Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/30 E. 2022/532 K. 10.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :…
KARAR NO : …
KARAR TARİHİ : 10/03/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :…
ÜYE :…
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/10/2021
NUMARASI :… Esas … Karar

DAVACI :…Anonim Şirketi – (Konya Selçuk Vergi Dairesi No:…)
VEKİLLERİ :Av. …
DAVALI : Hasımsız
MÜDAHİLLER :1-…(T.C. Kimlik No…)
VEKİLLERİ :Av….
2-… (T.C. Kimlik No…) –
VEKİLİ :Av. …
3-… (T.C. Kimlik No…) –
4-… Endüstri Ürünleri Yazılım Donanım Bilişim Sanayi Ticaret A.Ş.
VEKİLİ :Av. …
5-…Ticaret Ltd. Şti. (Temsilcisi:… (T.C….)
VEKİLİ :Av. …
6-… Bankası A.Ş.
VEKİLİ :Av. …
7-… Mak. Otom. San. Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ :Av….
8-… Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ :Av….
9-…Otomotiv San. ve Tic. A.Ş.
VEKİLİ :Av. …
10-… Endüstri ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ :Av. …
11-… Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ :Av….
12-… Endüstri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ :Av. …
13-… Hırdavat İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ :Av. T…
14-…Makina Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ :Av. …
15-… Fonu A.Ş.
VEKİLİ :Av. …
16-… Elektrik Dağıtım A.Ş.
17-… Elektrik Perakende Satış A.Ş.
VEKİLLERİ :Av. …
18-… Fren Sistemleri Sanayi Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ :Av….
19-… Makina Otomotiv San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ :Av. …
20-… Hırdavat Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ :Av. …
21-… Otomotiv Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ :Av. …
22-… Dış Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ :Av. …
23-… Bankası A.Ş.
VEKİLLERİ :Av. …
:24-… Bankası A.Ş.
VEKİLİ :Av. …
25-… Bankası A.Ş.
VEKİLİ :Av. …
26-… Otomotiv Endüstrisi İhracatçılar Birliği
VEKİLİ :Av….
27-… Otomotiv İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ :Av….
28…Petrol Ürünleri Tarım ve Hayvancılık Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ :Av. …
29-… – (T.C. Kimlik No…) –
VEKİLİ :Av….
30-… Motorlu Araçlar Sanayi ve Ticaret A.Ş. (… Motorlu Araçlar Ticaret San.Aş.)
VEKİLİ :Av. …
ASLİ MÜDAHİL/(LAR) :31-… Sanayi Ticaret Limited Şirketi – (Yetkilisi:… T.C. No:…) –
DAVA :KONKORDATO
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 10/03/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 10/03/2022
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili 10.06.2020 havale tarihli dilekçesiyle; Davacı şirketin borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemez duruma geldiğini, ödeme güçlüğüne düştüğünü ve konkordato ön projesinde yazıldığı şekilde borçlarını ödemek istediğini beyan ederek, 3 aylık konkordato geçici mühleti verilmesini ve gerekli tedbirlere hükmedilmesini dava ve talep etmiştir.
Müdahiller vekilleri tarafından da müdahale dilekçeleri ibraz edilmiş, bir kısım müdahiller tarafından konkordato davasının reddine karar verilmesi istenilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk derece mahkemesinin kararı ile; “Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; Konkordatoya ilişkin düzenlemelerin 2004 sayılı İİK’nun 285. ve devam eden maddelerinde düzenlendiği, 2004 sayılı İİK’nun 304/1. maddesinde; “Komiserin gerekçeli raporunu ve dosyayı tevdi alan mahkeme, konkordato hakkında karar vermek üzere yargılamaya başlar. Mahkeme, komiseri dinledikten sonra kısa bir zamanda ve her hâlde kesin mühlet içinde kararını vermek zorundadır. Karar vermek için tayin olunan duruşma günü, 288 inci madde uyarınca ilân edilir. İtiraz edenlerin, itiraz sebeplerini duruşma gününden en az üç gün önce yazılı olarak bildirmek kaydıyla duruşmada hazır bulunabilecekleri de ilâna yazılır.” şeklinde, 2004 sayılı İİK’nun 302/3. maddesinde; “Konkordato projesi;
a) Kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya
b) Kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini, aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılır.”
