Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
-{YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR}-
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
MAHKEMEMİZİN İŞBU … ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDAKİ ANA DAVADA:
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : … – … …
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ :
MAHKEMEMİZİN İŞBU … ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDAKİ KARŞI DAVADA:
DAVACI : … – … …
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Rekabetin Tespiti ve Tazminat
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
{}Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı haksız rekabetten kaynaklı tazminat davası ile karşı davada davalı … vekilince Davalı … hakkında açılan rekabetin tespiti ve tazminat davaları mahkememizin … Esas sırasında kayıtlı iken ve yapılan yargılama sırasında mahkememizin 22/03/2023 tarihli ara kararı ile yukarıda sözü edilen davaların sözü geçen dava dosyasından ayrılmasına ve ayrı bir esas sırasına kaydına karar verilmekle, asıl dosyadaki lüzumlu belgelerin örneklerinin dosyamız arasına konulduğu anlaşılmakla, ayırma kararına konu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle; mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
-{HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:}-
{}DAVACI TARAFIN İDDİASI: DAVACI TARAF VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİ İLE ÖZETLE; müvekkili şirketin … San. Tic. Ltd. Şti. unvanı ile 1988 yılında kurulmuş bir şirket olduğunu, zaman içerisinde yapılan değişiliklerle bugünkü unvanını alarak Beyşehir Ticaret Sicilinde halen kayıtlı olduğunu, 30/07/2019 tarihli genel kurul toplantısında davalılardan …’ ün ortaklığını sona erdiğini, aynı genel kurulda …’ ün hisselerinin davacılardan …, … ve … ‘ a devredildiğini, hisse paylarının …’ e nakden ve peşinen ödendiğini, …’ e borçlarının kalmadığını, aradan zaman geçmesinden sonra …’ ün devirden pişmanlık duyarak davacı şirket aleyhine hareket ettiğini, davacı şirkete zarar vermeye kalktığını, İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde … Esas sayılı dosyası ile davanın mevcut olduğunu, bu dosyada alınan raporda …’ ün davacı şirket ve şahıslara ticareten zarar verdiğinin ortaya çıktığını, bunun akabinde de …’ ün müvekkillerine 4 adet sözde sahte bono ile borçları olduğunu ifade ettiğini, hatta bono suretlerini gönderdiğini ve dava konusu olan bu toplam 883.000,00 USD bedelli bonoların 31/07/2021 tarihinde ödenmesini istediğini, sözde sahte 4 adet bononun fotokopilerinin incelenmesinde; 30/07/2019 tanzim, 31/07/2021 vade tarihli olduğunu, bedellerinin 220.750,00 USD olduğunu, lehtarının davalı …, keşidecisinin ise müvekkili gerçek kişilerden birisinin adı soyadı ve imzası, avalist/kefil kısmında müvekkilinin şirketi kaşesinin şirket kaşesinden bağımsız daha aşağı kısımlarda imzaların bulunduğunun gözlemlendiğini, davalı … ile müvekkillerinin arasının haksız rekabetten dolayı bozuk olduğundan bono asıllarını müvekkillerinin göremediğini, sözde bonoların pay devir tarihi olan 30/07/2019 tarihi itibariyle yaklaşık değerlerinin 4.940.000,00 TL civarında olduğunu, bugün itibariyle ise 4 bononun yaklaşık değerinin 7.647.221,00 TL civarında olduğunu, özellikle ekonomik krizin hüküm sürdüğü 2018 yılından bu yana, tamamı 4.500.000,00 TL sermayeli bir şirketin %50 oranındaki payının bu kadar para etmesinin akıl alacak iş olmadığını, netice olarak müvekkillerinin davalı … tarafından üretilen sahte sözleşme ve bonoları nedeniyle haciz ve cebri icra tehdidi altında olduklarını, …’ ün dava süresinde haksız rekabetini rahat bir şekilde sürdürmeyi hedeflediğini, arabuluculuk süreci devam ederken müvekkili şirkete Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden ödeme emri ve takip dayanağı belge olarak bir adet sözde bono fotokopisi geldiğini, takibi diğer davalı … müvekkili şirkete karşı başlattığını, takip konusu 1 adet bonoda; 30/07/2019 tanzim tarihi, 30/06/2021 vade tarihi, 38.674,00 USD bedel, lehtarı davalı …, keşidecisi müvekkili şirket ve şirketin kaşesi, şirket unvanında ve kaşesinden bağımsız daha sağ tarafta imzaların olduğunun gözüktüğünü, davalıların kötü niyetli olduğunu, mahkememizin davaya bakmaya görevli olduğunu, sözde bonoların tamamında Konya mahkemelerinin