Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/1356 E. 2021/384 K. 11.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: …/.. – ../…
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …../….
KARAR NO : ./..
KARAR TARİHİ : 11/03/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE :.
KATİP : .

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 03/11/2020
NUMARASI : …/… Esas …/…. Karar

DAVACI : ……-
VEKİLİ : Av. …UETS
DAVALILAR : 1- … Karatay/ KONYA
2- .. Karatay/ KONYA
VEKİLİ : Av…. UETS
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 11/03/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 15/03/2021

Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; 19/08/2018 tarihinde, ….’nin kendisinin sevk ve idaresindeki tescilsiz motosiklet ile sürücü..’ın sevk ve idaresindeki… plaka sayılı çekici ve buna bağlı ….plaka sayılı yarı römorkla çarpışması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, kazada tescilsiz motosiklette yolcu olan….”in vefat ettiğini, kazanın oluşumunda tescilsiz motosiklet sürücüsünün 2918 sayılı KTK 52/1a kuralını ihlal ettiğinden kusurlu olduğunu, kazada tescilsiz motosikletin zorunlu mali mesuliyet sigortası bulunmadığından vefat eden…’in mirasçılarının destekten yoksun kalma talebiyle müvekkil… başvuruları üzerine 02/11/2018 tarihinde 66.742,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının……’in mirasçılarına ödendiğini, … Yönetmeliğinin 17., 16/a ve c maddeleri gereğince rücu haklarının bulunması nedeniyle Konya … İcra Dairesinin …/… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalılar tarafından borca itiraz edilerek icra takibinin haksız ve hukuka aykırı olarak durdurulduğunu, 09/07/2019 tarihinde zorunlu arabuluculuk yoluna gidildiğini davalı taraf ile anlaşmaya varılamadığını, gerçek zararın tespit ettirilerek tespit edilen gerçek zarar turarının kusur ve her türlü indirim tutarlarının düşüldükten sonra 67.268,62 TL’nin davalılardan tahsili için Konya … İcra Dairesinin ../… esas sayılı icra dosyasına davalılar tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak yapılan itirazın iptaline, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, dava masrafları ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar… ve… vekili cevap dilekçesinde özet olarak; dava dilekçesindeki iddiaları kabul etmediklerini, 19/08/2018 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle müvekkillerinin çocuğu…’nin vefat ettiğini, soruşturma sonucunda takipsizlik kararı verildiğini, bunun üzerine müvekkilleri aleyhine icra takibi yapıldığını ve itiraz ettiklerini, bu durum üzerine davacının iş bu davayı açtığını, davanın konusuz kaldığını ve reddedilmesi gerektiğini, miras hakkının aile bireylerinegeçtiğini, ancak mirasın borca batık durumda olduğunu, müteveffanın 17 yaşında çocuk iken vefat ettiğini ve terekesinde herhangi bir aktif alacağı bulunmadığını, dava miktarının terekenin pesif kısmında olduğunu, terekenin borca batık olduğunu, murisin terekesi hakkında mirası red yoluna gidilemediğini, tüm bu nedenlerle davanın esastan reddine müevkkilleri lehine % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, mirasın borca batık olması nedeniyle açılacak olan mirasın reddi davasının sonucunun bekletici mesele yapılmasına aksi halde müvekkilleri aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME ÖZETİ :
Konya …Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/11/2020 tarih ../.. Esas ../.. Karar sayılı gerekçeli kararı ile; ” …Mevzu davamızdaki rücuen tazminata dair…ının halefiyetlik durumu da yukarıda belirtilen .. Yönetmeliğinin 17/2 fıkrası gereğidir.
Haklara halef olunmasının önemli neticelerinden birisi de sorumlu kişi aleyhine açılan davanın kaynağı, sebebi ve mahiyeti ile; eğer zarar tazmin edilmemiş olsa idi, zarar görenin açacağı esas davanın aynı olmasıdır. Mevzu davamızda da davalının sorumluluğuna göre haksız fiil davanın temelini oluşturmaktadır. Halefiyet sadece maddi bakımdan değil usul hukuku bakımından da söz konusu olduğu için bu dava sebebine karşı zarar görenin açacağı esas dava hangi yetkili ve görevli mahkemede açılması gerekiyor ise; bu zararları tazmin ederek zarar gören yerine geçen ve haklarına halef olan .. da aynı mahkeme de davasını icra etmesi gerekmektedir.