2004 s. İİK’nin 305. maddesine göre de, “302 nci madde uyarınca yapılan toplantıda ve iltihak süresi içinde verilen oylarla kabul edilen konkordato projesinin tasdiki aşağıdaki şartların gerçekleşmesine bağlıdır:
a) Adi konkordatoda teklif edilen tutarın, borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması; malvarlığının terki suretiyle konkordatoda paraya çevirme hâlinde elde edilen hasılat veya üçüncü kişi tarafından teklif edilen tutarın iflâs yoluyla tasfiye hâlinde elde edilebilecek bedelden fazla olacağının anlaşılması.
b) Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması (bu kapsamda mahkeme, borçlunun beklenen haklarının dikkate alınıp alınmayacağını ve alınacaksa ne oranda dikkate alınacağını da takdir eder).
c) Konkordato projesinin 302 nci maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması.
d) 206 ncı maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması (302 nci maddenin altıncı fıkrası kıyasen uygulanır).
e) Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması.
Mahkeme konkordato projesini yetersiz bulursa kendiliğinden veya talep üzerine gerekli gördüğü düzeltmenin yapılmasını isteyebilir.” şeklinde düzenlemeler yapıldığı,
Dosya kapsamına uygun görülerek hükme esas alınan konkordato komiserinin 18/10/2021 tarihli son raporunda da belirtildiği üzere, alacaklılar toplantısının yapıldığı, davacı tarafın konkordato projesinin oylamaya sunulduğu, nisabın değerlendirilmesinde 2004 sayılı İİK’nun 302. maddesindeki hususların gözetildiği, konkordato projesinin adi alacaklılar yönünden yasanın aradığı oranın üzerinde bir çoğunlukla kabul edildiği, 2004 sayılı İİK’nun 206/4. maddesinde yazılı 1. sıra (İşçilerin, iş ilişkisine dayanan ve iflâsın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflâs nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatları) alacaklar yönünden vadesi geçmiş alacak bulunmadığı ve davacının yeterli mal varlığı bulunduğundan teminat alınmasının gerekmediği belirlendiği, Konkordato projesinin adi alacaklılar yönünden yasada öngörülen oranın üzerinde bir çoğunlukla kabul edilmesi, projenin davacının mal varlığı ile uyumlu olması, 2004 sayılı İİK’nun 206/4. fıkrasında yazılı 1. sıra alacaklılar yönünden vadesi geçmiş alacağın bulunmaması ve teminat alınmasının gerekmemesi, konkordatonun tasdiki halinde alacaklıların eline geçecek miktarın iflas koşullarına göre daha fazla olacağı sonucuna varılması, konkordato yargılama giderleri ile son raporda belirtilen konkordato harcının da yatırıldığının görülmesi karşısında, 2004 sayılı İİK’nun 305. maddesindeki konkordatonun tasdiki şartlarının oluştuğu,
2004 sayılı İİK’nun 308/h maddesinde; “Adi konkordatoda borçlu, ön projede belirtmek suretiyle, alacaklı lehine rehin tesis edilmiş borçlarının yapılandırılmasını bu madde uyarınca talep eder.
Komiser, kesin mühlet içinde uygun göreceği zamanda bütün rehinli alacaklıları borçlunun anapara indirimi, faiz indirimi, vadelendirme veya diğer ödeme tekliflerini müzakere etmek üzere tebligat çıkartarak davet eder.
Müzakerede ve müzakereyi takip eden yedi günlük iltihak süresi içinde rehinli alacaklıların, alacak miktarı itibarıyla üçte ikiyi aşan çoğunluğu ile bir anlaşma hasıl olursa, komiser, imzalanan anlaşmaları tutanağa bağlar ve rehinli alacaklılarla anlaşma yapıldığını 302 nci madde uyarınca mahkemeye tevdi edeceği gerekçeli raporuna ayrı ve bağımsız bir başlık altında işler.
Borçlunun tekliflerinin alacak miktarı itibarıyla üçte ikiyi aşan çoğunlukla kabul edilmesi hâlinde, borçlu ile anlaşamayan rehinli alacaklı, konkordato talep tarihinden itibaren, taraflar arasındaki sözleşmede kararlaştırılan temerrüt öncesi faiz oranı uygulanmak suretiyle, diğer rehinli alacaklılarla yapılan anlaşmalardan en uzun vadelisine tabi olur. Bu husus ve anlaşmaya varılamayan rehinli alacaklılara borçlu tarafından yapılacak ödemelere ilişkin plan komiser tarafından tutanağa geçirilir ve komiserin 302 nci madde uyarınca mahkemeye tevdi edeceği gerekçeli rapora da işlenir.
Rehinli alacaklılarla bir anlaşmaya varılamamışsa, bu husus da komiserin gerekçeli raporuna işlenir.
Mahkeme, rehinli alacaklılarla yapılan anlaşmaları üçte iki oranına ulaşılıp ulaşılmadığı ve anlaşmaya varılamayan rehinli alacaklılar varsa bunlara uygulanacak ödeme planının bu maddede öngörülen şartlara uyup uymadığı bakımından kontrol ettikten sonra anlaşmaları ve ödeme planını, 305 inci ve 306 ncı maddeler uyarınca vereceği karara dahil eder.