yetkili olduğunun yazılı olduğunu, yine sözde bonolardan birinin de Konya . İcra Müdürlüğünde … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine girişildiğinden davaya bakmaya Konya mahkemelerinin yetkili olduğunu, 30/07/2019 tarihinde yapılan şirket pay devrinden dolayı müvekkillerinin davalı …’ e bir borçlarının bulunmadığını, yine icra takibine konu bonodan dolayı müvekkillerinin davalılara bir borcunun bulunmadığını, yine icra takibine konu olmayan 4 adet bonodan dolayı da müvekkillerinin davalı …’ e bir borcunun bulunmadığını, müvekkillerinin …’ e vermiş olduğu imzalı belge, sözleşme, bono, senet vs. nin bulunmadığını, böyle belgeler var ise baştan sona sahte olduğunu, bonolar ve belgelerdeki imzaların tamamen sahte olduğunu, diğer dava nedenleri saklı kalmak üzere 30/07/2019 yapılan şirket pay devrinden ve davalıların varsa sunacağı belge ve bonolardan dolayı müvekkillerinin sorumluluğuna gidilmesi halinde davalı …’ ün sözünü ettikleri haksız rekabet yasaklarına aykırı hareketleri nedeniyle müvekkillerine karşı sorumlu ve borçlu olduğunu, müvekkillerinin haksız rekabetten kaynaklanan alacakları, davalı …’ ün varsa sunacağı bonoların bedelleri toplamını fazlasıyla karşılayacak miktarda olduğunu, bu hususun ve zarar miktarının dava dışı davalı …’ ün şirketlerinin ticari kayıtlarının bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacağını, bu husus dahi miktar yönünden davalarını belirsiz kıldığını, davalı …’ ün tazminat sorumluluğu gereği tazminat alacaklarını, bonolara karşı takas mahsup ettiklerini, takas mahsup nedeniyle tüm müvekkilleri yönünden şirket pay devrinden ve bonolardan dolayı müvekkillerinin tamamının davalı …’ e borçlu olmadıklarının tespitine ve bonoların iptaline karar verilmesini talep ettiklerini, TTK gereğince şirketlerin kendi paylarını satın ve devir alması hukuken yasak ve geçersiz olduğundan böyle bir devir halinin yasal olarak yok hükmünde ve mutlak butlanla batıl olduğundan ve zaten müvekkili şirket ile davalı eski ortak … hakkında hiçbir hukuki ve akdi ilişki olmadığından müvekkili şirket yönünden dava konusu 5 adet bono yönünden bedelsizlik def’ inde bulunduklarını, şirket ile borç ilişkisi olabilmesi için şirket genel kurulundan yetki ve izin alınmasının şart olduğunu, şirket ile yönetici arasında hukuken borç ilişkisi kurulmasının yasak olduğunu, aksinin ancak genel kurul kararı ile olabileceğini, bu nedenlerle … A.Ş. Yönünden şirket pay devrinden ve 5 adet bonodan dolayı müvekkili şirketin davalılara borçlu olmadığının tespitine ve bonoların iptallerine karar verilmesini talep ve dava ettiklerini, davalıların dayandığı ve sunacağı bonolar incelendiğinde şirket kaşesi üzerinde herhangi bir imzanın bulunmadığının görüleceğini, kaşe dışında açıkta imzaların olduğunu, bu nedenle açıktaki imzaların şirketi bağlamayacağını, açığa atılan imzaların temsilcinin bizzat kendisini bağlayacağını, ticari şirketin şirket ortakları tarafından borç altına sokulamayacağını, yapılacak yargılama sonunda ister takas-mahsuba karar verilsin isterse takas-mahsuba gerek kalmaksızın karar verilsin her iki durumda da haksız rekabet hükümleri gereğince davalı … tarafından verilen zararın tamamının tazminat olarak davalı …’ ten tahsilini istemek zorunda kalacaklarını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 10.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalı …’ ten tahsili ile müvekkili şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ettiklerini, HMK 334. maddesindeki adli yardımdan yararlanacaklar arasında şirketler sayılmamış ise de Yerleşik Yargıtay kararları gereğince şirketin de iddia ve savunmalarında haklı göründükleri ve mali açıdan zor duruma düşmeden gerekli giderleri kısmen veya tamamen ödemeyecek durumda olmaları halinde adli yardımdan yaralandırıldıklarını, bu nedenlerle tüm müvekkilleri yönünden dava harçlarından, yargılama giderlerinden ve öngürülürse ihtiyati tedbir teminatlarından muaf tutulmalarına ilişkin adli yardım kararı verilmesini talep ettiklerini, sahtecilik ürünü sözleşme/belge ve bonolar nedeniyle cebri icra tehdidi altında olan müvekkilleri hakkında tedbir kararı verilmemesi halinde adaletin gecikmesi sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından şüphe olmadığından henüz takibe konu olmayan bonolar hakkında icra takibine konu edilmemeleri yönünde, şayet bunlar icra takibine konu edilmişlerse ve ileride edilirse bu bonolarla ilgili icra takibi veya takipleri hakkında ve Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki icra takibi hakkında icra takiplerinin olduğu yerde durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiklerinden bahisle müvekkili … Tic. A.