Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1782 E. 2021/1766 K. 17.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :…
KARAR NO : …
KARAR TARİHİ : 17/11/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP :…

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/05/2021
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACILAR : 1- … -…
2- … -..
3- … -…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 1- … SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 2- … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ -…
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : 3- … – …
DAVA İHBAR OLUNAN : …SİGORTA -…
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 17/11/2021
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 18/11/2021
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 06/02/2017 günü davalı sürücü …’in idaresindeki, davalı … San. ve Tic. A.Ş.’ye ait, davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan … plakalı otobüs ile … plakalı aracından inen …’ye çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında yaya …’nün yaralandığını, medikal tedavi görüyorken 12/03/2017 tarihinde vefat ettiğini, …’nün vefat etmesi nedeni ile eşi olan müvekkil …’nün uğradığı 1.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalılar … San. ve Tic. A.Ş. ve …’in sorumluluğu kapsamında … için 80.000,00-TL, … için 70.000,00-TL ve … için 70.000,00-TL olmak üzere toplam 220.000-TL manevi tazminatın sadece … San. ve Tic. A.Ş. ve …’ten olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tazminini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada da bu beyanlarını tekrar etmiştir.
Davacılar vekili 17/02/2020 tarihli bedel artırım dilekçesi ile maddi tazminat talebini 84.701,20-TL’ye arttırmış ve harcını da ikmal etmiştir.
Davalı … San. ve Tic. A.Ş. ve …’e usulüne uygun olarak davetiye tebliğ edilmiş, davalı … San. ve Tic. A.Ş. ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların murisinin ölümüne neden olan davada müteveffa …’nün tam kusurlu olduğunu, müteveffanın yaptığı kaza sonrasında müvekkilinin frene basınca kayan sürücü müvekkil şirket çalışanı ………. tüm gayretlerine rağmen kayma neticesi kaza oluştuğunu, müvekkil şirket işçisi bakımından kazanın kaçınılmaz olduğunu, şirket çalışanına atfı kabil bir kusur olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş.’ne usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı … Sigorta A.Ş. ( … Sigorta A.Ş. ) vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkil şirketi tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, müvekkil şirketinin 2918 sayılı Kanuna göre işletene düşen hukuki sorumluluğunun zorunlu sigorta limitleri dahilinde teminle mükellef olduğunu, davacı tarafın vefat eden …’nün desteğinden yoksun kalıp kalmadığını, destekten yoksun kalmış ise miktarının ne kadar olduğunu ispat etmek zorunda olduğunu belirterek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olan davanın reddini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesinin 16/07/2020 tarihli kararı ile; davanın kısmen kabulü ile, ” 84.701,20-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limitiyle sınırlı olmak kayıt ve şartı ve faizin temerrüt tarihi olan 20/07/2017 tarihinden, diğer davalılar bakımından ise kaza tarihi olan 06/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ye verilmesine, Davacılardan … için takdir edilen 30.000,00-TL manevi tazminatın, … için 20.000,00-TL manevi tazminatın, … için 20.000,00-TL manevi tazminatın davalılar … ve … Tic. A.Ş’den kaza tarihi olan 06/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, ” şeklinde karar verildiği ve süresi içinde davacılar vekili ve davalı … AŞ vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmakla, dosyanın Dairemiz Başkanlığına gönderildiği, Dairemiz Başkanlığınca 16/07/2020 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamında kaldırma gönderme kararı verildiği anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesinin 25/05/2021 tarihli kararı ile; “Kaldırma kararı sonrasında yapılan ilk celsede davacılar vekili tarafından; “Mahkemenizce karar verildikten sonra söz konusu karar tarafımızca icraya konulmuş olup, sigorta şirketi tarafından maddi tazminat, ferileri, yargılama gideri ve vekalet ücreti ödenmiştir, dolayısıyla maddi tazminat konusuz kalmıştır” şeklinde duruşma zaptını imzalayarak beyanda bulunulmuştur.
Yine aynı celsede kaldırma kararında ifade edildiği üzere kusur raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi için dosyanın Karayolları Fen Heyetinden seçilecek trafik kazaları konusunda uzman 3 kişilik bilirkişi heyetine verilerek rapor alınmasına karar verilmiştir.
19/03/2021 tarihli Karayolları Fen Heyeti raporuna göre davalı sürücü …’in meydana gelen olayda %85 oranında kusurlu, müteveffa yaya …’nün ise olayda %15 oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir.