302 nci madde uyarınca yapılacak alacaklılar toplantısı borçlunun konkordato projesini kabul etmezse, bu madde uyarınca anlaşma yapmış olan rehinli alacaklıların borçluyla akdetmiş bulundukları anlaşmalar ve anlaşma yapmamış olan rehinli alacaklılar için hazırlanmış olan ödeme planı geçerli hâle gelmez.
Yapılan anlaşmaya uygun olarak kendisine karşı ifada bulunulmayan her rehinli alacaklı tasdik kararını veren mahkemeye başvurarak o rehinli alacağa ilişkin anlaşmayı feshettirebilir. Ancak bu fesih sonucunda üçüncü fıkrada belirtilen üçte iki oranının altına düşüldüğü takdirde, borçlunun teklifini kabul etmeyip ödeme planına tabi tutulan rehinli alacaklılar bu planla bağlı olmaktan çıkar, borçlu ile anlaşmış olan rehinli alacaklılar ise anlaşmayı sona erdirebilir.
Bu madde münhasıran adi konkordatoda borçlunun, alacaklı lehine rehin tesis edilmiş borçlarının yapılandırılması teklifinde bulunması hâlinde uygulanır. 285 ilâ 309/l maddeleri, açıkça belirtilmedikçe rehinli alacaklılar hakkında uygulanmaz.” şeklinde düzenleme yapıldığı,
Rehinli alacaklılar yönünden yapılan incelemede de; ön projede rehinli alacaklılarla müzakerenin yer aldığı, konkordato komiserinin 18/10/2021 tarihli son raporu ile tespit edildiği üzere, tek bir rehinli alacaklı olan şirket ile de davacının uzlaşma sağlaması karşısında konkordato projesinin rehinli alacaklı yönünden de tasdikinin gerektiği sonucuna varıldığı,
Konkordato komiserinin son duruşmadaki beyanlarından; Kesin mühlet dönemi gerekçeli raporunun içeriğini aynen tekrar ettiğini, alacaklılar toplantısının usulüne uygun şekilde davacı şirket fabrikasında yapıldığını, davacı şirket ve yetkilisinin toplantıda hazır olduğunu, gerekli tutanakların düzenlendiğini, alacak talebinde bulunan herkese söz verilerek talebinin alındığını beyan ettiği,
Yargıtay 22. HD.nin 31.10.2017 gün ve 2017/8717 E. 2017/23581 K. ve Yargıtay 7. HD.nin 08/09/2015 gün ve 2015/17486 E. 2015/14188 K. sayılı ilamına göre, davaya müdahale halinde maktu olarak hem başvuru hem de peşin harcın yatırılması gerektiği, anlaşılmakla davanın kabulü ile konkordato projesinin hem adi alacaklar hem de rehinli alacaklar yönünden tasdikine ve eksik harç yatıran müdahillerden eksik harçların da tahsiline karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” şeklinde davanın kabulü ile; Konya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 54518 sicil numarasında kayıtlı ” …ANONİM ŞİRKETİ”nin konkordato projesinin tasdikine, tasdik edilen Konkordato Projesi gereğince; Kayıt altına alınmış adi alacak niteliğindeki borçları için; konkordato komiserinin son raporuna ekli ödeme planında (konkordato komiserinin 18/10/2021 tarihli son raporunun 21.sayfasında ekli “Konkordato Projesine Göre Adi Alacaklılar Ödeme Planı” başlıklı tabloda yazıldığı şekilde konkordato tasdik kararının bağlayıcı hale geldiği tarihinden itibaren ilk 12 ay ödemesiz, ilk taksidi 22/10/2022 tarihinden itibaren ödenmeye başlanmak üzere 1’er aylık vadelerde 48 eşit taksitte (toplam 48 ayda) her ayın 22. gününde (ayın 22. gününün resmi tatile gelmesi halinde takip eden ilk iş gününde) ilk yıl Anapara ve faiz, devam eden yıllarda ise ödenen borç miktarı düşülerek kalan anapara üzerinden hesaplanan %5 faiz de anapara ile birlikte davacı tarafından tamamen ödenmesine, kayıt altına alınmış, rehinli alacak niteliğindeki borçları için alacaklı … Fonu Aş. ile davacı arasında yapılmış olan anlaşmaya uygun olarak (konkordato komiserinin 18/10/2021 tarihli son raporunun 19.sayfasında ekli “Ödeme Planı” başlıklı tabloda yazıldığı şekilde davacı tarafından ödenmesine dair hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Müdahil …. vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacı şirketin konkordato talebinin iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu, davacı başvurusunda kesinleşmiş icra takibinden kaynaklı alacaklarını bildirmediklerini ancak müdahale dilekçesi sonrasında alacaklarının kayda alındığını, davacının başvuru aşamasında özellikle geçici mühlet kararı verilmesi öncesinde bu borcu bildirilmemesinin iyi niyetli davranmadığının bir göstergesi olduğunu, davacı şirketin alacaklılarını zarara uğratmak maksadı ile yaptığı başvuru sonrasında verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Müdahil … San ve Tic Ltd Şti vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dosya kapsamında konkordato komiseri tarafından İİK 302 maddesine uygun olarak 24/09/2021 tarihinde alacaklılar toplantısı yapılıp tutanak düzenlenmediğini, alacaklarının gerçek bedeli olarak kaydına ilişkin taleplerine dair işlem yapılmadığını ve Yerel Mahkemece 22/10/2021 