Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/124 E. 2019/154 K. 26.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :
KARAR TARİHİ :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :
NUMARASI :..

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ :
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ :
Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece davanın usulden reddine dair verilen karara ilişkin davacı vekilinin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’ın 17/05/2014 tarihinde yolcu olarak bulunduğu sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonetle Sultanhanı Çarşı merkezi istikametinden Şeyhşamil Sokağı üzerinde ilerlemekte iken sürücü …’in kullanıdığı aracın kontrolünü kaybederek sağ ön kısmıyla yol kenarında park halinde bulunan … plakalı kamyona çarptığını bu kaza neticesinde yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin kaza neticesinde Aksaray Devlet Hastanesi’ne kaldırılıdğını BTM ile giderilemez şekilde yaralandığı ve kemik kırığı olduğunu, müvekkilinin hastanede bir takım tedaviler gördüğünü, yaşanan olay neticesinde ise bazı masraflar yapmak zorunda kaldığını, müvekkilinin yolcu olarak içinde bulunduğu aracın sigortasının bulunmaması nedeniyle söz konusu zarardan …nın sorumlu olduğunu, müvekkilinin geçici iş göremezlik süresinde uğradığı kazanç kaybı ile çalışma gücünün azalmasından doğan maddi zararın ve tedavi giderinin tazmini için Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını, yapılan yargılamayla alakalı olarak ATK dan rapor aldırıldığını, aldırılan raporda müvekkilinin iyileşme süresinin 4 ayı bulacağının tespit edildiğini, bu süreç içinde müvekkilinin bakıcı giderinin 3.641,40 TL olduğunu, buna ilişkin maddi tazminatın …ndan alınarak kendilerine ödenmesini, yapılan yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalı yana hükmedilmesini talep ve dava ettikleri görülmektedir.
Davalı tarafın sunduğu cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davaya görev yönünden itiraz ettiklerini, aynı zamanda davacı tarafından yetkisiz mahkemede dava açıldığını, müvekkili şirketin adresinin İstanbul olduğunu, davanın açılması gerekli yerin İstanbul Mahkemeleri olacağı, bu nedenlerle yetkizizlik kararı verilererek dosyanın yetkili ve görevli mahkemeye gönderilmesini talep ettiklerini, şirketlerinin davacının kaza nedeniyle oluşan bakıcı giderlerinden sorumlu olmadığını, kaza tarihinde yürürlükte olan ZMMS genel şartlarının teminat dışında kalan haller başlıklı maddesi gereğince dolaylı zararlardan dolayı yöneltilecek tazminat taleplerinin karşılanmayacağını, davacının bakıcı giderlerinin olması halinde bunları ispatlamasının gerektiğini, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre de davacının aile fertleri tarafndan refakat edilip edilmediği, şayet edilmiş ise bu yardımdan başkaca bakıcı ihtiyacı bulunup bulunmadığının tespit edilerek hüküm kurulmasının gerektiğini, dosyanın ATK ya gönderilerek rapor tanzim edilmesinin gerektiği ve buna göre davanın esası hakkında bir karar verilmesinin gerektiğini, yine davacı yanın bakıcıya ihtiyaç duyup duymadığının ispat edilmesinin gerektiğini, aynı zamanda davanın araç sürücüsü …’e ve malik …’a ihbar edilmesinin gerektiğini, davacı …’ın alkollü sürücü tarafından kullanılan bir araca kendisinin bindiğini, bu nedenle dava açmaya haklı neden olmadığını, tüm bu nedenlerle davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin de davacı yana hükmedilmesini talep ve dava ettikleri görülmektedir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi tarafından 25/12/2018 tarihli kararı ile; “Davacı vekilinin talebinde ise davacı …’ın 17/05/2014 tarihinde yolcu olarak bulunduğu sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonetle Sultanhanı Çarşı merkezi istikametinden Şeyhşamil Sokağı üzerinde ilerlemekte iken sürücü …’in kullanıdğı aracın kontrolünü kaybederek sağ ön kısmıyla yol kenarında park halinde bulunan … plakalı kamyona çarptığını bu kaza neticesinde yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davacının kaza neticesinde Aksaray Devlet Hastanesi’ne kaldırılıdğını BTM ile giderilemez şekilde yaralandığı ve kemik kırığı olduğunu, davacının hastanede bir takım tedaviler gördüğünü, yaşanan olay neticesinde ise bazı masraflar yapmak zorunda kaldığını, yolcu olarak içinde bulunduğu aracın sigortasının bulunmaması nedeniyle söz konusu zarardan …nın sorumlu olduğunu, zararın karşılanmasını talep ettiği görülmüştür.
