Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/440 E. 2022/962 K. 20.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
.. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :
KARAR TARİHİ : 20/04/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 24/11/2021
NUMARASI : …. Esas …. Karar

DAVACI :

VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 20/04/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 20/04/2022

Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 10.04.2017 günü müteveffa sürücü …., sevk ve idaresindeki bulunan …. plaka sayılı araç ile …. Caddesini takiben, Aksaray Köprülü Kavşağı istikametinden Havaalanı istikametine seyri esnasında; …. Belediyesinin yol çalısması yaptığı ve işleteni olduğu, dava dışı sürücü ….’ın sevk ve idaresindeki …. plakalı araç ile çarpışması sonucu ölümlü ve maddi kaza meydana geldiğini, Kaza Tespit Tutanağına göre: kazanın meydana gelmesinde, dava dışı sürücü ….’ın ve yol üzerinde çizgi çalışması yapan kuruluşun, yolda bilgilendirme bulundurmadığından 2918 sayılı KTK’nun 13. Maddesini ihlal ettiğinden kusurlu bulunduğunu, Her ne kadar kaza tespit tutanağında sürücü ….’e kusur atfedilmiş olduğunu fakat bu kusuru kabul etmediklerini, …. Belediyesi’nin %100 oranında kusurlu olduğunu, mahrumiyet beledi talepleri bulunduğunu, müvekkilinin yaklaşık 40 km hızla ilerlediğini, müvekkilinin kaza neticesinde aracının perte çıktığını ve kullanamadığını, bu süreçte aracı kullanamadığını, bu nedenlerle mahrumiyet kaynaklı tazminat talepleri de olduğunu, mahrumiyet bedeli olarak nitelendirilen zararın Büyüksehir Belediyesi tarafından giderilmesini talep etme ettiklerini, bilirkişi incelemesi ile müvekkiline ait …. plaka sayılı aracın tüm bakımlarının zamanında ve yetkili servisinde yaptırıldığını, kaza sürecine kadar aracın herhangi bir parçasının değişmediğini ve boyalı dahi olmadığını, fakat kaza sonucu müvekkiline ait aracın pert olduğunu, … hasar dosya numarası ile hasar dosyası açıldığını, kazaya ilişkin olarak da Konya .. SHM nin …. Değişik iş sayılı dosyası ile tespit talebinde bulunduklarını, iş bu dosyanın celbini talep ettikleri, şimdi ise 100 TL hasar bedeli, 100 TL mahrumiyet bedeli olmak üzere toplam 200 TL nin davalılardan müştereken tahsili ile müvekkiline verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Davalı …. Belediyesi vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin aracını kullanan şirket sahibinini müvekkili belediyeye ait araca arkadan çapmak suretiyle 22 metre sürüklendiği trafik kazasında vefat ettiğini, müvekkili belediyenin çalışma yaptığı esnada uyarı, bayrak ve levhanın bulunduğunu, davacı yanın ise bu hususları dikkate almadan trafikte seyir halinde olduğunu, araç mahrumiyet hesabı yapılırken davacı yanın kusur durumunun da dikkate alınması gerektiğini, açılan davanın reddini talep ettikleri görülmüştür.
Davalı …. Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet poliçesi ile sigortalanan …. plaka sayılı aracın 10.04.2017 tarihinde karıştığı trafik kazasının oluşumunda kusurlu olarak yer aldığı iddia olunduğunu, fakat aracın söz konusu poliçe teminatı altına alındığını, müvekkili şirketin, 2918 sayılı kanuna göre, işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitleri dahilinde teminle mükellef olup, işletenin sorumluluğunun bulunmadığı hallerde, Müvekkil Şirketin sorumluluğundan bahsedilmesi mümkün olmayacağını, bu nedenlerle yargılamaya konu kazaya karışan araçların ve şahısların kusur dağılımına ilişkin olan maddi gerçeğin, ATK gibi bir kurumdan rapor tanzim ettirilmek kaydıyla karar verilmesi gerektiğini, ayrıca davacı tarafın talepte bulunmuş olduğu hasar bedelini, kazanç kaybı poliçe teminatları dışında olduğunu, açılan davanın reddini talep ettikleri görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi 24/11/2021 tarih …. Esas …. Karar sayılı gerekçeli kararında özetle; “Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı vekili davalılar aleyhine Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davası açmış, davalılar yasal süresi içerisinde cevap dilekçelerini ibraz etmişlerdir.
