Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/1057 E. 2022/1138 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
.. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :
KARAR TARİHİ : 24/05/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/10/2021
NUMARASI : Esas Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 24/05/2022
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 26/05/2022
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin maliki ve sürücüsü olduğu … plakalı araç 28.04.2019 tarihinde İhsaniye Caddesi’ne doğru ilerlerken Yeşilırmak Sokak’tan ters yönde gelen (1) nolu davalının işleteni (2) nolu davalının ise ZMMS poliçe yükümlüsü olduğu …. plakalı araçla kafa kafaya çarpışmamak için zorunlu manevra yaptığını ve önce yol kenarında bulunan ağaca daha sonra da kaldırım üzerinde park halinde bulunan dava dışı ….’ın maliki olduğu …. plakalı araca çarpmak zorunda kaldığını, gerçekleşen maddi hasarlı trafik kazası sonrasında kazaya sebebiyet veren …. plakalı aracın sürücüsü durmaksızın olay yerinden kaçtığından açık kimliğinin belirlenemediğini, trafik ekiplerince düzenlenen 28.04.2019 tarihli kaza tespit tutanağına göre … plakalı aracın sürücünün tespiti ve kazanın beyan edildiği şekilde gerçekleştiğinin teyidi halinde …. plakalı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda asli kusurlu sayılacağı tespit edildiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla, tam ve kesin olarak belirlendiği takdirde artırılmak üzere, şimdilik (2.000,00 TL. hasar bedeli + 250,00 TL. değer kaybı bedeli + 250,00 TL. hak mahrumiyeti bedeli olmak üzere) 2.500,00 TL.’nin (2 nolu davalı sigorta şirketinin poliçe şartları ve limitleriyle sınırlı olarak yalnızca araç hasar bedeli ile değer kaybı bedelinden sorumlu olduğu gözetilerek) kaza tarihi olan 28.04.2019 tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, yargılama giderlerinin (Arabuluculuk faaliyeti kapsamında toplantıya katılmayan 1 nolu davalı ….’jn 6235 Sayılı HUAK.nri.18/A-ll hükmü uyarınca davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu olacağı ve lehine vekâlet ücretine hükmedilemeyeceği gözetilerek) davalılara tahmili ile davacı lehine avukatlık ücreti takdirine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta vekili sunduğu cevap dilekçesinde özetle; Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğradığını, huzurdaki dava anılan zamanaşımı süreleri geçtikten sonra açılmış olduğundan itirazlarımız doğrultusunda davanın reddi gerekeceğini, davaya konu kazanın hangi sebeple meydana geldiği her durumda araştırılmalı, Karayolları Genel Müdürlüğü’nün dava konusu kazanın meydana gelmesine etki edecek trafik işaret ve lambalarından, yolun yapısından ve trafik güvenliğini tehlikeye atacak derecede görüşü engelleyecek bir hususun bulunup bulunmadığı ayrıca belirlenmesinin gerektiğini, ancak kaza tespit tutanağında bu hususlara ayrıntılı olarak değinilmediğini, ayrıca sigortalı araç sürücüsünün dava konusu kaza meydana geldiği esnada alkollü içki ve/veya uyuşturucu madde etkisinde olup olmadığını, geçerli sürücü belgesinin bulunup bulunmadığı anlaşılmadığından bu konuya ilişkin de Sayın Mahkemeniz tarafından inceleme yapılmasının gerektiğini, bu nedenlerle davacı tarafça tarafımıza tebliğ edilmeyen delillerin tarafımıza tebliğe çıkartılması için davacıya kesin süre verilmesine, davanın reddine, kusur durumunun tespiti için Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti’nden ve Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi’nden rapor alınmasına, değer kaybına ilişkin tazminat hesabının Uzman Sigorta Eksperleri tarafından yapılmasına, aleyhe hüküm kurulması halinde dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu tutulmasına, harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk derece mahkemesinin kararı ile; “…Tüm dosya muhtevası birlikte değerlendirildiğinde; hüküm kurmaya elverişli ve denetime açık bilirkişi raporlarına göre kazadan dolayı davacıya ait araçtan 6.725,00 TL hasar miktarı, 1.000,00 TL değer kaybı ve 1.200,00 TL araç mahrumiyetinden kaynaklı zarar bulunduğu kanaatine varılmakla, bu miktarların davalılardan alınarak davacıya verilmesine, sürücüsünün tam kusurlu olarak kazaya sebebiyet verdiği aracın kiralık ve ticari amaçla kullanıldığı anlaşılmakla hükmedilen bedelin avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜ İLE,
1- Hasara ilişkin maddi zarar için 6.725,00 TL ve Araç değer kaybı 1.000,00 TL olmak üzere toplam 7.725,00 TL’nin 28/04/2019 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı sigorta şirketinden 10/01/2020 temerrüt tarihinden itibaren ,poliçe limiti dahilinde ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) işleyecek avans faiziyle birlikte tahsili ile davacıya VERİLMESİNE;
2-Aracın kullanılamadığı süre içerisindeki zarar için 1.200,00 TL’nin 28/04/2019 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’den tahsili ile davacıya VERİLMESİNE
