Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/721 E. 2019/820 K. 04.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …
KARAR TARİHİ : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – T.C NO: … …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVA : Araç Değer Kaybı Maddi Tazminatı
İSTİNAF KARAR TARİHİ : …
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : …
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen karara ilişkin davalı vekilinin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle; 25/10/2017 tarihinde trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucu aracının kullanılmaz hale geldiğini, kaza sonucu aracında meydana gelen hasarın tespiti için Konya … ASLİYE Hukuk Mahkemesi … değişik iş sayısı ile dava açtıklarını, bilirkişinin davalı …’i %80 asli kusurlu bulduğunu, aracının rayiç bedelinin 18.250 TL olarak tespit edildiğini, tarafına davalılar tarafından hiçbir ödeme yapılmadığını belirterek Konya … ASLİYE Hukuk Mahkemesi’nin … değişik iş sayılı dosyasında yer alan bilirkişi raporuna göre aracının değer kaybının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesiyle özetle; davanın öncelikle davacının davayı açmadan önce yazılı başvuru şartına uymadığından bahisle usulden reddinin gerektiğini, esasa ilişkin olarak ise, kazanın dışı …’in trafik kurallarına aykırı şekilde araç kullanmasından dolayı meydana geldiğini, davaya konu aracın 2000 model olduğunu ve yaklaşık 17 yıldır trafikte bulunduğunu, bu nedenle değer kaybı oluşmayacağını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesince verilen … tarihli kararı ile; “Dava; trafik kazası sonucu araçta oluşan değer kaybı maddi tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı taraf sürücüsü …’in 25.10.2017 günü saat 02:28 sıralarında, yönetimindeki … plaka sayılı otomobil ile bölünmüş Antalya Çevre Yolunu takiben Hatip Caddesi istikametinden Karaman Caddesi istikametine seyredip, olay mahalli kavşağa geldiğinde, karşı istikametten gelip, “U” dönüşü yapmak için sola, önüne doğrultu değiştiren davalı sürücü …’in kullandığı … plakalı otobüsün sağ yan kesimine çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği anlaşılmıştır.
Davanın 28/11/2017 tarihinde açıldığı, davacı tarafça 6704 Sayılı Kanunla Değişik 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesi uyarınca davadan önce davalı sigorta şirketine başvuru yapılmadığından mahkememizin bu dosyasından tefrik edilerek … Esas kaydedilmiş ve davacı tarafça … Sigorta A.Ş’ye yönelik davayı takip etmeyecekleri beyanı üzerine davanın takip edilmemesi nedeniyle işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
Dava konusu kazaya ilişkin resen seçilen hasar ve kusur bilirkişisi Makine Mühendisi … 28/08/2018 tarihli raporuyla … plakalı otobüs sürücüsü …’ın asli ve %80 oranında, … otomobil sürücüsü …’in tali ve %20 oranında kusurlu olduğunu, davacının davalılardan müştereken ve müteselsilen talep edeceği hasar tazminat miktarının davalı sürücünün kazadaki %80 kusur oranına göre 11.200,00 TL olacağını belirtmiştir.
Bilirkişi raporuna itirazlar uyarınca dava konusu 25/10/2017 tarihli trafik kazası nedeniyle tarafların kusur oranına ve davacıya ait araçtaki hasar miktarına ilişkin Adli Tıp Kurumu Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı … tarih … sayılı rapor ile davacı taraf sürücüsü …, idaresindeki otomobil ile gece vakti, meskun mahalde, bölünmüş çevre yolunu takiben seyredip, olay mahalline geldiğinde, her ne kadar istikametine yeşil ışık yanıyor ise de, hız azaltmadan uygun hızla yaklaşmadığı olay mahalli kavşağa seyir hızıyla ve kontrolsüzce girerek, karşı istikametten gelen, istikametine yanan kırmızı ışıkta kavşağa giren, “U” dönüşü yapmak için kontrolsüzce sola, önüne doğrultu değiştiren, önüne kapatan ve geçiş hakkı bırakmayan sürücü …’in kullandığı otobüsün sağ yan kesimine çarpması sonucu meydana gelen