Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/15 E. 2022/289 K. 11.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM . HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :
KARAR TARİHİ : 11/02/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 20/10/2021
NUMARASI : Esas Karar

DAVACI :
VEKİLLERİ : Av. … – Av. … –
DAVALI : İ
VEKİLLERİ : Av. … –
DAVA : Konkordatonun Kısmen Feshi
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 11/02/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 14/02/2022

Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili 08/04/2021 tarihli dilekçesiyle; davalı şirketin Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde … E. sırası üzerinden konkordato davası açtığını, konkordato projesinin tasdik edildiğini, davalı şirketin tasdik edilen konkordato ödeme planı gereğince yapması gereken ödemeleri kısmen yaptığını beyan ederek, davalı şirketin Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/12/2019 gün ve …. E. … K. sayılı ilamı ile tasdik edilen konkordatosunun davacı şirket yönünden feshine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili, konkordato projesinde davacı tarafta bulunan çeklerin iade edilmesi ve cari hesap mutabakatı yapılması durumunda ödemeye başlanacağının bildirildiğini, buna rağmen davalı şirketin davacı şirkete bir kısım ödemeler de yaptığını, konkordatonun kısmen feshi şartlarının oluşmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi 20/10/2021 tarih …. Esas … Karar sayılı gerekçeli kararında özetle; “Dava, “konkordatonun kısmen feshi” davasıdır.
Somut olayda ; Davalının açtığı konkordato davasının sonunda, Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/12/2019 gün ve …. E. … K. sayılı ilamı ile konkordato davasının kabulü ile revize edilmiş haliyle konkordato projesinin tasdikine, tasdik edilen konkordato projesinin derhal (kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin) bağlayıcı hale gelmesine karar verildiği, gerekçeli kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı konkordato davasına ilişkin alacaklılar toplantısında, iki seçenekli ödeme planı hazırlanarak alacaklıların onayına sunulduğu, her iki seçeneğe ilişkin ödeme tablosunda yer alan alacaklıların ellerinde bulunan konkordato isteyen borçlu şirkete ait çek ve senetleri borçlu şirkete iade ettikleri takdirde ödeme planında yazılı alacak miktarlarını davacının kabul ettiğinin (davacının mutabık olduğunun) belirtildiği anlaşılmıştır.
1. Seçenek ödeme planına göre, davacı şirketin alacağının toplam 497.950,01 TL. olup, 15/03/2020’den başlanmak üzere 3’er aylık taksitler halinde, toplam 48 ayda ödenmesinin kararlaştırıldığı ancak, davalı şirketin ödeme planına rağmen davacıya kısmi ödeme yaptığı belirlenmiştir.
Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. …. K. sayılı ilamında, konkordato projesi tasdik edilirken bir kısım alacaklıların ellerinde bulunan çek ve senetlerin konkordato isteyen şirkete iadesi şartı getirilmemiş ise de ; konkordato alacaklılar toplantısında, konkordato isteyen şirketin açıkça bir kısım alacaklıların ellerindeki çek ve senetleri kendisine iadesi şartıyla ödeme planlarında yazılı alacak tutarları ile mutabık olduğunu beyan etmesi ve bu haliyle oylamada yeterli çoğunluğun sağlanması karşısında, davacı alacaklı şirketin tercih ettiği 1. seçenek ödeme planına göre davalanın ödemelerini eksiksiz yapmasını isteyebilmesi için elindeki çekleri davacıya iade etmesinin gerektiği sonucuna varılmıştır.
Davacı tarafın, elindeki henüz tahsil edilmemiş çekleri bu dava tarihi itibariyle davalıya iade etmediği, davalının iade almaması ihtimalinde de merci tayini gibi yapılması gereken işlemleri yapmadığı anlaşıldığından, davalı tarafın 1. seçenek ödeme planına göre yapması gereken ödemeleri eksik yapmasına rağmen, davacı yönünden konkordatonun kısmen feshi şartlarının oluşmadığı sonucuna varılmıştır.