Dosya kül halinde değerlendirildiğinde; davacılar vekili tarafından maddi tazminatın tüm fer’ileri ile birlikte tahsil edildiği belirtilmekle maddi tazminatın konusu kalmadığı anlaşılmakla bu hususta karar verilmesine yer olmadığına yönelik karar vermek gerekmiş, öte yandan Karayolları Fen Heyetinden alınan kusur raporunun, raporlar arasındaki çelişkiyi giderir mahiyette olduğu görülmekle ( işbu kusur raporunun daha evvel hükmedilen manevi tazminat miktarlarının diğer şartlarla birlikte değiştirilmesini gerektirir mahiyette olmadığı görülmekle ) hükme esas alınmasına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.” şeklinde davacının davasının kısmen kabulü ile; davacıların maddi tazminat talebi ödendiği bildirilmekle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, davacılardan … için takdir edilen 30.000,00-TL manevi tazminatın, … için 20.000,00-TL manevi tazminatın, … için 20.000,00-TL manevi tazminatın davalılar … ve … Tic. A.Ş’den kaza tarihi olan 06/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine dair hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı … Tic AŞ vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece verilen kararda bahse konu kazanın Karayolları Fen Heyetince kusur yönünden değerlendirildiğini ve müvekkili şirket çalışanı …’e %85 kusur izafe edildiğini, bahse konu rapora ilişkin itirazlarının Yerel Mahkemece göz önünde bulundurulmadığını, bu nedenle tanzim edilen raporun hukuka aykırı olduğunu, kaldırma kararından önceki dosyada müvekkilinin kusuru %100 iken kabul etmemekle birlikte mevcut dosyada karara esas alınan raporda %85’e düşürüldüğünü ancak manevi tazminat takdirinde bu hususun gözetilmeden aynı kararın verilmesinin gizli direnme mahiyetinde olduğunu, hakkaniyete uygun bir oranda tazminatın indirilmesi gerektiğini, davacıların murisinin ölümünde illiyet bağı olmadığını, hastanenin kusurunun açık ve sabit olduğunu, ölümün doğrudan kaza ile bağının olmadığını, bu nedenle kusur incelemesi sırasında bu hususun da göz önünde bulundurulması ve hizmet kusuru sebebiyle adli tıp kurumundan rapor aldırılmasının gerektiğini beyan ederek Yerel Mahkemece verilen kararın ortadan kaldırılması ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece hükmedilen manevi tazminata ilişkin tazminat miktarının müvekkillerinin elem ve acısını hafifletmeye yetecek düzeyde olmadığını, müteveffanın ölümü ile davacı …’nın destekten yoksun kaldığını, aynı zamanda davacının manevi olarak da yıkıldığını, psikolojik olarak halen ailenin toparlanamadığını, davalıların kaza sonrası süreçte ve vefat olayından sonra müvekkillerini hiç bir şekilde aramadıklarını, ziyaret etmediklerini ve acılarını paylaşmadıklarını, davalıların bu yaklaşımının da müvekkillerini fazlasıyla üzdüğünü, Yerel Mahkemenin bu hususları tam olarak dikkate almadığını beyan ederek Yerel Mahkemece verilen kararın manevi tazminat açısından kaldırılması ile talepleri doğrultusunda karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
DAİREMİZCE YAPILAN KALDIRMA KARARI doğrultusunda İDM ce işlem yapılmasına ve bu duruma göre
Davalı vekilinin kaza ile ölüm arasında illiyet bağı olmadığı istinafı
Dosyada mevcut ceza yargılamasının yapıldığı Konya … Asliye Ceza Mahkemesinin… E. Sayılı dosyasına sunulan Adli Tıp Kurumu Başkanlığı … Adli Tıp İhtisas Kurulu raporunda;Kişinin ölümünün genel beden travmasına bağlı sol üst ekstremite parçalı kırıkları ve gelişen komplikasyonları (sepsis) sonucu meydan gelmiş olduğu,Kişinin 6.2.2017 tarihinde maruz kaldığı trafik kazasına bağlı yaralanması ile ölümü arasında illiyet bağının bulunduğu ifade edilmekle istinaf yersizdir.