olayda, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareketi ile % 80 (Yüzdeseksen) oranında kusurlu olduğu, davalı sürücü …, sevk ve idaresindeki otobüs ile kırmızı ışık ihlali yaparak olay mahalli kavşağa girip, “U” dönüşü için kontrolsüzce sola manevra yapması, o sırada karşı istikametten yeşil ışıktan geçerek gelen, önünü kapattığı ve geçiş hakkı bırakmadığı sürücü …’in kullandığı otomobil ile çarpışmaları sonucu meydana gelen olayda, dikkatsizliği, tedbirsizliği ve kurallara aykırı hareketi ile % 20 (Yüzdeyirmi) oranında kusuru olduğu, dava konusu … plaka sayılı, 2000 model, … marka, 25 benzinli 1.6 tipi otomobilde malzeme, işçilik ve KDV dahil toplam 16 150.- TL’lik hasar meydana geldiği, aracın yaşı (17 yaş), kullanılmışlık düzeyi (207 000 Km), hasar miktarı (16 150.- TL), fotoğraflarda görülen hasar durumu ve kaza tarihindeki 2. el piyasa değeri (18 250.- TL) birlikte değerlendirildiğinde tamirinin ekonomik olmayıp, hurdaya ayrılmasının uygun olacağı, bu durumda da araçta değer kaybının olmayacağı, Aracın kaza tarihindeki 2. el piyasa değerinin 18 250.- TL, aracın sovtaj bedelinin 4 250.- TL olmak üzere toplam zararın 14 000.- TL olduğu, davacı taraf sürücüsü …’in aracındaki hasarın % 20’si olan; (% 20 X 14 000.- TL) 2 800.- TL’den sorumlu olduğu, davalı sürücü …’in, dava konusu araçtaki hasarın % 80’i olan (% 80 X 14 000.- TL) 11.200- TL’den sorumlu olduğu belirtilmiştir.
Davalı tarafa sigortalı aracın ZMMS poliçesinin 10/03/2017 tarihinde tanzim edildiği ve dava konusu kazanın da 25/10/2017 tarihinde meydana geldiği anlaşılmıştır.
2918 s. KTK.nun 90. maddesinde yapılan ve 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe giren değişikliğe göre, “Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/01/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.”
01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMMS Genel Şartları’nın C.11 maddesine göre, “Bu Genel Şartlar yürürlük tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanır.”
Davalı tarafa sigortalı aracın ZMMS poliçesinin, ZMMS Genel Şartları’nın yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden sonra tanzim edilmesi ve kazanın da 2918 s. KTK.nin 90. maddesinde yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 26/04/2016 tarihinden sonra meydana gelmesi nedeniyle, sigorta şirketinin ve sigorta şirketinin teminatı kapsamında işleten ve sürücünün sorumluluğunun 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMMS Genel Şartları’na göre belirlenmesinin gerektiği anlaşılmıştır.
ZMMS Genel Şartları’nın A.5. maddesine göre de;Maddi Zararlar Teminatı: Hak sahibinin kaza tarihi itibariyle bu genel şartta tanımlanan ve zarar gören araçta meydana gelen değer kaybı dahil doğrudan malları üzerindeki azalmadır. Sigortalının sorumlu olduğu araç kazalarında değer kaybı, talep edilmesi halinde ilgili branşta ruhsat sahibi sigorta eksperleri tarafından tespit edilir. Değer kaybının tespiti bu Genel Şart ekinde yer alan esaslara göre yapılır.
Sigortalı aracın ZMMS poliçesinin Genel Şartların yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden sonra tanzim edilmesi ve kazanın da 26/04/2016 tarihinden sonra meydana gelmesi halinde ; sigorta şirketinin ve işleten ile sigortalı aracı kullanan sürücülerin:Maddi Zararlar Teminatı kapsamında; karşı tarafın aracında meydana gelen hasar ve ZMMS Genel Şartlarındaki yönteme göre belirlenecek değer kaybından sorumlu olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve anılan yasal düzenlemeler bir bütün halinde değerlendirildiğinde; 25/10/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde davacıya ait … plaka numaralı aracın hasarlandığı, aracın onarımının ekonomik olmaması nedeniyle pert olarak değerlendirilmesi gerektiği, aracın sovtaj bedelinin tenzili neticesinde aracın perte ayrılması nedeniyle davacının uğramış olduğu zararının 14.000,00 TL olduğu, kazanın meydana gelmesinde davalının % 80 oranında kusurlu olduğu, araçta oluşan hasar bedelinden davacının kusuruna isabet eden tutarın tenzili neticesinde davacının talep edebileceği tutarın 11.200,00 TL olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” şeklinde davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine, 5.182,99 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 26/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, (sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak ve faiz başlangıcının dava tarihinden itibaren olması kaydıyla), 8.