tarihli duruşmada bu taleplerinin gerekçesiz şekilde reddedildiğini, adil yargılanma ve savunma haklarının kısıtlandığını, Yerel Mahkemece davanın aydınlatılmadığını, konkordato komiseri tarafından İİK 300. Maddeye aykırı şekilde alacaklarının 1.778.457,00 TL iken 1.315.711,24 TL olarak alacaklarının eksik kayıt ve kabul edilen komiser ve mahkeme kararı işleminin kaldırılarak alacaklarının tespiti ile kayıt ve kabulünün gerektiğini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, borçlarını ödeme güçlüğü içinde olduğunu ileri süren davacının İİK’nun 285 vd. maddeleri gereğince geçici ve kesin mühlet kararı verdikten sonra ileri sürdüğü vade konkordatosunun tasdiki istemine ilişkindir.
HMK’nun 355. Maddesi gereğince istinaf incelemesi istinafa başvuran tarafların dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlarda re’sen gözetilerek yapılmıştır.
A- ŞİRKET ALACAKLISI … VEKİLİNİN İSTİNAFININ İNCELENMESİ;
Somut dosyamızda istinafta buluna konkordato talep eden şirketin alacaklısıdır. İcra ve İflas Kanunu’nun “kanun yolları” başlıklı 308/a maddesinde itiraz eden alacaklılar için istinaf süresi tasdik kararının ilanından itibaren on gün olarak belirlenmiştir. İlk derece Mahkemesinin, talep eden şirketin konkordato projesinin tasdikine ilişkin kararı, İİK’nın 306/son maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 288. maddesi uyarınca, Basın İlan Kurumu resmi ilân portalında 01/11/2021 tarihinde, Ticaret Sicili Gazetesinde 28/10/2021 tarihinde ilan edilmiş; Yukarıda belirtilen itiraz eden alacaklı vekilince 23/11/2021 kayıt tarihinde istinaf yoluna başvurulmuştur. Adı geçen alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun Son ilan tarihi olan 01/11/2021 tarihine göre İİK’nın 308/a maddesindeki 10 günlük istinaf süresi içinde olmadığı anlaşılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle alacaklı … vekilinin istinaf dilekçesinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 346 ve 352/1-c düzenlemeleri uyarınca reddine karar vermek gerekmiştir.
B-ŞİRKET ALACAKLISI … SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ VEKİLİNİN İSTİNAFININ İNCELENMESİ;
Somut dosyamızda istinafta bulunan konkordato talep eden şirketin alacaklısıdır. İcra ve İflas Kanunu’nun “kanun yolları” başlıklı 308/a maddesinde itiraz eden alacaklılar için istinaf süresi tasdik kararının ilanından itibaren on gün olarak belirlenmiştir. İlk derece Mahkemesinin, talep eden şirketin konkordato projesinin tasdikine ilişkin kararı, İİK’nın 306/son maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 288. maddesi uyarınca, Basın İlan Kurumu resmi ilân portalında 01/11/2021 tarihinde, Ticaret Sicili Gazetesinde 28/10/2021 tarihinde ilan edilmiş; Yukarıda belirtilen itiraz eden alacaklı vekilince 07/11/2021 kayıt tarihinde istinaf yoluna başvurulmuştur. Adı geçen alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun Son ilan tarihi olan 01/11/2021 tarihine göre İİK’nın 308/a maddesindeki 10 günlük istinaf süresi içinde olduğu ayrıca Konkordatonun tasdiki kararları ancak toplantıda olumsuz oy kullanan ve tasdik duruşmasına kadar itirazlarını bildiren alacaklılar tarafından istinaf edilebilir (İİK m.308/a). Adı geçen alacaklı vekili konkordato projesinin onaylanması oylamasında ret oyu kullanmış, itirazlarını 30/09/2021 tarihinde dosyaya sunup son duruşmaya gelerek açıkça itiraz etmesi nedeniyle istinaf yasa yoluna başvurma hakkı bulunmaktadır. Bu kapsamında dosyanın istinaf incelenmesi gereğince ;
Konkordato bir borçlunun alacaklılarının kanunda öngörülen çoğunluğunun kabulüyle borçlarını belirli bir oranda ve/veya vadelerle ödemesini öngören, borçların yapılandırılmasını sağlayan bir cebri icra türüdür. Borçlu ile alacaklılar arasındaki bir çeşit sulh sözleşmesi niteliğinde olan konkordato, elinde olmayan nedenlerle işleri iyi gitmeyen ve mali durumu bozulmuş olan, dürüst borçluları korumak amacıyla getirilmiş bir müessesedir. Bu durumdaki bir borçlunun iflas etmesi, faaliyetlerinin tümüyle sona ermesine ve alacaklıların alacaklarını büyük oranda tahsil edememelerine neden olur. Borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu vade verilmek veya indirim yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir. İçinde bulunduğu mali koşullara göre borçluya borçlarını belirli bir oran veya vadeyle ödeme imkânı verilmesi hem borçlu bakımından ve hem de alacaklılar bakımından olumlu sonuçlar doğurur. Alacaklılar arasında eşitlik esasına dayalı bir ödeme sağlanır ve borçlu iktisadi faaliyetlerine devam eder. Böylece borçlu piyasadaki varlığını sürdürürken, piyasadaki istikrar ve istihdam imkânları da korunmuş olur.
