Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/157 E. 2022/223 K. 08.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM . HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :
KARAR TARİHİ : 08/02/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : Esas
ARA KARAR TARİHİ : 14/10/2021

DAVACILAR :

VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
TALEP : İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 08/02/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 08/02/2022
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili 08/10/2021 tarihli dilekçesiyle, meydana gelen trafik kazası neticesinde müvekkilinin basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralandığını, müvekkil davacının 11 yaşında olduğunu ve kaza nedeniyle ilerleyen yaşamında sakat ve engelli olarak devam edeceğini, müvekkili …l için 100.000,00 TL müvekkilin anne ve babası için ayrı ayrı 50.000,00 TL olmak üzere toplamda 200.000,00 TL manevi tazminatın 24/02/2021 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini, açılan davanın sonuçsuz kalmaması ve davalıların mal kaçırma girişimlerinin önlenmesi için davalılar adına kayıtlı taşınız ve taşınmazlarının kaydı üzerine ihtiyati haciz nevinden ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir.
Davalı …. vekilinin cevap dilekçesinde özetle; müvekkil sigorta şirketi aleyhine ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir taleplerinin reddinin gerektiğini, müvekkilinin anonim şirket olduğunu ve muayyen yerleşim yerinin olmadığını, şirketin sermayesi gözetildiğinde mal varlığının da dava konusu talepleri ödemek için yetersiz kalması gibi bir durumun söz konusu olmayacağını, müvekkil şirketin mal kaçırma yönünde bir çıkarım yapılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, usule ilişkin olarak davacı tarafın başvur şartını eksiksiz olarak yerine getirmeksizin dava açtığını, davanın usulden reddinin gerektiğini, esasa ilişkin olarak ise söz konusu kazada sigortalı araç sürücüsünün herhangi bir kusurunun bulunmadığını, kazanın davacı küçüğün tam kusuru ile meydana geldiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının maluliyet oranının ve kaza ile sakatlık arasındaki illiyet bağının tespiti bakımından yönetmelik hükümleri doğrultusunda rapor alınması gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla tedavi giderlerinin teminat dışı olduğunu, davacının bakıcı ihtiyacı bulunduğunu gösterir delilin olmadığını, yine davacı tarafça gelire ilişkin belge sunulmadığını, yine kabul anlamına gelmemek kaydıyla söz konusu davanın haksız fiile dayandığı bu sebeple uygulanacak faizin yasal faiz olacağını, davanın esastan ve usulden reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesi 14/10/2021 tarih …. Esas sayılı ara kararında özetle; “2004 s. İİK.nın 257. maddesine göre, “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.
Somut olayda; dosyadaki mevcut delil durumu dikkate alındığında davanın başında alacağın varlığının ve miktarının tespitinin mümkün olmaması ve dolayısıyla ortada henüz kesin ve muaccel bir alacaktan söz edilmemesi nedeniyle İHTİYATİ HACİZ TALEBİNİN REDDİNE dair karar vermek gerekmiştir. ” şeklinde karar vermiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacılar vekili sunduğu istinaf dilekçesinde özetle; somut uyuşmazlıkta zararın haksız eylemden kaynaklandığını, müvekkili davacıların tazminat taleplerinin haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale geldiğini, davacı müvekkili …ın yaralanmasının basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralandığını, hayat fonksiyonlarının ağır (6) derecede etkilendiğini, bu aşamada yaklaşık ispat koşulları çerçevesinde ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiğini, ihtiyati haciz kurumunun amacına ve dosya içeriğine uymayan gerekçeyle talebin reddedildiğini, yerel mahkeme ara kararının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini dilemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Dava konusu uyuşmazlık, davalıların gerçekleştirildiği iddia edilen haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinde davalılara ait taşınır ve taşınmazlar üzerine ihtiyati haciz konulması talebinin 14/10/2021 tarihli mahkeme ara kararı ile reddedilmesi nedeniyle bu kararın kaldırılmasına ilişkin istinaf talebinden ibarettir.
Geçici hukuki koruma kurumu olan ihtiyati haciz ise İİK’nun 257 vd. maddelerinde düzenlenmiştir.
İİK’nun 257. maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.
Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir.
1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa;
Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında maucceliyet kesbeder.
İİK’nun 259. maddesinde de teminat hususu düzenlenmiştir. Madde de “İhtiyati haciz isteyen alacaklı hacizde haksız çıktığı takdirde borçlunun ve üçüncü şahsın bu yüzden uğrayacakları bütün zararlardan mesul ve Hukuk Muhakemeleri Kanununun 87. maddesinde yazılı teminatı vermeye mecburdur.
Ancak alacak bir ilama müstenid ise teminat aranmaz.
Alacak ilam mahiyetinde bir vesikaya müstenid ise mahkeme teminata luzum olup olmadığını takdir eder. Bu açıklamalara göre ihtiyati haciz “Alacaklının, bir para alacağının zamanında ödenmesini güvence (garanti) altına almak için, mahkeme kararı ile, borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulması”dır.
Geçici hukuki koruma yargılamasında karar verilmesi için tam ispat ölçüsü yerine yaklaşık ispat ölçüsü olarak ifade edilmektedir. Ancak, yaklaşık ispatla yetinilmiş olması, ispatın aranmayacağı ya da ispat kurallarının tamamen dışına çıkılacağı anlamına gelmez. Bir taraf iddiasını mahkeme önüne ne kadar inandırıcı şekilde getirirse getirsin, bu sadece bir iddiadan İbarettir. İddia edilen vakıanın sabit yani doğru kabul edilebilmesi için, ispat yükü üzerine düşen tarafın bunu kanundaki delil sistemi içinde yine kanunun aradığı ispat ölçüsü çerçevesinde ispat etmesi gerekir. Tam ispatın arandığı durumlarda bu ölçü tereddütsüz ortaya konmalıdır. Yaklaşık ispat durumundan ise hakim o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte, zayıf bir ihtimal de olsa, aksinin mümkün olduğunu gözardı etmez. Bu sebepledir ki, genelde geçici hukuki korumalara, özel de ihtiyati tedbire ve ihtiyati hacze karar verilirken haksız olma ihtimalide dikkate alınarak talepte bulunandan teminat alınması yukarıda yazılı kanun hükmünden de anlaşılabileceği üzere kanun emridir.
Somut olayda, İhtiyati haciz talep eden davacı tarafından dava konusu yapılan maddi ve manevi tazminat alacağını teminen de ihtiyati haciz talep edilmiş mahkemece talebin reddine karar verilmiştir.
Zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki “muacceliyet” kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır.
Davalı tarafça aksi iddia edilmeyen dava dilekçesinde belirtilen ceza mahkemesi kararı ve tüm dosya kapsamına göre davacıların maddi ve zararlarının olabileceği muhtemeldir. Haksız fiil tarihi itibarıyla davacının maddi manevi tazminat alacakları muaccel hale gelmiştir.
Alacağın kesin olarak kanıtlanması gerekmez. Davacının alacağı rehinle de temin edilmediğine göre borçlunun elinde veya üçüncü kişilerde bulunan taşınır ve taşınmaz malları ile alacak ve diğer haklarından uygun miktarının ihtiyaten haczine karar verilmesi gerekir. (Nitekim Yargıtay 17.Hukuk Dairesi 2016/18144 E,2017/11201 K;aynı daire 2016/9800 E,2017/8052 K,2014/22955 esas 2017/3970 karar sayılı ilamları; aynı mahiyette Yargıtay 4. HD nin T.C. 2014/1150 esas 2014/1621 karar sayılı ,2014/9434 esas 2014/13476 karar sayılı ilamları)
Bu durumda mahkemece, ceza mahkemesi DOSYASI maluliyete ilişkin belgeler, bu dosyada toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı ve davanın niteliği nazara alınarak davacıların ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, ihtiyati haciz talebine ilişkin olmayan hatalı gerekçe ile talebin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacıların istinaf başvurusunun kabulü ile Yerel Mahkemenin 28/04/2021 tarih ve … Esas sayılı ara kararının HMK.nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASI VE DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMAK suretiyle;
Buna göre;
1-a)Davacının İİK’nun 257.maddesindeki yasal koşullara uygun ihtiyati haciz talebinin KABULÜ ile;
Davacıların harçlandırılmış dava dilekçesinde belirlemiş oldukları toplam 212.000,00 TL’lik alacağın teminine ilişkin ve bu miktarla sınırlı olarak, davacının talebi ile bağlı kalınarak davalı sigorta dışındaki davalılar adına kayıtlı taşınır ve taşınmazlar haczi kabil ve borca yeter miktardaki kesiminin İİK nun 257/1. maddesi uyarınca İHTİYATEN HACZİNE,
2-İ.İ.K.’nın 259/1.maddesi gereğince dava konusu alacağın harçlandırılmış dava değeri (212.000,00 TL) üzerinden %15’i oranında HMK’nun 87.maddesine göre nakdi teminat veya süresiz banka teminat mektubu alınmasına,
3-İhtiyati haciz kararının talep halinde 2004 Sayılı İİK’nun 261. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi’nin yargı çevresi içerisinde bulunan icra dairesine ibrazla yerine getirilmesine,
4-İstinaf başvurma harcı dışında kalan istinaf peşin harcı olarak alınan karar ilam harcının istek halinde istinaf eden tarafa iadesine,
5-İstinaf giderlerinin ilk derece mahkemesinde yapılacak yargılama sonucunda dikkate alınmasına,
6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Karar tebliği ve harç iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nun 362/1-(f) gereğince KESİN olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 08/02/2022

Başkan

E imza

Üye

E imza

Üye

E imza

Katip

E imza

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.