Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/302 E. 2020/388 K. 10.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …
KARAR TARİHİ : 10/03/2020

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …(…)
ÜYE : …(…)
ÜYE : …(…)
KATİP : …(…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/07/2019
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … – …
DAVALI : … SİGORTA A.Ş- …
VEKİLİ : …
DAVA TÜRÜ : Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 10/03/2020
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 11/03/2020
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara ilişkin davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; 28/07/2017 tarihinde 19:40 sıralarında müvekkili …’ın kullandığı … plaka sayılı araç ile seyir halinde iken …’ın kullandığı … plakalı aracın park halinde iken aniden yola çıkarak yolun sol tarafına doğru hareketlenerek “U” dönüşü yapılması yasak olan yerden “U” dönüşü yaparak müvekkilinin kullanmış olduğu araca çarpması sonucu çift taraflı yaralamalı trafik kazasının meydana geldiğini, müvekkilinin kaza sonucunda yaralandığını ve malul kaldığını, sağ ayak kaval kemiğinin kırıldığını, kaza neticesinde müvekkilinin bazı masraflar yapmak zorunda kaldığını ve açıkladığı nedenlerle müvekkilinin geçici iş göremezlik süresinde uğradığı kazan kaybı ile çalışma gücünün azalmasından doğan maddi zarar ve tedavi giderleri için şimdilik 25,00 TL geçici iş göremezlik, 25,00 TL sürekli iş göremezlik, 25,00 TL SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri ve 25,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 100,00 TL maddi tazminatın sigorta şirketine başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesiyle özetle; yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, davacı tarafça davadan önce şirketlerine başvurulduğunu, … nolu hasar dosyası açıldığını ancak maluliyet raporunun ibraz edilmediğini, bu nedenle başvurunun neticelendirilemediğini, davacının bakıcı ve geçici iş göremezlik gideri zararlarının tedavi giderleri kapsamında olması nedeniyle teminat dışı olduğunu, davacı tarafın sigortalının kusurunu ispat etmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin sorumluluğunun 330.000 TL ile sınırlı bulunduğunu ve açıkladığı nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesince verilen 05/07/2019 tarihli kararı ile; “Anılan yasal düzenlemeler ve Konya BAM 3. HD’nin emsal nitelikteki … E.- … K sayılı içtihadı birlikte değerlendirildiğinde davalı sigorta şirketinin sürekli iş göremezlik zararı, geçici iş göremezlik zararı ve bakıcı zararı ile faturalandırılmayan tedavi gideri zararından sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır.
28.08.2017 günü saat 19.40 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı kamyoneti ile … Mahallesi …. Caddesi üzerinde,no… önünden sola manevra ile “U” dönüşüne geçtiği esnada kamyonetin sol yan ön kısmına … Caddesini takiben … kavşağı istikametine seyreden davacı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosikletin çarpması,çarpma ile savrulan motosikletin yolun solunda park halinde bulunan … plaka sayılı otomobile çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında davacının %25 oranında, davalının sigortacısı olduğu aracın ise % 75 oranında kusurlu olduğu Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 31/10/2018 tarihli rapor ile tespit edilmiştir.
16/04/2019 tarihli rapor ile davacının 22.454,84 TL sürekli iş göremezlik zararı, 3.194,10 TL geçici iş göremezlik zararı, 1.500,00 TL faturalandırılamayan tedavi gideri zararı ve 3.999,37 TL bakıcı gideri zararı olmak üzere toplam 31.148,31 TL zararının oluştuğunun tespit edildiği, anılan yasal düzenlemeler gereğince davacının kusuruna isabet eden zararı dışında kalan 31.148,31 TL zarardan davalının sorumlu olduğu anlaşılmakla davacının talep artırım dilekçesi de dikkate alınarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” şeklinde davanın kabulü ile 22.454,84 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 3.194,10 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 1.500,00 TL SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri tazminatı ve 3.999,37 TL bakıcı gideri tazminatı olmak üzere toplam 31.148,31 TL’nin davalının temerrüt tarihi olan 01/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve olay tarihi itibariyle geçerli ZMSS yaralanma klozu teminat limitiyle sınırlı kalmak kaydıyla davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı … Sigorta A.Ş. sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın geçici iş göremezlik, bakıcı gideri ve tedavi gideri kapsamında olduğunu, müvekkili şirketin tedavi giderleri nedeniyle herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, Genel Şartlar gereği geçici iş göremezlik dönemi zararından da müvekkili şirketin sorumlu olmadığını, tüm sorumluluğun SGK’da olduğunu beyan ederek Yerel mahkemece verilen kararın ortadan kaldırılması ile davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Davalı sigorta vekilinin kabul edilen Bakıcı gideri, kaçınılmaz tedavi gideri ve Geçici iş göremezliğin teminat kapsamı dışında olduğuna ve bu nedenle bu alacak kalemlerinin kabul edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin yapılan istinaf incelemesinde;
2918 sayılı Kanun’un 98.maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Kanun’un 59. maddesinde, “Trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı”, kanunun geçici 1.maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59’uncu maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve … yükümlülüklerinin sona ereceği” öngörülmüştür.
Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün kanundan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Kanun ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Kanun’un 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçtiğinin kabulü gerekir. Buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir.
Genel olarak sağlık hizmeti giderleri, fatura ile ispat edilmelidir. Ancak bazı giderlerin belge ile ispatlanması zordur. Biz bunlara faturalandırılmayan giderler olarak adlandırıyoruz. Örneğin yol giderleri gibi. Bu gibi giderler için hakimin belgelendirilmediği gerekçesi ile reddedilmesi doğru değildir. Çünkü TBK 50/2 maddesi gereği uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirleyecektir. Bu nedenle kişinin haksız eylemden zarar gördüğünün ve bedensel zarara uğradığının ispatlaması yeterli olup, ayrıca iyileşme harcamaları için fatura ve makbuz gibi belgeler bulup getirmesi şart değildir. Hiçbir belge sunulmasa bile, hakim, görevlendireceği uzman bilirkişilere tedavi ve tüm iyileşme giderlerini hesaplatmakla ve hüküm altına almakla yükümlüdür. (HGK.26.04.1995, E. 1995/11-122 K.1995/430)
01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Sigorta Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.5 maddesinin “Sağlık Giderleri teminatı” başlıklı (b) maddesinde ” Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98.maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” ifadesi ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkanı bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamında saymıştır. Bir başka ifade ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar,
1-Tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri,
2-Tedaviyle ilgili diğer giderler,
3-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler,
Sağlık giderleri kapsamında sayılarak Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğu düzenlenmiştir.
Oysa 6111 sayılı kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanununun 98.maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğu üniversite hastaneleri ile resmi ve özel sağlık kurumları tarafından trafik kazası sonucu yaralanan kişilerin tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmeti giderleri ile sınırlandırılmıştır.
Bu düzenleme gereği ZMSS Genel Şartlar A.5 (b) maddesi ile yaralının tedavisine başlanmasından maluliyet raporu alınıncaya kadarki süre içindeki;
1-Bakıcı giderleri
2-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler (geçici iş göremezlik kayıpları)
3-Sağlık hizmeti giderleri kapsamında sayılarak 6111 sayılı torba Kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesi ile sınırları belirlenen sağlık giderleri teminatı kapsamını genişletmiştir.
Bu nedenle bir kanun maddesinin kapsamı idarenin bir düzenlemesi olan genel şartlar ile genişletmesi ve daraltması düşünülemez.
Böyle bir durum varsa kanuna aykırı genel şart maddesi, tebliğ vs uygulanması kanunun ilgili maddesine aykırılık teşkil eder.(Trafik kazalarından doğan cismani zararlar ve tazmini- Konya barosu yayınları. Shf 7-8 ,Yargıtay üyesi: Hüseyin TUZTAŞ)
Yine taraflar arasında düzenlenmiş olan 02/09/2016 başlangıç tarihli Zorunlu Sigorta Mali/Sorumluluk Sigortası poliçesinin bir anlamda mütemmim cüzü olan eki niteliğindeki genel şartların, hazırlanma ve bağıtlanmada taraf olmayan Sosyal Güvenlik Kurumu’na İdari bir düzenleme ile kanuni düzenlemesinin aksine bir sorumluluk yüklenmesi de düşünülemez.
Bu halde davalı vekilinin geçici iş görmezlik, kaçınılmaz tedavi gideri ve bakıcı giderlerinin sigorta teminatı kapsamı dışında olduğuna ilişkin istinaf itirazları yerinde değildir.
Bu halde, Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenle, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, vakıa mahkemesi hakiminin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına ve hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere göre, HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varılarak,
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereği esas yönünden reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereği ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gereken 2.127,74 TL harçtan peşin alınan 531,94 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.595,80 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-HMK’nın 359/3. fıkra gereği kararın tebliği ile 302/5. fıkrası gereği harç tahsil müzekkeresi yazılması ve tebliğ işlemlerinin İLK DERECE MAHKEMESİ tarafından yapılmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; (72,070,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi. 10/03/2020

… … … …
Başkan Üye Üye Katip