Davalı vekilinin Kusur raporuna itiraz hakkında
Ceza yargılamasının yapıldığı Konya … Asliye Ceza Mahkemesinin… E. … karar Sayılı dosyasında sanık …’in cezalandırılmasına karar verilmiş ve karar 23/10/2019 tarihinde HAGB kararı verilip kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Bu dosyada hükme esas alınan İstanbul ATK trafik ihtisas dairesinin …-… sayı ve 03/07/2019 tarihli raporunda
A)-Sanık sürücü … idaresindeki otobüs ile seyir halinde iken mahal şartlarını ve hava durumunu dikkate alması ve olay mahalli olan kavşağa müteyakkız bir şekilde girmesi gerekirken bu hususlara riayet etmemiş olup, buzlu zemin nedeniyle direksiyon hakimiyetini kaybetmiş ve kayar vaziyette sol önünde kaza sebebi ile orta refüjde duran otobüsünün sağ yanında kaplama içerisinde yaya olarak bulunan müteveffa …’ye ardından da duran otobüsün sağ ön kısımlarına idaresindeki otobüsün sol yan arka kısımlarının çarpması ile meydana gelen kazada dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranmış olmakla asli kusurludur.
B)-Müteveffa sürücü … idaresindeki otobüs ile kayarak tek araçlı kaza yapması ardından önlemsiz bir şekilde kaplama içerisinde bulunduğu sırada meydana gelen kazada alt düzeyde tali kusurludur. Şeklinde görüş bildirildiği,
Ne varki hukuk mahkemesinden aldırılan Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilerek rapor alınmıştır. Raporda; … plakalı aracın sürücüsü …’in %100 kusurlu olduğu, müteveffa …’nün ise kusursuz olduğu tespit edilmiş ve mahkemece bu rapor esas alınarak karar verilmiştir.
Dairemizin 24/11/2020 tarih ve … Esas, … Karar sayılı ilamıyla kusur raporları arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde İstanbul Teknik Üniversitesinden ya da Karayolları Fen Heyetinden seçilecek 3 kişilik kusur konusunda uzman bilirkişi kurulundan rapor alınması gerektiği kanaati ile mahkeme kararı kaldırılmıştır.
19/03/2021 tarihli Karayolları Fen Heyeti raporuna göre davalı sürücü …’in meydana gelen olayda %85 oranında kusurlu, müteveffa yaya …’nün ise olayda %15 oranında kusurlu olduğu belirlenmesine göre raporlar arası çelişki giderilmiş olup itiraz yersizdir
Manevi tazminat miktarının azlığı veya çokluğuna yönelik davacı ve davalı vekilinin istinaf itirazında;
Manevi tazminat, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56.maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükme göre,Manevi zarar; mutlak hak olan ve dolayısıyla herkese karşı korunmuş bulunan kişilik haklarının kapsamına giren değerlerden birisinin ihlali ile doğar. Şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namı ile bir miktar para ödenmesini talep edebilir. Şahsi menfaatleri ihlal edilen kimseye ihlalin ve kusurun özel ağırlığının haklı kılması halinde hakimin manevi tazminat olarak verilmesine hükmedeceği para miktarının belirlenmesinde hakkaniyet gözetilmelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hak ve nisfetle hüküm vereceği Medeni Kanun’un 4. maddesinde belirtilmiştir. Ödettirilecek para miktarı ise aslında ne tazminat, ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını amaç edinmediği gibi kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine olarak zarara uğrayanda bir huzur duygusunu doğurmaktır. Aynı zamanda ruhi ızdırabın dindirilmesini amaç edindiğinden tazminata benzer bir fonksiyonu da vardır. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hâkim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hâkimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Somut olaya gelince,
tarafların kusur durumu, (davalının %85 müteveffanın %15) müteveffanın yaşı, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumlarına ve olayın oluş şekli dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatların az olduğu,
Davacı eş için 40.000 TL, müteveffanın çocukları için 30.000’er TL manevi tazminat takdirinin dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun düşeceği değerlendirilip, bu halde davacılar vekilinin manevi tazminatın miktarına yönelik istinaf talebinin yerinde olduğu, davalı vekilinin tüm istinaf taleplerinin yerinde olmadığı anlaşılmakla;
HMK’nin 355. maddesinde, “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir.” 353. maddesinde, “ (1) Ön inceleme sonunda dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılırsa; … b) Aşağıdaki durumlarda davanın esasıyla ilgili olarak; 1)…, 2) Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında, … duruşma yapılmadan karar verilir.” düzenlemelerini içermektedir.
Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, ilk derece mahkemesinin kararında manevi tazminatın az taktir edilmesi, dışında HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden başkaca herhangi bir yanlışlığın da bulunmadığı gözetilerek davacılar vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen gerekçeler doğrultusunda kabulüne, davalı vekilinin başvurusunun reddi ile incelenen kararın HMK’nin 353/1-b maddesinin (2) numaralı alt bendi uyarınca düzeltilmek üzere kaldırılması ve yeniden hüküm tesis edilmesine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davalı … Tic AŞ vekilinin istinaf başvurusunun REDDİ ile,
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen gerekçeler doğrultusunda KABULÜ ile incelenen kararın HMK’nin 353/1-b maddesinin (2) numaralı alt bendi uyarınca düzeltilmek üzere KALDIRILMASI VE DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMAK suretiyle;
Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE;
1-)Davacıların maddi tazminat talebi ödendiği bildirilmekle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
2-)Davacılardan … için takdir edilen 40.000,00-TL manevi tazminatın, … için 30.000,00-TL manevi tazminatın, … için 30.000,00-TL manevi tazminatın davalılar … ve … Tic. A.Ş’den kaza tarihi olan 06/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
İlk Derece Yargılaması Yönünden;
3-Alınması gereken 6.831,00 TL harçtan peşin alınan peşin ve ıslah harcı olarak alınan 1.040,78-TL harcın mahsubu ile bakiye 5.790,22 TL harcın davalılar … ve … Tic. A.Ş’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacılar tarafından yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 4,60-TL vekalet harcı, 754,83-TL peşin harç gideri, 285,95-TL ıslah harcı gideri olmak üzere toplam 1.076,78-TL’den manevi tazminata isabet eden 582,53-TL’nin davalılardan … ve … Tic. A.Ş’den müştereken ve müteselsilen tahsili davacılara ödenmesine,
5-Davacılar tarafından yapılan 572,83-TL posta gideri, 314,50-TL adli tıp gideri, 500,00-TL bilirkişi ücreti, 1.500,00-TL talimat bilirkişi ücreti ve 445,80-TL istinaf başvurma harcı olmak üzere toplam 3.333,13-TL yargılama giderinden haklılık oranına göre (184.701,20/304.701,20) hesaplanan 2.019,87-TL’den, sigorta şirketince maddi tazminata ilişkin kısmı ödendiğinden bakiye 1.092,74-TL’nin sigorta şirketi dışındaki davalılardan alınarak davacılara ödenmesine, bakiyesinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
6-Davacılar kendilerini bir vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince;
… yönünden manevi tazminat nedeniyle hesaplanan 6.000,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Tic. A.Ş’den alınarak davacı …’ye ödenmesine,
… yönünden manevi tazminat nedeniyle hesaplanan 4.500,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Tic. A.Ş’den alınarak davacı …’ye ödenmesine,
… yönünden manevi tazminat nedeniyle hesaplanan 4.500,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Tic. A.Ş’den alınarak davacı …’ye ödenmesine,
7-Davalı … San. Ve Tic. A.Ş. kendisini bir vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/2 maddesi gereğince;
… yönünden reddedilen manevi tazminat nedeniyle hesaplanan 6.000,00-TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı … Tic.A.Ş.ye ödenmesine,
… yönünden reddedilen manevi tazminat nedeniyle hesaplanan 4.500,00-TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı … Tic.A.Ş.ye ödenmesine,
… yönünden reddedilen manevi tazminat nedeniyle hesaplanan 4.500,00-TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı … Tic.A.Ş.ye ödenmesine,
8-Davalı … Tic.A.Ş. tarafından yatırılan 445,80-TL istinaf harcının haklılık oranına göre (184.701,20/304.701,20) hesaplanan 270,15-TL’nin davacılardan alınarak davalı … Tic. A.Ş.ye verilmesine,
9-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
İstinaf Yargılaması Yönünden;
10-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak alınan istinaf karar harcının talep halinde davacı tarafa iadesine,
11-Davalı … Tic AŞ tarafından alınması gereken 4.781,70 TL harçtan peşin alınan 1.195,43 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.586,27 TL harcın bu davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
12-Davalı … Tic AŞ tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
13-Davacılar tarafından yapılan 486,30 TL istinaf başvuru gideri ile 60,00 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 546,30 TL yargılama giderinin davalılar … ve … Tic. A.Ş’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
14-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
15-HMK’nın 359/3. fıkra gereği kararın tebliği ile 302/5. fıkrası gereği harç tahsil müzekkeresi yazılması ve tebliğ işlemlerinin İLK DERECE MAHKEMESİ tarafından yapılmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; (78.630,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi. 18/11/2021

Başkan Üye Üye Katip

E imza E imza E imza E imza

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.