Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/476 E. 2020/746 K. 17.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :…
KARAR NO :…
KARAR TARİHİ : 17/09/2020

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA…. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 02/10/2019
NUMARASI :… Esas … Karar

DAVACILAR : 1- …
2- … – …
3- … –
VEKİLLERİ : Av. … –
Av. … -…
DAVALI : 1- … – …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : 2- … – …
DAVANIN KONUSU : Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 17/09/2020
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 18/09/2020

Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacılar vekili sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkillerden …’in eşi, … ve …r’in babası olan müteveffa …’in 26/09/2017 tarihinde … plakalı aracın neden olduğu tek taraflı trafik kazasında hayatını kaybettiğini, söz konusu kaza ile ilgili olarak sürücü olduğu belirlenen davalı … aleyhine soruşturma başlatıldığını, kaza tespit tutanağında sürücünün kendi beyanına göre kusur izafe edildiğini ve gerçeklikten uzak olduğunu, müteveffanın karşıdan karşıya geçişini bitirmek üzereyken hızla gelen aracın altında sürüklendiğini, müvekkillerden …’in murisin desteğinden yoksun kaldığını, kendisinin 68 yaşında ev hanımı olup geçimini tamamen vefat eden eşinin sağladığını, müteveffanın emekli olduğunu ve aynı zamanda bir mucit olduğunu bu nedenle devlet desteği de aldığını, kazaya karışan aracın sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını, 500,00 TL maddi tazminat ve … için 50.000,00 TL, … için 24.000,00 TL ve … için 24.000,00 TL olmak üzere 98.000,00 TL manevi tazminat talep ettiklerini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … SİGORTA A.Ş vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davaya ilişkin delillerin tamamının taraflarına tebliğ edilmediğini, sadece dava dilekçesindeki davacı ifadeleriyle poliçenin geçerliliğinin ve teminat kapsamı yönünden cevap verme imkanlarının olmadığını, aktüer raporuna göre tazminatın hesap edildiğini ve başvuran tarafa ödenmek istendiğini fakat teklifin başvuru sahibince kabul edilmediğini, kabul anlamına gelmemekle beraber dosyanın adli tıp trafik ihtisas dairesine gönderilmesinin gerektiğini, yine kabul anlamına gelmemekle beraber müteveffanın gelirinin resmi belgelerle kanıtlanmasının gerektiğini aksi halde asgari ücret olarak alınması gerektiğini, davacılar tarafından sigortalının kusuru ve kusur ile zarar arasında illiyet bağı bulunduğunun usulen ispat edilmesi gerektiğini beyan ederek açılan haksız ve mesnetsiz davanın reddini ve yargılama ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME ÖZETİ :
Sandıklı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı gerekçeli kararında özetle; ” …’in 26/09/2017 tarihinde … plaka sayılı otomobilin neden olduğu tek taraflı trafik kazasının meydana geldiğini, trafik kazası nedeniyle …’in vefat ettiği, tek taraflı trafik kazasında … plakalı araç sürücüsü …’in kullanmış olduğu aracın zorunlu mali sorumluluk sigortası davalı … Sigorta A.Ş. Tarafından yapıldığını, dosyanın ATK’ya gönderilerek tarafların oransal kusur durumlarının tespit edilmesinin istendiği, davalı Sürücü …’in %40 oranında, davacıların Murisi …’in %60 oranında kusurlu olduğunun bildirildiği, yine mahkememiz dosyasının Aktüeryal Hesap Uzmanı …’a tevdii edildiği bilirkişinin raporunda …’in destekten yoksun kalma tazminatının 37.750,39 TL olduğu, davalı … Sigorta A.Ş. Yönünden dava dilekçesindeki talep ile bağlı kalınarak faiz başlangıç gününün davanın açıldığı 16/05/2018 tarihi olduğu, davalı sürücü … yönünden ise temerrüdün oluştuğu tarih haksız fiil tarihi dikkate alınarak faiz başlangıç gününün kazanın meydana geldiği tarih olan 26/09/2017 tarihi olduğu, Konya İl Emniyet Müdürlüğü’nün 05/06/2018 tarihli yazı cevabında sigortalı aracın ticari kullanım amaçlı kamyonet olduğu anlaşıldığından faiz türünün talep gibi avans faizi olarak kabul edilmesi gerektiği, kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan zararın ise hekim bilirkişiden alınması gerektiğinin bildirildiği görülmekle mahkememiz dosyasına kazandırılan bilirkişi raporlarının ayrıntılı ve denetime açık olması nedeniyle kabul gördüğü, diğer taraftan kaçınılmaz tedavi giderlerine ilişkin davacının iddiasını ispat eden bilgi ve belge bulunmadığından reddine karar vermek gerekmiş, ayrıca manevi tazminat bakımından ise davacı …’in eşi olan müteveffa …’in yaşamını yitirmesi nedeniyle zor günler geçirdiklerini ve eşini kaybetmenin derin acısı ile birlikte manevi zarara uğradıklarını, tarafların (eşi ve çocuklarının) sosyal ve ekonomik durumları, haksız eylemin ağırlığı, kusur durumu ve diğer hususlar dikkate alınarak emsal kararların da dikkate alınması neticesinde davanın kısmen kabul kısmen reddine karar vermek gerekmiş olup” biçimindeki gerekçe ile davanın kısmen kabulü kısmen reddi yönünde hüküm kurulduğu görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı … sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; olayın hemen sonrasında tutulan 26/09/2017 tarihli kaza tespit tutanağına göre müteveffanın ışıklı işaret ve yetkili kişilerin bulunmadığı geçitlerde ve kavşaklarda yaklaşan araçların hız ve uzaklığını göz önüne almadığını sonucuna varıldığını, Ankara Tıp Grup Başkanlığının raporunda yaya …’in asli kusurlu olduğuna oy birliğiyle karar verildiğini, müteveffanın eşi ve çocuklarının manevi tazminat olarak çok yüksek miktarlar