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 26/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ndan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.” şeklinde davacının davasının kısmen kabul, kısmen reddi ile 11.200,00 TL’nin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece verilen kararın hatalı olduğunu, hükme esas alınan hasar tespitlerinin ve müvekkiline verilen kusur oranlarının hatalı olduğunu, tazminatın belirlenmesinde temel esasların kusur, kusur ve zarar arasındaki ilişki iken dosya kapsamında yapılan kusur ve hasar tespitlerindeki kaza ve zarar arasındaki bağlantının yanlış bir şekilde kurulduğunu, ilgili tespitlerin gerçekten uzak olduğunu, dosya kapsamında alınan raporlarda …’in yeşil ışıkta geçtiği şeklindeki tespitin nasıl yapıldığının anlaşılamadığını, müvekkilinin takip ettiği yol için yeşil ışık yanması nedeniyle U dönüşü yaptığını, müvekkilinin kullandığı araçta bulunan araç takip sistemine ait çizelgeden de anlaşılacağı üzere müvekkilinin kavşağa gelirken yavaşladığını, kırmızı ışık yandığı için durduğunu ve yeşil ışığın yanmasıyla birlikte U dönüşü yapmak için hareketlendiğini, kazanın meydana gelmesinin ve zararın artmasının ana sebebinin otomobil sürücüsünün hızı olduğunu, bu nedenle raporlarda hız ihlali nedeniyle otomobil sürücüsüne %20 kusur atfedilmesinin kabul edilemez olduğunu, ayrıca dosya kapsamında alınan her iki raporda da illiyet bağı itibariyle kusur dağılımının hatalı tespit edildiğini, havanın yağışlı olmasının dikkate alınmamasının da önemli bir eksiklik olduğunu, Yerel Mahkemece alınan bilirkişi raporlarında aracın daha önce bir trafik kazasına karışıp karışmadığına ilişkin de herhangi bir tespitin yapılmadığını, aracın 2000 model olduğunu ve onarımı için yapılması gereken masrafların rayiç bedel ile kıyaslandığında fahiş miktarda olduğunu beyan ederek Yerel Mahkemece verilen kararın ortadan kaldırılması ile davanın tüm talepler açısından reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR :
Uyuşmazlık Yerel Mahkemece verilen davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin karara karşın davalı vekilinin istinaf itirazları doğrultusunda kararın ortadan kaldırılmasına ilişkindir.
DELİLLER :
Konya … ASLİYE Ticaret Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Davalı vekilinin Kusur raporuna itiraza yönelik istinafı açısından
…’in 25.10.2017 günü saat 02:28 sıralarında, yönetimindeki … plaka sayılı otomobil ile bölünmüş Antalya Çevre Yolunu takiben Hatip Caddesi istikametinden Karaman Caddesi istikametine seyredip, olay mahalli kavşağa geldiğinde, karşı istikametten gelip, “U” dönüşü yapmak için sola, önüne doğrultu değiştiren davalı sürücü …’in kullandığı … plakalı otobüsün sağ yan kesimine çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği ve davanın da aracın hasar görmesi nedeniyle tazminat talebiyle açıldığı anlaşılmaktadır.
Dava konusu kazaya ilişkin ilk derece mahkemesince resen seçilen hasar ve kusur bilirkişisi Makine Mühendisi … 28/08/2018 tarihli raporuyla … plakalı otobüs sürücüsü …’ın asli ve %80 oranında, … otomobil sürücüsü …’in tali ve %20 oranında kusurlu olduğunu, davacının davalılardan müştereken ve müteselsilen talep edeceği hasar tazminat miktarının davalı sürücünün kazadaki %80 kusur oranına göre 11.200,00 TL olacağını belirtmiştir.
