Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/704 E. 2021/1342 K. 27.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :
KARAR TARİHİ : 27/09/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 06/10/2020
NUMARASI : .. Esas Karar

DAVACILAR : 1- … – TC: …
: 2- … – TC: …
: 3-
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI :
VEKİLİ : Av. … –
DAVANIN KONUSU : Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 27/09/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 29/09/2021

Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacılar vekili dava dilekçesinde özet olarak; 12/07/2017 günü… plaka sayılı motosiklet sürücüsünün , müvekkilleri davacının murisi destekleri … çarpması sonucu yaralanmasına ve medikal tedavisi sırasında 15/07/2017 tarihinde vefatına neden olduğunu, motosiklet sürücüsü hakkında soruşturmanın devam ettiğini, kazaya karışan dava dışı … adına kayıtı olan … plaka sayılı motosikletin davalı … tarafından 03/07/2017-03/07/2018 tarihleri arasında …nolu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunundan sigortacı sıfatı ile davalının sorumluluğuna gidildiğini, müvekkili davacıların muris desteklerinin vefatından sonra onun desteğinden yoksun kaldıklarını, müteveffanın vefat tarihinde …. adlı işyerinde çalışarak müvekkillerin geçimin sağladığını, müteveffanın eşi davacının gelir getiren herhangi bir işte çalışmadığını, kızları …nin lise, …’nin ise ilkokul öğrencisi olduğunu, kazaya ilişkin olarak davalı … şirketine başvuru yapıldığını ancak, araç sürücüsünün kusuru bulunmadığı gerekçesiyle tazminat talebini karşılanmadığını belirterek, müvekkilleri davacıların müteveffanın desteğinden yoksun kaldıklarından fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, müteveffa …’ın eşi … için 10,00 TL, kızı … için 10,00 TL, kızı …. için 10,00 TL destekten yoksun kalma tazminatlarının kaza tarihinde geçerli Sakatlanma/Ölüm Klozu kişi başı poliçe teminat limiti ile sınırlı olarak başvurunun reddedildiği 11/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak ayrı ayrı müvekkillerine verilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özet olarak; sigortalı araç sürücüsünün kusuru olmadığı için müvekkili sigorta şirketinin de sorumluluğunun bulunmadığını, kazaya ilişkin trafik tespit tutanağında sürücünün herhangi bir kural ihlalinin bulunmadığını, müvekkili sigorta şirketi tarafından aldırılan uzman görüşü raporunda da sürücünün kusursuz olduğu kanaatine varıldığını, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, dava dosyasının kusur tespiti yapılması bakımından Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilmesi gerektiğini, tazminat hesabı bakımından dosyanın aktüer sıfatına haiz bilirkişiye tevdi edilmesinin gerektiğini belirterek, haksız ve mesnetsiz davanı reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME ÖZETİ :
Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/10/2020 tarih … Esas … Karar sayılı gerekçeli kararı ile; ” …Yukarıda izah edilenler, bilirkişi raporları , soruşturma ve kovuşturma dosyaları, istinaf ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; daha önce alınan kusur raporlarında çelişkinin giderilmesi bakımından Konya Bölge Adliye Mahkemesi’nin .. HD’nin … Esas, … Karar sayılı ilamı uyarınca konusunda uzman bilirkişi heyetinden söz konusu kazadaki kusur oranlarının tespiti bakımından rapor aldırıldığı, davacıların davaya konu trafik kazası nedeniyle oluşan destekten yoksun kalma zararlarına ilişkin tazminattan davalı … şirketinin ZMMS kapsamında sorumlu olduğu, davacılara söz konusu kaza nedeniyle herhangi bir gelir bağlanmadığı, davacıların zararlarının aktüer bilirkişi marifetiyle hesaplamasının yapıldığı, dosya kapsamında düzenlenen bilirkişi raporlarının denetime elverişli, gerekçeli, usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilmekle hükme esas alınması suretiyle ; davacıların davasının kabulü ile destek zararlarından dolayı davacılardan … için 47.390,46 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 11/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, … için 5.854,34 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 11/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, … için 11.047,03 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 11/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar vermek gerekmiş; 1-Davacıların davasının KABULÜ ile destek zararlarından dolayı davacılardan … için 47.390,46 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 11/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, 2-… için 5.854,34 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 11/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, 3-… için 11.047,03 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 11/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, ” karar verildiği anlaşılmıştır.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özet olarak; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, kaza tespit tutanağı ve uzman görüşü raporunda sürücü …un kusursuz olduğu açıkça belirtildiği halde sürücüye %20 oranında kusur izafe eden raporların hükme esas alınmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkili sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün trafik kazası tespit tutanağında kusuru olmadığı için müvekkili şirketin de sorumluluğu olmadığını, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, yerel mahkeme tarafından verilen ilk kararda müvekkili sigorta şirketi aleyhine tek vekalet ücretine hükmedilmişken yeniden yapılan yargılama sonunda ise müvekkili sigorta şirketi aleyhine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedildiğini, bu hususun açıkça aleyhe hüküm verme yasağına aykırılık oluşturduğunu, tüm bu nedenlerle icranın tehirini, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ve neticede talepleri gibi karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkin olup davalı … tarafından istinaf yapılmıştır.