talep etmesinin iyi niyet ve dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu, davalının ekonomik durumunun gözetilmeden 30000 TL manevi tazminata karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, maddi durumunun bu miktarı ödemeye elverişli olmadığını, davacıların hakkaniyete aykırı olarak maddi ve manevi tazminat talep ettiklerini bu nedenle yerel mahkemenin kararının kaldırılmasını talep ettiğini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte söz konusu kazada kusur oranlarının doğru bir şekilde tespitinin ve mevcut kusur oranlarındaki çelişkinin giderilmesi gerektiğini, dosyanın yeniden adli tıp trafik ihtisas dairesine gönderilmesi gerektiğini, bahsi geçen kazada sigortalı araç sürücüsünün %25 kusurlu bulunduğunu, başka bir rapora göre sigortalı araç sürücüsünün kusurunun %40 olduğunu, aynı kurumdan alınan raporların birbiriyle çelişki içinde olduğunu beyanla dosyanın yeniden Adli Tıp Kurumu’na sevk edilmesi gerektiğini, usul ve yasaya aykırı yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, yargılama ve vekalet ücretinin de karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davacılar vekilinin istinafa cevap olarak sunduğu dilekçede özetle; mahkeme dosyasından alınan 11/02/2019 tarihli raporda müteveffanın %60, araç sürücüsünün %40 oranda kusurlu bulunduğunu ve kusur oranının netliğe kavuştuğunu, davalı tarafın süreci uzatmak ve sorumlu olduğu tazminat tutarlarını ödememek için istinaf yoluna başvurduğunu, davalının haksız istinaf başvurusunun reddinin gerektiğini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dilemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece verilen karar, davalılarca kusur yönünden ayrıca davalı … tarafından manevi tazminatın miktarına yönelik istinaf edilmiştir.
Davalıların kusur itirazları yönünden istinafı yönünden yapılan incelemede;
Davaya konu kazanın hemen sonrasında düzenlenen Trafik Tespit Tutanağında, davacıların desteği yaya …’in Karayolları Trafik Kanunun 68. Maddesini, “yaklaşan araçların hız ve uzaklığını göz önüne almadan, göz önüne aldığı halde uygun zamanda geçmemek”, kuralını ihlal ihlal ederek asli, davalı … ise kazada, kendi beyanı nazara alınarak, yayaya gördüğü esnada ortalama 50 km. hızla seyrederken hızını iyice düşürdüğü, iki şeritli yolun orta çizgi kısmında duran yayanın aniden karşıya geçmek için hareket ettiğinden çarpmasını önleyemediğinden herhangi bir kural ihlalinin bulunmadığının belirtildiği;
Dosyada kazaya ilişkin Konya … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında savcılık tarafından soruşturma aşamasında alınan Ankara Adli Tıp Kurumu raporunda ise; sürücü …’in olay mahalline geldiğinde yola gereken dikkatini vermeyip yola girerek sol şeride kadar gelen yayaya önlemsiz biçimde çarpması sonucunda dikkatsizliği ve tedbirsizliği nedeniyle tali, yaya …’in ise trafiği iyice kontrol etmeden gelen aracın hız ve yakınlığını dikkate almadan, can güvenliğini tehlikeye atacak şekilde, dikkatsiz biçimde taşıt yoluna girerek karşıya geçmek istemesiyle ilk geçiş hakkını vermediğinden asli kusurlu olduğu görülmüş olup ceza mahkemesince yargılamanın devam ettiği anlaşılmıştır.
Mahkemece ise yine aynı Ankara Adli Tıp Kurumu’ndan alının raporda daha önce verilen raporda belirtilen sebep ve şekilde kazanın gerçekleştiği kabul edilerek davalı sürücü …’e % 40, davacıların desteği yayaya ise % 60 oranında kusur verildiği ve mahkemenin bu hükmüne göre hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
Tespit tutanağı ile ceza mahkemesinde savcılık aşamasında alınan Adli Tıp Kurumu raporu ve yine mahkemece alınan aynı Ankara Adli Tıp Kurumu heyetinden raporlar arasında çelişkiler bulunduğu halde bunlar giderilmeksizin hüküm kurulduğu anlaşılmakla, ceza dosyası içerisinde kazaya ilişkin kamera görüntülerinin de bulunduğu anlaşılmakla bu görüntüler de incelenip raporda belirtilecek biçimde, kusur konusundaki çelişkileri giderir, davalıların itirazlarını da karşılayacak biçimde Karayolları Fen Heyetinden veya İTÜ ‘den oluşturulacak 5 kişilik heyetten rapor alınması gerekli olduğundan buna yönelen davalılar itirazının kabulüne karar verilmiştir.
Yukarıda belirtilen sebeplerle, davalılar Sompo sigorta ve …’in istinaf taleplerinin kabulü ile, kazanılmış haklara halel gelmemek üzere karar verilmesi için davanın yeniden görülmesi amacıyla dosyanın kararı veren mahkemeye iadesine dair, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … vekilinin ve davalı …’in istinaf başvurularının KABULÜ ile, Yerel Mahkeme kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde değerlendirme ve işlem yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- Davalı …’in manevi tazminata yönelik itirazların, kaldırma sebep ve şekline göre şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
4-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı taraflarca, başvuru harcı dışında kalan, peşin olarak yatırılan istinaf karar harçlarının talep halinde istinaf eden taraflara iadesine,
5-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
6-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı ve davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
7-Karar tebliği ve harç işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, HMK. m.353/1-a/6 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.17/09/2020


Başkan

e-imzal

Üye

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Katip

e-imzalı

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.