Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/855 E. 2021/1513 K. 18.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …
KARAR TARİHİ : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACI : … – -…

VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ : …
KARARIN YAZILMA TARİHİ : …

Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak;… günü dava dışı sigortalı araç sürücüsü … idaresindeki … plaka sayılı çekici ile seyri sırasında şerit tecavüzünde bulunarak müvekkili yönetimindeki … plaka sayılı otomobilin sol yan kısmına çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında, müvekkilinin ağır şekilde yaralanmasına ve malul kalmasına neden olduğunu, kazaya karışan ve dava dışı … adına kayıtlı olan … plaka sayılı çekicinin Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) ile koruma altına alan …. aleyhine, trafik sigorta poliçesinin Sakatlanma Klozu ile Tedavi Gideri Klozu’ndan doğan sorumluluğa bağlı olarak Konya …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı dosyasında açılan maddi tazminat dava dosyasında hükme esas alınan Trafik Kazası Tespit Tutanağı’nda sigortalı araç sürücüsü …’ün %100 oranında tam kusurlu, müvekkilinin ise kusursuz olduğunun belirtildiği, Adli Tıp Uzmanı … tarafından düzenlenmiş … tarihli Bilirkişi Hekim Raporu’nda müvekkili davacının Paraplejik olduğu, idrar ve gaita inkontinansının bulunduğu, mevcut arızaları nedeni ile %100 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği ve malul kaldığı, Hayatını sürdürebilmesi için yaşamı boyunca bir başkasının yardımına (bakıcıya) ihtiyaç duyacağı ve yaşamı boyunca %100 malul sayılacağının belirtildiği, dava dışı şirket adına kayıtlı olan … plaka sayılı çekicinin davalı … tarafından … başlangıç ve … bitiş tarihli olarak düzenlenmiş … nolu ve … TL teminat limitli Motorlu Kara Taşıtları Birleşik Kasko Sigortası Poliçesi içerisinde Artan Mali Sorumluluk Sigortası yapılmış olduğundan, artan mali sorumluluk sigortacısı sıfatı ile müvekkilinin yaralanması ve %100 oranında malul kalması sonucu uğradığı ZMSS ödemesi ile karşılanmamış çalışma gücünü yitirmesinden doğan maddî zararı ile ömür boyu sürecek bakıcı gideri zararı ve kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararının tazminine karar verilmesi için ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı sıfatı ile davalının sorumluluğuna gidildiğini, Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı dosyasında müvekkilinin, çalışma gücünün azalmasından doğan maddi tazminat ile fatura edilemeyen ve belgeye bağlanamayan kaçınılmaz tedavi giderleri ile hayatını sürdürebilmesi için başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda olması sonucu uğradığı bakıcı giderlerinden doğan maddi tazminatın davalı … şirketinden tahsili ile müvekkili davacıya verilmesine dair karar verildiği, müvekkilinin Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) ödemesi ile karşılanmamış güncel maddi zararlarının tazmini için eldeki davanın açılması gerektiğini, bu nedenle davalı … şirketine müracaatta bulunulduğu, ancak herhangi bir tazminat ödemesi yapılmadığını, belirterek; fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak üzere müvekkilinin çalışma gücünü yitirmesinden doğan maddi zararı olarak … TL, SGK’nın sorumluluğu dışında olup fatura edilemeyen ve belgeye bağlanamayan kaçınılmaz tedavi giderleri ile hayatını sürdürebilmesi için başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda olması sonucu uğradığı bakıcı giderinden doğan maddi zararı olarak; … TL madddi tazminatların, artan mali sorumluluk sigorta poliçesi, poliçe teminat limiti ile sınırlı olarak dava tarihînden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı sigortacıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özet olarak; kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi tarafından tanzim edilen, … – … vadeli … poliçe no’lu birleşik kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili şirketin sorumluluğu sigorta poliçesindeki limitler ve sigortalıların kusuru ile sınırlı