Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/377 E. 2019/382 K. 02.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …
KARAR TARİHİ : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA TÜRÜ : Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ : …
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : …
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara ilişkin davalı vekilinin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili 10/04/2018 tarihli dava dilekçesinde özet olarak; 07/11/2012 tarihinde sürücüsü … olan … ile sigorta koruması altına alınmamış … plakalı otomobil ile seyir halinde iken karşı yöne ait şeritten seyrettiği sırada müvekkili yönetimindeki bisiklete çarpma sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını ve çalışma gücünde azalma meydana geldiğini, kazaya karışan ve dava dışı … adına kayıtlı olan … plakalı otomobilin kaza gün ve saati itibariyle … poliçesi bulunmadığından 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14/2-b maddesi ile … Yönetmeliğinin 9/1-a maddesi gereğince davalı …’nın sorumluluğuna gidildiğini, geçici iş göremezlik süresinde uğranılan kazanç kaybı ile çalışma gücünün azılmasından doğan maddi zararını tazmini için Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı dosyasında açılan maddi tazminat davasında hükme esas alınmış olan kusur raporunda … plakalı otomobil sürücüsü …’in %100 oranında kusurlu olduğunun, hekim raporunda ise iyileşme süresinin 3 ayı bulacağının, belgelenemeyen kazınılmaz tedavi giderlerinin 2.000,00 TL olduğunun, tedavi ve iyileşme sürecinde uğranılan bakıcı gideri zararı ile SGK tarafından karşılanmayan ve fatura edilemeyen kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararı tazmin etme zorunluluğu olduğunu tespit edildiğini, Yargıtay … HD 13/05/2014 tarih … Esas … Karar sayılı ilamı ile hesaplamanın tarz ve yöntemi ile sorumluluğun kapsam ve sınırı ayrıntılı olarak belirlendiğinden kaza tarihindeki yerleşik uygulamaya göre yapılan hesaplama sonucu müvekkilinin bakıcı giderinden doğan maddi zararının 2.868,49 TL olacağını, belgelenemeyen kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararının 2.000,00 TL olacağını, tüm bu nedenlerle fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla tedavi ve iyileşme sürecindeki bakıcı giderinden doğan 10,00 TL, belgelenemeyen kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan 10,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinde geçerli kişi başı teminat limiti ile sınırlı olarak dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 27/04/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özet olarak; 26/04/2016 tarihinde KTK da değişiklik yapıldığını, müvekkili kuruma dava açılmadan önce gerekli belgelerle başvuru yapılması şartı getirildiğini, gerekli evraklarla başvuru yapılmadığını ve bu şartın yerine getirilmediğini, iş bu davanın usulden reddinin gerektiğini, tedavi giderleri ve bakıcı giderlerinin SGK tarafından karşılanması gerektiğini, buna göre … kapsamında sürekli bakıcı gideri ödenebilmesi için kazazedenin maluliyetinin en az %70 oranında olması gerektiğini, bu nedenle de davanın reddinin gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkili kurumun … maluliyet teminatı limitleri ve kazaya karışan aracın kusur oranı ile sınırlı sorumlu olacağını, bu nedenle Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi nezdinde kusur incelemesi yapılması gerektiğini, maluliyetin niteliği gereği davacının bakıma muhtaç olmadığını, bakıcı giderleri yönünden öncelikle davacı bakıma muhtaç olmadığından davanın reddedilmesi gerektiğini, davacıya aile içinde bakıldığından ve profesyonel bir akıcı tutulduğu belge ile ispatlanamadığından bakıcı giderleri için hesaplanacak tazminattan yerleşik Yargıtay uygulaması kapsamında %50 oranında hakkaniyet indirimi yapılmasını talep ettiklerini, kabul anlamına gelmemekle itirazları saklı kalmak kaydıyla bakıcı giderleri için hesaplanacak tazminattan %50 hakkaniyet indirimi yapılmasını, kabul anlamına gelmemekle var ise sorumlulukları yargılama ile belirleneceğinden ancak dava tarihinden itibaren ve olayın temeli de haksız fiil olduğundan yasal