Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/483 E. 2021/468 K. 30.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: …/… – …/…
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …/…
KARAR NO : …/…
KARAR TARİHİ : 30/03/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 03/12/2020
NUMARASI : …/… Esas …/.. Karar

DAVACI : … B….I SANAYİ TİC. LTD. ŞTİ – …Karatay/ KONYA
VEKİLLERİ : Av. .. – Av… Selçuklu/ KONYA
DAVALI : .. SİGORTA A.Ş – . – .. Kadıköy/ İSTANBUL
VEKİLİ : Av. .. Karatay/ KONYA
DAVA : Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 30/03/2021
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 30/03/2021
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; müvekkili şirketin davalı sigorta şirketi nezdinde .. poliçe nolu, 17/11/20017 başlangıç 17/11/2018 bitiş tarihli Elektronik Cihaz Sigorta Poliçesi ve 04/12/2017 başlangıç 17/11/2018 bitiş tarihli Elektronik Cihaz Sigorta Poliçesi Primsiz Düzeltme Ek Belgesi ile işyerinde gerçekleşebilecek çeşitli rizikoları sigortalattığını, sigorta poliçesi uyarınca davalı sigorta şirketi tarafından müvekkilinin işyerinde meydana gelebilecek makina kırılması, arızalanması, hasara uğraması gibi rizikoların teminat altına alındığını, müvekkilinin işyerinde bulunan … model deri ve ahşap ürünlere lazer işleme makinesi ve … model lazer işleme makinesinin olağan çalışmakta iken anide stop ettiğini ve lazer işleme ışınının kesildiğini, teknik servis tarafından makinelerin çalışır halde müvekkiline teslim edildiğini, bu süreçlerden davalı şirketinin bilgilendirildiğini, servis tarafından yapılan işlem bedelleri olarak toplamda 32.382,32 TL ödendiğini, meydana gelen hasarlar nedeniyle davalı sigorta şirketine başvurulduğunu ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını, talebin reddedildiğini ve açıkladığı nedenlerle davalı sigorta şirketinin dava konusu hasarlar nedeniyle ödemesi gereken teminat/tazminat miktarının tespit edilmesi sonucu bulunacak miktarı artırabilmek ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, teminat limitleri dahilinde şimdilik 1.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesiyle özetle; hasar ihbarı üzerine davacı şirketin işyerine eksper gönderildiğini, yapılan inceleme sonucu makinelerde oluşan zararların poliçe teminatları kapsamında olduğuna dair somut herhangi bir belge ve bilgi verilememesinden ayrıca sigortalının kanuni yükümlülüklerini yerine getirmediğinden dolayı oluşan zararın teminat dahilinde değerlendirilemeyeceğinin tespit edildiğini, davacı sigortalının olaydan yaklaşık 30 gün sonrasında ihbarda bulunması nedeni ile eksper tarafından arızalı cihazlar üzerinde fiziki inceleme yapma imkanının ortadan kalktığını, hasarın neden kaynaklandığı ve ne olduğunun açık şekilde tespit edilemediğini, sigortalının hasar ihbarını onarım yaptıktan sonra bildirdiğini, sigortalı tarafından sadece onarım faturasının ibraz edildiğini, faturayı düzenleyen servis ile yapılan görüşmelerde de kesin bir arıza nedeninin belirtilmediğini, hasarın elektriksel kaynaklı olabileceğinin ifade edildiğini, aynı makinelerde bu kadar sık hasarlardan bahsedilmesinin poliçe düzenlenmesini engellediğini, kasti yapıldığı kanısını uyandırdığını ve açıkladığı nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk derece mahkemesinin kararı ile; “Somut olayda davalı davacının beyan yükümlülüğünü yerine getirmediğini savunarak davanın reddini istemiştir. Davalının bu savunması kapsamında hasar dosyası getirtilmiş ancak hasar dosyasında ön bilgi formunun bulunmadığı anlaşılmıştır. Ön bilgi formunun temini için davalı vekiline süre verilmiş ve davalı vekili tarafından da ön bilgi formunun bir sureti dosyaya sunulmuştur. Her ne kadar davacı ön bilgi formunun cevap süresi içinde sunulmadığını ve sonradan delil gösterilmesine muvafakat etmediğini bildirmiş ise de 6100 sayılı HMK’nın 31. Maddesi uyarınca bu formun dosyaya kazandırılmasına karar verildiğinden davacının bu savunmasına itibar edilmemiştir. Ayrıca davacı sunulan ön bilgi formunun davaya konu sigorta poliçesine ilişkin olmadığını savunmuştur. Davaya konu sigorta poliçesinin vadesinin 17.11.2017-17.11.2018 tarihlerine ilişkin olduğu, ön bilgi formunun sigorta başlangıç ve bitiş tarihleri bölümünde yazılı tarihler ile poliçenin vadesinin uyumlu olduğu, ön bilgi formunun son sayfasında makine kırılması ve elektronik cihaz sigortası bölümünün bulunduğu, ayrıca taraflar arasında başkaca sigorta ilişkisi bulunduğu iddia ve ispat edilemediği hususları dikkate alınarak davacının ön bilgi formunun davaya konu sigorta poliçesine ilişkin olmadığı iddiasına itibar edilmemiştir. Ön bilgi formunun incelenmesinde hasar geçmişi bölümünün boş bırakıldığı anlaşılmıştır. Davaya konu cihazlarda sigorta sözleşmesinden önce de bir takım arızaların meydana geldiği, bu hususun dava dışı … Sigorta A.