Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
.. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO :
KARAR NO :
KARAR TARİHİ : 22/12/2020
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 03/09/2020
NUMARASI : Esas Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali ( TTK 1472. Md. rücu)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 22/12/2020
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 23/12/2020
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; 03/04/2018 tarihinde 09:00 sıralarında …’da bulunan ocakta yük alınmak üzere bekleyen dava dışı sürücü …’un aracı çalıştırmak üzere kontağa basmasının ardından aracın damper şase borusunun geçtiği yerden alev aldığının farkedildiğini, … plakalı çekicinin elektrik tesisatının geçtiği bölgeden alev alması nedeniyle aracın hasar gördüğünü, kaza sonucu müvekkili şirket tarafından 9.108,00 TL tutarında hasar giderinin ödendiğini, yapılan tespit ile çekicide oluşan yangının damper imalatçısı davalının yaptığı tasarım ve montaj hatasından kaynaklandığının belirlendiğini, ödenen meblağın davalının kusuru (%100) oranında tahsili için karşı tarafa müracaat edildiğini, ödeme yapılmaması üzerine davalı aleyhine Konya … İcra Dairesi’nin … sayılı dosyası ile icra takibine başlanıldığını, takibin haksız itiraz neticesinde durduğunu ve açıkladığı nedenlerle itirazın iptali ile haksız itiraz nedeniyle alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesiyle özetle; dava konusu olaya ilişkin düzenlenen tespit raporunun usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili şirketin dorse/römork imalatçısı olduğunu, araçların çekici ile bağlanması noktasında bir sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkili şirketin yalnızca aracı müşteriye teslim ettiğini, çekici ile aracın bağlantısını yapmak işinin müşterinin sorumluluğunda bulunduğunu, iddia olunan hasarın dava dışı …’nin kusuru ile meydana geldiğini, müvekkili şirketin üretimden kaynaklı hiçbir kusur ve ayıbının bulunmadığını ve açıkladığı nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/09/2020 tarih …. Esas …. Karar sayılı gerekçeli kararı ile; ” …Mevcut raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla …., … ve … tarafından hazırlanan 13/07/2020 tarihli rapor ile, davalı şirketin meydana gelen yangın olayında kusurunun bulunmayacağı, aracın periyodik bakımlarının yapılmadığı, yangının elektrik tesisatından kaynaklı meydana geldiği, araçta meydana gelen hasarın 9.108,00 TL olduğu, davalı tarafından yapılan damperli dorselerin imalatında ve montajında tasarın hatasının bulunmadığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davacının dava dışı sigortalıya yaptığı ödemeyi rücuen davalıdan isteyebilmesi için rizikonun meydana gelmesinde davalının kusurlu olduğunu ispat etmesi gerektiği, hükme esas alınan 13/07/2020 tarihli rapor ile rizikonun oluşumunda davalının kusurunun bulunmadığının tespit edildiği anlaşılmakla davacı tarafça rizikonun oluşumunda davalının kusurlu olduğu ispatlanamadığından davanın reddine” karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özet olarak; yerel mahkeme tarafından hatalı ve hakkaniyete aykırı olarak davanın reddine karar verildiğini, kararın isabetli olmadığını, gerekçeli kararda yer aldığı üzere Denizli .. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyasında alınan 07/08/2018 tarihli bilirkişi raporunda gerçekleşen hasarda davalı şirketin kusurlu olduğu değerlendirilmesinde bulunulduğunu, 03/04/2018 tarihinde …’da bulunan ocakta yük alınmak üzere bekleyen dava dışı sürücünün aracı çalıştırmak üzere kontağa basmasının ardından aracın damper şase borusunun geçtiği yerden … plakalı çekicinin elektrik tesisatının geçtiği bölgeden alev alarak aracın hasar gördüğünü, müvekkili şirkete kasko sigortası ile sigortalı araçta meydana gelen yangın nedeni ile hasarın oluşumunda davalı dorse imalatçısı şirketin kusuru ve imalat hatasından kaynaklı sorumluluğu bulunduğunu, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına talepleri gibi karar verilmesine ve icranın tehirine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
Davalı …. vekili istinafa cevap dilekçesinde özet olarak; yerel mahkeme kararında herhangi bir hukuka aykırılık olmadığını, davacı tarafın dava dışı sigortalıya yaptığı ödemeyi rücuen müvekkilinden isteyebilmesi için rizikonun meydana gelmesinde müvekkilinin kusurlu olduğunun ispat edilmesi gerektiğini, müvekkilinin bir kusuru olmadığını, raporlarda bunun açıkça ortaya konulduğunu, tüm bu nedenlerle davacının haksız ve dayanaktan yoksun istinaf başvurusunun reddine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Dava, Türk Ticaret Kanununun TTK 1472 maddesi uyarınca kasko sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın rücuan tahsili amaçlı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Halefiyete dayalı rücu davası esas itibariyle sigortalının kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının onunu halefi olarak sigortacı tarafından açılması olduğundan, sigortalı ile ona zarar veren arasındaki yasal hükümlere göre görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. (Bkz. YARGITAY 17. Hukuk Dairesi 2016/12992 ESAS, 2017/6501 KARAR sayılı ilamı)
Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtildiği şekilde davalının meydana gelen zararda kusurlu, imalat hatasının bulunduğunun ispatlanmamış bulunmasına, mahkemece alınan iki raporun da birbirini teyit eder, ayrıntılı, gerekçeli, tespit dosyasında alınan raporu ele alarak çelişkileri giderecek nitelikte ve hükme elverişli bulunmasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükme yönelik istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Anlatılan nedenlerle, red kararına karşı davacı tarafça yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince duruşma yapılmadan esastan reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereği ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı tarafından yatırılan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Karar tebliği ve harç işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince; (72.070,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.22/12/2020
Başkan
e-imzalı
Üye
e-imzalı
Üye
e-imzalı
Katip
e-imzalı
Bu evrak 5070 sayılı Yasa kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.