Keza aynı olayla ilgili yaptırılan delil tespiti dosyasındaki … tarafından düzenlenen hasar ve kusur raporunda da aynı oranlara iştirak edildiği anlaşılmaktadır
Tarafların kusur oranına ve davacıya ait araçtaki hasar miktarına ilişkin Adli Tıp Kurumu Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı … tarih … sayılı rapor ile davacı taraf sürücüsü …, idaresindeki otomobil ile gece vakti, meskun mahalde, bölünmüş çevre yolunu takiben seyredip, olay mahalline geldiğinde, her ne kadar istikametine yeşil ışık yanıyor ise de, hız azaltmadan uygun hızla yaklaşmadığı olay mahalli kavşağa seyir hızıyla ve kontrolsüzce girerek, karşı istikametten gelen, istikametine yanan kırmızı ışıkta kavşağa giren, “U” dönüşü yapmak için kontrolsüzce sola, önüne doğrultu değiştiren, önüne kapatan ve geçiş hakkı bırakmayan sürücü …’in kullandığı otobüsün sağ yan kesimine çarpması sonucu meydana gelen olayda, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareketi ile % 80 (Yüzdeseksen) oranında kusurlu olduğu, davalı sürücü …, sevk ve idaresindeki otobüs ile kırmızı ışık ihlali yaparak olay mahalli kavşağa girip, “U” dönüşü için kontrolsüzce sola manevra yapması, o sırada karşı istikametten yeşil ışıktan geçerek gelen, önünü kapattığı ve geçiş hakkı bırakmadığı sürücü …’in kullandığı otomobil ile çarpışmaları sonucu meydana gelen olayda, dikkatsizliği, tedbirsizliği ve kurallara aykırı hareketi ile % 20 (Yüzdeyirmi) oranında kusuru olduğu,bu halde hem delil tespiti dosyası içeriği,hem ilk derece mahkemesinde yapılan keşif ve sonrası dosyaya sunulan bilirkişi raporu ve akabinde aldırılan Adli Tıp Kurumu Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı … tarih … sayılı raporların birbirini teyit ettiği ve örtüştüğü anlaşılmakla kusura yönelen itirazlar yerinde değildir
Davalı vekilinin hasara yönelik itirazları hakkında;
Davalılar gerçek zarardan sorumludur.Hasar yönünden hükme esas alınan raporda davacı aracının modeli, yaşı, özellikleri, hasarlı kısımları v.s. gözönünde bulundurularak olay tarihi itibariyle aracın 2. el piyasa rayiç değeri tesbit edildiği, tamirinin ekonomik olup olmadığı ve hurdaya ayrılmasının gerekip gerekmediğinin tespit edildiği, Yargıtay 17. HD İçtihatlarına göre aracın tamirinin ekonomik olup olmadığı değerlendirildiği, Hasar bedelinin piyasa rayiç değeri belirlendiği ve akabinde bu duruma göre tamirinin ekonomik olup olmadığı belirlendiği, tamiri ekonomik olmadığı için piyasa koşullarına göre kazadan önceki 2. el piyasa rayiç bedelinin ve kazadan sonraki hurda (sovtaj) değeri belirlenmiş belirlenen rayiç değerden de aracın hurda bedeli indirilmek suretiyle davacının gerçek zararı tespit edilerek sonucuna göre karar verilmiştir.
(Nitekim emsal Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/9274 E 2017/3378K sayılı ilamı)
Bu halde ;
Delil tespiti dosyası,yapılan keşif sonrası dosyaya sunulan bilirkişi raporu ve hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı … tarih … sayılı rapordaki değerlendirmeler uyarınca Dava konusu … plaka sayılı, 2000 model, … marka, 25 benzinli 1.6 tipi otomobilde malzeme, işçilik ve KDV dahil toplam 16 150.- TL’lik hasar meydana geldiği, aracın yaşı (17 yaş), kullanılmışlık düzeyi (207 000 Km), hasar miktarı (16 150.- TL), fotoğraflarda görülen hasar durumu ve kaza tarihindeki 2. el piyasa değeri (18 250.- TL) birlikte değerlendirildiğinde tamirinin ekonomik olmayıp, hurdaya ayrılmasının uygun olacağı, bu durumda da araçta değer kaybının olmayacağı, Aracın kaza tarihindeki 2. el piyasa değerinin 18 250.- TL, aracın sovtaj bedelinin 4 250.- TL olmak üzere toplam zararın 14 000.- TL olduğu, davacı taraf sürücüsü …’in aracındaki hasarın % 20’si olan; (% 20 X 14 000.- TL) 2 800.- TL’den sorumlu olduğu, davalı sürücü …’in, dava konusu araçtaki hasarın % 80’i olan (% 80 X 14 000.- TL) 11.200- TL’den sorumlu olacağının anlaşıldığı,ilk derece mahkemesince de bu rapor ve tespitlere ve kusur oranlarına göre karar vermesinde usul ve yasaya aykırı yön yoktur.
Bu halde, Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenle, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, vakıa mahkemesi hakiminin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına ve hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere göre, HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varılarak, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereği esas yönünden reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereği ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 765,07 TL istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 191,30 TL harcın mahsubu ile kalan 573,77 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Kararın tebliği ve harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; miktar veya değeri elli sekiz bin sekiz yüz (58.800,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi. …


Başkan


Üye


Üye


Katip