Şöyle ki; halefiyet davası bir ticari dava olmayıp aynı zarar görenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu dava gibi görülmektedir. Dava sigorta poliçesinden kaynaklanan bir dava olmayıp, . .. zarar görene yaptığı ödemeler de herhangi bir poliçe veya sigorta kaydından kaynaklanmamaktadır. .., 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14. Maddesi gereği oluşturulması hususu veya ilgili düzenlemede.sorumluluğunun, zorunlu sigorta poliçesi teminat miktarları dahilinde olmasına yönelik belirlemeler iş bu rücu davasında TTK’da düzenlenen Sigorta işlemlerine ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiği manasını taşımadığı takdir ve kanaatine varılmıştır.
Nitekim; Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2016/13991 Esas 2017/368 Karar, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 30.09.2019 tarih 2016/18999 Esas 2019/8701 Karar, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 16.10.2019 tarih 2017/1132 Esas 2019/9502 Karar, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 20.05.2019 tarih 2016/14913 Esas 2019/6350 Karar, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 10.10.2019 tarih 2016/17475 Esas 2019/9220 Karar sayılı en son içtihatları ile; Ankara BAM 26. Hukuk Dairesinin 2020/267 Esas 2020/633 Karar, İstanbul BAM 37. Hukuk Dairesinin 2018/1501 Esas 2018/2212 Karar, Antalya BAM 5. Hukuk Dairesinin 2019/810 Esas 2019/863 Karar, Adana BAM 3. Hukuk Dairesinin 2020/388 Esas 2020/472 Karar, Gaziantep BAM 17. Hukuk Dairesinin 2019/531 Esas 2020/997 Karar, Ankara BAM 13. Hukuk Dairesinin 2020/1143 Esas 2020/1035 sayılı kararları da; davamız konusu ile aynı mahiyetteki davalarda uyuşmazlık konusu haksız fiilden kaynaklandığı için halefiyet ilkeleri de nazara alınarak görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna yönelik içtihat ve kararları içermektedir. Yine Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin mercii tayinine ilişkin olmasa dahi Asliye Hukuk Mahkemelerince görülen davamız ile benzer mahiyetteki davalarda göreve ilişkin herhangi bir bozma kararı verilmemiştir. (Örn;Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2018/310 Esas 2020/2234 Karar, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2018/1392 Esas 2020/754 Karar)
Tüm dosya muhtevası birlikte değerlendirildiğinde; izah edilen hususlar nedeniyle.. zarar görene yaptığı ödemelere ilişkin, zarar görenin yerine geçerek halefiyet ilkesi gereği açtığı davalara temel teşkil eden husus haksız fiilden kaynaklandığından ve bu tür davalarda görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğundan ve taraflar arasındaki davanın ticari dava niteliğinde de olmadığı anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine ilişkin; 1-Dava dilekçesinin GÖREV YÖNÜNDEN REDDİ ile, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, 2-Davaya bakmaya Konya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna, 3-Görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren iki (2) hafta içerisinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi için taraflardan biri tarafından başvuruda bulunulduğu takdirde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmek üzere tevzii bürosuna tevdiine, H.M.K.’nun 331/2. maddesi gereğince yargılama, harç, masraf ve giderlerinin görevsizlik kararından sonra dosyanın gönderildiği mahkemede davaya devam edilmesi halinde gönderildiği mahkemece karar verilmesine, 4-Görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren iki (2) hafta içerisinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi için taraflardan biri tarafından başvuruda bulunulmadığı takdirde, mahkememizce dosyanın re’sen ele alınarak, 6100 Sayılı HMK’nın 20/1. maddesi gereğince davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesine, harç, yargılama gideri, vekalet ücreti, gider avansı vd hususların talep halinde, 6100 Sayılı HMK’nın 331/2. ve 331/2. maddesi gereğince mahkememizce hüküm altına alınmasına, ” karar verildiği anlaşılmıştır.