Konunun 6098 sayılı TBK.49.maddesi ve KTK.85. ve devam eden maddelerinde düzenlendiği TBK.49/1. maddesinde; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde, KTK.85. maddesinde;”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar………….İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” şeklinde, KTK’nun 86/1.maddesinde;”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” şeklinde, KTK’nun 91/1.maddesinde;”İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde, KTK’nun 92.maddesinde; “Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler, b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler, c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler, d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar, f) Manevi tazminata ilişkin talepler. g) (Ek bent: 14/04/2016-6704 S.K. 4. mad.) Hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri, h) (Ek bent: 14/04/2016-6704 S.K. 4. mad.) İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri, i) (Ek bent: 14/04/2016-6704 S.K. 4. mad.) Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.” şeklinde, KTK’nun 97.maddesinde; “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” şeklinde, KTK’nun 99.maddesinde;”Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar. ” şeklinde düzenlemeler yapıldığı, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceğinin düzenlendiği görülmüştür.
10.04.2017 günü sürücü …., sevk ve idaresindeki bulunan …. plaka sayılı aracın … Caddesini takiben, …. Belediyesinin yol çalısması yaptığı ve işleteni olduğu, dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki …. plakalı araç ile çarpışması sonucu ölümlü ve maddi kaza meydana geldiği, kazaya karışan aracın davalı sigorta şirketi tarafından sigortalandığı görülmüştür.
Mahkememiz dosyasına İstanbul .. ATM aracılığıyla kazandırılan ve çelişkiyi giderir nitelikte olan rapora göre; Sürücü ….’in %100 oranında asli ve tamamen kusurlu olduğu, davalılara yüklenebilecek bir kusurun bulunmadığının bildirildiği görülmüştür.
Konu ile alakalı olarak;
Haksız fiilin şartları
Yasal düzenlemede haksız fiilin tanımı olmamakla birlikte, doktrinde; haksız fiil hukuka aykırı zarar verici eylem olarak nitelendirilmektedir, TBK 49’un kısaca şartları:
1-Hukuka aykırı eylemin olması,
2- Zararın olması,
3- Kusurun olması,
4- Uygun illiyet bağının olması durumunda mezkur dört(4) şartın varlığı halinde ortada bir haksız fiil vardır.
Mahkememiz dosyasının ayrıntılı incelenmesi neticesinde ….’in %100 oranında kusurlu olduğu, davalıların ise sorumlu olduğuna ilişkin bir durumun olmadığı anlaşılmakla davacının davalılar aleyhine açtığı tazminat davasının reddine dair mahkememizde oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiş ve;
Davacının, davalılar aleyhine açtığı tazminat davasının REDDİNE” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili sunduğu istinaf dilekçesinde özetle; davacı müvekkilin zararının giderilmesi amacıyla açtıkları davada taraflarına atfedilmiş olan kusur oranının yerel mahkeme tarafından hukuka ve hakkaniyete aykırı olarak verildiğini, davalı Büyükşehir Belediye Başkanlığı ‘nın meydana gelen olayda kusurunun bulunduğu çok açık iken mahkemece verilen kararda kusurlu bulunmaması, müteveffa sürücü ….’e %100 oranında kusur atfedilmesinin açıkça hukuka ve kanuna aykırı olduğunu, tüm bu nedenlerle Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 30/11/2021 tarih …. Esas …. Karar sayılı ilamının kaldırılmasına, davanın itirazları doğrultusunda incelenerek taleplerinin kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Mahkemece verilen karar, davacı tarafından istinaf edilmiştir.
Dava, trafik kazası nedeniyle hasar tazminatğ talebine ilişkindir.
Türk Borçlar Kanunun 49.maddesinde, “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür”, yine aynı kanunun 50.maddesinde, “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır” denilmektedir.
Yine aynı kanunun, 50. Maddesinde, “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır” hükmüne yer verilmiştir.
Karayolları Trafik Kanunun 86/1 maddesinde, “İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur” denilmektedir.
Olaya ilişkin trafik tespit tutanağı, incelemeye konu mahkeme dosyasında ATK raporu, diğer dosyada alınan Karayolları Heyeti raporu ile bu raporlar arasındaki çelişkiyi giderin İTÜ uzman bilirkişi heyetinin kusur raporları, tüm dosya kapsamındaki deliller nazara alınarak, davacının tamamen kusurlu olup davalı tarafın kusursuz olduğunun belirlenmiş olmasının, kazanın oluş şekline ve dosya kapsamına uygun olmasına; çelişkileri gideren, ayrıntılı, gerekçeli, hükme elverişli İTÜ raporunun hükme esas alınmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı tarafın itirazlarının yerinde olmadığı anlaşılmakla, davacı vekillerinin buna yönelik itirazlarının reddine karar verilmiştir.
Bu halde, kamu düzeni ve istinaf sebepleri çerçevesinde; dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön ile kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına; dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereği ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı tarafından yatırılan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Karar tebliği ve harç işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; (107.090,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.20/04/2022

Başkan

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Katip

e-imzalı

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.