Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/1265 E. 2020/38 K. 15.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:… – …
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :…
KARAR NO : …
KARAR TARİHİ : 15/01/2020

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 19/09/2019
NUMARASI : … Esas …Karar

DAVACI :… – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 1- … SİGORTA A.Ş.
VEKİLLERİ :1 … – 2… – …
DAVALI : 2- … – (…) …

DAVANIN KONUSU : Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 15/01/2020
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 15/01/2020

krarı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde, TBK’nun 51/1. maddesinde;”Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” şeklinde, TBK. 53.maddesinde;”Ölüm hâlinde uğranılan zararlar özellikle şunlardır:1. Cenaze giderleri.2. Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.3. Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar.” şeklinde, TBK.55/1.maddesinde;”Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” şeklinde düzenlemelerin yapıldığı, KTK.85/1.maddesinde;”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” şeklinde, KTK. 86/1.maddesinde;”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” şeklinde,KTK.91/1.maddesinde;”İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde, KTK.92.maddesinde; “Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler, b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler, c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler, d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler, e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar, f) Manevi tazminata ilişkin talepler. g) (Ek bent: 14/04/2016-6704 S.K. 4. mad.) Hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri, h) (Ek bent: 14/04/2016-6704 S.K. 4. mad.) İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri, i) (Ek bent: 14/04/2016-6704 S.K. 4. mad.) Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.” şeklinde, KTK’nun 97.maddesinde; “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” şeklinde, KTK’nun 99.maddesinde; “Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” şeklinde düzenlemeler yapıldığı, davacı vekilinin talebini dilekçe ile ıslah ettiği, davacıların ıslah edilmek suretiyle talep ettiği destekten yoksun kalma nedenli zararının sigorta poliçesi kapsamında olduğu, yine davacının sigorta şirketine yaptığı başvurunun davalıya tebliğ edildiği, temerrüdün oluştuğu, davalının yetki itirazının HMK.16.maddesi ve KTK.110.maddeleri karşısında yerinde olmadığı anlaşılmış oluşan vicdani kanaat ile Davacının davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile ; 1) Sürekli iş göremezlik maddi tazminatı açısından ; a)Sürekli iş göremezlik tazminatı olan 24.673,84 TL.nin (tekerüre esas olmamak koşuluyla davalı …’dan kaza tarihi olan 05/04/2011 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline, b)Sürekli iş göremezlik tazminatı olan 100,00 TL.nin (tekerüre esas olmamak koşuluyla davalı sigorta şirketinden taleple bağlılık nedeniyle 22/05/2013 ihbar tarihi itibariyle ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı … Sigorta A.Ş.den yasal faizi ile birlikte sigorta şirketinden alınarak davacıya verilmesine, 2) SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri açısından 5.000,00 TL.nin (tekerüre esas olmamak koşuluyla) davalı …’dan kaza tarihi olan 05/04/2011 tarihinden itibaren diğer davalı sigorta şirketi açısından ihbar tarih olan 22/05/2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 3)Bakıcı giderleri açısından 7.443,45 TL.nin (tekerüre esas olmamak koşuluyla) davalı …’dan kaza tarihi olan 05/04/2011 tarihinden itibaren diğer davalı sigorta şirketi açısından ihbar tarih olan 22/05/2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 4)Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile 10.000,00 TL.nin davalılardan …’dan tahsili ile davacıya verilmesine, ” karar verildiği anlaşılmıştır.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı … Sigorta AŞ (eski ünvanı: … Sigorta AŞ) istinaf başvuru dilekçesinde özet olarak; müvekkili şirketin ünvanının değiştiğini, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmaların yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebileceğini, davanın süresinde açılmadığını, kabul kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının sürekli iş göremezlik talep haklarının hak düşürücü süreye riayet edilmemesi nedeniyle reddini talep etmekle birlikte hesaplamada maddi hata yapıldığını da belirtmek istediklerini, maddi hatanın düzeltilmesi ile davacının bakiye iş göremezlik tazminatının olmadığının ortaya çıkacağını, davacıya fazla ödeme yapıldığını, bakiye sürekli iş göremezlik tazminatı bulunmadığını, davacıya SGK tarafından yapılan ödemeler ve bağlanan gelirin dikkate alınmadığını, bunun mükerrer ödemeye neden olacağını, davacı lehine tedavi giderlerine hükmedilmesinin haksız olduğunu, bunun SGK sorumluluğunda olduğunu, tüm bu nedenlerle icranın tehirine, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, itirazları doğrultusunda ve resen dikkate alınacak sair hususlarla yeniden inceleme yapılarak davanın reddine, vekalet ücreti ve dava masraflarının davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re’sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir. Mahkemece verilen karar davalı sigorta tarafından istinaf edilmiştir.
A- KTK 111. Madde kapsamında süre yönünden yapılan itirazın incelemesinde;
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 111. maddesi uyarınca, tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar, yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler. Yasa’nın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalinin açıkça ve ayrıca istenmesine gerek olmayıp, dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi, yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir. Yasada belirtilen 2 yıllık süre hak düşürücü süre olup, mahkemece re’sen dikkate alınmalıdır.