faize hükmedilmesi gerektiğini, tüm bu nedenlerle sair hususlar hakkındaki beyan hakları saklı kalmak kaydıyla davaya cevaplarımızın sunumu ile davanın usul ve esasa ilişkin olarak sunulan gerekçeler dikkate alınarak reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin de davacıya yükletilmesini beyan ve talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen … tarih … Esas … Karar sayılı gerekçeli karar ile; “davacının, sigortası bulunmayan dava dışı sürücü …’in sevk ve idaresindeki otomobilin kullandığı bisiklete çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında yaralandığını beyan ederek tazminat talebinde bulunduğu; dosya içerisindeki mahkememizin … Esas – … Karar sayılı dosya kapsamında mevcut sigorta poliçesi ve sigorta bilgi gözetim merkezi yazılarından …’in kullandığı araca ait sigorta poliçesinin 03/09/2012 tarihinde iptal edildiği, kazanın 07/11/2012 tarihinde meydana geldiği, 2918 sayılı yasanın 94 ve 95. maddelerinde öngörülen 15 günlük sürenin geçtiği, bu nedenle kaza tarihi itibariyle …’in sevk ve idaresindeki aracın zorunlu mali sorumluluk sigortasının olmadığı; 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14/2-b maddesinde rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için zorunlu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar …’na başvurulabileceğinin belirtildiği; anılan yasanın geçici 2. maddesine dayanılarak çıkarılan … Yönetmeliği’nin 9/1-b maddesi uyarınca, rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarı dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için Güvence Hesabına başvurabileceğinin düzenlendiği; buna göre davacının uğradığı zarardan Güvence Hesabının sorumlu olduğu; 04/01/2016 havale tarihli kusur bilirkişi raporuna göre meydana gelen kazada sigortasız araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu; 28/03/2016 tarihli bilirkişi hekim raporuna göre olay nedeniyle davacının 3 ay süreyle iş ve gücünden kalacak ve % 8,1 oranında sürekli işgöremez şekilde yaralandığı; 03/10/2018 havale tarihli aktüerya uzmanı bilirkişi raporuna göre ise davacının talep edebileceği bakıcı giderinin 2.868,49 TL., SGK tarafından karşılanmayan ve fatura edilemeyen tedavi giderlerinin ise 2.000,00 TL. olduğu; sigortasız aracın hususi araç olması ve davalı Güvence Hesabının dava tarihinden önce temerrüde düşürülmemiş olması nedeniyle davacı lehine hükmedilecek tazminat için dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiği anlaşılmakla davanın kabulü ile; 2.868,49 TL. bakıcı gideri ile 2.000,00 TL. belgelenemeyen tedavi giderleri olmak üzere toplam 4.868,49 TL. maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,” şeklinde hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili 19/03/2019 havale tarihli tehir-i icra talepli istinaf başvuru dilekçesinde özet olarak; yerel mahkemece kabul edilen bakıcı gideri tazminat hesabının brüt ücret üzerinden değerlendirilmesi için fiilen bakıcı tutulduğunun ispat edilmesi gerektiğini, kararın bu yönüyle eksik incelemeye dayandığını ve yeniden incelenmesi gerektiğini, fatura edilmeyen tedavi giderlerinin müvekkili kurumu yüklendiğini ancak müvekkilinin ortaya çıkan maddi zarar kalemlerinden sorumlu olmadığını, bu husus göz önüne alınarak ayrıntılı bir şekilde (tutar belirtilerek) hüküm kurulması ve müvekkili kurumun sorumluluğunun açıklanması gerekirken farazi olarak yapılan tespite dayanarak kurulan hükmün hatalı olduğunu, kaldırılmasını talep ettiklerini, 6111 sayılı torba yasanın 59.maddesine göre her türlü sağlık hizmetine yönelik taleplerin SGK tarafından karşılanması gerektiğini, tedavi giderleri bakımından müvekkili kurumun sorumluluğu bulunmadığını, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararı hakkındaki istinaf taleplerinin kabulü ile istinaf incelemesi neticesinde kararın kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda ve öncelikle icranın durdurulmasına karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR :
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları, davacının yaralanması nedeniyle, tedavi gideri, bakıcı giderinden davalı Güvence Hesabının sorumlu olup olmadığı, hususlarına ilişkindir.
