Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/600 E. 2020/1009 K. 05.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
.. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :
KARAR TARİHİ : 05/11/2020

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 19/12/2019
NUMARASI : Esas Karar

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
:
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 05/11/2020
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 09/11/2020

Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait 03/09/2017 tarihinde … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile … yolu istikametinde seyir halinde iken …’ya ait olan ve kendisinin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın çarpması sonucu yaralamalı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davaya konu kaza nedeniyle müvekkilinin yaralanarak malul kaldığını, davaya konu kazanın … plaka sayılı araç sürücüsünün 2918 sayılı KTK’nun 84/h maddesini ihlal ederek sergilediği asli kusurlu eylemi neticesinde meydana geldiğini, iş bu kazaya istinaden tutulan 03/09/2017 tarihli trafik kazası tespit tutanağına göre sitgortacı bulunduğunuz aracın sürücüsünün asli kusurlu olduğunun belirlendiği, konu ile alakalı olarak … Cumhuriyet Başsavcılığı … Sor. Numaralı dosyasında müvekkilinin şikayetçi olmaması sebebi ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, bu nedenlerle haklı davanın kabulünü, HMK 107 gerği ileride müddeabihi artırma hakları saklı kalmak kaydı ile trafik kazasında bedensel zarar nedeniyle, 6100 sayılı HMK 107 uyarınca toplanacak delilllere göre maddi tazminat tutarı belirlenerek, davacı lehine şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın (sürekli iş göremezlik) ve şimdilik 100,00 TL belgelendirilemeyen tedavi giderleri ve 100,00 TL bakıcı giderleri ile 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplamda 1.300,00 TL’nin davalı ….’den 28/03/2018 tarihinden işletilecek yasal faizi ile yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte tahsiline, 10.000,00 TL, manevi tazminatın davalı …’den 24/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi, yargılama gideri ve avukatlık ücretiyle birlikte tahsilini, yargılama gideri ve yargılama ücretinin davalılar tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekilinin, davaya konu edilen kaza sebebiyle müvekkiline ait aracın hasara uğradığını ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıla hasar bedeli talebi ile 300.000,00 TL kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ettiğini, davacı tarafından huzurda açılan iş bu davadan önce müvekkil şirkete müracaat edilmiş … numaralı hasar dosyaları açıldığını, bu nedenlerle haksız ve fahiş olan maddi tazminata ilişkin talebin reddini, aksi takdirde tüm delillerin toplanmasından sonra dosyanın, kusur tespiti için Adli Tıp Kurumuna hasar tespiti için ise Teknik Üniversite veya Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesini, müvekkili maddi tazminat yönünden sorumlu bulunması durumunda, sorumluluğun azami limit ile sınırlı olacağını, kaza tarihinden itibaren faiz talebinin reddini, avans faizi talebinin reddini, müvekkilinin davanın açılmasına sebebiyet vermediği için masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME ÖZETİ :
Konya ..Asliye Hukuk Mahkemesinin 19/12/2019 tarih … Esas … Karar sayılı gerekçeli kararı ile; ” …Mahkememizce kusur ön sorun değerlendirmesinde, Mahkememizce kusur konusunda rapor alınmıştır. Alınan rapora göre … plakalı aracın hız kuralına, kavşaklardan öncelik hakkına ve trafik işaretlerine ilişkin kurala uygun davranmadığından aracın %75 oranında kusurlu olduğu … aracın ise hız kuralına uygun davranmadığından %25 oranında kusurlu olduğu bilirkişi raporu ve kollukça düzenlenen rapor ve beyanlar uyarınca anlaşılmıştır. Davacı taraf dava sırasında …ya karşı ikame etmişleri oldukları davanın konusuz kaldığını belirtmişlerdir. Mahkememiz …’ya yönelik dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir. Mahkememizce dosya kapsamında sadece manevi tazminat talebi kaldığı anlaşılmıştır. Mahkememiz dosya kapsamında ekonomik ve sosyal durum araştırması yapmış, taraf tanıkları dinlemiştir. Manevi tazminat, zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünda tutularak, 6098 sayılı B.K’nun 56.maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedileceği öngörülmüştür. Belirtilen hususlar dikkate alındığında davacının kaza tarihi itibariyle yaşı, ekonomik ve sosyal durumu, kusur durumu, tanık beyanlarına göre kaza sonrası çekilen ızdırap ve tedavi süreci dikkate alınarak 10.000,00 TL manevi tazminatın uygun olduğundan kabulüne karar verilmiştir. 