Somut olaya bakıldığında; kazada hak sahibi olan davacıya davalı sigorta tarafından 22/05/2013 tarihinde ödeme yapıldığının ve ibraname alınarak KTK 111. Maddeye göre 2 yıllık süreden sonra dava açıldığı savunulduğu; davacı tarafın bu savunmadaki ödeme ve tarihine karşı çıkmadığı; davalının anılan tarihte ödeme yaptığının (22/05/2013 tarihli ibraname üzerine) dosyadaki belgelerle sabit olduğu, eldeki davanın ise, 03.03.2017’de açıldığı, hasar dosyası kapsamındaki belgelerin incelemesinde davacıya sürekli iş göremezlik kapsamında 28.800 TL ödendiği görülmektedir.
Bu durumda mahkemece, her ne kadar ibranamede kaza nedeniyle alacağın alındığı, başka alacağın kalmadığı yazılmış ise de, hangi tazminattan dolayı ödeme yapıldığı, tedavi giderlerinden de ödeme yapıldığı belirtilmediği, hasar dosyası içeriğinden sadece sürekli iş göremezlik yönünden ödeme yapıldığı ve dolayısıyla ibranın sadece bu kalem yönünden gerçekleştiğinin kabulü gerektiği, bu sebeple sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden geçerli olmak üzere KTK’nun 111. maddesi gereği, davacı tarafça imzalı 22.05.2013 tarihli ibranamenin üzerinden yukarıda yazılı 2 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, ön inceleme duruşması ara kararında buna yönelik de hüküm kurulduğu halde ibranamenin iptali şartlarının somut olayda gerçekleşmesi nedeniyle bu talebin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı ve eksik incelemeye, yetersiz gerekçeye (dosya ile ilgili bir gerekçe içermeyen) dayalı, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Bu sebeple davalı sigortanın itirazının bu yönden kabulü gerekmiş ve kararın kaldırılarak yeniden hüküm tesisi gerekmiştir.
B- Geçici iş göremezlik ve faturasız tedavi giderlerinin (ve bu kapsamda bakıcı giderinin) teminat dışı olduğuna yönelik istinafın incelenmesinde;
Kaza tarihinin 05/04/2011 olmasına göre, BK’nın 46. maddesi (6098 sayılı TBK md. 54) gereğince vücut bütünlüğünün ihlali sonucu ortaya çıkan zararlardan olan geçici iş göremezlik zararı ve SGK tarafından karşılanmayan faturasız tedavi giderleri ihlâlin doğrudan bir sonucu olarak ortaya çıktığından zorunlu mali sorumluluk sigortası teminat kapsamında olmasına, 6111 sayılı kanunla Karayolları Trafik Kanunun 98. Maddesinde değişiklik yapan düzenlemenin faturalı SGK tarafından karşılanan tedavi giderlerine ilişkin olmasına, olayda faturasız diğer ‘iyileşme giderlerinin’ istenilmesine, bu zararlardan da davalı ZMMS’nın sorumlu olmasına göre bu itirazın yerinde olmadığı görülmüştür.
Bunun dışında, SGK tarafından yapılan geçici iş göremezlik ödemesinin de hükme esas alınan aktüer bilirkişi raporunda geçici iş göremezlik tazminatından mahsup edilerek geçici iş göremezlik alacağının bulunmadığı anlaşılmış bulunduğundan davalı vekilinin buna yönelik itirazının yerinde olmadığı görülmüştür.
Anlatılan gerekçelerle, yukarıda (A) bendinde belirtilen sebeple davalı sigorta vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulüyle, bu sebeple hükmün kaldırılarak yeniden esas hakkında HMK’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince karar verilmesi gerektiği, diğer itirazların reddi ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davalı sigorta vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE, Yerel Mahkeme kararının HMK’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, bunun düzeltilerek YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA, bu nedenle;(infazda tereddüt oluşmaması için kesinleşen kısımlar da aynen yazılmak suretiyle)
Davacının davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile ;
1- Sürekli iş göremezlik maddi tazminatı açısından ;
a)Sürekli iş göremezlik tazminatı olan 24.673,84 TL.nin (tekerüre esas olmamak koşuluyla davalı …’dan kaza tarihi olan 05/04/2011 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline,
b)Sürekli iş göremezlik tazminatı için davalı … Sigorta A.Ş.’ye yönelik talebin reddine,
2- SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri açısından 5.000,00 TL.nin (tekerüre esas olmamak koşuluyla) davalı …’dan kaza tarihi olan 05/04/2011 tarihinden itibaren diğer davalı sigorta şirketi açısından ihbar tarih olan 22/05/2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,
3-Bakıcı giderleri açısından 7.443,45 TL.nin (tekerüre esas olmamak koşuluyla) davalı …’dan kaza tarihi olan 05/04/2011 tarihinden itibaren diğer davalı sigorta şirketi açısından ihbar tarih olan 22/05/2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,
4-Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile 10.000,00 TL.nin davalılardan …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Maddi tazminat davası yönünden kararın mahiyeti gereği alınması gereken 2.535,48 TL karar ve ilam harcından başta peşin yatırılan (manevi tazminat talebine düşen harç mahsup edildikten sonra kalan) 1,71 TL ve tamamlama olarak yatırılan 125,66 TL olmak üzere toplam 127,37 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.408,11 TL eksik harcın davalılardan ( Sigorta şirketinin 806,72 TL sinden diğer davalı ile birlikte sorumlu tutulması kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Manevi tazminat davası yönünden kararın mahiyeti gereği alınması gereken 683,10 TL karar ve ilam harcından başta peşin yatırılan harçtan manevi tazminat talebine düşen 136,62 TL harcın mahsubu ile bakiye 546,48 TL eksik harcın davalı …’dan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Davacı tarafından dava açılırken ve tamamlama olarak yapılan toplam 295,39 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maddi tazminat (37.117,29 TL.) üzerinden davacı vekili için 4.432,90 TL. nispi vekalet ücretinin (davalı sigorta şirketi 37.117,19 TL. dava değerinin 12.443,45 TL.sinden sorumlu olduğundan, hesaplanan vekalet ücretinin 1.493,21 TL.sinden sorumlu tutulmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,

