Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2880 E. 2023/150 K. 01.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …
KARAR TARİHİ : 01/02/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 06/10/2022
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACI : … ( …)
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …

DAVALI : ..

VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 01/02/2023
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 01/02/2023
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; müvekkili şirketin sigortalısı olan … – … A.Ş. – … Şti. ortaklığına ait davalı … Şti.’nin de 24 saat güvenlik hizmetlerini sağladığı inşaat sahasında … tarihinde kablo hırsızlığı olayı neticesinde yapılan incelemeler ve alınan ekspertiz raporu neticesinde müvekkili şirketin sigortalısına … tarihinde 103.661,35 TL ödemek zorunda kaldığını, davalı şirketin sigortalı inşaat sahasının 24 saat boyunca korunması için güvenlik sözleşmesi imzaladıklarını ve sözkonusu alanın güvenliğini sağlamayı taahhüt ettiğini, ancak bu hizmeti yerine getiremediğini, müvekkilinin sigortalısına ödemiş olduğu bedelin iadesine ilişkin olarak davalı şirket aleyhine Konya …icra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosya üzerinden icra takibine başlandığını, ancak davalının haksız itirazı üzerine de takibin durdurulduğunu belirterek; davalının haksız ve hukuka aykırı itirazının iptali ile takibinin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine, davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, mahkeme masrafı ve avukatlık ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesiyle özetle; davacı şirketin sigortalısı olan dava dışı, … – … Aş.- … Şti. … Güvenlik hizmet işi satın alması ve 10 kişilik özel güvenlik kadrosu için … Güvenlik Komisyonuna başvurmuş, talepte bulunmuş ve komisyondan anılan güvenlik hizmeti için 10 kişilik özel güvenlik kadrosu ve özel güvenlik satın alma izni alındığını, davalı müvekkilinin, davacı şirketin sigortalısı olan dava dışı … .- … Aş.- …. Şti. İş Ortaklığı ile … Güvenlik Hizmeti işi için sözleşme imzaladığını, … tarihinde işe başladığını ve … tarihine kadar sözleşmenin devam ettiğini, dava dışı iş ortaklı tarafından anılan güvenlik işi için 5 güvenlik personeli talep edildiğini ve toplam 5 kişi çalışacak şekilde işe başlanıldığını, vardiyaların gündüz 1, gece ise 2 güvenlik görevlisi olacak şekilde 24 saat esasına göre görevlendirme istenildiğini, müvekkili şirketin fizibilite raporu düzenlemek suretiyle eksik hususların giderilmesinden sonra söz konusu taleplerine yerine getirilebileceğinin bildirildiği, dava dışı şirketin bu eksikliklerin giderilmemesi nedeniyle mevcut şartlar ile güvenlik işlerinin devam ettiğini, ayrıca davalı müvekkili şirketçe … tarihinde dava dışı ortaklığa yazılmış bir dilekçe ile güvenlik zafiyetlerinin giderilmesi ve güvenliğinin sağlanması istenen sorumluluk alanları için yer tesliminin yapılmasının istenildiğini, ancak müvekkilinin bu talebinin de dava dışı davacı sigortalısı olan ortaklık tarafından dikkate alındığını, davalı müvekkili şirketin vermiş olduğu hizmetin sözleşmeye uygun gerçekleştirildiğini, bu nedenle dava konusu olayda müvekkilinin hiçbir kusurunun bulunmadığını belirterek; haksız davanın reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk derece mahkemesinin kararı ile; “Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davacı sigorta şirketinin … tarihli hırsızlık olayı nedeniyle sigortalısına … tarihinde 103.661,35 TL tutarında sigorta tazminatı ödemesi yaptığı, dava dışı sigortalı ile davalı arasında güvenlik sözleşmesi imzalandığı, dosya kapsamına uygun olduğundan hükme esas alınan … tarihli bilirkişi raporu ile davaya konu hırsızlık olayının oluşmasında davalının % 30 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, bilirkişi raporlarındaki bu tespitin Mahkememizce de kabul edilmesi karşısında davacının davalıdan rücuen talep edebileceği asıl alacak tutarının (103.661,35×30/100=) 31.098,40 TL olduğu, davacının ödeme yaptığı tarihten itibaren faiz isteminde de bulunabileceği, diğer ifadeyle davalının ödeme tarihinde temerrüde düştüğü, bu kapsamda davacının takip tarihi itibariyle talep edebileceği işlemiş faiz tutarının 1.027,53 TL olduğu sonucuna varıldığından davalının takibe itirazının kısmen iptali ile takibin 31.098,40 TL asıl alacak ve 1.027,53 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 32.125,93 TL üzerinden devamına karar vermek gerekmiştir.