” şeklinde hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı …. Şirketi vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili şirket nezdinde sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğuna ilişkin tespitin detaylı bir şekilde inceleme yapılmaksızın belirlendiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında ve sigorta poliçe limiti ile sınırlı olacağını, bu kapsamda, kusur oranları açısından en doğru ve geçerli tespitin yapılabilmesi için hem Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden hem de Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyetinden seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmasının zorunluluk arz ettiğini, karara esas olarak gösterilen bilirkişi raporunda tayin ve tespit edilen yedek parça fiyatlarının fahiş oranda yüksek olup taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, söz konusu tazminatın uzman sigorta eksperi tarafından Yargıtay içtihatları doğrultusunda belirlenmesi gerektiğini, yine kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili şirket aleyhine tazminata hükmedilecek olması ihtimalinde değer kaybı hesaplamasının Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlar ekinde yer alan formüle göre yapılması gerektiğini, Yerel Mahkeme kararında müvekkili şirket aleyhine avans faize hükmedildiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun ancak ve ancak yasal faiz ile ve dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere sınırlı olabileceğini, tüm bu nedenlerle Yerel Mahkeme kararının kaldırılmasını, müvekkili şirketin sorumluluğu açısından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Dava;maddi hasarlı trafik kazası nedeni ile hasar, araç mahrumiyet ve araçtaki değer kaybı nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
1-Kusur ve hasar raporuna ilişkin itirazın incelenmesinde:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “bilirkişi raporuna itiraz” başlıklı 281/1. maddesinde; “Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler” düzenlemesine yer verilmiştir. Usulüne uygun biçimde raporun tebliği üzerine, rapora itiraz hakkı bulunan tarafların bu haklarını kullanmamış olması halinde ise, karşı taraf lehine usuli kazanılmış hak oluşacağı izahtan varestedir.(YARGITAY 17. Hukuk Dairesi 2015/3253 ESAS, 2017/9419 KARAR; aynı daire 2015/10058 ESAS, 2018/4639 KARAR)
Hükme esas alınan i kusur-hasar raporu15/05/2021 1 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen bilirkişi raporuna yazılı olarak herhangi bir itirazda bulunulmadığından, bu husus kamu düzeninden olup re’sen nazara alınması gereken hususlardan bulunup davacı lehine usuli kazanılmış hak teşkil ettiği de açıktır. Bu nedenle davalının buna yönelik istinafı itirazı yerinde görülmemiştir.
2-Faiz türüne ilişkin itirazın incelenmesinde:
Zarara neden olan araç otomobil olup ticari faaliyet sırasında zarara neden olmamıştır. Bu itibarla davada temerrüt faizi olarak yasal faize hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde avans faize hükmedilmesi doğru olmamıştır.
İDM tarafından hüküm 1 maddesinde yasal faize hükmedildiği halde tereddüt yaratacak şekilde aynı hükümde avans faize hükmedilmesi hatalı olup itirazın kabulü gerekmiştir.
3- Yargılama giderine ilişkin itirazın incelemesinde:
Dava tam kabul edilmiş olup davalı taraf yargılama giderlerinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olup İDM kararında bu hususta eksiklik bulunmadığından itirazın reddi gerekmiştir.
Bu nedenle , davalı sigorta vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK.nın 353/1-b.2. maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davalı sigorta vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; ilk derece mahkemesi kararın KALDIRILMASINA,
HMK.nın 353/1-b-2.maddesi gereğince YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
1- Hasara ilişkin maddi zarar için 6.725,00 TL ve Araç değer kaybı 1.000,00 TL olmak üzere toplam 7.725,00 TL’nin 28/04/2019 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı sigorta şirketinden 10/01/2020 temerrüt tarihinden itibaren ,poliçe limiti dahilinde ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2-Aracın kullanılamadığı süre içerisindeki zarar için 1.200,00 TL’nin 28/04/2019 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ….’den tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
İlk Derece Yargılaması Yönünden;
3-Alınması gereken 609,66 TL harçtan peşin alınan 164,13 TL harcın mahsubu ile bakiye 445,53 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına, (Davalı sigorta şirketinin 394,29 TL’sinden diğer davalı ile birlikte sorumlu tutulmasına)
4-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 7,80 vekalet harcı, 54,40 TL peşin harç, 109,73 TL ıslah harcı, 419,90 TL keşif harcı ve Konya .. Sulh Hukuk Mahkemesine açılan tespit davası nedeniyle yatırılmış olan 73,10 TL peşin harcın, 6,40 vekalet harcı, 20,40 başvurma harcı, 409,00 TL keşif harcı toplamı 1.038,53 TL’nin davalılardan (davalı sigorta şirketi poliçe sınırları dahilinde sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 168,00 TL keşif yol ücreti, 138,00 TL posta tebligat gideri ve Konya .. Sulh Hukuk Mahkemesine açılan tespit davası nedeniyle yapılan yargılama giderlerinden 350,00 TL bilirkişi ücreti, 94,00 TL keşif yol ücreti, 42,00 TL posta gideri olan toplamı olan 1.792,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 2019 yılı tarifesine göre iki saatlik görüşme nedeniyle taraf başına saati 330,00 TL den toplam 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
8-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
İstinaf Yargılaması Yönünden;
9- İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak alınan istinaf karar harcının talep halinde davalı Türkiye Sigorta AŞ tarafına iadesine,
10-Davalı …. tarafından yapılan 162,10 TL istinaf başvuru gideri ile 44,00 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 206,10 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile bu davalıya ödenmesine,
11- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
12- HMK’nın 359/3. fıkra gereği kararın tebliği ile 302/5. fıkrası gereği harç tahsil müzekkeresi yazılması ve tebliğ işlemlerinin İLK DERECE MAHKEMESİ tarafından yapılmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; (107.090,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi. 26/05/2022

Başkan Üye Üye Katip

E imza E imza E imza E imza

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.