Konkordatonun tasdikinin şartları, talep tarihinde yürürlükte bulunan İİK’nın mülga 297. ve 298. maddesi hükümlerinde sayılmış olup, buna göre yasada açıkça belirtilmese de öncelikle borçlunun dürüst olması, daha sonra, teklif olunan meblağın borçlunun kaynakları ile orantılı olması, konkordatonun 297/1. maddesi uyarınca alacaklıların yarısı ve alacakların üçte ikisini aşan çoğunlukla kabul edilmesi, borçlunun konkordato işlemlerinin yerine getirilmesi, alacakları kabul edilmiş olan imtiyazlı alacakların tamamen ödenmesi ve mühlet sırasında komiserin onayı ile akdedilmiş borçların ifasını sağlamak için yeterli teminatı göstermesi, konkordatonun tasdikinin gerektirdiği, yargılama masrafları ve ilam harçlarının tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması gerekir. (AYNI YÖNDE BAKINIZ YARGITAY 23 HK DAİRESİNİN 2019/3021 ESAS , 2020/292 KARAR SAYILI İLAMI)
Konkordato vade verilmesi, tenzilat yapılması ve bu ikisinin birlikte istendiği kombine/karma konkordato şeklinde olabilir. Borçlu bu seçenekleri değerlendirirken alacaklılar arasındaki eşitliği ya da en azından denkliği sağlayacak ve onların kabul oyunu alacak uygun bir kombinasyona ulaşmaya çalışacaktır.
Yukarıda belirttiğimiz tasdik için aranan koşulların dışında mahkemenin Yasa’nın öngördüğü birtakım ilkeleri de gözetmesi gerekir.
1-ANA PARA HARİÇ KALAN FAİZ TALEPLERİNDEN FERAĞAT ETMİŞ SAYILMALARINA İLİŞKİN OLARAK :
Konkordato talep eden şirketin konkordato projesi “şirketin konkordatoya tabi alacaklılara, alacaklarının tamamının FAİZSİZ olarak ödenmesi, alacaklıların FAİZ TALEPLERİNDEN VAZGEÇMİŞ olacaklar.” Şeklinde izah edilmiş,
Revize halinde ise, “ Konkordato tasdik tarihinden başlamak üzere ANAPARA üzerinden hesaplanacak yıllık % 5 faiz ödemesi” getirilmiştir.
Bunlardan ilki borçlu tarafından alacaklılardan birine konkordato projesinde öngörülenden fazla olarak yapılan vaatlerin hükümsüz olduğuna ilişkin kuraldır.(İİK m.308/d). Bu düzenleme “alacaklılar arası eşitlik ilkesinin dayanağı olarak kabul edilmektedir. Bu ilkenin mevcudiyeti öğretide de tartışmasız kabul görmektedir (Postacıoğlu, İ. E.: Konkordato, İstanbul 1965, s.11; Kuru, s.3818; Üstündağ, S.: İflas Hukuku (İflas, Konkordato, İptal Davaları), 8.b., İstanbul 2009. s.261; Budak, A.C.: Öztek Konkordato Şerhi, Ankara 2018, m.308/d, n.2; Pekcanıtez, H./Erdönmez, G.: 7101 sayılı Kanun Çerçevesinde Konkordato, İstanbul 2018, s.159; Altay, S./Eskiocak, A.: Konkordato ve Yeniden Yapılandırma Hukuku, 5.b., İstanbul 2019, s.15, n.21; Akdeniz, M./Kayıhan, Ş.: Konkordato Hukuku El Kitabı, İstanbul 2019, s.21).
