Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/916 E. 2019/1329 K. 26.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …
KARAR TARİHİ : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACI : … – … – (VELAYETEN … – …, … – …)
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … SİGORTA A.Ş
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Maddi Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ : …
KARARIN YAZILMA TARİHİ : …

Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili 12/03/2018 havale tarihli dava dilekçesinde özet olarak; 24/08/2017 tarihinde dava dışı … idaresindeki … plaka sayılı ticari kamyonetin seyir halindeyken sol arka terekleğinin parçalanması sonucu yol üzerinde yan yatarak sürüklendiğini; yolun beton ayraç kısmına çarpıp takla atarak devrildiğini; araç içinde yolcu olarak bulunan müvekkilinin iş gücü kaybına uğrayacak şekilde yaralandığını; düzenlenen tespit tutanağında davalı şirket tarafından sigortalı olan araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunun tepsit edildiğini; müvekkilinin babasına ait olan araçta yaralandığını ve hiçbir kusurunun olmadığını; müvekkilinin kaza tarihinde 8 yaşında olup ilkokul öğrencisi olduğunu; kazadan sonra müvekkilinin S.Ü. Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırıldığını; tedavi altına alınan müvekkilinin hastanede çeşitli operasyonlar geçirdiğini; sağ koluna platin takıldığını; buna rağmen kolunun işlevini yerine getirememesi nedeniyle damar açma yöntemi uygulandığını; bir süre hastanede kaldığını ve daha sonra da sık sık hastaneye kontrole gittiğini, halen de iyileşemediğini; kalıcı sakatlığı nedeniyle hayatının devamında fazladan efor sarfetmek zorunda kalacağını; ayrıca tedavi sürecinin henüz sona ermediğini; bundan sonra da tedavi görmeye devam edeceğini; Yargıtay kararları uyarınca belgelenemeyen tedavi giderleri ve bakıcı gideri de dahil olmak üzere tıbbi şifa süresince yapılan tüm giderlerin davalı tarafından karşılanması gerektiğini; dava açılmadan önce davalı … şirketine başvuru yaptıklarını ancak davalı … şirketinden olumlu ya da olumsuz bir cevap alamadıklarını beyanla davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL. geçici iş göremezlik, 100,00 TL. sürekli iş göremezlik ve 100,00 TL. tedavi ve bakım giderleri olmak üzere toplam 300,00 TL. maddi tazminatın olay tarihindeki sigorta limitleri aşılmamak üzere temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafın usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi vermediği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEME ÖZETİ :
Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih … Esas … Karar sayılı gerekçeli kararı ile ;” Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi sonucunda; 24/08/2017 tarihinde Karakeçili-Kulu karayolunun yaklaşık 3. kilometresinde, …’a ait … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın lastiğinin patlaması sonucunda meydana gelen tek taraflı trafik kazası sırasında araçta bulunan davacı …’un vücudunun çeşitli yerlerinden yaralandığı; bu yaralanma sonucunda S.Ü. Tıp Fakültesi Adli Tıp Kurumu Anabilim Dalı Başkanlığı’nın 10/08/2018 tarihli … sayılı raporuna göre davacının tüm vücut fonksiyonlarında % 34 oranında kayba uğradığı; olay yerinde tanzim edilen kaza tespit tutanağına göre davacının yaralanmasına neden olan kazada … plaka sayılı aracın sürücüsü …’un asli kusurlu olduğu; söz konusu aracın kaza tarihi itibariyle 10/05/2017 başlangıç tarihli … sayılı ZMSS poliçesi ile davalı …. tarafından sigortalanmış olduğu; davacı vekilinin 24/11/2017 tarihli başvuru dilekçesinin davalı … şirketine 29/11/2017 tarihinde PTT aracılığıyla teslim edildiği; ancak davalı … şirketince 15 günlük yasal süresi içerisinde davacının zararının karşılanmadığı; bu nedenle davacının işbu tazminat davasını açtığı; bedensel zararın oluşumunda davacının herhangi bir müterafik kusurunun bulunmadığı; mahkememizce alınan aktüeryal hesap bilirkişisinin raporuna göre davacının kaza tarihinde 7 yaşında olması ve herhangi bir düzenli gelirinin olmaması nedeniyle geçici işgöremezlik zararı bulunmadığı, sürekli işgöremezlik zararının ise 237.717,01 TL. olarak hesaplandığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile 237.717,01 TL. sürekli işgöremezlik tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine; kaza tarihi itibariyle geçerli olan poliçe genel şartlarına göre davalı … şirketi geçici işgöremezlik zararı ile tedavi ve bakıcı giderlerinden sorumlu olmadığından söz konusu tazminat taleplerine yönelik davanın ise reddine karar vermek gerekmiş ve 237.717,01 TL. sürekli işgöremezlik tazminatının, poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere, temerrüt tarihi olan 14/12/2017’den itibaren işlemiş ve işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … şirketinden alınarak davacıya verilmesine, Davacının geçici işgöremezlik tazminatı, tedavi ve bakım giderlerine yönelik taleplerinin ayrı ayrı reddine, ” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davacı vekili 01/07/2019 havale tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özet olarak; Yerel mahkeme tarafından hukuka ve kanuna aykırı olarak davacının kısmen reddedildiğini, kısmen red kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Yargıtay’ın yerleşik kararlarına göre tedavi giderlerinin