Ş. yönünden fazlaya ilişkin tüm haklarının saklı kalmak kaydıyla gerekirse takas ve mahsuptan sonra artan kısımlar nedeniyle şimdilik 10.000,00 TL haksız rekabet tazminatının dava tarihinden itibaren hesaplanacak avans faiziyle birlikte davalı …’ ten alınarak müvekkili şirkete ödenmesine, yapılmış ve yapılacak her türlü harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin sorumlulukları oranında davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
{}DAVALI SAVUNMALARININ ÖZETİ: DAVALI … VEKİLİ CEVAP ve KARŞI DAVA DİLEKÇESİ İLE ÖZETLE; müvekkilinin 2011 tarihinde kurulan … Ltd. Şti. Beyşehir Şubesine 2015 tarihinde %20 sermaye koyarak … A.Ş’ye ortak olduğunu, akabinde başka bir ortak olan … %30 hissesini de satın alarak … Tic. A.Ş.’ye %50 ortak olduğunu, 30/07/2019 tarihine kadar ortaklıklarının devam ettiğini, müvekkilinin İzmir İlinde ikamet etmesi davacıların yerleşim yeri ve şirket merkezinin Beyşehir/KONYA olması sebebiyle işleri pek takip edemediğini, ortaklık kurulduktan sonra ortaklar arasında sıkıntılar baş gösterdiğini, bu nedenle ortaklığın giderilmesi yoluna gidilmek durumunda kalındığını, müvekkilinin ortaklıktan ayrılma talebi ve davacıların bundan kaçınmak istemesiyle noter ihtarları neticesinde olağan genel kurul toplanma çağrısına bağlı olarak genel kurul yapılabildiğini ve ortaklığın sonlandırıldığını, dava konu uyuşmazlığa neden olan taraflar arasında yapılan sözleşmeler ile senetler gerçek ve yetkili kişilerce bizzat imzalandığından dolayı yetkisizlik ve görevsizlik itirazında bulunulmadığını, davacılar vekili tarafından 13/07/2021 tarihli dava dilekçesi ile davaların yığılması müessesesi kullanılarak; bir çok talebi içinde barındıran haksız ve kötü niyetli olarak zaman kazanmak adına iş bu davanın açıldığını, davacıların dava dilekçesinde beyan ettikleri hususların gerçeği yansıtmadığını, dava dilekçesinde müvekkiline yönelik somut bir eylem gösterilmeksizin, müvekkilinin haksız rekabet kurallarına aykırı hareket ettiğini beyan edildiğini, davacılar tarafından haksız rekabet hususuyla ilgili müvekkili aleyhine mahkememize belge sunulması veya müvekkili tarafından gerçekleştirildiğine iddia edilebilecek somut bir eyleme yönelik beyanda bulunulması halinde taraflarınca bu hususa ilişkin olarak ayrıca beyanda bulunacaklarını, bu hususa ilişkin beyan haklarını saklı tuttuklarını, davacılardan tüzel kişilik olan … A.Ş. yönünden tazminat talebinde bulunulmuş ise de tüzel kişilik açısından ne tür bir zarara uğranıldığını göstermesi bakımından maddi veya manevi tazminat talebi ayrımına gidilmediğini, söz konusu ayrım yapılmaksızın sadece tazminat talep edilebilmesi hukuken mümkün olmadığını, davacıların müvekkile verdiği zararlardan dolayı müvekkil zorunlu olarak ortaklıktan ayrılmak durumunda kaldığını, müvekkilinin tüm birikimini anılan şirkete yatırdığını, davacıların kâr dağıtımı ve ödeme yapmayarak müvekkilini mali açıdan çıkmaza soktuklarını, bundan ötürü mali olarak çok fazla yıpranan müvekkiline ortaklığın sonlandırılmasını istemekten başka çıkar yol kalmadığını, müvekkili …; kendi kurduğu … Tic. Ltd. Şti’yi, davacıların müvekkili mali açıdan zor duruma sokması sebebiyle 24/12/2017 tarihinde Kayınbiraderi … satmak zorunda kaldığını, müvekkilinin kurmuş olduğu … Tic. Ltd. Şti. ile davacılar arasında numune, örnek ve mal/malzeme tedariğinde bulunduklarını, müvekkilinin … Ltd. Şti.’ nin sahibi olduğu dönem içinde gerekli lisans evrakları ve faaliyet izinleri ile farklı modellerde tüfek ürettiğini, üretime konu tüfekler ortağı bulunduğu davacı … A.