DELİLLER :
Konya … Asliye Ticaret Mahkemesine ait … Esas … Karar sayılı dosya ve ekinde Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas … karar sayılı dosyası, Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas … karar sayılı dosyası.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle, faturalandırılmayan tedavi gideri ve bakıcı gideri zararından oluşan maddi tazminat istemine ilişkindir.
1-Sgk sorumluluğuna yönelik itirazlar incelendiğinde ;
25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13.02.2011 tarih 6111 Sayılı Yasanın 59. maddesi ile 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi değiştirilmiş, anılan değişiklik ile Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı;
Trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu sigortalarda, sigorta şirketlerince yazılan primlerin ve Güvence Hesabınca tahsil edilen katkı paylarının %15’ini aşmamak üzere, münhasıran bu teminatın karşılığı olarak Hazine Müsteşarlığınca sigortacılık ilkeleri çerçevesinde maktu veya nispi olarak belirlenen tutarın tamamı sigorta şirketleri ve 3/6/2007 tarihli ve 5684 Sayılı Sigortacılık Kanununun 14. maddesinde düzenlenen durumlar için … tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarılır. Söz konusu tutar, ilgili sigorta şirketleri için sigortacılık ilkelerine göre ayrı ayrı belirlenebilir. Aktarım ile sigorta şirketlerinin ve Güvence Hesabının bu teminat kapsamındaki yükümlülükleri sona erer. Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu söz konusu tutarı %50’sine kadar artırmaya veya eksiltmeye yetkilidir” hükmü getirilmiştir. 6111 Sayılı Kanunun, yayımı tarihinde yürürlüğe giren Geçici 1. maddesi ile de. “Bu kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet. bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. Söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59. maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülükleri sona erer” hükmü öngörülmüştür.
Sigorta şirketi, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin, police pirimini ödeyen işleten ile sürücünün yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Yasa’nın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçtiğinde kuşku yoktur. Buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir.
6111 sayılı kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanununun 98.maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğu üniversite hastaneleri ile resmi ve özel sağlık kurumları tarafından trafik kazası sonucu yaralanan kişilerin tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmeti giderleri ile sınırlandırılmıştır.
Ayrıca 25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13.02.2011 tarihli 6111 Sayılı Yasa’nın 59. maddesi ile 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesi değiştirilmiş, buna göre “trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı” düzenlenmiş olup davacının talebinin belgelendirilemeyen tedavi giderlerine ilişkin olması nedeniyle davalının bu hususa ilişkin istinaf nedenlerininde reddi gerekmiştir.
2- Bakıcı giderinin ispat edilmesi gerektiğine yönelik itirazlar incelendiğinde ; Davalı vekilinin davacıya bakıcı tutulduğunun ispat edilmesi aksi halde aile içinde bakıldığının kabul edilmesi gerektiğine talebi değerlendirildiğinde; aile bireylerine böyle bir yükümlülük yüklenemeyeceği gibi, dışarıdan bir bakıcı tutulmuş olsa idi ne kadar zararının olduğu belirlenerek hüküm verilmesi gerekmektedir. Buna göre; olayda 6098 sayılı TBK md. 52 gereğince hakkaniyet indirimi şartları bulunmamaktadır.(17. Hukuk Dairesi 2017/1726 E 2017/11442 K )
Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde davalı vekilinin bakıcı giderlerine yönelik istinaf itirazları yerinde değildir.