Alacaklılar arası eşitlik ilkesine göre kural olarak hiçbir alacaklı diğerinin zararına olarak öncelik ya da ayrıcalık elde edemez. . Konkordato süreci alacaklılar arasında eşitlik ilkesine dayalı olarak yürütülür. Konkordatoda alacaklılar arasında herhangi bir ayırım yapılmaksızın benzer durumda bulunan bütün alacaklıları kapsayan adil ve dengeli bir ödeme planının ortaya konulması ve alacaklıların tatmin edilmesinde de aynı ilkeler gözetilmelidir.
Konkordatoda alacaklılar arası eşitlik ilkesi geçerlidir. Eşitlik ilkesini adi konkordato özelinde meselenin, “sınıfsal” değil; adi alacaklıların kendi içinde, borçlu nezdinde farklı hukuki ve ekonomik özellikler gösteren alacak “grupları” arasında olduğu görülmektedir. Borçlu açısından bakıldığında ayrıcalık sağlama yasağı hem proje aşamasında hem de konkordatonun tasdikinden sonraki süreçte söz konusudur. Bu yolla oylamanın manipüle edilmesi suretiyle nisabın sağlanmasının önüne geçilmeye çalışılmıştır. Nitekim yasa koyucu gerek eşitlik ilkesinin korunması gerek diğer tasdik şartlarının sağlanması bağlamında mahkemeye, yetersiz gördüğü konkordato projesinin düzeltilmesini isteme yetkisini de vermiştir.
Mahkemenin gözeteceği ikinci ilke konkordatonun kötü niyetle sakatlanmamış olması halidir. Mahkeme henüz tasdik aşamasında kötüniyeti fark ettiğinde konkordatoyu tasdikten kaçınmalıdır.
Yukarıdan beri gösterilen yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalar bir arada değerlendirildiğinde İlk Derece Mahkemesinin tasdik edilen konkordatonun özellikle eşitlik ilkesi bağlamında ele alınması gerekmiştir.
Somut olayda projenin ilk unsuru “Ana para dışında alacaklarının tamamının FAİZSİZ olarak ödenmesi, alacaklıların FAİZ TALEPLERİNDEN VAZGEÇMİŞ sayılacakları ” noktasındadır.
Bilindiği üzere fer’i haklar bir borç ilişkisinden doğan asıl hakka bağlı olarak yasa ya da tarafların iradesi ile ortaya çıkan ve asıl hakkı güçlendiren haklardır (Von Tuhr, A.: Borçlar Hukukunun Umumi Kısmı, C.I-II, çev. C. Edege, Ankara 1983, s.22; İnan, A.N.: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Ankara 1971, s.41 vd.). Bu bağlamda faiz, ayni ya da kişisel teminat verilmesi durumunda teminat verene yöneltilen hak ve hatta alacağın senede bağlanması da fer’i nitelikli haklardandır. Fer’i haklar bir asıl borca bağlı olarak doğmak ve ona bağlı olmakla birlikte bunlardan bazıları muaccel olduktan sonra kendi varlıklarını asıl alacaktan bağımsız olarak sürdürürler (Kocaağa, K.: Türk Özel Hukukunda Cezai Şart (BK m.159-161), Ankara 2003, s.134).
Bu açıdan her şeyden önce “Fer’i tüm fazlaya kalan alacaklarından feragat edecekleri ” şeklinde kapsamı belli olmayacak şekilde bir kısım alacakların tamamen konkordatonun dışında bırakılması da doğru değildir.
Öte yandan birer Fer’i hak niteliğinde bulunan ve alacağı teminat altına alan kefile karşı ileri sürülebilecek alacak hakları ile rehin gibi ayni hak niteliğindeki haklar korunurken, edimin geç ifasından doğan zararları karşılayan faiz gibi fer’i hakların tenzil edilmesi de eşitlik ilkesine aykırıdır. Borçlunun henüz temerrüde düşmemesi nedeniyle faize ya da ceza koşuluna hak kazanmayan alacaklılar karşısında kısa veya uzun zaman önce gerçekleşen temerrüt nedeniyle doğan ve hatta artan faiz alacağı bulunan alacaklıların, bu alacaklarını tamamen tenzil etmek de eşitlik ilkesine aykırıdır.