2004 sayılı İİK’nın 67/2. Maddesine göre; Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. Somut olayda alacağın likit olmaması nedeniyle davacının tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile Konya … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takibine davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 31.098,40 TL asıl alacak ve 1.027,53 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 32.125,93 TL alacağın davalıdan tahsili yönüyle devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Davacının tazminat isteminin reddine” şeklinde hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı … A.Ş. vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; bilirkişiler tarafından kusur oranının dağılımında açıkça hataya düşüldüğünü, rapor içeriğinde davalı şirketin güvenlik hizmetini yerine getirirkenki ağır zaafiyet ve kusurları detaylı şekilde anlatılırken davalı şirkete %30 gibi oldukça düşük bir oranda kusur atfedilmesinin raporu kendisiyle çelişir hale getirdiğini, sigortalıya ait şantiyeden çalınan malzemenin vasıta olmaksızın taşınamayacak kadar büyük ve ağır olduğunu, ilgili hırsızlık olayının gerçekleştirilmesinin vasıtasız mümkün olmadığını, bölgedeki araç trafiğinin sakinliği sebebiyle herhangi bir vasıtanın iş yerine yaklaştığının görülmemesi veya duyulmamasının, vasıtanın iş yeri bölgesine girişinin, malzemelerin araca yüklenmesi sürecinin ve vasıtanın iş yerinden çıkışının güvenlik personelleri tarafından fark edilmemesinin de mümkün olmadığını, davalının bölgenin güvenliği üstlenilirken bu husus değerlendirilerek sigortalıya yazılı olarak bilgilendirme yapılması gerekirken herhangi bir bilgilendirme yapılmadığını, davalının üzerine düşen hiçbir sorumluğu yerine getirmemesine rağmen olayda sigortalının da kusurlu olduğunun tespitinin hatalı olduğunu, olayın meydana geliş şekli değerlendirildiğinde müvekkili şirketin sigortalısına ait şantiye sahasının güvenliğinden sorumlu davalı firmanın meydana gelen hırsızlık olayından %100 sorumlu olduklarının anlaşıldığını, tüm bu nedenlerle Yerel Mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Şti. vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk verilen kararda müvekkiline %10 kusur izafe edilirken yeni kararda %30 kusur izafe edilmesinin hatalı olup eksik incelemenin söz konusu olduğunu, müvekkiline kusur yüklenmesinin gerekçesinin aydınlatıcı değil, genel ifadelerden ibaret olduğunu, dolayısıyla müvekkili şirkete kusur yüklenmesini kabul etmediklerini, müvekkilinin yaşanan olayda hiçbir kusuru bulunmadığını, kusurun tamamı davacı sigortalısında olup davanın tamamen reddi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, tüm bu nedenlerle Yerel Mahkeme kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılarak davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
İlk derece mahkemesince verilen ilk karara ilişkin olarak Davacı ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ 30/12/2021 tarih … Esas … Karar sayılı dosyasında verilen kararının eksik araştırma nedeniyle HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Dava, sigorta poliçesi ile sigorta örtüsü altına işyerinde meydana gelen hırsızlık sonucu davacı sigorta şirketi tarafından ödenen hasar tutarının, davalıdan rücuen tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık, davalı güvenlik şirketi yönünden belirlenen kusur oranının isabetli olup olmadığı, dava dışı sigortalının olayda kusurunun olup olmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olup olmadığı noktasında toplanmıştır.
İDM tarafından alınan her iki raporda da dava dışı şirketin %90 davalı şirketin ise %10 oranında kusurlu olduğunu rapor edildiği ancak tarafları olan yine aynı inşaat sahsında ki hırsızlık nedeni ile Konya … ATM nin … E sayılı dosyasında alınan raporda aynı gerekçelerle davalı şirkete % 30 kusur verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkeme tarafından olayların aynı olmadığı gerekçesi ile raporlar arası çelişki giderilmeden dava dışı şirketin %90 davalı şirketin ise %10 oranında kusurlu olduğunu kabul edilerek karar verilmesi nedeni ile Dairemiz kaldırma kararı verilmiştir.
Dairemiz kaldırma kararı doğrultusunda raporlar arası çelişkinin giderilmesi için 5 ‘li bilirkişi heyetinden rapor alınarak çelişki giderilmiş olup davalı şirkete % 30, dava dışı şirketin % 70 kusurlu olduğu netleşmiş olup hükme esas alınan rapor usul ve yasaya uygundur.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenle, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, vakıa mahkemesi hakiminin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına ve hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere göre, HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varılarak, davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereği esas yönünden reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından davacı … ( … ) … A.Ş. vekili ve davalı … Şti. vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereği AYRI AYRI ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı tarafça alınan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Alınması gereken 2.194,52 TL harçtan peşin alınan 548,63 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.645,89 TL harç giderinin davalı … Şti.’den tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-HMK’nın 359/3. fıkra gereği kararın tebliği ile 302/5. fıkrası gereği harç tahsil müzekkeresi yazılması ve tebliğ işlemlerinin İLK DERECE MAHKEMESİ tarafından yapılmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; (238.730,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi. 01/02/2023


Başkan

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Katip

e-imzalı

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.