olduğunu, … plakalı aracın … tarafından Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, maddi tazminat talepleri yönünden; sıralı sorumluluk gereği Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta poliçesinin teminatı tükenmeden Birleşik Kasko Sigortasına başvurulamayacağından cihetle zararın … ‘den karşılanması gerektiğini, ayrıca ZMM Sigorta teminatı yönünden sürekli sakatlık ve tedavi gideri (bakıcı gideri) teminatı ayrı ayrı belirlenmiş ve kaza tarihi itibariyle toplam … TL limitli olduğunu, bu nedenle müvekkili şirketin maddi tazminata ilişkin sorumluluğu doğmayacağını, ayrıca Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. … E. sayılı dosyasında kurulan hüküm uyarınca, müvekkili şirket aleyhine … TL manevi tazminata hükmedilmiş olup; Müvekkili şirket tarafından tanzim edilen poliçe klozu teminatı … TL olduğundan davayı kabul etmemekle birlikte; bu hususun da değerlendirilmesi gerektiğini, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası meblağ sigortası olmayıp zarar sigortası olduğundan, davacı tarafın uğradığını iddia ettiği zararları aynı zamanda ispat etmesi gerektiğini, ayrıca davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkil şirketin sorumluluğu trafik poliçesindeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olacağını, davacı yanın kazaya ilişkin maluliyet iddialarının değerlendirilebilmesi için Adli Tıp Kurumuna sevk edilerek maluliyet durumu ve maluliyetin kaza ile illiyeti hakkında rapor alınmasının gerektiğini, ayrıca dava konusu olayın haksız fiilden kaynaklanmakt olduğunu ve ticari iş niteliğinde olmadığından avans faizine yönelik taleplerinin reddi gerektiğini belirterek; haksız ve mesnetsiz davanın sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmaması nedeniyle, sıralı sorumluluk ve teminat limitleri uyarınca sorumluluğu olmadığından, refakatçi gideri, bakıcı gideri, yol masrafı, ilaç masrafı, tıbbi malzeme masrafı gibi sair tüm masraflardan müvekkil şirketin sorumluluğu olmaması nedeniyle reddine, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME ÖZETİ :
Konya ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih … Esas … Karar sayılı gerekçeli kararı ile; ” …Yukarıda izah edilenler, Mahkememizin … Esas, … Karar sayılı dava dosyası, bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; … günü dava dışı sigortalı araç sürücüsü … idaresindeki … plaka sayılı çekici ile davacı … plaka sayılı otomobilin sol yan kısmına çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığı, kazaya karışan ve dava dışı …. adına kayıtlı olan … plaka sayılı çekicinin Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) ile koruma altına alan …. aleyhine trafik sigorta poliçesinin Sakatlanma Klozu ile Tedavi Gideri Klozu’ndan doğan sorumluluğa bağlı olarak Mahkememizin … Esas ve … Karar sayılı dosyasında açılan maddi tazminat dava dosyasında hükme esas alınan raporlar uyarınca sigortalı araç sürücüsü …’ün %100 oranında tam kusurlu olduğu, davacının kaza sonucu %100 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği ve malul kaldığı, yaşamı boyunca bir başkasının yardımına (bakıcıya) ihtiyaç duyacağı ve yaşamı boyunca %100 malul sayılacağının belirtildiği, dava dışı şirket adına kayıtlı … plaka sayılı çekicinin davalı … tarafından …- … tarihleri arasında geçerli olmak üzere … nolu … TL teminat limitli Motorlu Kara Taşıtları Birleşik Kasko Sigortası Poliçesi içerisinde Artan Mali Sorumluluk Sigortası yapıldığını, artan mali sorumluluk sigortacısı sıfatı ile davacının yaralanması ve %100 oranında malul kalması sonucu uğradığı ZMSS ödemesi ile karşılanmayan çalışma gücünü yitirmesinden doğan maddi zararı ile ömür boyu sürecek bakıcı gideri zararı ve kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararının tazminine karar verilmesi için ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı sıfatı ile davalının sorumluluğuna gidildiği, davacının Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) ödemesi ile karşılanmamış güncel maddi zararlarının tazmini için işbu davanın ikame edildiği, davacı