Ş. ile ortak ürünler olmadığını, ortak ürün olmadığı gibi benzer ürün bile olmadığını, müvekkili … Ltd. Şti’nin sahibi olduğu dönemde 3’üncü kişilere satış yapmadığını, müvekkilinin haksız rekabet yasağını kesinlikle ihlal etmediğini, aksine davacıların tasarımı … Tic. Ltd. Şti.’ye ait olan av tüfeğini izinsiz üretip sattıklarını, bununla ilgili İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde Tespit, Men, Ref ve Tazminat konularında dava açıldığını ve sözü geçen davanın halen derdest olduğunu, … nolu av tüfeği başlıklı tasarımcısı … ile 07/04/2017 tarihinde tasarım devir sözleşmesi yapılarak … Tic. Ltd. Şti. adına devir işlemi yapıldığını, … tarafından kötü niyetli olarak aynı tasarımın Faydalı Model Lisansı alındığından kötü niyetli olarak alınan 2016/15840 tescil numaralı faydalı modelin hükümsüzlüğü için … Tic. Ltd. Şti. tarafından dava açıldığını, davaya bakan İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 16/10/2019 tarihli, E… ve K. … sayılı karar ile … sayılı faydalı modelin hükümsüzlüğüne karar verildiğini, dosyanın istinaf aşamasında olduğunu, fakat iş bu davanın davacısı … A.Ş., tasarım tescili olmamasına rağmen kötü niyetli olarak tasarımı … Tic. Ltd. Şti.’ye ait olan tüfeği üretmeye ve satmaya devam ettiğini, bunun engellenmesi adına … Tic. Ltd. Şirketi tarafından davacı şirkete karşı İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk mahkemesinde tespit, men, ref ve tazminat konulu davanın açıldığını, esasen bu davalardan rahatsız olmaları nedeniyle davacılar, müvekkilinin haksız rekabet yasağına aykırı hareket ettiğini iddia ettiklerini, müvekkili açısından haksız rekabetin bulunduğuna ilişkin iddiayı kabul manasına gelmemekle birlikte taraflar arasında yapılan protokolün tarihi 30/07/2019 olup, bu tarih baz alındığında dahi haksız rekabet için zaman aşımı süresinin çoktan tamamlandığının aşikâr olduğunu, bu hususun mahkememizce dikkate alınmasını talep ettiklerini, davacılar vekilinin bahsetmiş olduğu şekilde müvekkilinin haksız rekabete neden olacak bir ticaret yapmadığını, ayrıca İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin E… , K… sayılı kararına konu davanın ve İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyalarının davacılarının … Tic. Ltd. Şti. olduğunu, müvekkilin 24/12/2017 tarihinde … Tic. Ltd. Şti.’ni … , … 12/10/2020 tarihinde … şirket tüzel kişiliği devrettiğini, açılan davalar ile müvekkilinin ilgisinin bulunmadığını, tekrar belirtmek gerekirse açılan davaların, tasarımı şirket tüzel kişiliğine ait olan Bulpup model tüfeklerin davacı şirket tarafından üretiminin tespiti, durdurulması, refi ve tazminat konusu olup, davaların müvekkili ile bir illiyet bağının bulunmadığını, çünkü müvekkilinin anılan şirketi devrettiğini ve hukuken irtibatının koptuğunu, bu yönüyle kabul manasına gelmemek kaydıyla müvekkili tarafından haksız rekabet yapılmış olsa bile 2 yıllık gibi bir süre içinde yapıldığı ve … Tic. Ltd. Şirketinin bu zaman zarfında satış yapıp yapmadığının tespitinin gerektiğini, müvekkilin hisse devri protokolüne ve senetlerin üzerine ciro edilemeyeceğine yani takas yapılamayacağına dair şerh düşüldüğünü, 4 adet senette de takas edilemez şerhinin bulunduğunu, davacıların sahtecilik iddiasının kabul edilmediği takdirde haksız rekabetten kaynaklı alacağın takas mahsup yapılması anılan bu 4 senet için hukuken mümkün olmadığını, müvekkilinin pay devrinden dolayı hiçbir zaman pişmanlık duymadığını, hisse devri protokolünün davanın açıldığı tarihten yaklaşık 2 yıl önce yapılmasına rağmen müvekkilinin şirketteki hisselerinin karşılığını halen alamadığını, dolayısıyla müvekkilinin mağduriyetinin halihazırda devam ettiğini, 30/07/2019 tarihli Hisse Devri Protokolü gereği düzenlenen senetler 2 tip olarak tanzim edildiğini, bunlardan 1’inci tipi müvekkili davalının, şirketten alacaklı durumda olduğu alacaklar için (Kâr Dağılımı) düzenlenmiş ve herhangi bir şarta bağlanmamış 12 adet senetten ibaret olduğunu, yine anılan protokole göre 2’nci tip senetler (4 adet senet) ise müvekkilinin şirket hissesinin devrine yönelik olduğunu, 2’nci tip senetlerin miktarları oldukça yüksek olduğu için davacılar tarafından anılan protokole ve senetlerin üzerlerine, bu senetlerin başkasına ciro edilemeyeceğine dair açık bir şekilde şerh konulduğunu, müvekkilinin hisse devri protokolüne göre oluşturulan bu iki tip senetlerden 1.tipi teşkil eden 12 adet senedi kendi ticari hayatını sürdürmek adına değişim aracı olarak kullandığını, protokole göre bunda bir sakınca ve engel de bulunmadığını, müvekkilin hisse devri için alınan 4 senet ise ciro edilemez şartı, protokole tarafların herhangi bir baskı altında kalmaksızın kendi hür iradeleri ile şerh edildiğini, davaya konu bu 4 adet senet