Yukarıdan beri yapılan açıklamalar çerçevesinde bir kısım alacakların, bunlar arasında bir denklik oluşturulmadan tenzil edilmesi açıkça eşitlik ilkesine aykırıdır. Yukarıda belirtir şeklinde formüle edilen konkordato projesi eşitlik ilkesine tamamen aykırı ve alacaklıları zararlandırıcı niteliktedir
(AYNI YÖNDE BAKINIZ ANKARA BAM 23 HUKUK DAİRESİNİN … ESAS , … KARAR SAYILI İLAMININ TEMYİZİ ÜZERİNE YARGITAY 6. HUKUK DAİRESİNİN … ESAS, 2021/638 KARAR SAYILI İLAMI)
Konkordato projesindeki yetersiz kısımların düzeltilmesinin mümkün olup olmadığı hususuyla ilgili olarak yukarıda belirtilen eşitsizliklerin giderilmesi adına başta fer’iler olmak üzere tenzil edilen alacakların belirlenmesi ve taksit tutarları için faize hükmedilmesi gerektiği anlaşılmış fakat bunların saptanmasının mümkün olmadığı ve o ihtimalde de oylama nisaplarının tamamen değişeceği gözetilerek anılan düzenlemenin uygulanmasının fiilen mümkün olmadığı sonucuna varılmıştır.
İstem sahibi şirketle ilgili olarak Dosya Komiseri … ‘in sunduğu 18/10/2021 tarihli raporlarında :
Konkordato talep eden firmanın, 14.736.374,44- TL varlık fazlası olup, BORCA BATIK DURUMU OLMADIĞI belirtilmiştir.
Dolayısıyla konkordato talep eden şirketin BORCA BATIK DURUMDA OLMADIĞI anlaşılmıştır.
İİK m.308 gereğince, borçlunun iflasına ancak doğrudan doğruya iflas şartlarının oluşması ve borçlunun iflasa tabi olması halinde karar verilebilecektir. Konkordatoyu reddeden mahkeme, şartların oluşması halinde borçlunun iflasına re’sen karar verecektir.
Konkordatonun tasdik edilmemesine benzer bir düzenleme İİK m. 292’dedir. İlgili madde gereğince konkordato mühleti içerisinde maddede öngörülen şartların gerçekleşmesi halinde mühlet kararı kaldırılarak iflasa tabi borçlunun iflasına karar verilecektir. Görüldüğü üzere, tasdik talebinin reddinde olduğu gibi geçici mühlet ve kesin mühletin kaldırılması halinde de borçlunun iflası mümkündür. Belirtelim ki, m. 292’de hükme bağlanan iflasın şartları ile m.308 gereğince konkordatonun tasdik edilmemesi halinde mahkemece verilecek iflas kararının şartları birbirinden farklıdır. En temel farklılık ise, doğrudan doğruya iflas koşullarının aranıp aranmadığı noktasında kendisini göstermektedir. İİK m.292 gereğince borçlunun iflasına karar verebilmek için borçlunun tacir olması ve ilgili maddede sayılan işlemlerin borçlu tarafından gerçekleştirilmesi yeterlidir. Ayrıca borçlunun doğrudan doğruya iflas koşullarını gerçekleştirip gerçekleştirmediği aranmaz. 308 madde gereğince iflasın gerçekleşebilmesinin ilk koşulu yine borçlunun tacir olmasıdır. İkinci koşul ise, konkordatonun tasdiki talebinin reddedilmesidir. Üçüncü koşul ise, doğrudan doğruya iflas koşullarının varlığıdır.
Tasdik edilmeyen konkordato doğrudan doğruya borçlunun iflasına da sebebiyet vermeyebilecektir. Mahkemenin tasdik talebini reddi ile birlikte iflas kararı verebilmesi için borçlunun iflasa tabi olması ve doğrudan doğruya iflas sebeplerinin bulunması, borca batıklık halinde kooperatif veya sermaye şirketi olması gerekir. İİK 305. maddede belirtilen tasdik şartları gerçeklememesi nedeniyle konkordato talebinin reddine karar verilmesi durumunda İİK 308. maddesinde düzenlenen iflas şartının değerlendirilmesi gerekir. Konkordatonun tasdik edilmemesi ve borçlunun iflası başlıklı 308. maddesi ” Konkordato tasdik edilmezse mahkeme konkordato talebinin reddine verir ve bu karar 288. madde uyarınca ilan edilerek ilgili yerlere bildirilir. Borçlunun iflasa tabi şahıslardan olması ve doğrudan doğruya iflas sebeplerinden birinin bulunması halinde mahkeme, borçlunun iflasına karar verilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Doğrudan doğruya iflas sebepleri ise İİK 177 ila 179. maddelerde ( İİK m. 179 atfıyla TTK 377 m.) düzenlenmiştir. İİK 179. maddesine göre, ” Sermaye şirketleri ile kooperatiflerin, aktiflerin muhtemel satış fiyatları üzerinden düzenlenen ara bilançoya göre borca batık olduğu idare ve temsil ile vazifelendirilmiş kimseler veya şirket ya da kooperatif tasfiye hâlinde ise tasfiye memurları veya bir alacaklı tarafından beyan ve mahkemece tespit edilirse, önceden takibe hacet kalmaksızın bunların iflâsına karar verilir. Türk Ticaret Kanununun 377 nci ve 634 üncü maddeleri ile 24/4/1969 tarihli ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 63 üncü maddesi hükmü saklıdır.” Borca batıklığın tespiti için TTK’nın 324. maddesi uyarınca bir borca batıklık bilançosu hazırlanmalıdır. TTK’nın 324. maddesine göre borca batıklık bilançonda aktiflerin rayiç değerden bilançoya geçirilerek borca batıklık bilançonun çıkarılması gerekir. Böyle bir talep üzerine mahkemece, bu şirketin öncelikle borca batık durumda olup olmadığı rayiç değerlere göre tespit edilmelidir.