tarafın kaza nedeniyle oluşan maddi zararlarının tazmini bakımından davalı … şirketine müracaatta bulunduğu, ancak davacıya herhangi bir ödemenin yapılmadığı, davacının dava konusu kazaya bağlı olarak yaşamı boyunca bir başkasının bakımına muhtaç olacağı , bu sürede %100 oranında malul sayılacağı, SGK nın sorumluluğu dışında kalıp fatura edilemeyen kaçınılmaz tedavi giderleri zararının ise … TL olacağı alınan raporlar uyarınca sabit olduğu, aktüer bilirkişi marifetiyle maddi zarar hesaplamasının yapıldığı, davacının maddi zararlarının tazmininde davalı … şirketinin Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) poliçesi kapsamında sorumluluğunun bulunduğu kabul edilerek; davacının davasının kabülü ile; sürekli iş göremezlik tazminatı, SGK’nın sorumluluğu dışında olup fatura edilemeyen ve belgeye bağlanamayan kaçınılmaz tedavi giderleri ile bakıcı gideri tazminatı olarak sigorta şirketinin bakiye teminat limiti ile uyumlu olmak üzere … TL’nin artan mali sorumluluk sigorta poliçesi, bakiye poliçe teminat limitiyle sınırlı olarak … dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar vermek gerekmiş ve 1-Davacının davasının KABÜLÜ ile; sürekli iş göremezlik tazminatı, SGK’nın sorumluluğu dışında olup fatura edilemeyen ve belgeye bağlanamayan kaçınılmaz tedavi giderleri ile bakıcı gideri tazminatı olarak … TL’nin artan mali sorumluluk sigorta poliçesi, bakiye poliçe teminat limitiyle sınırlı olarak … dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,” karar verildiği anlaşılmıştır.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özet olarak; davayı kabul etmemekle birlikte müvekkili şirketin sorumluluğunun sigorta poliçesindeki limitler ve sigortalıların kusuru ile sınırlı olduğunu, … plakalı aracın … tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, maddi tazminat talepleri yönünden sıralı sorumluluk gereği ZMMS poliçesinin teminatı tükenmeden birleşik kasko sigorta poliçesine başvurulamayacağından cihetle zararın … ‘den karşılanması gerektiğini, ZMMS teminatı yönünden sürekli sakatlık ve tedavi gideri (bakıcı gideri) teminatının ayrı ayrı belirlendiğini ve kaza tarihi itibariyle toplam (… er TL ) … TL olduğunu, bu nedenle müvekkili şirketin maddi tazminata ilişkin sorumluluğu doğmayacağını, ayrıca Konya ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında verilen hüküm uyarınca tutarların trafik sigorta poliçesi teminatı kapsamında kaldığını, bu nedenle huzurdaki dosyada aleyhe kurulan hükme itiraz ettiklerini, ayrıca bakıcı , pansuman ve tedavi giderlerinin SGK nun sorumluluğunda olduğunu, tedavi giderlerinin teminat kapsamında bulunmadığını, bilirkişi tarafından hiçbir somut veri olmadan afaki olarak … TL tedavi gideri yapılacağı yönündeki tespitin yerinde olmadığını, yine davayı kabul etmemekle birlikte müvekkili şirketin sorumluluğu olmadığından harç yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden de sorumluluğu olmayacağını, dava konusu olayın haksız fiilden kaynaklandığını ticari iş olmadığını, avans faizine yönelik taleplerin de reddinin gerektiğini ancak ticari faiz üzerinden hüküm kurulduğunu, tazminatın ödenmemesi ve eksik ödenmesi nedeniyle rapor hesap tarihi itibariyle yeni tazminat tutarı belirlendiğini, kaza tarihindeki verilere göre hesap yapılması halinde müvekkili şirkete karşı tazminata temerrüt tarihinden itibaren faiz işletileceğini, ancak güncel veriler kullanılarak hesaplanan işleyecek dönem zararına ayrıca faiz işletilmesinin hakkaniyete aykırı olacağını, gelecek dönem zararına geçmiş tarihten faiz işletilmesinin kabulünün mümkün olmadığını, bu nedenle ıslah tarihinden bu talep kabul görmez ise rapor hesap tarihinden faiz işletilmesi gerekirken dava tarihinden itibaren hüküm kurulmasının dayanaksız ve isabetsiz olduğunu, tüm bu nedenlerle icranın tehirine, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına itirazları gereği davanın reddine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özet olarak; davalının istinaf talebinin süre yönünden süresinde olmadığını, davalı vekilinin