halihazırda müvekkilinde olup ıslak imzalı asıl suretleri bilirkişi kriminal incelenmesi yapılmak üzere mahkememize sunulacağını, ödeme tarihleri 4 senet’de de 31/07/2021 tarihi olarak belirtildiğini, yani dava dilekçesinde belirtilen tüm devir bedellerinin peşinen tahsil edildiği iddiasının gerçek dışı olduğunu, anılan protokol incelendiğinde gerek madde içeriklerinde gerekse sözleşmenin özünde bedelin peşinen ödendiğine dair bir ibarenin olmadığının görüleceğini, peşin ödemenin de zaten söz konusu olmadığını, müvekkilinin iyi niyet çerçevesinde devire dair peşin para almadığını, davacıların üzerlerine düşen yükümlülükleri yerine getirmemeleri üzerine müvekkilinin Menderes 2. Noterliği aracılığıyla ihtarname gönderdiğini, davacılar vekilinin dava dilekçesinde bahsettiği 4 adet bononun gerçek olduğunu, sahte veya herhangi bir şekilde üretilmiş senetler olmadığını, zira söz konusu senetler, 7/24 kamera kaydının alındığı bir ortamda şirketi temsile yetkili kişi tarafından imza edildiğini, … Tic. A.Ş.’nin 2018 yılı Olağan Genel Kurul Toplantısı; 05/07/2019 tarihinde Cuma günü saat 11:00’da … Mahallesi … sokak No:2B Beyşehir/KONYA yani davacı tüzel kişilik fabrika adresinde yapıldığını, söz konusu olağan genel kurul, Konya Valiliği Konya Ticaret İl Müdürlüğünün 04/07//2019 tarih ve … sayılı yazısı ile görevlendirilen Bakanlık Temsilcisi … gözetiminde görüşmeye açıldığını, bakanlık temsilcisi tarafından kimlik kontrolleri yapılarak ilgili toplantı açılmış ve usul ve esasa uygun toplantı düzenlenmiş tutanak altına alınarak sonuçlandırıldığını, olağan genel kurul toplantısında münferiden şirketi temsile yetkili kişilerin belirlendiğini, anılan toplantıda müvekkili …’ün %50 hissesine karşılılık gelen 883.000 USD tutarının en geç 1 ay içinde hazırlanarak protokol ile imza altına alınıp devredileceği anılan toplantının 8’inci maddesinde hüküm altına alındığını, yine 30/07/2019 tarihli hisse devri protokolünün de, davacılardan … A.Ş’nin adresi olan … Mahallesi … Sk. No:2 Beyşehir/KONYA adresinde yapıldığını, anılan tüzel kişiliğin tam tesis güvenliğine sahip silah fabrikası olduğunu, söz konusu fabrikanın 7/24 kamera ile çalışma alanları ve toplantı salonları Savunma Bakanlığı Tesis Güvenliği birimi tarafından izlenmekte ve kayıt altına alındığını, dolayısıyla davacı tüzel kişilikten toplantının yapıldığı 30/07/2019 tarih ve toplantı saatinin başlangıcı olan 10:00’dan gece 00:00’a kadar olan kamera kayıtları istenildiği takdirde anılan bonolara kimlerin imza attıkları açıkça görüleceğini, ayrıca hisse devri protokolü için yapılan toplantıya davacılardan; …, … , … ve … , … A.Ş çalışanı … ile … Çalışanı … , … A.Ş. Mali Müşaviri … , … Ltd. Şti. Muhasebe Sorumlusu … ile davalı müvekkili … ve Eşi … ‘ ün katıldığını, dolayısıyla anılan protokol ve senetlerin kimler tarafından imza edildiklerine bu kişiler bizzat tanık olduklarını, bunun yanında anılan toplantıya bizzat davacı tüzel kişiliğin avukatı … ‘ nın da katıldığını, bu nedenle toplantıya katılan ve isimlerini belirtilen kişilerin HMK 232 ve 228’inci maddeleri uyarınca mahkememize davet edilmesi ve huzurda yeminli tanık beyanlarının alınmasını da talep ettiklerini, söz konusu imzalarla ilgili olarak uzman bilirkişi tarafından hazırlanan 05/09/2021 tarihli raporda, 4 adet senetteki imzanın şirket yetkilisi …’a ait olduğu hususunun saptandığını, söz konusu bilirkişi raporunun dilekçeleri ekinde mahkememize sunduklarını, protokol ve bonolar üzerindeki imzaların yetkili kişilerce atıldığını, anılan protokolün birer aslının davacı yanlarda da bulunduğunu, anılan protokol metninin ham ve son halleri davacılarda bulunduğunu, protokolün oluşturulma sürecine ilişkin olarak protokolde yapılan değişiklikler ile bu değişikliklere ilişkin taraflar arasında mutabakata varıldığını gösteren protokolün taslak ve nihai hallerine ilişkin yapılan tüm yazışmaların ekte sunulduğunu, mahkememizce gerek görüldüğünde uzman bir bilirkişi heyeti tarafından şirketin değerinin tespitinin yapılmasını talep ettiklerini, davacıların süre kazanmak ve/veya borçtan kurtulmak adına kötü niyetli olarak bu davayı açtıklarını, senetlerden 11 adedinin hiçbir itiraz olmaksızın ödendiğini, 12. senet ile miktarları büyük olan hisse devrine ilişkin 4 adet bononun ödeme günü yaklaşınca davacıların itiraz etmeleri akıllarına