafik Sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, davadan önce yapılan başvuru üzerine hasar dosyası açıldığını ve …’ın vefat etmesi sebebiyle davacı taraflara 36.421,00 TL destekten yoksunluk zararının 15/10/2015 tarihinde ödendiğini,müvekkil şirketin sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, davacı tarafın kusur ve zararını ispat etmesi gerektiğini bu sebeplerle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk derece mahkemesinin kararı ile; “Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;davacıların davalılardan ….’ın sevk ve idaresindeki diğer davalılardan ….’e ait diğer davalı tarafından sigortalanan aracın davacılardan …’ın eşi diğer davacıların babaları olan …’a çarparak ölümüne sebebiyet verdiğinden bahisle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talebinde bulundukları, alınan Adli Tıp Kurumu raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davalı …’ın %40 davacılarının murisinin ise %60 oranında kusurlu olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından davacı …’a 15/10/2015 tarihinde 36.421,00 TL ödeme yapıldığı, alınan bilirkişi raporuna göre ödeme tarihindeki verilere göre davacının zararının karşılandığı anlaşıldığından Yargıtay … Hukuk Dairesinin 23/11/2017 tarih … Esas … karar nolu ilamında da belirtildiği gibi davacı …’ın destekten yoksun kalma tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş, diğer davacıların destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin incelenmesinde Yargıtay …. Hukuk Dairesinin 08/06/2016 tarih …. Esas, … Karar ve Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/9803 esas 2017/12291 karar sayılı ilamında da belirtildiği gibi, Borçlar Kanunu’nun 45. maddesinde sözü geçen destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi değil, eylemli bir durumu hedef tutar ve ne hısımlığa ne de yasanın nafaka hakkındaki hükümlerine dayandığı, sadece eylemli ve düzenli olarak geçimini kısmen veya tamamen sağlayacak şekilde yardım eden ve olayların olağan akışına göre eğer ölüm vuku bulmasaydı, az çok yakın bir gelecekte de bu yardımı sağlayacak olan kimsenin destek sayılacağı,Yargıtayın yerleşik içtihatlarında kabul gören uygulamaya göre normal şartlarda erkek çocuklar 18, kız çocukları 22 yaşına kadar destek tazminatı alabilecekleri,çocukların yüksek okul okuyor olması ya da okuması ihtimali varsa 25 yaşına kadar destek alabilecekleri (Yargıtay HGK 10/06/2015 tarih 2013/17-2343 esas 2015/1534 karar, 17. HD. 09/04/2015 tarih 2013/17627 esas 2015/5572 karar, 21. HD. 10/12/2013 tarih 2013/17221 esas 2013/23524 karar, 4. HD. 24/01/2011 tarih 2010/1818 esas 2011/512 karar sayılı ilamları) davacıların 22 yaşından büyük oldukları davacılardan …’ın evli olduğu, murisin devamlı olarak kendilerine destek olduğunu ispat edemedikleri anlaşıldığından bu davacıların destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin reddine karar vermek gerekmiş, davacıların manevi tazminat taleplerinin incelenmesinde, olayın oluş biçimi, kusur durumları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, manevi tazminatın ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanması amacı da olmadığı gözönüne alınarak takdiren davacı …için 6.000,00 TL, diğer davacılar …., …., …., …. ve …. için 2.000,00’er TL olmak üzere toplam 16.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 13/08/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …. ve …. müştereken ve müteselsilen alınarak yukarıda belirtilen miktarlarda davacılara verilmesine, davacıların fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.” şeklinde davacıların destekten yoksun kalma tazminat davalarının reddine, davacıların manevi tazminat davalarının kısmen kabul kısmen reddi ile davacı …. için 6.000,00 TL diğer davacılar …., …, …, …. ve … için 2.000,00’er TL olmak üzere toplam 16.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 13/08/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …. ve ….müştereken ve müteselsilen alınarak yukarıda belirtilen miktarlarda davacılara verilmesine, davacıların manevi tazminat yönünden fazlaya ilişkin taleplerinin reddine dair hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalılar …. ve … vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, usulüne uygun açılmış bir davanın ve davayı ispata yarar bir delilin sunulmadığını, tazminatın zenginleşme aracı olmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kısmen de olsa kabulüne karar verilmesinde hukuka uyar bir yanın bulunmadığını beyan ederek Yerel Mahkemece verilen kararın ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle, Yerel Mahkemece verilen kararın yasaya ve hakkaniyete aykırı olduğunu, Yerel Mahkemece hükmedilen miktarın hakkaniyet ve manevi tazminat amacı ile örtüşmeyen bir karar olduğunu beyan ederek Yerel Mahkemece verilen kararın ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Manevi tazminat miktarının azlığı veya çokluğuna yönelik taraf vekillerinin istinaf itirazında;
Davacılar vekili mahkeme tarafından hükmedilen manevi tazminat miktarlarının düşük olduğunu belirterek daha yüksek oranda manevi tazminata hükmedilmesini, davalı vekili ise davacılar lehine hükmedilen manevi tazminatların hakkaniyete aykırı olduğunu ve yüksek oranda belirlendiği iddiasına dayalı olarak istinaf ettikleri anlaşılmaktadır.