istinaf itirazlarının yerinde olmadığını, dava konusu talepler yönünden İMM sigortacısının ZMMS poliçesinin sağlık gideri teminatı klozu kişi başı poliçe limitini aşan kısmından sorumlu olduğu dikkate alındığında istinaf itirazlarının yersiz olduğunu, kaçınılmaz tedavi giderlerinin heyet raporu ile tespit edildiğini, davalının yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olduğunu, kazaya karışan aracın ticari nitelikte çekici olması nedeniyle avans faize hükmedilmesinin, dava açılması ile kazanın ihbar edilmiş olması nedeniyle dava tarihinden faiz işletilmesine karar verilmesinin doğru olduğunu, tüm bu nedenlerle davalı vekilinin istinaf itirazlarının öncelikle süre yönünden aksi halde esas yönünden reddine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Dava, trafik kazası nedeniyle ihtiyari mali mesuliyet sigortasından maddi tazminat talebine ilişkindir.
Mahkemece verilen karar, davalı … tarafından istinaf edilmiştir.
A- Kamu düzeni yönünden yapılan incelemede;
6100 sayılı HMK’nin Hükmün Kapsamı başlıklı 297. maddesinin 2. fıkrasına göre “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” Kanunun aradığı bu şekil, yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetine sebep olabilecek, kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir. (HGK … Esas … Karar sayılı ilamı)
Hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve hukuka uygunluk denetiminin yapabilmesi için ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması, zorunludur.
Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup, yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur.
6100 sayılı HMK’nın 298. maddesi uyarınca kararını gerekçesi ile birlikte tam olarak yazması ve hüküm sonucunu HMK’nın 297/2. maddesinde öngörülen biçimde tefhim etmesi asıldır. Mahkemece yargılama sonunda verilen bu kısa karar, bir davayı sona erdiren yasa yolu açık olan son kararlardandır. Bu kararla, mahkeme davadan elini çeker ve davayı sona erdirmiş olur.
Ayrıca ilamların infaz edilecek kısmı, hüküm bölümü olup, hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. Gerek icra dairesi ve gerekse sınırlı yetkili İcra Mahkemesi ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip değildir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 E. -1997/776 K.; 22.03.2006 gün ve 2006/12-92 E.-2006/85 K.; 25.06.2008 gün ve 2008/12-451 E.- 2008/453 K. sayılı ilamları)
HMK’nun “Taleple Bağlılık İlkesi” başlıklı 26. maddesinin birinci fıkrasında; “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir” hükmüne yer verilmiştir.
HMK 297/2. maddede; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği düzenlenmiştir.
Anayasa m. 141/3’deki düzenleme gereğince “bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır” kuralı ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6.maddesi kapsamında, taraflardan biri hakkında hüküm kurulmaması ve gerekçenin yazılmaması durumunda adil yargılanma hakkına aykırılık teşkil edeceği düzenlenmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 31. maddesinin başlığı hâkimin davayı aydınlatma ödevi olup madde metninde, hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir, hükmü düzenlenmiştir. Bu kapsamda;
Dava, birden ziyade talep yönünden maddi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece infazda tereddüt oluşturacak şekilde, sürekli iş göremezlik tazminatı, SGK’nın sorumluluğu dışında olup fatura edilemeyen ve belgeye bağlanamayan kaçınılmaz tedavi giderleri ile bakıcı gideri tazminatı kalemlerinin miktarları hüküm fıkrasında ayrı ayrı gösterilmeyerek, neticeten toplam bedele hükmedilmiştir. Bu itibarla sözü edilen herbir alacak kalemine yönelik ayrı ayrı hüküm kurulması ve bu alacak miktarları toplamının kararda belirtilmesi gerekirken, hangi maddi tazminat talebi için ne miktara hükmedildiği belirtilmeden, hükümde toplam tazminat miktarı yazılması infazda tereddüt yaratacak ve kamu düzenine aykırı görüldüğünden bu husus resen gözetilmiştir. Bu sebeple, davalının istinafı kamu düzeni nedeniyle kabul edilmiştir.