Ş. Tarafından düzenlenen hasar dosyaları dikkate alındığında tartışmasız olduğu, ayrıca her iki sigorta poliçesi vadesinde meydana gelen arızaların aynı nitelikte olduğu bu kapsamda davacının beyan yükümlülüğünü ihlal ettiği, ancak bu ihlalin kasıt derecesine ulaşmadığı, bu ihlalin davalıyı sigorta tazminatını ödeme yükümlülüğünden kurtarmayacağı, ancak 6102 sayılı TTK’nın 1439. Maddesi uyarınca tazminattan indirim yapılması gerektiği, cihazlarda oluşan hasarların aynı nitelikte olması ve poliçe tanziminden önce aynı nitelikte birden fazla arızanın oluşması nedeniyle davacının talep edebileceği tazminat tutarı olan 24.047,40 TL’den % 20 oranında indirim yapılmasının makul olduğu anlaşılmakla, davanın (24.047,40 – 4.809,48=) 19.237,92 TL üzerinden kabulüne karar vermek gerekmiş ve takdiri indirim nedeniyle reddedilen tutar üzerinden davalı lehine yargılama giderine hükmedilmeksizin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
” şeklinde davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 19.237,92 TL sigorta bedelinin dava tarihi olan 31/10/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece verilen kararın öncelikli olarak eksik inceleme sebebiyle kaldırılması gerektiğini, davacının davasını ispata ilişkin bilgi ve belge sunamadığını, müvekkili şirketin hem dosyaya sunduğu deliller hem de Sigorta Poliçesi Genel ve Özel Şartlar ve TTK hükümleri gereği zararın teminat dışında kaldığını, bu nedenle davanın reddinin gerekirken Yerel Mahkemenin davalı şirketin edimlerinin kasıt derecesine varmadığından bahisle sadece tazminat bedelinden indirim yapılmasının hukuk ve usule aykırı olduğunu, Yerel Mahkemenin ara kararında sigorta hukukunda uzman bilirkişiye dosyanın tevdiine karar verilmesine rağmen bu hususta inceleme yapılmadığını, bu konuda eksik inceleme ile karar verildiğini, reddedilen kısım yönünden lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu hususta hiçbir karar verilmediğini, yargılama giderinin tamamının üzerilerinde bırakılmasının usule aykırı olduğunu beyan ederek Yerel Mahkemece verilen kararın ortadan kaldırılması ile davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Dava, tazminat isteminden ibaret olup, davacı, davalı ile elektronik cihaz sigorta sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme kapsamında işyerinde bulunan cihazlarda oluşacak hasarın teminat altına alındığını, sigorta poliçesinin vadesi içinde 2010 model … marka cihaz ile 2013 model … marka cihazlarda arıza meydana geldiğini, davalıya başvurulmasına rağmen sigorta tazminatının ödenmediğini savunarak sigorta tazminatının tahsilini istemiştir.
6102 sayılı TTK’nın 1435. Maddesine göre; Sigorta ettiren sözleşmenin yapılması sırasında bildiği veya bilmesi gereken tüm önemli hususları sigortacıya bildirmekle yükümlüdür. Sigortacıya bildirilmeyen, eksik veya yanlış bildirilen hususlar, sözleşmenin yapılmamasını veya değişik şartlarda yapılmasını gerektirecek nitelikte ise, önemli kabul edilir. Sigortacı tarafından yazılı veya sözlü olarak sorulan hususlar, aksi ispat edilinceye kadar önemli sayılır.
6102 sayılı TTK’nın 1437. Maddesine göre; Tazminat ve bedel ödemelerinde, bildirilmeyen veya yanlış bildirilen bir husus ile rizikonun gerçekleşmesi arasındaki bağlantı, 1439 uncu maddede öngörülen kurallar uyarınca dikkate alınır.
6102 sayılı TTK’nın 1439. Maddesine göre; Sigortacı için önemli olan bir husus bildirilmemiş veya yanlış bildirilmiş olduğu takdirde, sigortacı 1440 ıncı maddede belirtilen süre içinde sözleşmeden cayabilir veya prim farkı isteyebilir. İstenilen prim farkının on gün içinde kabul edilmemesi hâlinde, sözleşmeden cayılmış kabul olunur. Önemli olan bir hususun sigorta ettirenin kusuru sonucu öğrenilememiş olması veya sigorta ettiren tarafından önemli sayılmaması durumu değiştirmez. Rizikonun gerçekleşmesinden sonra, sigorta ettirenin ihmali ile beyan yükümlülüğü ihlal edildiği takdirde, bu ihlal tazminatın veya bedelin miktarına yahut rizikonun gerçekleşmesine etki edebilecek nitelikte ise, ihmalin derecesine göre tazminattan indirim yapılır. Sigorta ettirenin kusuru kast derecesinde ise beyan yükümlülüğünün ihlali ile gerçekleşen riziko arasında bağlantı varsa, sigortacının tazminat veya bedel ödeme borcu ortadan kalkar; bağlantı yoksa, sigortacı ödenen primle ödenmesi gereken prim arasındaki oranı dikkate alarak sigorta tazminatını veya bedelini öder.