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özet olarak; yerel mahkemenin davaya bakmaya görevli olmasına rağmen görevsizlik kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, somut uyuşmazlıkta 19/08/2018 tarihinde ……….sevk ve idaresindeki tescilsiz motosikletin…plaka sayılı çekici ve buna bağlı.. plaka sayılı yarı römorkla çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında tescilsiz motosiklette yolcu olarak bulunan …’in vefat etmesi üzerine müvekkili.. tarafından hak sahiplerine ödenen tazminatın, sorumlulardan rücuen tahsili için yapılan icra takibine, davalıların yapmış olduğu itirazın iptalinin talep edildiğini, uyuşmazlığın temelde Yüksek Mahkeme uygulaması ışığında TTK md. 1483/1 maddesi düzenlemesi ile zorunlu mali mesuliyet sigortasından kaynaklandığını, hem İstinaf hem de Yargıtay uygulamasına dikkat edildiğinde davaya konu somut olay hukuki bakımdan ticari iş sayıldığı için davaya bakmakla görevli mahkemenin, görevsizlik kararı veren .. Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, bu nedenle ilk derece mahkemesi tarafında verilen kararın kaldırılıp yargılamanın devam etmesi için dosyanın davaya bakmaya görevli olan ilk derece mahkemesine gönderilmesini talep etme zorunluluğu doğduğunu, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, görevli mahkeme olan Konya …Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
Davalılar vekili istinafa cevap dilekçesinde özet olarak; davacının istinaf talebinin hukuki mesnetten yoksun olduğunu, davanın sigorta poliçesinden kaynaklanan bir dava olmadığını halefiyet davası olduğunu, halefiyet davalarının davacının iddia ettiğinin aksine ticari dava olmayıp zarar görenin sorumlu kişiye karşı açtığı dava gibi görüldüğünü, bu nedenle davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiğini, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararının onanmasına, dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Türk Ticaret Kanunun 4.maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5.maddesinin 2.fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4.maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanunun 1483 ve devamı maddelerinde “zorunlu sorumluluk sigortaları” düzenlenmiştir. Bir hukuki işlemin veya fiilin TTK’nın kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukuki işlemin veya fiilin olması gerekir.
Somut olayda davanın, trafik kazası nedeniyle güvence hesabı tarafından zarar görene ödenen tazminatın zorunlu mali mesuliyet sigortası bulunmayan motosiklet sürücüsünün mirasçılarından tahsili istemine ilişkin olduğu, davanın Türk Ticaret Kanunun 1483 vd. maddelerinde sayılan hususlardan olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar dava, haksız fiilden kaynaklanıyor ise de zorunlu mali mesuliyet sigortası bulunmayan davalının sorumluluğuna ilişkin olup, zorunlu mali mesuliyet sigortasının 6102 Sayılı TTK.nda düzenlenmesine göre, ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığın Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
(Nitekim Yargıtay 20.Hukuk Dairesinin 22/01/2018 tarih ve 2017/10924 esas 2018/399 karar sayılı ilamı, Yargıtay17. Hukuk Dairesinin 2016/9691 esas 2019/4056 karar sayılı, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2014/15604 esas 2014/15989 karar sayılı ilamı,Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2018/2830 esas 2019/1603 karar sayılı ilamı )
HMK’nun 353/1-a-3. maddesinde mahkemenin görevli veya yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermiş olması veya mahkemenin görevli ya da yetkili olmamasına rağmen davaya bakmış bulunması halinde esasın incelenmeden kararın kaldırılmasına karar verilmesi gerekmektedir.
Bu durumda işin esasının incelenerek hasıl olacak sonuca göne karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun kabulü ile, 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a.3 maddesi gereğince yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren yerel mahkemeye gönderilmesine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun açıklanan sebeplerle KABULÜ ile Yerel Mahkeme kararının HMK.m.353/1-a/3 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, gerekçede belirtilen eksiklikler giderilerek yeniden yargılama yapılması için HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafça peşin olarak yatırılan, başvuru harcı dışında kalan, istinaf karar harçlarının talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yasa yoluna başvuran tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Karar tebliği ve harç işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
HMK’nın 353/1-a-3 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle KESİN olarak karar verildi.11/03/2021

..
Başkan
..
e-imzalı
..
Üye
.
e-imzalı
..
Üye
..
..
Katip

e-imzalı

Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.