çok kapsamlı olduğunu, yalnızca hastane ve hekim masrafları ile sınırlı olmadığını, sigorta şirketinin sorumluluğunun SGK na yükletilemeyeceğini, sigorta genel şartlarının sözleşme niteliğine sahip olduğunu bu nedenle emredici hükümlere aykırı olamayacağını, sigorta genel şartlarının isimsiz düzenleyici işlemler olarak adlandırılabileceğini, isimsiz idari işlem mahiyetindeki genel şartların diğer düzenleyici işlemlerden farklı olarak taraflar arasındaki sözleşmelerde kullanılabileceğini ve kuralın işlem mahiyetinde olduğunu, sigorta şirketlerinin ve güvence hesabının sorumluluğunun bulunmadığının kabulünün TTK nun 1484 ve KT nun 95/1 maddelerine aykırı olduğunu, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın itirazları doğrultusunda incelenerek taleplerini nkabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkin olup davacı tarafın istinafı da nazara alındığında taraflar arasındaki uyuşmazlığın bakıcı gideri ve geçici işgöremezliğin ve faturasız tedavi giderinin sigorta teminat kapsamında olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin Bakıcı gideri ve Geçici işgöremizliğin, faturasız tedavi giderlerinin teminat kapsamında olduğuna ilişkin yapılan istinaf incelemesinde;
01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Sigorta Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.5 maddesinin “Sağlık Giderleri teminatı” başlıklı (b) maddesinde ” Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98.maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” ifadesi ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkanı bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamında saymıştır. Bir başka ifade ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar,
1-Tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri,
2-Tedaviyle ilgili diğer giderler,
3-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler,
Sağlık giderleri kapsamında sayılarak Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğu düzenlenmiştir.
Oysa 6111 sayılı kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanununun 98.maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğu üniversite hastaneleri ile resmi ve özel sağlık kurumları tarafından trafik kazası sonucu yaralanan kişilerin tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmeti giderleri ile sınırlandırılmıştır.
Bu düzenleme gereği ZMSS Genel Şartlar A.5 (b) maddesi ile yaralının tedavisine başlanmasından maluliyet raporu alınıncaya kadarki süre içindeki;
1-Bakıcı giderleri
2-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler (geçici iş göremezlik kayıpları)
3-Sağlık hizmeti giderleri kapsamında sayılarak 6111 sayılı torba Kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesi ile sınırları belirlenen sağlık giderleri teminatı kapsamını genişletmiştir.
Bu nedenle bir kanun maddesinin kapsamı idarenin bir düzenlemesi olan genel şartlar ile genişletmesi ve daraltması düşünülemez.
Böyle bir durum varsa kanuna aykırı genel şart maddesi, tebliğ vs uygulanması kanunun ilgili maddesine aykırılık teşkil eder.(Trafik kazalarından doğan cismani zararlar ve tazmini- Konya barosu yayınları. Shf 7-8 ,Yargıtay üyesi: Hüseyin TUZTAŞ)
Yine taraflar arasında düzenlenmiş olan 10/05/2017 tanzim tarihli Zorunlu Sigorta Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinin bir anlamda mütemmim cüzü olan eki niteliğindeki genel şartların, hazırlanma ve bağıtlanmada taraf olmayan Sosyal Güvenlik Kurumu’na İdari bir düzenleme ile kanuni düzenlemesinin aksine bir sorumluluk yüklenmesi de düşünülemez.
Bunun dışında, efor tazminatı verilmesini gerektiren kalıcı bir maluliyetinin varlığı halinde, geçici iş göremezlik döneminde de daha fazla efor sarf ederek hayatını idame ettirmek durumunda olacak davacının, bu dönem için asgari ücret düzeyinde kazanç kaybı zararının tespit edilip hüküm altına alınması gerekir iken mahkemece davacının yaşının küçük olması ve düzenli bir gelirinin olmaması gerekçesiyle bu kısma ilişkin tazminat talebinin bu nedenle de reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. (Bkz. kalıcı maluliyetin varlığı halinde gelir ispat edilmese de efor nedeniyle geçici iş göremezlik tazminatının hesaplanacağına dair YARGITAY 17. Hukuk Dairesi 2016/4066 ESAS; 2018/12502 KARAR sayılı ilamı)
Bu halde, geçici iş görmezlik, bakıcı ve faturasız tedavi giderlerinin sigorta teminat kapsamında olması nedeniyle davacı vekilinin buna yönelen istinaf talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş olup mahkemece bu hususlara ilişkin taraf delileri toplanıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde anılan kalemlere ilişkin taleplerin reddi doğru olmamıştır.
Anlatılan sebeplerle, ilk derece mahkemesi kararının duruşma yapılmaksızın kaldırılması ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye iadesine dair, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Yerel Mahkemece kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde değerlendirme ve işlem yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafça peşin olarak yatırılan 44,40TL istinaf karar harcının talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Karar tebliği ve harç işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, HMK. m.353/1-a/6 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.


Başkan


Üye


Üye


Katip