Davacının elindeki çekleri usulüne uygun olarak davacıya iade etmesinden veya davacı tarafın teslim almaması halinde merci tayini vs. gibi usullerle üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmesinden sonra, davalı şirketin ödemelerini tamamen veya kısmen yine aksatması halinde davacının yeniden konkordatonun feshi davası açma hakkı saklı kalmak kaydıyla, şartları oluşmayan ve ispat edilemeyen konkordatonun feshi davasının reddine karar vermek gerekmiş ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacının davasının REDDİNE” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili sunduğu istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilin elindeki tahsil edilmeyen çekleri iadesinin gerekçeli kararda ve raporda konkordato şartı olarak kabul edilmediğini, konkordato komiser raporunda ve Asliye Ticaret Mahkemesi konkordato kararında müvekkile yüklenmeyen çek iadesi yükümlülüğün mahkemece müvekkile yüklenmesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkilin alacağının konkordato projesi ile kabul edilenden fazla olduğunu, buna rağmen davalıca kabul edilen kısım için dahi konkordato projesine uygun olarak ödeme yapılmadığını, müvekkilce konkordato sebebiyle haciz işlemine de girişilemediğini, bu durumun müvekkil şirketi olumsuz yönde etkilediğini, tüm bu nedenlerle istinaf başvurularının kabulünü ve Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas …. Karar sayılı kararının kaldırılmasını, taleplerinin kabulü ile konkordatonun müvekkil … açısından feshine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
Davacı vekili sunduğu ek karara karşı istinaf dilekçesinde özetle; Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğunu, ancak mahkemece 10/11/2021 tarihli ek karar ile taleplerinin süresinde olmadığı gerekçesiyle başvurunun reddine karar verildiğini, mahkemenin kanun yolu başvurusuna dair kararın hukuka ve usule uygun kurulup kurulmadığını değerlendirmediğini, kararın istinaf mahkemelerine gönderilmeksizin doğrudan başvurularının reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, adil yargılama hakkını ihlal ettiğini, bu nedenle başvurularının reddinin hukuka aykırı olduğunu, Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı dosyasından verilen 10/11/2021 tarihli ek kararın kaldırılmasını, başvurularının incelenmesini ve ana karara yönelik istinaf başvurularının kabulü ile kararın kaldırılmasını, taleplerinin kabulü ile konkordatonun müvekkil … açısından feshine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Dava, konkordatonun kısmen feshi davasıdır.
Mahkemece, davacının istinaf talebinin süre yönünden reddine dair ek kararın davacı tarafça istinaf edildiği görülmüştür.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun “İstinaf Dilekçesinin Verilmesi” başlıklı 343/3. Maddesinde, “İstinaf yoluna başvurma tarihi konusunda 118 inci madde hükmü uygulanır.”; aynın kanunun “Başvuru Süresi” başlıklı 345. maddesinde, “İstinaf yoluna başvuru süresi iki haftadır. Bu süre, ilamın usulen taraflardan her birine tebliğiyle işlemeye başlar”; kendisine atıf yapılan “Davanın Açılma Zamanı” başlıklı 118. Maddesinde ise, “Dava, dava dilekçesinin kaydedildiği tarihte açılmış sayılır. Dava dilekçesine davalı sayısı kadar örnek eklenir” düzenlemeleri bulunmaktadır.
Ancak; “Konkordatonun Kısmen Feshi” başlıklı İİK’nun 308/e maddesinde, “Kendisine karşı konkordato projesi uyarınca ifada bulunulmayan her alacaklı konkordato uyarınca kazanmış olduğu yeni hakları muhafaza etmekle birlikte konkordatoyu tasdik eden mahkemeye başvurarak kendisi hakkında konkordatoyu feshettirebilir.
Fesih talebi üzerine verilecek hükmün tebliğinden itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi kararına karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.” özel düzenlemesi bulunmaktadır.
7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 15.03.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 7101 sayılı Yasanın 48. maddesi ile değiştirilen “Elektronik tebligat” başlıklı 7/a maddesi;
“Aşağıda belirtilen gerçek ve tüzel kişilere tebligatın elektronik yolla yapılması zorunludur.
1. 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar.
2. 5018 sayılı Kanunda tanımlanan mahalli idareler.
3. Özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum ve kuruluşları ile kanunla kurulan fonlar ve kefalet sandıkları.
4. Kamu iktisadi teşebbüsleri ile bunların bağlı ortaklıkları, müessese ve işletmeleri.