1-Sorumluluk ve tedavi, bakıcı giderlerinin teminat dışı olduğu itirazında;
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının 1. maddesi gereğince trafik sigortası işletene düşen hukuki sorumluluğu sigorta limitleri dahilinde teminat altına alır ve zarar gören üçüncü şahsın gerçek zararından sorumludur.
Motorlu Kara Taşıtları ihtiyari mali sorumluluk sigortası genel şartlarının “sigorta teminatının kapsamı başlıklı 1.maddesine göre sigortacı aracın işletenine yükletilebilecek hukuki sorumluluğu poliçe teminatı kapsamında olmak şartıyla zorunlu mali sorumluluk sigortası haddi üstünde kalan kısmını poliçede yazılı azami miktara kadar temin eder. İhtiyari mali mesuliyet sigortası kapsamının başlangıç noktası, zorunlu trafik sigorta limitinin üzerinde kalan kısımdır. Kapsamın sonu ise ihtiyari mali mesuliyet sigortası limitidir. Başka bir ifadeyle gerçek zarar miktarı zorunlu trafik sigorta limitini geçtiği anda ihtiyari mali mesuliyet sigortası güvencesi başlamakta ve kendi poliçesindeki limit miktarı da sorumluluğun sona erdiği nokta olmaktadır. Bu nedenle zarar, trafik sigortası kapsamında kalmakta ise ihtiyari mali mesuliyet sigortacısının sorumluluğundan bahsedilemez.
Bu kapsamda olmak üzere, faturasız tedavi gideri konusunda davacının delil olarak sunduğu,davalının tarafı olmadığı dosyada alınan tek hekim raporunda … TL, eldeki dosyada alınan raporda ise … TL faturasız tedavi gideri belirlenmiş olup her iki rapor arasında açık bir çelişki bulunması nedeniyle;
Bunun yanında, ömür boyu bakıcı gideri ihtiyacının bulunup bulunmadığı konusunda, Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre değerlendirme yapılması için; Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlardan, çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, yukarıda sözü edilen çelişkinin giderilmesi,kişide olan daimi malüliyet oranının belirlenmesi hem de bakıcı ihtiyacının ve süresinin belirlenmesi için rapor alınarak sonucuna göre; öncelikle zararın trafik sigorta poliçe limitlerinde kalıp kalmadığı, aşan kısım var ise İhtiyari Mali Mesuliyet Sigortası kapsamında ele alınması gerektiğinden, buna yönelik istinaf talebinin kabulüne karar verilmiştir.
2-Kabule göre de; (Faiz türü, başlangıcı ve yargılama giderine yönelik itirazda);
Davacılar vekili tarafından temerrüt faizi olarak avans faizi istenilmiş ve mahkemece de avans faize hükmedilmiştir. Davalının sigortalısı olduğu araç … olup şirket adına kayıtlıdır. Bu itibarla, ticari temerrüt faizi olarak avans faize hükmedilmesi yerinde olduğu gibi dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi ve davanın kabulüne karar verilmesine göre yargılama giderlerinden de davalının sorumlu tutulması usul ve yasaya uygun olup buna yönelik davalının itirazları yersizdir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Yerel Mahkeme kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde değerlendirme ve işlem yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf eden davalı tarafından yatırılan, başvurma harcı dışında kalan, istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Karar tebliği ve harç işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
7-Konya … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasına davalı vekili tarafından sunulan …, … tarihli, … numaralı, … TL bedelli teminat mektubunun İİK 36/5 maddesi gereğince talep halinde ilgilisine iadesine,
Dair, HMK. m.353/1-a/6 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi….


Başkan

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Katip

e-imzalı

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.