geldiğini, davacılar zaman kazanma gayesiyle işbu davayı açtıklarını, ihtiyati tedbir talebinin kabulüne yönelik karara yaptıkları itirazları hakkında mahkeme aksi kanaatte olursa, müvekkilin alacağının tahsilinde bu beklemeden kaynaklı zararlarının da teminatı olması adına davacılardan mutlak surette 4 adet senedin karşılığı teminat göstermelerini talep ettiklerini, huzurdaki dava kötü niyetli olarak borçtan kurtulmak/ertelemek adına açıldığından kötü niyet tazminatı talep ettiklerini, davacıların basiretli bir tacir gibi hareket etmediklerini ve protokol hükümlerini ihlal ettiklerini, mahkememize açılmış olan dava nedeni ile müvekkilinin ekte sunulan sözleşme gereğince avukat vekalet ücreti ödemek zorunda kaldığını, haksız olarak açılan davadan müvekkilinin avukata ödediği 10.000,00 TL vekalet ücretinin maddi tazminat olarak karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ettiklerini, ayrıca dava konusu 4 adet bono üzerinde yaptırılan inceleme için bilirkişi ödenen 3.500,00 TL nin de maddi tazminat olarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ettiklerini, ayrıca müvekkilinin uğradığı elem ve ızdıraptan kaynaklı manevi zararın bir nebze olarak karşılanması için 5.000,00 TL manevi tazminatın müvekkiline ödenmesini talep ettiklerini, ihtiyati tedbir kararına yönelik itiraz dilekçelerini aynen tekrar ettiklerini, kötü niyet tazminatı, haksız rekabetin tespiti ile vekalet ücreti ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 13.500,00 TL maddi tazminat ile 5.000,00 TL manevi tazminat yönünden müvekkilinin 2 yıldır alacağını alamadığından ve davacılar tarafından borç yüküne sokulduğundan maddi durumu iyi olmaması sebebiyle haksız ve kötü niyetli açılan iş bu dava sebebiyle de harç ödemek zorunda olacağından belirttikleri dava konularında ve miktarlarında, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 336.maddesi uyarınca müvekkilinin adli yardımdan yararlandırılmasına karar verilmesini talep ettiklerinden bahisle karşı davalarının kabulüne, adli yardım taleplerinin kabulüne, ihtiyati tedbire itiraz dilekçelerinin ekinde gösterilen tanıklarının yeminli beyanları alınmak üzere mahkemeye davetinin yapılmasına, Beyşehir Cumhuriyet Başsavcılığının … Soruşturma numaralı ve … Esas numaralı dosyası uyap üzerinden iş bu dosyaya eklenmesine, Beyşehir . Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası uyap üzerinden iş bu dosyaya eklenmesine, kötü niyetli olarak açılmış bulunan iş bu davada davacıların tüm taleplerinin ve davanın reddine, davacılar/karşı davalıların açmış olduğu dava kötü niyetli olduğundan %20’den aşağı olmamak üzere aleyhlerine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, davacılar aleyhine yukarıda açıklanan hususlardan dolayı toplam 13.500,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine, …-… adlı şahıs firmasının haksız rekabet yasağını ihlal ettiği hususunun tespitinin yapılmasına, fazlaya ilişkin haklarının ve gerçek zararlarının tespiti halinde zarar miktarınca davayı ıslah edebilme imkanlarının saklı kalması kaydıyla, … adlı şahıs firmasının haksız rekabet yasağını ihlal ettiğinin tespitine bağlı olarak, müvekkilin bu olaydan ötürü uğramış olduğu gerçek zararının tespiti ve müvekkilin uğramış olduğu zararların anılan firmadan tazminine karar verilmesine, açılmış olan iş bu davanın haksız ve kötü niyetli olduğundan ileride doğacak zararlarının tazmini açısından %15’den az olmamak üzere ve senet miktarları olan 883.000,00 USD karşılığı üzerinden davacılardan teminat istenmesine, davacılar tek dava dilekçesi ile birlikte birden fazla asli talep ileri sürdüğünden ve bu minvalde somut olayda davaların yığılması müessesesi söz konusu olduğundan, menfi tespit, ihtiyati tedbir, belirsiz/kısmi dava, haksız rekabetten dolayı takas-mahsup defi isteminin yanı sıra tazminat istemlerini de kapsayacak şekilde, davacıların tüm istemlerinin reddine karar verilmesini ve buna bağlı olarak, davalı/karşı davacı müvekkil lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesine ve yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İşbu tefrik olunan davalar; davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açılan haksız rekabetten kaynaklı tazminat davası ile karşı davada davalı … vekilince Davalı … hakkında açılan rekabetin tespiti ve tazminat davasıdır.