5. Sermayesinin yüzde ellisinden fazlası kamuya ait diğer ortaklıklar.
6. Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları.
7. Kanunla kurulanlar da dahil olmak üzere tüm özel hukuk tüzel kişileri.
8. Noterler.
9. Baro levhasına yazılı avukatlar.
10. Sicile kayıtlı arabulucular ve bilirkişiler.
11. İdareleri, kamu iktisadi teşebbüslerini veya sermayesinin yüzde ellisinden fazlası kamuya ait diğer ortaklıkları; adli ve idari yargı mercileri, icra müdürlükleri veya hakemler nezdinde vekil sıfatıyla temsile yetkili olan kişilerin bağlı bulunduğu birim.
Birinci fıkra kapsamı dışında kalan gerçek ve tüzel kişilere, talepleri halinde elektronik tebligat adresi verilir. Bu durumda bu kişilere tebligatın elektronik yolla yapılması zorunludur.
Birinci ve ikinci fıkra hükümlerine göre elektronik yolla tebligatın zorunlu bir sebeple yapılamaması halinde bu Kanunda belirtilen diğer usullerle tebligat yapılır.
Elektronik yolla tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır”
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir.;
Kanuna dayanılarak çıkartılan “Elektronik Tebligat Yönetmeliği”nin, “Elektronik tebligatın hazırlanması ve muhataba ulaştırılması” başlıklı 9. maddesinde;
“(1) Tebligat çıkarmaya yetkili makam ve merci, elektronik tebligat mesajını hazırlayarak, UETS’ye teslim eder.
(2) UETS, elektronik tebligat mesajını zaman damgasıyla ilişkilendirerek muhatabın elektronik tebligat adresine ulaştırır.
(3) Gizliliğin sağlanması amacıyla tebliğ edilecek içerik ve ekli dokümanlar, UETS tarafından şifrelenir ve bunlar ancak muhatap tarafından görülür.
(4) Gerek UETS içi ve gerekse sistemler arası entegrasyon yoluyla yapılan tebligata ait delil kayıtları, elektronik tebligat mesajının tamamının ulaştığı anda üretilir.
(5) Elektronik yolla tebligat, idareleri, kamu iktisadi teşebbüslerini veya sermayesinin yüzde ellisinden fazlası kamuya ait diğer ortaklıkları; adli ve idari yargı mercileri, icra müdürlükleri veya hakemler nezdinde vekil sıfatıyla temsile yetkili olan kişilerin bağlı bulunduğu birime yapılır. Temsile yetkili olan kişilerin ayrı bir elektronik tebligat adresinin bulunması bu kuralın uygulanmasına engel olmaz.
(6) Elektronik yolla tebligat, muhatabın elektronik tebligat adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır.”
Anılan kanun ve yönetmelik hükümleri nazara alınarak somut olayda; gerekçeli kararın davacı vekiline elektronik tebligat yolu ile tebliği kapsamında, tebligat evrakında; 21/10/2021 tarihinde “tebligatın, tebligat alanına başarılı bir şekilde konuldu” şerhi, yukarıda belirtilen beş günlük sürenin dolumu ile de, 26/10/2021 tarihinde “tebligat, alıcının hesabına iletilmesine müteakip mevzuat gereği belirlenen süre sonunda otomatik olarak okundu sayıldı” şerhinin konulduğu, buna göre beş günlük sürenin de dolması ile başlayan on günlük istinaf süresinin 05/11/2020 günü sonunda dolduğu, istinaf dilekçesinin ise üç gün sonra, 08/11/2021 tarihinde Uyap’tan sunulduğu (Uyap kaydına da bakıldığında), buna göre kanun yoluna başvuru için yasada belirtilen on günlük istinaf süresinin geçtiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, kanundaki süre hafta olarak belirlenmiş ise, başladığı güne son hafta içindeki karşılık gelen günün tatil saatinde süre biter. Bu durumda 2 haftalık kanun yolu başvuru süresinin 08/11/2021 günü bitiminde sona erdiğinden; istinaf başvurusunun İİK 308/e-2 maddesinde öngörülen on günlük süre içerisinde yapılmadığı, ek karara yönelik davacı istinafının reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının 10/11/2021 tarihli ek karara yönelik istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı tarafça yatırılan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-HMK’nın 359/3. fıkra gereği kararın tebliği ile 302/5. fıkrası gereği harç tahsil müzekkeresi yazılması ve tebliğ işlemlerinin İLK DERECE MAHKEMESİ tarafından yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, İİK m. 308/e gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.14/02/2022


Başkan

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Katip

e-imzalı

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.