6102 sayılı TTK’nın 1446. Maddesine göre; Sigorta ettiren, rizikonun gerçekleştiğini öğrenince durumu gecikmeksizin sigortacıya bildirir. Rizikonun gerçekleştiğine ilişkin bildirimin yapılmaması veya geç yapılması, ödenecek tazminatta veya bedelde artışa neden olmuşsa, kusurun ağırlığına göre, tazminattan veya bedelden indirim yoluna gidilir.
Davaya konu sigorta poliçesinin vadesinin 17.11.2017-17.11.2018 tarihlerine ilişkin olduğu, ön bilgi formunun sigorta başlangıç ve bitiş tarihleri bölümünde yazılı tarihler ile poliçenin vadesinin uyumlu olduğu, ön bilgi formunun son sayfasında makine kırılması ve elektronik cihaz sigortası bölümünün bulunduğu, ayrıca taraflar arasında başkaca sigorta ilişkisi bulunduğu iddia ve ispat edilemediği hususları dikkate alınarak davacının ön bilgi formunun davaya konu sigorta poliçesine ilişkin olmadığı iddiasına itibar edilmemesi,. Ön bilgi formunun incelenmesinde hasar geçmişi bölümünün boş bırakıldığı, Davaya konu cihazlarda sigorta sözleşmesinden önce de bir takım arızaların meydana geldiği, bu hususun dava dışı … Sigorta A.Ş. Tarafından düzenlenen hasar dosyaları dikkate alındığında tartışmasız olduğu, ayrıca her iki sigorta poliçesi vadesinde meydana gelen arızaların aynı nitelikte olduğu bu kapsamda davacının beyan yükümlülüğünü ihlal ettiği, ancak bu ihlalin kasıt derecesine ulaşmadığı, bu ihlalin davalıyı sigorta tazminatını ödeme yükümlülüğünden kurtarmayacağı, ancak 6102 sayılı TTK’nın 1439. Maddesi uyarınca tazminattan indirim yapılması gerektiği, cihazlarda oluşan hasarların aynı nitelikte olması ve poliçe tanziminden önce aynı nitelikte birden fazla arızanın oluşması nedeniyle davacının talep edebileceği tazminat tutarı olan % 20 oranında indirim yapılmasının makul olduğu anlaşılmakla buna yönelik karar verilmesi yerindedir.
NE VAR Kİ
Dava, makine sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmişse de, davacının sigortalısı olan şirketin sigortalı olan ve arızalanan dava konusu cihaz ve makinelerinin korunması amacıyla emniyet sistemlerinin bulunması gerekip gerekmediği,voltaj dalgalanmasının bu duruma sebebiyet verip vermediği, böylece sigortalının zararın önlenmesi veya azaltılması yönünde herhangi bir tedbir alıp alamayacağı yönünde bir inceleme yaptırılmamıştır Bu suretle, davacının sigortalısının hasar gören cihaz ve makinelerdeki dava konusu zararı önleyebilecek ya da azaltabilecek bir tedbir alıp alamayacağı yönünde ek bilirkişi incelemesi yaptırılarak ve tedbir almamışsa varsa davacının kusur oranının belirlenmesinden sonra sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Nitekim Yargıtay 11 HD nin 2015/15796 esas 2016/9281 karar sayılı ilamı
Yukarıda yapılan genel açıklamalar ışığında, istinafa konu ilk derece mahkemesinin dosyası incelendiğinde, yukarıda belirtilen ve esasa etki eden hususlarda delillerin eksik toplandığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesi kararının duruşma yapılmaksızın kaldırılması ve davanın sadece davalı tarafça istinaf edildiği gözetilerek kazanılmış haklara halel gelmemek suretiyle davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye iadesinin gerektiği düşünülmektedir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; ilk derece mahkemesi kararının HMK.nın 353/1-a.6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde değerlendirme ve işlem yapılmak ve kazanılmış haklara halel gelmemek suretiyle değerlendirmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan, başvurma harcı dışında kalan, istinaf karar harçlarının talep halinde yatırana iadesine,
4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Karar tebliği ve harç işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
7- Konya … İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasına davalı .. Sigorta A.Ş. tarafından yatırılan; .. Bankası A.Ş … Şubesine ait, 17/03/2021 tarihli, … numaralı, 42.000,00 TL tutarlı teminatın İİK 36/5 maddesi gereğince talep halinde ilgilisine iadesine,

HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle KESİN olarak karar verildi.30/03/2021


Başkan

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Üye

e-imzalı
..
Katip

e-imzalı

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.