Dairemizin ilamı ile verilen kaldırma ve gönderme kararı üzerine mahkemece yeniden yapılan yargılama sonucunda verilen kararın davalı … vekilince istinafı üzerine yapılan inceleme sonunda;
Oluşa ve dosya kapsamına, kaldırma kararına uygun biçimde düzenlenen İTÜ uzman heyetinin kusur raporunun benimsenerek karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına; kararın aşağıdaki husus dışında, dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere, kanunun olaya uygulanmasında kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin itirazı yerinde değildir.
Ancak;
Davanın, birden fazla kişi hakkında aynı veya benzer sebepten doğması haline gelince; aynı sebepten maksat, yalnız hukuki sebep olmayıp, bir olaya, yani aynı vakıaya ve fakat farklı hukuki sebeplere dayanılarak da birden fazla kişinin dava açması veya dava edilmesi olanaklıdır.
Bu halde Dava arkadaşlığı; davacı veya davalı tarafta birden fazla kişi bulunması hali olup 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 57 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. İhtiyari dava arkadaşlığında; birden çok kişi, birlikte dava açabilecekleri gibi aleyhlerine de birlikte dava açılabilir. Bu haller, davacılar veya davalılar arasında dava konusu olan hak veya borcun, elbirliği ile mülkiyet dışındaki bir sebeple ortak olması, ortak bir işlemle hepsinin yararına bir hak doğmuş olması veya kendilerinin bu şekilde yükümlülük altına girmeleri, davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukuki sebeplerin aynı veya birbirine benzer olmasıdır. (HMK.57) Sayılan bu üç durum dışında ihtiyari dava arkadaşlığı söz konusu değildir. Maddi hukuka göre, bir hakkın birden fazla kimse tarafından birlikte kullanılması veya birden fazla kimseye karşı birlikte ileri sürülmesi ve tamamı hakkında tek hüküm verilmesi gereken hâllerde ise mecburi dava arkadaşlığı vardır (HMK.59).
Somut olayda, davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olduğu anlaşılmaktadır. Davacılar tarafından davalılardan tazminat talep edildiğine ve davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığına göre kabul edilen kısım üzerinden de kendisini vekille temsil ettiren davacılar lehine ayrı ayrı vekalet ücreti taktir edilmesi gerekir ise de;
Davacı taraf tazminata yönelik herbir davacı için ayrı ayrı vekalet ücreti verilmesine yönelik gerek ilk gerek son karar sonrasında istinaf talebinde bulunmamış olup davalı vekilinin, mahkemenin ilk kararı sonrasında ayrı ayrı vekalet ücreti verilmesi gerektiği yönünden istinafı bulunmamaktadır. Buna karşın, mahkemece davacılara ayrı ayrı vekalet ücreti verilmesi davalı lehine oluşan usulü kazanılmış hakka aykırılık teşkil ettiğinden, davalı vekilinin buna yönelen istinaf talebinin kabulü ile, kararın bu yönden kaldırılarak yeniden hüküm tesis edilmesi gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davalı … vekilinin, istinaf başvurusunun kabulü ile, Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/10/2020 tarih ve … Esas 2… Karar sayılı kararının HMK’nın 353/(1)-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILARAK, YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMAK suretiyle; (İnfazda tereddüt oluşmaması için itiraz edilmeyen ve kesinleşen kısımlar aynen korunmak suretiyle)
Davacıların davasının KABULÜ ile
1-Destek zararlarından dolayı davacılardan … için 47.390,46 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 11/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-… için 5.854,34 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 11/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-… için 11.047,03 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 11/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 4.391,77 TL karar ve ilam harcından peşin ve ıslahla alınan 250,80 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.890,17 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacılar tarafından yapılan 286,85 TL harç giderleri, 1.150,00 TL bilirkişi ücret giderleri, 1.500,00 TL talimat gideri, 368,20 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 3.305,05 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-Davacılar vekili için A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 9.157,94 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
İstinaf Yargılaması Yönünden;
8-İstinaf eden davalı … tarafından yatırılan başvurma harcı dışında kalan, istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
9-İstinaf eden davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan 445,80 TL başvurma harçları gideri ve 16,50 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 462,30 TL yargılama giderinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalıya ödenmesine,
10-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
11-Karar tebliği ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HKM m.353 uyarınca KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi.27/09/2021


Başkan

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Katip

e-imzalı

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.