9-Maddi tazminat davasının … Sigorta AŞ yönünden reddedilen kısmı üzerinden bu davalı vekili yararına yürürlükteki AAÜT hükümleri uyarınca belirlenen ve takdir edilen 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya ödenmesine,
10-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca manevi tazminatın kabul edilen kısmı (10.000 TL. üzerinden) davacılar vekilleri için 2.725,00 TL. maktu vekalet ücretinin davalılardan …’dan alınarak davacıya verilmesine,
11-Davacı tarafından yapılan 1.500,00 TL bilirkişi ücretleri, 314,50 TL Adli Tıp fatura ödemesi, 425,35 TL posta – tebligat masrafı olmak üzere toplam 2.239,85 TL yargılama giderinden 1.366,31 TL nin davalılardan (sigorta şirketinin 360,71 TL sinden diğer davalı ile birlikte sorumlu tutulması kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
12-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde yatıranlara iadesine,
İstinaf Yargılaması Yönünden;
13-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak davalı taraftan alınan toplam 633,87 TL peşin harcın talep halinde istinaf eden davalıya iadesine,
14-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafça yapılan 121,30 TL harç giderinin davacı taraftan alınarak davalıya verilmesine,
15-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK’nun 361.maddesi gereğince kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren reddedilen sürekli iş göremezlik tazminatı için davacı yönünden İKİ HAFTA içinde TEMYİZ YOLU AÇIK OLMAK ÜZERE oy birliği ile karar verildi.15/01/2020


Başkan


Üye


Üye


Katip