Konkordatonun tasdik edilmemesi ile birlikte mahkeme, şartları varsa, derhal borçlunun iflasına karar verecek ve bu karar ile birlikte iflasa bağlanan sonuçlar ortaya çıkacaktır. Bu noktada dikkat etmek gerekir ki, konkordatonun tasdik edilmediğine (reddedildiğine) ilişkin karar m. 288’e göre ilan edilecektir. İflasın açılmasına ilişkin karar ise m.166 çerçevesinde tebliğ ve ilan edilir. Görüldüğü üzere, konkordatonun tasdik edilmemesi halinde iki farklı ilan yapılacaktır. (YENİ KONKORDATO HUKUKU Prof Selçuk Öztek, Prof Ali Cem Budak, Prof Serdar Kale, Doç.Müjgan Tunç Yücel, Doç. Bilgehan Yeşilova shf,550 vd)

İstem sahibi şirket borca batık durumda olmadığından ve dosyaya yansıyan başkaca bir doğrudan iflas nedeni de bulunmadığından İcra ve İflas Kanunu’nun 308. maddesi çerçevesinde borçlunun iflasına karar verilemeyecektir.
HMK’nin 355. maddesinde, “ İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir.” 353. maddesinde, “ (1) Ön inceleme sonunda dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılırsa; … b) Aşağıdaki durumlarda davanın esasıyla ilgili olarak; 1)…, 2) Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında, … duruşma yapılmadan karar verilir.” düzenlemelerini içermektedir.
Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, Alacaklı … vekilinin istinafının HMK m. 346 ve 352/1-b gereğince reddi gerekeceği,
alacaklı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yukarıda belirtilen gerekçeler doğrultusunda kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararında yukarıda belirtilenler dışında HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden herhangi bir yanlışlığın da bulunmadığı gözetilerek KONKORDATO İSTEMİNİN REDDİ İLE incelenen kararın HMK’nin 353/1-b maddesinin (2) numaralı alt bendi uyarınca düzeltilmek üzere kaldırılması ve yeniden hüküm tesis edilmesine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-A- ALACAKLI …’NUN HMK m. 346 ve 352/1-b gereğince, İSTİNAF DİLEKÇESİNİN REDDİNE.
B-… Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin 22/10/2020 gün ve … E,… K. sayılı kararının HMK’nun m. 353/1-b.2 düzenlemesi uyarınca kaldırılmasına ve yeniden aşağıdaki şekilde esas hakkında karar verilmesine;
C-İstem sahibi …ANONİM ŞİRKETİ’nin KONKORDATO İSTEMİNİN REDDİNE,
D-Dosyadan verilmiş tüm İHTİYADİ TEDBİRLERİN KALDIRILMASINA,
E-İcra ve İflas Kanunu’nun 308. maddesi uyarınca hüküm fıkrasının aynı Yasa’nın 288’inci maddesi uyarınca ilanına ve bu maddede belirtilen yerlere bildirilmesine,
İlk Derece Yargılaması Yönünden;
2-Peşin alınan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Konkordato isteyen tarafından yatırılan tasdik harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
4-Yapılan yargılama giderlerinin talep eden üzerinde bırakılmasına,
5-Avansın kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak ilgililerine iadesine,
İstinaf Yargılaması Yönünden;
6-İstinaf eden … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından yatırılan, başvurma harcı dışında kalan, istinaf karar harçlarının talep halinde iadesine,
7-İstinaf eden … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından 162,10 TL istinaf başvuru gideri ile 5,50 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 167,60 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile bu davalıya ödenmesine,
8-İstinaf eden … tarafından yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına ,
9-… tarafından harç peşin yatırıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
10-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
11-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, İİK m. 308/a gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 GÜN İÇİNDE Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi. 10/03/2022

Başkan Üye Üye Katip

E imza E imza E imza E imza

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.