Mahkememizce; dava dilekçesi, cevap ve karşı dava dilekçesi, taraf vekillerinin verdikleri diğer dilekçe ve belgeler, bonoların örnekleri, taraflar arasında imzalanan sözleşme örneği, taraflara ait malvarlığı sorgulama sonuç çıktıları, hisse devir protokolü örneği, ihtiyati tedbir kararı ve ihtiyati tedbire itiraz dilekçeleri, mahkememizce verilmiş adli yardım talebinin reddine ilişkin ara karar, Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilmiş olan adli yardım kararının reddine ilişkin kararın kaldırılarak verilen adli yardım kararı, mahkememizce verilmiş olan adli yardımın kaldırılmasına yönelik ara kararı, ticaret sicil müdürlüğünden gelen cevabi yazı ve ekleri, taraf vekillerinin dilekçelerindeki ekli belge örnekleri, Beyşehir . Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosya örneği, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas, … Esas, … Esas sayılı dosya örnekleri, Konya . İcra Müdürlüğünün … ve … Esas sayılı dosya örnekleri, İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosya örneği, mahkememizce verilmiş olan ara kararları, mahkememizce temin edilen imza incelemesine ilişkin raporlar ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Mahkememizin … Esas sayılı dosyasında görülmekte olan davanın 22/03/2023 tarihli duruşmasında verilen ara kararı ile aynen; “{1}-Ana davada davalı şirketin davalı … yönünden açtığı haksız rekabetten kaynaklı tazminat davası ile karşı davada davalı … vekilince davalı … hakkında açılan rekabetin tespiti ve tazminat davalarının dosyamızdan tefriki ile mahkememizin ayrı bir heyet esasına kaydına ve tefrik edilen dosya yönünden yapılacak tensiple duruşma gününün belirlenerek taraf vekillerine tebliğine. {2}-Ana davanın menfi tespit ve karşı davada açılan maddi ve manevi tazminata özgülendiğinin tespitine.” şeklinde karar verilerek dosyamız tefrik edilmiş olup ara kararında belirtilen davalara özgü olarak işbu davamıza devam edilmiştir.
TTK’nun Amaç ve ilke başlıklı 54. maddesi; “(1) Haksız rekabete ilişkin bu Kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. (2) Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır. ” hükmünü amirdir.
TTK’nun Hukuki sorumluluk, Çeşitli davalar
başlıklı 56. maddesi; “6- (1) Haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimse; a) Fiilin haksız olup olmadığının tespitini, b) Haksız rekabetin men’ini, c) Haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, haksız rekabet yanlış veya yanıltıcı beyanlarla yapılmışsa bu beyanların düzeltilmesini ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise, haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasını, d) Kusur varsa zarar ve zıyanın tazminini, e) Türk Borçlar Kanununun 58 inci maddesinde öngörülen şartların varlığında manevi tazminat verilmesini, isteyebilir. Davacı lehine ve (d) bendi hükmünce tazminat olarak hâkim, haksız rekabet sonucunda davalının elde etmesi mümkün görülen menfaatin karşılığına da karar verebilir. (2) Ekonomik çıkarları zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek müşteriler de birinci fıkradaki davaları açabilirler, ancak araçların ve malların imhasını isteyemezler. (3) Ticaret ve sanayi odaları, esnaf odaları, borsalar ve tüzüklerine göre üyelerinin ekonomik menfaatlerini korumaya yetkili bulunan diğer meslekî ve ekonomik birlikler ile tüzüklerine göre tüketicilerin ekonomik menfaatlerini koruyan sivil toplum kuruluşlarıyla kamusal nitelikteki kurumlar da birinci fıkranın (a), (b) ve (c) bentlerinde yazılı davaları açabilirler. (4) Bir kimse aleyhine birinci fıkranın (b) ve (c) bentleri gereğince verilmiş olan hüküm, haksız rekabete konu malları, doğrudan veya dolaylı bir şekilde ondan ticari amaçla elde etmiş olan kişiler hakkında da icra olunur.” hükmünü amirdir.
TTK’nun Zamanaşımı
başlıklı 60. maddesi; “(1) 56 ncı maddede yazılı davalar, davaya hakkı olan tarafın bu hakların doğumunu öğrendiği günden itibaren bir yıl ve her hâlde bunların doğumundan itibaren üç yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Şu kadar ki, haksız rekabet fiili aynı zamanda 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu gereğince daha uzun dava zamanaşımı süresine tabi olan cezayı gerektiren bir fiil niteliğinde ise, bu süre hukuk davaları için de geçerli olur. ” hükmünü amirdir.
HMK’nun Dava şartları
başlıklı 114. maddesi; “ (1) Dava şartları şunlardır: a) Türk mahkemelerinin yargı hakkının bulunması. b) Yargı yolunun caiz olması.
c) Mahkemenin görevli olması. ç) Yetkinin kesin olduğu hâllerde, mahkemenin yetkili bulunması. d) Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları; kanuni temsilin söz konusu olduğu hâllerde, temsilcinin gerekli niteliğe sahip bulunması. e) Dava takip yetkisine sahip olunması. f) Vekil aracılığıyla takip edilen davalarda, vekilin davaya vekâlet ehliyetine sahip olması ve usulüne uygun düzenlenmiş bir vekâletnamesinin bulunması. g) Davacının yatırması gereken gider avansının yatırılmış olması. ğ) Teminat gösterilmesine ilişkin kararın gereğinin yerine getirilmesi. h) Davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması. ı) Aynı davanın, daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olmaması. i) Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması. (2) Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.” hükmünü amirdir.
