Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/1120 E. 2022/1055 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
.. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :
KARAR TARİHİ : 10/05/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/10/2021
NUMARASI : … Esas …Karar

DAVACILAR :

VEKİLİ :
DAVALILAR :

VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VASİ :

MÜTEVEFFA :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 10/05/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 10/05/2022
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
7201 sayılı Tebligat Kanunu, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir.
a) Bu kanun değişikliğine göre, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine, Kanunun 21/2. maddesi uyarınca doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir. Muhataba çıkarılan ilk tebligatın, öncelikle bilinen veya gösterilen en son adresine, mavi renkli zarf kullanılmaksızın ve adres kayıt sistemindeki adres olduğuna ilişkin şerh verilmeksizin Kanunun 10. maddesine göre normal bir şekilde çıkarılması gerekir. Muhatabın bu adreste bulunmaması durumunda, tebliğ memurunca Kanunun 20 ve 21. maddesinin birinci fıkrası ile Tebligat Yönetmeliğinin 29. maddesi uyarınca, muhatap lehine olan araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işlemlerinin yerine getirilmesi gerekir.
b) Muhatabın gösterilen adresten sürekli olarak ayrılması ve yeni adresinin de tebliğ memurunca tespit edilememesi durumunda, tebliğ evrakının tebligatı çıkaran mercie geri gönderilmesi gerekir. Ancak bu aşamadan sonra, Kanunun 10/2 ve Yönetmeliğin 16/2. maddeleri nazara alınarak, tebliğ evrakının açık mavi renkli zarfla, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek, Kanunun 21/2. maddesine göre tebliği mümkün olabilecektir.
Tebligat Kanununun 10/2 ve 21/2. maddeleri farklı şekilde yorumlanarak, başka adresi bilinmediği gerekçesiyle muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine doğrudan doğruya 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılması muhatabın savunma hakkını kısıtlayacağından, Anayasanın “Hak arama hürriyeti” kenar başlıklı 36. maddesine ve Tebligat Kanununun yukarıda bahsi geçen hükümlerine aykırı olacaktır.
Bu kapsamda yapılan değerlendirmede davalı ….’a gerekçeli karar ve davacının istinaf başvuru tebligatlarının ;
Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi uyarınca muhtara tebliğ edilmiştir.
Oysa ki davalı tarafın gerek cevap dilekçesindeki bildirdiği, gerekse polis vasıtasıyla yaptırılan ekonomik durum araştırmasında tebligat adresi olarak “….” adresi olarak bildirmesine ve daha önceki tebligatların da bu adresi usulune uygun tebliğ yapılmasına rağmen işbu tebligatlar davalının mernis adresine çıkarılmıştır .
Daha önce usule uygun tebligat yapılan bu adrese yapılıp da bila ikmalen iade edilen bir tebligat bulunmamaktadır. Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır (Teb. K. m. 10/1). Adres kayıt sisteminde bulunan adresin bilinen en son adres olarak kabul edilebilmesi için bilinen en son adrese tebligat yapılamamış olması veya bu adresin tebliğe elverişli olmaması halinde mümkündür. Bilinen en son adresin tebliğe elverişli olmadığı anlaşılmadan veya bu adreste tebligat yapılamadığı görülmeden doğrudan adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinde tebligatın yapılması; yapılan tebligatı usulsüz kılar (Teb. K. m. 10/2).
Bu bakımdan sözkonusu davalıya çıkarılan gerekçeli karar ve davacının istinaf başvuru tebligatlarının “….” adresine tebligat zarfında mernis adresi olduğu belirtilmeksizin davalının bilinen adresine tebliğ için gönderilmesi, şayet tebligatın yapılamaması halinde Tebligat Kanunu’nun 10/2. maddesi uyarınca sistemdeki adresin bilinen son adres olduğu kabul edilerek buna göre tebligatın çıkarılması gerekmekte olduğundan, bu haliyle davalıya yapılan tebligat geçersizdir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı ….’a çıkarılan gerekçeli karar ve davacının istinaf başvuru tebligatlarının yukarıda açıklanan Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olarak tebliği ile beklenilmesi gereken süreler beklendikten sonra dosyanın Dairemize gönderilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
2-İstinaf başvurusunun belirtilen eksiklikler giderilip dosya geldikten sonra incelenmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle HMK m.353/3 uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

10/05/2022

Başkan Üye Üye Katip

E imza E imza E imza E imza