Eldeki dava tazminat davasıdır,
Davacının adresinin incelenmesi neticesinde “Sultanhanı Kasabası, Türkistanlılar Mah, Atatürk Cad. No:130 Aksaray” olduğu, trafik kazasının meydana geldiği yerin de Sultanhanı/Aksaray olduğu anlaşılmakla HMK.nun 6.maddesinde; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. (2) Yerleşim yeri, 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre belirlenir.” şeklinde, HMK.nun 16.maddesinde; ” Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.”şeklinde hüküm bulunduğu anlaşılmakla dava dilekçesinin reddi ile mahkememizin yetkisizliğine, Aksaray Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) yetkili mahkeme olduğuna karar verilerek, oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” şeklinde mahkemenin yetkisizliğine, bu nedenle dava dilekçesinin usulden reddine, Yetkili Mahkemenin Aksaray Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) olduğunun tespitine dair hükmün kurulduğu anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece verilen yetkisizlik kararının hukuka aykırı olduğunu, davaya konu kaza sonucunda Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında müvekkilinin uğradığı zararların tazmini için açılan davanın sonuçlandığını ve bakıcı giderleri için karar verilmediğini, bu yöndeki haklarının saklı tutulduğunu, müvekkilinin uğradığı zarar nedeniyle bakıcı giderlerinin de davalı tarafından karşılanması gerektiğini, bu nedenle Yerel Mahkemeye işbu davanın açıldığını, aynı kazaya ilişkin bakıcı giderlerini tazmin etmek amacıyla açılan bu davanın ek dava niteliğinde olduğunu, yetkili mahkemenin asıl davanın görüldüğü mahkeme olan Konya Mahkemeleri olduğunu, asıl davada davalı tarafın itiraz etmemesi üzerine yetkili hale gelen Konya Mahkemelerinin aynı kazaya ilişkin bu ek davaya da bakmakta yetkili olduğunu, verilen kararın usul ve hukuka aykırı olduğunu beyan ederek Yerel Mahkemece verilen kararın ortadan kaldırılmasına, istinaf itirazları doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili sunduğu istinafa cevap dilekçesinde özetle; usul ve yasaya uygun olarak verilen yetkisizlik kararının kaldırılması yönündeki istinaf taleplerinin reddinin gerektiğini, huzurdaki davanın bakıcı gideri talebine ilişkin olduğunu, ek dava olmadığını ayrı bir dava niteliğinde olduğunu, ayrıca davacının ikametgahının bulunduğu yer mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle Aksaray Mahkemelerinin davaya bakmakla yetkili olduğunu beyan ederek davacı tarafın haksız ve hukuka aykırı istinaf talebinin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR :
Uyuşmazlık, Yerel Mahkemece verilen usulden red kararına ilişkin davacı vekilinin istinaf itirazları doğrultusunda kararın kaldırılmasına ilişkindir.
DELİLLER :
Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Davacı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava konusu uyuşmazlık, davalı aleyhine açılmış trafik kazası nedeniyle cismani zarar nedeniyle tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı tarafça 17.05.2014 tarihinde Aksaray’da meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığı, aracın sigortasının bulunmaması nedeniyle hukuki sorumluluğunu üzerine alan davalı … hakkında, tazminat davası açıldığı, davalı kurumun süresinde cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunduğu, mahkemece; davanın yetkili yer mahkemesinde açılmadığı gerekçesiyle yetkisizlik nedeni ile usulden reddine karar verilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminata ilişkin olmakla, dava konusu uyuşmazlıkta yetkili mahkeme veya mahkemelerin tespiti ile açılan davada yetkisizlik kararı veren davanın açıldığı yer mahkemesinin yetkili olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir.
6100 sayılı HMK’nun 6/1.maddesinde; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişiliğin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” hükmü yer almaktadır. Bu hüküm aksine kesin yetki kaydı olmayan tüm davalar için genel yetki kaydıdır.
Trafik kazası aynı zamanda haksız fiil teşkil eden bir eylem olduğundan 6100 Sayılı HMK’nun 16.maddesinde ise “Haksız fiilden doğan davalarda haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesidir yetkilidir” hükmü yer almaktadır.
Uyuşmazlık, ZMMS’den kaynaklandığından ve bu sigorta türü 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunun 110.maddesinde düzenlendiğinden diğer bir yetki kuralı da bu yasada yer almakta olup, buna göre “Motorlu araç kazalardan dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar sigortacının merkez veya şubesinin, veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinin birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir” hükmü yer almaktadır. Aynı hüküm ZMSS genel şartlarının C.7.maddesinde de tekrar niteliğinde yer almaktadır.