{}DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE{}
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirmede; davacı şirket vekilince tefrik olunan bu davada davalı … hakkında açılan dava ile, davalı …’ün eski ortağı olduğu davacı şirket ile ilgili insani ve ticari ilişki ve işbirliğini unutarak, TTK’daki emredici kurallara şirketin esas sözleşmesine, şirket iş yönergesine, iyi niyet ve ticari örf ve adetlerine aykırı davranarak kendi adına ve resmi ve gayri resmi ortağı olduğu … Tic. Ltd. Şti. gibi şirketler üzerinden iş yaparak davacı şirketle haksız rekabet hükümlerince davranarak, aynı veya aynısının benzeri ürünler üreterek davacı şirketin zarar görmesine neden olduğu ileri sürülerek haksız rekabetten kaynaklı 10.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili talep etmiştir.
TTK’nun 60. maddesi gereğince haksız rekabetten kaynaklı tazminat davaları hakkın doğumunu öğrenilmesinden itibaren bir yıllık zamanaşımına tabidir. Toplanan tüm deliller celp edilen İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin dava dosyaları içeriği, taraflar arasında düzenlenen devir sözleşmesi ve tüm dosya kapsamına göre: bu davada ileri sürülen hususların en geç İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin … Esas ve … Esas sayılı dosyalarının dava tarihinde öğrenmiş sayılacağı ve öğrenme tarihinden itibaren bir (1) yıllık zamanaşımı süresinin dava tarihi itibariyle dolduğu anlaşılmış olup; davalı … yönünden haksız rekabet fiilinden kaynaklı açılan bir ceza davası bulunmadığı TTK’nun 60. maddesinin son cümle gereğince uzamış ceza zamanaşımı hükümlerinin de uygulanamayacağı kanaatine varıldığından davalı vekilinin süresinde yaptığı zamanaşımı itirazının kabulü ile davacının davasının zamanaşımı nedeniyle reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
Karşı davada davalı-karşı davacı … vekilince davacı-karşı davalı … aleyhine açılan davada; …. Tic. A.Ş. ortağı olan davalı …’un, Husan Store adlı şahıs firmasını faaliyete geçirerek …. Tic. A.Ş.’den maliyetine aldığı ürünleri kendi firması üzerinden yüksek karlarla piyasaya satmak suretiyle haksız rekabet yasağına aykırı hareket ettiği, bu şekilde …. Tic. A.Ş.’yi zarara uğrattığı ve bu zarar nedeniyle davalı-karşı davacı …’ün eski ortağı olduğu şirketteki payına da zarar verdiği ileri sürülerek haksız rekabetten kaynaklı şimdilik 500,00 TL’nin davalı …’dan tazmini talep edilmiş ise de; TTK’nun 56/1. maddesi ile HMK’nun 114/e maddeleri gereğince davacı …’ün karşı davada dava tarihi itibari ile …. Tic. A.Ş. ile herhangi bir ortaklığı ve fiili irtibatı kalmadığı anlaşıldığından davalı-karşı davacı … tarafından açılan davanın ise aktif husumet yokluğundan usulden reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
-{HÜKÜM:}- Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-MAHKEMEMİZİN İŞBU … ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDAKİ ANA DAVADA:
a-ANA DAVANIN ZAMAN AŞIMI NEDENİYLE REDDİNE.
b-Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcına karşılık peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile başkaca harç alınmasına yer olmadığına.
c-Davacının yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
d-Davalının yaptığı herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına.
e-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktara göre takdir ve hesaplanmış olan 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.
2-MAHKEMEMİZİN İŞBU … ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDAKİ KARŞI DAVADA:
a-KARŞI DAVANIN AKTİF HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE.
b-Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcına karşılık karşı davada davacı adli yardımdan yararlandığından ve bu nedenle harç alınmadığından 179,90 TL karar ve ilam harcı ile 179,90 TL başvuru harcının karşı davadaki davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına.
c-Davacının yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
d-Davalının yaptığı herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına.
e-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 7/2. Maddesi gereğince takdir ve hesaplanmış olan 500,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.
3-İşbu hükümden sonra gerekli olan 20,00 TL karar tebliğ giderinin davacının yatırdığı gider avansından karşılanmasına ve hükümden sonraki bu masrafın yarısı olan 10,00 TL nin karşı davanın davacısı …’ den alınarak ana davacısı olan … San. A.Ş.’ ye verilmesine.
4-HMK nun 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde tarafların sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra varsa tarafların yatırdığı avanstan artanının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine.
5-İşbu gerekçeli kararın 13/07/2023 tarihinde yazıldığına.
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere yapılan duruşma sonunda oy birliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/06/2023
Başkan … Üye … Üye … Katip …