3-Faturalandırılmayan tedavi giderlerinden davalının sorumlu olmadığına yönelik itirazlar incelendiğinde ;
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluk Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu, 6111 sayılı Yasa ile değiştirilen 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında tüm tedavi giderlerinden değil ancak söz konusu madde kapsamında kalan belgeli tedavi giderlerinden sorumludur. Kanunun 98. maddesi kapsamında olmayan tedavi giderleri yönünden ise işleten ve işleten hukuki sorumluluğunu yüklenen sigortacının sorumluluğu devam etmektedir.
TBK 50 maddesi gereğince zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Sağlık kuruluşunda yapılan sağlık hizmeti harcamaları rahatlıkla fatura ve benzeri belgeler ile ispatlanabilir. Ancak bazı giderler var ki her zaman belge temin edilmesi mümkün değildir. Bu gibi durumlardaTBK 50/2 maddesi gereği uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hakim, olayların akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirleyecektir.(Trafik kazalarından doğan cismani zararlar ve tazmini- Konya barosu yayınları. Shf 11 ,Yargıtay üyesi: Hüseyin TUZTAŞ)
Bu nedenle kişinin haksız eylemden zarar gördüğünün ve bedensel zarara uğradığının ispatlanması yeterli olup ayrıca iyileşme harcamaları için fatura ve makbuz gibi belgeler bulunup getirilmesi şart değildir. Hiç bir belge sunulmasa bile ,hakim ,görevlendireceği uzman bilirkişilere tedavi ve tüm iyileşme giderlerini hesaplatmakla ve hüküm altına almakla yükümlüdür. (HGK .26/04/1995 ,1995/11-122 E 1995/430 K)
Davaya konu kazadaki yaralanması nedeniyle, davacının %8,1 oranında kalıcı maluliyetinin bulunduğu ve iyileşme süresinin 3 ay olduğu; Konya … ATM’nin … E … K sayılı dosyasında aldırılan maluliyet raporuyla saptanmış olup,bu tedavi sürecinde yapılan tüm giderlerin belgeye bağlanması mümkün olmadığı gibi, hayatın olağan akışına göre de davacı taraftan bu yönde bir belgelemenin beklenmesi hakkaniyetle bağdaşmayacaktır. Tedavi sürecinde yapılması muhtemel yol ve ulaşım giderleri, belgeye bağlanamamış tıbbi malzeme, ilaç vs. giderleri olması kaçınılmazdır.
Bu nedenle davalı vekilinin bu hususa yönelik itirazı yerinde değildir.
4-Bakıcı giderlerinden davalının sorumlu olmadığına yönelik itirazlar incelendiğinde;
Kaza tarihinin 07/11/2012 olmasına göre, 6098 sayılı TBK md. 54 gereğince vücut bütünlüğünün ihlali sonucu ortaya çıkan zararlardan olan geçici iş göremezlik zararı, bakıcı gideri ve SGK tarafından karşılanmayan faturasız tedavi giderleri ihlâlin doğrudan bir sonucu olarak ortaya çıktığından zorunlu mali sorumluluk sigortası teminat kapsamında olmasına, 6111 sayılı kanunla Karayolları Trafik Kanunun 98. Maddesinde değişiklik yapan düzenlemenin faturalı SGK tarafından karşılanan tedavi giderlerine ilişkin olmasına, olayda bakıcı giderinin diğer ‘iyileşme giderleri’ kapsamında bulunmasına, bu zararlardan da davalı …’nın ve dolayısıyla …’nın sorumlu olmasına göre bu itirazın yerinde olmadığı görülmüştür.
Bu nedenlerle, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına, özellikle yasal düzenlemelere uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporundaki tazminat hesabının benimsenmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre; davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiğine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Konya … Asliye Ticaret Mahkemesince verilen … tarih … esas … karar sayılı kararın usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı tarafın istinaf talebi yönünden alınması gereken 332,56 TL harçtan peşin olarak yatırılan 83,14 TL harcın mahsubu ile bakiye 249,42 TL istinaf karar harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden taraf üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Karar ve tebliği ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere OYBİRLİĞİ ile karar verildi….

….
Başkan

….
Üye

….
Üye

….
Katip