Somut olayda olduğu üzere bir davada birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa davacı bu mahkemelerden birinde dava açma hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa o zaman seçme hakkı davalı tarafa geçmektedir, (aynı yönde Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 23/09/2013 tarih 2013/9042 Esas 2013/12620 Karar)
Dava konusu uyuşmazlıkta davacı, davalı kuruma karşı Konya’da açılan daha önceki kısmi davada yetki itiraz bulunmayıp bu konunun kesinleştiği iddiasına dayalı olarak açılmıştır.
Somut olayda yukarıda belirtilen yetki kuralları değerlendirildiğinde; öncelikle HMK’nun 6.maddesi gereğince davalı kurumun yerleşim yerinin İSTANBUL’da bulunduğu anlaşılmıştır. Bu kapsamda davalı kurumun HMK’nun 6.maddesi anlamında yerleşim yerinin dava dilekçesinde de yazılı olduğu üzere dava açılan yer olmadığı açıktır.
Diğer yetki kuralı ise: haksız fiile ilişkin 6100 Sayılı HMK’nun 16.maddesinde yer alan haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi kuralı dikkate alındığında, dosyada mevcut kaza tespit tutanağına göre trafik kazası Aksaray ilinde meydana gelmiş olup kazanın meydana geldiği yere göre yetkili yer kaza yeri mahkemesidir. Yine dosyada mevcut nüfus kayıt örneğine ve dava dilekçesine göre davacının yerleşim yerinin yine Aksaray ili Sultanhanı İlçesidir.
Dolayısıyla yukarıda anlatılan yasal hükümlere göre: davacının ikametgahı yetki kuralına göre yetkili mahkeme, kazanın meydana geldiği yer bir başka deyişle haksız fiilin meydana geldiği ve kazanın oluştuğu yer kuralına göre yetkili mahkeme, davalı tüzel kişi kurumun yerleşim yeri kuralına göre yetkili mahkemenin bulunduğu yer mahkemesi yerine davacının bu seçimlik yetkisini aşarak Konya Asliye Ticaret Mahkemelerinde dava açmıştır.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (Trafik Sigortası) Genel Şartlarının C.7.maddesinde de yetkili mahkemeler belirlenmiş, Kanundaki yetki kuralı aynen tekrar edilmiştir.
İlk dava kısmi, ikinci dava ek dava niteliğinde olması halinde iki davanın da aynı olduğundan söz edilemez. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/21114 ESAS, 2015/6872 KARAR)
6100 Sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunun Yetkiye ilişkin hükümlerinde “ek dava”ya ilişkin özel bir hüküm de bulunmamaktadır.
Tüm bu nedenlerle dava konusu uyuşmazlıkta, HMK’nun 16.maddesi gereğince dava haksız fiilden kaynaklandığından zarar görenin yerleşim yeri olan Aksaray Mahkemeleri, yine aynı maddeye göre kazanın meydana geldiği, haksız fiilin ve zararın oluştuğu yer olan yine Aksaray Mahkemeleri, HMK’ nun 6.maddesi gereğince davalının ikametgahı kuralına göre İstanbul Anadolu Mahkemeleri olmak üzere kanunen belirlenen tüm yetki kurallarına uyulmadan Konya Asliye Ticaret Mahkemelerinde açılan davada mahkemece verilen yetkisizlik kararı usul ve yasaya uygundur. Aksi halin kabulü bu tür uyuşmazlıklarda herhangi bir yetki kuralına tabi olunmayacağı Türkiye’nin her yerinde dava açılabileceği sonucunu doğuracaktır.
Davalı tarafın süresi içerisinde ileri sürdüğü yetki itirazının kabulü ile davacının kanunen belirlenen yetkili mahkemelerden hiçbirinde dava açmadığı, bu nedenle seçim hakkının davalıya geçtiğinden, davalının seçtiği yer olan Aksaray Asliye Hukuk Mahkemelerinin (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) yetkili olduğuna ilişkin ilk derece mahkemesi gerekçesi ve buna göre vardığı sonuç isabetli olup, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün istinaf sebeplerinin reddiyle mahkemece verilen kararın usul ve yasaya uygun olması nedeni ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b/1.maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Konya … Asliye Ticaret Mahkemesince verilen …Esas- … Karar sayılı, 17.12.2018 tarihli kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 44,40 TL harç peşin olarak alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan istinaf kanun yolu giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Karar tebliği ve harç işlemlerinin İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nun 362/c.maddesi gereğince KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip