Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/16 E. 2022/838 K. 06.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
.. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :
KARAR TARİHİ : 06/04/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 10/11/2021
NUMARASI : …. Esas …. Karar

DAVACI : … –

VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … –

VEKİLLERİ : Av. …

Av. …

DAVANIN KONUSU : Konkordatonun Feshi
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 06/04/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 08/04/2022
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili 16/03/2021 tarihli dilekçesiyle; davalı şirketin Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde … E. sırası üzerinden konkordato davası açtığını, konkordato projesinin tasdik edildiğini, davalı şirketin tasdik edilen konkordato ödeme planı gereğince yapması gereken ödemeleri kısmen yaptığını beyan ederek, davalı şirketin Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/12/2019 gün ve …. E. …. K. sayılı ilamı ile tasdik edilen konkordatosunun davacı şirket yönünden feshine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili; konkordato projesinde davacı tarafta bulunan çeklerin iade edilmesi ve cari hesap mutabakatı yapılması durumunda ödemeye başlanacağının bildirildiğini, buna rağmen davalı şirketin davacı şirkete bir kısım ödemeler de yaptığını, konkordatonun kısmen feshi şartlarının oluşmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi 10/11/2021 tarih …. Esas …. Karar sayılı gerekçeli kararında özetle; “İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde;
Dava, “konkordatonun kısmen feshi” davasıdır.
Somut olayda; Davalının açtığı konkordato davasının sonunda, Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/12/2019 gün ve …. E. …. K. sayılı ilamı ile konkordato davasının kabulü ile revize edilmiş haliyle konkordato projesinin tasdikine, tasdik edilen konkordato projesinin derhal (kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin) bağlayıcı hale gelmesine karar verildiği, gerekçeli kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. E. sayılı konkordato davasına ilişkin alacaklılar toplantısında, iki seçenekli ödeme planı hazırlanarak alacaklıların onayına sunulduğu, her iki seçeneğe ilişkin ödeme tablosunda yer alan alacaklıların ellerinde bulunan konkordato isteyen borçlu şirkete ait çek ve senetleri borçlu şirkete iade ettikleri takdirde ödeme planında yazılı alacak miktarlarını davacının kabul ettiğinin (davacının mutabık olduğunun) belirtildiği, davacı şirketin de konkordato projesini onaylayıp kabul ettiği ve 1. seçenek ödeme planını tercih ettiği anlaşılmıştır.
1. Seçenek ödeme planına göre, davacı şirketin alacağının toplam 343.385,05 TL. olup, 15/03/2020’den başlanmak üzere 3’er aylık taksitler halinde, toplam 44 ayda ödenmesinin kararlaştırıldığı ancak, davalı şirketin ödeme planına rağmen davacıya kısmi ödeme yaptığı belirlenmiştir.
Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. E. …. K. sayılı ilamında, konkordato projesi tasdik edilirken bir kısım alacaklıların ellerinde bulunan çek ve senetlerin konkordato isteyen şirkete iadesi şartı getirilmemiş ise de ; konkordato alacaklılar toplantısında, konkordato isteyen şirketin açıkça bir kısım alacaklıların ellerindeki çek ve senetleri kendisine iadesi şartıyla ödeme planlarında yazılı alacak tutarları ile mutabık olduğunu beyan etmesi ve bu haliyle oylamada yeterli çoğunluğun sağlanması karşısında, davacı alacaklı şirketin tercih ettiği 1. seçenek ödeme planına göre davalanın ödemelerini eksiksiz yapmasını isteyebilmesi için elindeki çekleri davacıya iade etmesinin gerektiği sonucuna varılmıştır.
Davacı tarafın, elindeki 309.223,45 TL. tutarındaki çekleri bu dava tarihi itibariyle davalıya iade etmediği, davalının iade almaması ihtimalinde de merci tayini gibi yapılması gereken işlemleri yapmadığı anlaşıldığından, davalı tarafın 1. seçenek ödeme planına göre yapması gereken ödemeleri eksik yapmasına rağmen, davacı yönünden konkordatonun kısmen feshi şartlarının oluşmadığı sonucuna varılmıştır.
Konya BAM .. HD’nin 01/09/2021 gün ve …. E. …. K. sayılı emsal kararında da kabul edildiği üzere, konkordato kararının kesinleşmemesine rağmen, konkordato projesinin kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin derhal bağlayıcı hale geldiği hallerde de konkordatonun kısmen feshine karar verilebileceğinden, konkordato kararının kesinleşmesinin beklenilmesi gerekli görülmemiştir.
Davacının elindeki çekleri usulüne uygun olarak davacıya iade etmesinden veya davacı tarafın teslim almaması halinde merci tayini vs. gibi usullerle üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmesinden sonra, davalı şirketin ödemelerini tamamen veya kısmen yine aksatması halinde davacının yeniden konkordatonun feshi davası açma hakkı saklı kalmak kaydıyla, şartları oluşmayan ve ispat edilemeyen konkordatonun feshi davasının reddine karar vermek gerekmiş ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacının davasının REDDİNE ” şeklinde hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalı şirketin alacaklılar toplantısında açıkladığı niyet ve iradenin bağlayıcı hale gelmediğini, yerel mahkemenin gerek kayıtlara ve gerekse konkordato oy kabul belge metnine yansımayan, bunlarda yer almayan bir koşul ve iradeyi dikkate alması ve kararına gerekçe yapmasının kabul edilemez açık bir hata olduğunu, müvekkili şirketin projeyi kabul beyanındaki koşullardan farklı bir koşulla bağlı olduğununu düşünülemeyeceğini, müvekkili şirketin oy kabul belgesini belge metinde yer alan şartlar çerçevesinde imzalayıp kabul ettiğini, aksi yönde bir irade açıklaması bulunmadığını, yerel mahkemenin istinaf konusu kararı ile kendi kararına ters düştüğünü, istinaf konusu kararı ile Tasdik kararında yer almayan bir koşulu alacaklılara dayatmaya çalıştığı ve bizzat kendi tasdik kararına açık bir aykırılık yarattığını, yerel mahkeme kararının taraf iradelerine aykırı olduğunu, alacak rakamında mutabakatsızlık olgusunun ortadan kalktığı gibi ödeme koşulu için çek ve senet iadesi gerektiği şeklindeki şartın uygulanmasından da vazgeçildiği, tüm bu nedenlerle yerel mahkemenin, maddi gerçeklere, Konkordato Tasdik koşullarına, taraf iradelerine ve hatta kendi kararına aykırı olarak eksik inceleme ve maddi hata ile oluşturduğu kararının istinaf kanun yolu ile incelenerek kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Konkordatonun bir alacaklısınca fesinden söz edebilmek için öncelikle tasdik edilmiş bir konkordato projesinin bulunması gerekmektedir. Konkordatoya tabi borcun yani konkordato alacağının proje gereğince ifa edilmemiş olması davanın sebebini teşkil eder. Ademi ifayı takiben yeni bir mühlete yahut borçlunun ayrıca temerrüde düşürülmesine gerek yoktur. Bu davanın açılabilmesi bakımından konkordatoya tabi borcun projede yazılı taksitlerden birinin gününde ödenmemesi yeterlidir. Konkordatonun kısmen feshi eş zamanlı olarak iflas sonucuna da yol açmaz. Konkordatonun kısmen feshi ile birlikte alacaklı artık projenin mecburiliğinden kurtulmakta, adeta eski hale dönerek tüm alacağına geri kavuşmaktadır. İİK’nun 308/e maddesinde, m. 308/f, f. 3’ten farklı olarak 308. maddeye yapılan bir gönderme yer almadığından; ne davanın açıldığının, ne de sonucunun ilanı gerekir. Sadece davacısı için sonuç doğuracak bu dava ve hüküm için ilana gerek yoktur
Konkordatonun kısmen feshi 2004 sayılı İİK’ya 28/2/2018 tarihinde 7101 sayılı Yasa’nın 37. Maddesiyle eklenen 308/e maddesinde “Kendisine karşı konkordato projesi uyarınca ifada bulunulmayan her alacaklı konkordato uyarınca kazanmış olduğu yeni hakları muhafaza etmekle birlikte konkordatoyu tasdik eden mahkemeye başvurarak kendisi hakkında konkordatoyu feshettirebilir. Fesih talebi üzerine verilecek hükmün tebliğinden itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi kararına karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.” biçiminde,
Konkordatonun tamamen feshi ise 2004 sayılı İİK’ya 28/2/2018 tarihinde 7101 sayılı Yasa’nın 37. Maddesiyle eklenen 308/f maddesinde “Her alacaklı, kötü niyetle sakatlanmış konkordatonun feshini tasdik kararını vermiş olan mahkemeden isteyebilir. Konkordatonun tamamen feshi kararı kesinleştiğinde durum 288 inci madde uyarınca ilân edilir ve ilgili yerlere bildirilir.308 inci madde hükmü bu hâlde de uygulanır.” biçiminde düzenlenmiştir.
Somut olayda; Davalının açtığı konkordato davasının sonunda, Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/12/2019 gün ve …. E. …. K. sayılı ilamı ile konkordato davasının kabulü ile revize edilmiş haliyle konkordato projesinin tasdikine, tasdik edilen konkordato projesinin derhal (kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin) bağlayıcı hale gelmesine karar verildiği, gerekçeli kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır
Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. E. sayılı konkordato davasına ilişkin alacaklılar toplantısında, iki seçenekli ödeme planı hazırlanarak alacaklıların onayına sunulduğu, her iki seçeneğe ilişkin ödeme tablosunda yer alan alacaklıların ellerinde bulunan konkordato isteyen borçlu şirkete ait çek ve senetleri borçlu şirkete iade ettikleri takdirde ödeme planında yazılı alacak miktarlarını davacının kabul ettiğinin (davacının mutabık olduğunun) belirtildiği, davacının da 1. seçenek ödeme planını tercih ettiği anlaşılmıştır.
Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. E. …. K. sayılı ilamında, konkordato projesi tasdik edilirken bir kısım alacaklıların ellerinde bulunan çek ve senetlerin konkordato isteyen şirkete iadesi şartı getirilmemiş ise de ; konkordato alacaklılar toplantısında, konkordato isteyen şirketin açıkça bir kısım alacaklıların ellerindeki çek ve senetleri kendisine iadesi şartıyla ödeme planlarında yazılı alacak tutarları ile mutabık olduğunu beyan etmesi ve bu haliyle oylamada yeterli çoğunluğun sağlanması karşısında, davacı alacaklının tercih ettiği 1. seçenek ödeme planına göre davalanın ödemelerini eksiksiz yapmasını isteyebilmesi için elindeki çekleri davacıya iade etmesinin gerektiği anlaşılmaktadır.
Davacı tarafın, elindeki çekleri/senetleri bu dava tarihi itibariyle davalıya iade etmediği, davalının iade almaması ihtimalinde de merci tayini gibi yapılması gereken işlemleri yapmadığı anlaşıldığından, davalı tarafın 1. seçenek ödeme planına göre yapması gereken ödemeleri eksik yapmasına rağmen, davacı yönünden konkordatonun kısmen feshi şartlarının oluşmadığı anlaşılmaktadır
TBK Madde 107 – Alacaklının temerrüde düşmesi durumunda borçlu, hasar ve giderleri alacaklıya ait olmak üzere, teslim edeceği şeyi tevdi ederek borcundan kurtulabilir. Tevdi yerini, ifa yerindeki hâkim belirler. Bununla birlikte ticari mallar, hâkim kararı olmadan da bir ardiyeye tevdi edilebilir. Hükmüne haizdir
Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. E. …. K. sayılı ilamında, konkordato projesi tasdik edilirken bir kısım alacaklıların ellerinde bulunan çek ve senetlerin konkordato isteyen şirkete iadesi şartı getirilmemiş ise de ; konkordato alacaklılar toplantısında, konkordato isteyen şirketin açıkça bir kısım alacaklıların ellerindeki çek ve senetleri kendisine iadesi şartıyla ödeme planlarında yazılı alacak tutarları ile mutabık olduğunu beyan etmesi, davacı tarafın da açıkça bu projeyi kabul etmesi karşısında, davacı alacaklı şirketin tercih ettiği 1. seçenek ödeme planına göre davalanın ödemelerini eksiksiz yapmasını isteyebilmesi için elindeki çekleri davacıya iade etmesinin gerektiği ,Davacı tarafın, elindeki çekleri bu dava tarihi itibariyle davalıya iade etmediği, davalının iade almaması ihtimalinde de tevdi mahalli tayini gibi yapılması gereken işlemleri yapmadığı anlaşıldığından, davalı tarafın 1. seçenek ödeme planına göre yapması gereken ödemeleri eksik yapmasına rağmen, davacı yönünden konkordatonun kısmen feshi şartlarının oluşmadığı, Davacının elindeki çekleri usulüne uygun olarak davacıya iade etmesinden veya davacı tarafın teslim almaması halinde tevdi mahalli tayini şeklindeki usulle üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmesinden sonra, davalı şirketin ödemelerini tamamen veya kısmen yine aksatması halinde davacının yeniden konkordatonun feshi davası açma hakkı saklı kalmak kaydıyla, şartları oluşmayan ve ispat edilemeyen konkordatonun feshi davasının reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık yoktur
Bu halde, Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenle, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, vakıa mahkemesi hakiminin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına ve hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere göre, HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varılarak,
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereği esas yönünden reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereği ESASTAN REDDİNE,
1-Davacı tarafça alınan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
2-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, İİK m. 308/e gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 GÜN İÇİNDE kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.


Başkan

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Katip

e-imzalı

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.