1-Davacı tarafından …ya yönelik davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 2-Davalı …ya yönelik manevi tazminat istemli davanın kabulü ile, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alacağa 24.05.2018 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,” karar verildiği anlaşılmıştır.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özet olarak; müvekkili şirket yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, yerel mahkemenin karar verilmesine yer olmadığı yönündeki kararın istinaf incelemesi neticesinde kaldırılarak davanın müvekkili şirket yönünden feragat nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettiklerini, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, itirazları doğrultusunda yeniden hüküm kurulmasına ve davanın feragat nedeniyle reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özet olarak; hükmedilen manevi tazminata itiraz ettiklerini, davacının yaralanması nedeniyle talep ettiği manevi tazminat miktarının maluliyeti nispetinde olması gerektiğini, davacının kaza sırasında emniyet kemeri takıp takmadığının yeterince araştırılmadığını, bu araştırma yapılmadan tazminat miktarı belirlenmesinin hatalı olduğunu, 27/06/2014 tarih … K sayılı tahkim komisyon kararında da ; emniyet kemerinin kullanılması gerektiğinin, aksi halde davacıların müterafik kusurunun bulunduğunun kabul edilmesi gerektiğinin karara bağlandığını, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın müvekkili sigorta şirketi yönünden reddine reddedilen miktar yönünden davalı yararına red vekalet ücretine hükmedilmesine, icranın tehirine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özet olarak; hükmedilen tazminat miktarının fahiş olduğu iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, belirlenen kusur oranları nispetinde manevi tazminata hükmedildiğini, müvekkilinin meydana gelen kaza sonucu yaralanmış olması hususunda müterafik kusurundan bahsedilemeyeceğini, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla davacının yersiz ve hukuki temelden uzak istinaf başvurusunun reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava trafik kazası nedeniyle maddi manevi tazminat talebine ilişkindir.
Davacı, trafik kazası nedeniyle oluşan maluliyete dayalı yaralanması nedeniyle maddi-manevi tazminat talebinde bulunmuş, mahkemece, dava sırasındaki tarafların sulh anlaşmasına göre maddi tazminatın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat hakkında ise esas yönden hüküm kurulmasına dair verilen karar davalı sigorta vekillerince istinaf edilmiştir.
A- Manevi tazminata yönelik;
Manevi tazminat,6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56.maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükme göre,Manevi zarar; mutlak hak olan ve dolayısıyla herkese karşı korunmuş bulunan kişilik haklarının kapsamına giren değerlerden birisinin ihlali ile doğar. Şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namı ile bir miktar para ödenmesini talep edebilir. Şahsi menfaatleri ihlal edilen kimseye ihlalin ve kusurun özel ağırlığının haklı kılması halinde hakimin manevi tazminat olarak verilmesine hükmedeceği para miktarının belirlenmesinde hakkaniyet gözetilmelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hak ve nisfetle hüküm vereceği Medeni Kanun’un 4. maddesinde belirtilmiştir. Ödettirilecek para miktarı ise aslında ne tazminat, ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını amaç edinmediği gibi kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine olarak zarara uğrayanda bir huzur duygusunu doğurmaktır. Aynı zamanda ruhi ızdırabın dindirilmesini amaç edindiğinden tazminata benzer bir fonksiyonu da vardır. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hâkim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hâkimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Somut davaya gelince, araçta yolcu durumunda bulunan davacıya, …nın ihtiyari mali mesuliyet sigortacısı olduğu aracın kusuru ile neden olduğu kazada sunulan ve itiraza uğramayıp istinaf sebebi de yapılmayan sağlık kurulu raporu ile davacının % 2 oranında malul kaldığı, yolcu olması nedeniyle davacının kusurunun bulunmadığı ancak davacının eşi araç sürücüsü …’ın soruşturma dosyasındaki beyanında, davacının kafasını aracın ön camına çarpması sonucu kafasından ve dirseğinden yaralandığının belirtmesi karşısında emniyet kemerinin takılmadığı ve bunun yaralanmada etken olduğunun görülmüş olması nedeniyle davacının müterafik kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Dolayısıyla manevi tazminatın takdirinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tarafların kusur durumları, davacının maluliyet oranı ve tıbbi şifa süresi ve yukarıda ilkeler gözönünde tutularak tazminat miktarının bir miktar fazla olduğu anlaşıldığından, davalı … vekilinin manevi tazminat miktarına ilişkin olarak ileri sürdüğü bu istinaf sebebin açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile, dosya kapsamı itibariyle davacı için 6.000,00 TL manevi tazminatın hakkaniyete daha uygun düşeceği anlaşılmıştır.
Bunun dışında maddi tazminat yönünden, davalı …’nın hükme yönelik itirazda ise; davacı ve davalı … vekilinin 16/07/2019 ve 02/09/2019 tarihli dilekçelerinde davadan sonra sulh yoluyla anlaştıklarına ve yargılama gideri talep etmediklerine dair sundukları dilekçelere göre mahkemece davanın konusuz kalmasından bahisle karar verilmesine yer olmadığına ilişkin hükmünde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin buna yönelik istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda anlatılan nedenlerle sonuç olarak, Yerel Mahkemesinin kararının HMK’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılarak, yeniden esas hakkında karar verilmesine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davalı Mapfre vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ, davalı … vekilinin istinaf talebinin REDDİ ile, Yerel Mahkeme kararının HMK.nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA, bu nedenle;
1-Davacı tarafından …ya yönelik davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davalı … sigortaya yönelik manevi tazminat istemli davanın kısmen kabulü ile, 6.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alacağa 24.05.2018 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına; fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Alınması gerekli 409,86 TL harcın, peşin alınan 35,90 TL harçtan mahsubu ile 373,96 TL harcın davalı … sigorta şirketinden alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 5,20 vekalet harcı, 192,98 TL peşin harç toplamı 234,08 TL’ nin davalı … sigorta şirketinden alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalı … sigorta şirketinden alınarak davacıya verilmesine,
6-Manevi tazminatın reddedilen kısmı yönünden Davalı … lehine 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 350,00 TL bilirkişi ücreti, 314,00 TL keşif yolluğu, 100,00 TL taksi ücreti, 135,85 TL posta tebligat gideri olmak üzere toplam 899,85 TL’nin kabul-red duruma nazara alınarak takdiren 449,92 TL’nin davalı … sigorta şirketinden alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalıların yaptığı yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
İstinaf yargılaması yönünden;
10-Davalı …. tarafından istinaf kanun yolu başvurusu sırasında yatırılan, başvurma harcı dışında kalan, istinaf karar harçlarının talep halinde bu davalıya iadesine,
11-Davalı … tarafından yatırılan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
12-Davalı … tarafından istinaf aşamasında yapılan masrafların kendisi üzerinde bırakılmasına,
13-Davalı … tarafından istinaf aşamasında yapılan 148,60 TL başvurma harcı giderinin davacıdan tahsili ile bu davalıya ödenmesine,
14-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
15-HMK’nın 359/3. fıkra gereği kararın tebliği ile 302/5. fıkrası gereği harç tahsil müzekkeresi yazılması ve tebliğ işlemlerinin İLK DERECE MAHKEMESİ tarafından yapılmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; (72,070,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.05/11/2020

Başkan

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Katip

e-imzalı

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.