Manevi tazminat, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56.maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükme göre,Manevi zarar; mutlak hak olan ve dolayısıyla herkese karşı korunmuş bulunan kişilik haklarının kapsamına giren değerlerden birisinin ihlali ile doğar. Şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namı ile bir miktar para ödenmesini talep edebilir. Şahsi menfaatleri ihlal edilen kimseye ihlalin ve kusurun özel ağırlığının haklı kılması halinde hakimin manevi tazminat olarak verilmesine hükmedeceği para miktarının belirlenmesinde hakkaniyet gözetilmelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hak ve nisfetle hüküm vereceği Medeni Kanun’un 4. maddesinde belirtilmiştir. Ödettirilecek para miktarı ise aslında ne tazminat, ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını amaç edinmediği gibi kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine olarak zarara uğrayanda bir huzur duygusunu doğurmaktır. Aynı zamanda ruhi ızdırabın dindirilmesini amaç edindiğinden tazminata benzer bir fonksiyonu da vardır. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hâkim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hâkimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Somut olaya gelince,
tarafların kusur durumu, ölenin yaşı, müteveffanın %60, davalının %40 kusurlu olması, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumlarına ve olayın oluş şekli dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatların az olduğu,
Davacı eş için 12.000 TL, müteveffanın çocukları için de ayrı ayrı 4.000’er TL manevi tazminat takdirinin dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun düşeceği değerlendirilip, bu halde davacılar vekilinin manevi tazminatın miktarına yönelik istinaf talebinin yerinde olduğu, davalı vekilinin tüm istinaf taleplerinin yerinde olmadığı anlaşılmakla;
HMK’nin 355. maddesinde, “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir.” 353. maddesinde, “ (1) Ön inceleme sonunda dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılırsa; … b) Aşağıdaki durumlarda davanın esasıyla ilgili olarak; 1)…, 2) Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında, … duruşma yapılmadan karar verilir.” düzenlemelerini içermektedir.
Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, ilk derece mahkemesinin kararında manevi tazminatın az taktir edilmesi, dışında HMK’nın 355. maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden başkaca herhangi bir yanlışlığın da bulunmadığı gözetilerek davacılar vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen gerekçeler doğrultusunda kabulüne, davalı vekilinin başvurusunun reddi ile incelenen kararın HMK’nin 353/1-b maddesinin (2) numaralı alt bendi uyarınca düzeltilmek üzere kaldırılması ve yeniden hüküm tesis edilmesine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davalılar …. ve …. vekilinin istinaf başvurusunun REDDİ ile,
Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen gerekçeler doğrultusunda kabulü ile incelenen kararın HMK’nin 353/1-b maddesinin (2) numaralı alt bendi uyarınca düzeltilmek üzere KALDIRILMASI VE DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMAK suretiyle;
1-Davacıların destekten yoksun kalma tazminat davalarının REDDİNE,
Davacıların manevi tazminat davalarının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE
Davacı … için 12.000,00 TL diğer davacılar …, …. , …. , …. ve …. için 4.000,00’er TL olmak üzere toplam 32.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 13/08/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …. ve …. müştereken ve müteselsilen alınarak yukarıda belirtilen miktarlarda DAVACILARA VERİLMESİNE,
Davacıların manevi tazminat yönünden fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
İlk Derece Yargılaması Yönünden;
2-Alınması gereken 2.185,92 TL harçtan peşin alınan 163,95 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.021,97 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına, davacılar tarafından peşin harç olarak yatırılan 163,95 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
3-Davalı sigorta şirketi için yapılan yargılama giderleri düşüldükten sonra kabul ve red oranına göre davacılar tarafından yapılan 36,00 TL ilk masraf, 350,00 bilirkişi ücreti gideri, adli tıp fatura ücreti 310,00 TL ve 273,70 TL yazışma ve tebligat gideri olmak üzere toplam 969,70 TL yargılama giderininden 645,82 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalılara verilmesine, bakiyesinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı …. yönünden reddedilen destekten yoksun kalma tazminatı üzerinden belirlenen 3.000,00 TL vekalet ücretinin davacı … alınarak davalılara verilmesine,
6-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı … yönünden reddedilen destekten yoksun kalma tazminatı üzerinden belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalılara verilmesine,
7-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı …. yönünden reddedilen destekten yoksun kalma tazminatı üzerinden belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …. alınarak davalılara verilmesine,
8-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı …. yönünden reddedilen destekten yoksun kalma tazminatı üzerinden belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı ….’dan alınarak davalılara verilmesine,
9-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı …. yönünden reddedilen destekten yoksun kalma tazminatı üzerinden belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı ….’den alınarak davalılara verilmesine,
10-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı …. yönünden reddedilen destekten yoksun kalma tazminatı üzerinden belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …. alınarak davalılara verilmesine,
11-Davacı …. kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hükmedilen manevi tazminat üzerinden belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılar …. ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ….’a verilmesine,
12-Davacı …. kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hükmedilen manevi tazminat üzerinden belirlenen 4.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar …. ve ….’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ….’ye verilmesine,
13-Davacı …. kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hükmedilen manevi tazminat üzerinden belirlenen 4.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar …. ve ….’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ….’a verilmesine,
14-Davacı …. kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hükmedilen manevi tazminat üzerinden belirlenen 4.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve ….’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’a verilmesine,
15-Davacı …. kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hükmedilen manevi tazminat üzerinden belirlenen 4.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar …. ve ….’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ….’e verilmesine,
16-Davacı …. kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hükmedilen manevi tazminat üzerinden belirlenen 4.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar …. ve ….’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ….’a verilmesine,
17-Davalılar …. ve …. kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı …. yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden belirlenen 3.000,00 TL vekalet ücretinin davacı ….’dan alınarak bu davalılara verilmesine,
18-Davalılar …. ve … kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı … yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı ….’den alınarak bu davalılara verilmesine,
19-Davalılar … ve … kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı … yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak bu davalılara verilmesine,
20-Davalılar … ve … kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı …. yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak bu davalılara verilmesine,
21-Davalılar … ve … kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı … yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …den alınarak bu davalılara verilmesine,
22-Davalılar … ve … kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı …. yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı ….’dan alınarak bu davalılara verilmesine,
23-Davacılar tarafından yatırılan ve dosyada bakiye fazla kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
İstinaf Yargılaması Yönünden;
24-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak alınan istinaf karar harcının talep halinde davacı tarafa iadesine,
25-Davalı … ve … tarafından alınması gereken 1.092,96 TL harçtan peşin alınan 163,95 TL harcın mahsubu ile bakiye 929,01 TL harcın bu davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
26-Davalılar …. ve … tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
27-Davacı tarafça yapılan 972,60 TL istinaf başvuru gideri ile 35,50 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 1.008,10 TL yargılama giderinin davalılar …. ve ….’dan tahsili ile davacıya ödenmesine,
28-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda; maddi tazminat yönünden; HMK’nun 361 maddesi gereğince kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren İKİ HAFTA içinde temyiz yolu açık olmak üzere, manevi tazminat yönünden; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; (107.090,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi. 21/03/2022

Başkan Üye Üye Katip

E imza E imza E imza E imza

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.