Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/95 E. 2022/550 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA GEREKÇELİ KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Ticari Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davalı/ borçlu … ile müvekkili banka arasında muhtelif kredi kartı sözleşmeleri imzalandığını, bu sözleşmeler gereğince davalı/borçluya kredi kartı kullandırıldığını, borçlunun söz konusu ürünlerin kullanımından kaynaklanan borçlarını süresinde ödememesi sebebi ile kendisine ihtarnameler gönderildiğini ve ihtarnamenin tebliği ile temerrüde düşen borçlu hakkında Konya . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçilmiş ve davalı/borçlu tarafından takibe itiraz edildiğini iş bu davanın ikamesinden önce arabuluculuk süreci işletilmiş ancak anlaşmaya varılamadığını, borçlunun itirazı haksız ve kötü niyetli olduğunu, borçlu dilekçesinde borca, faize ve fer’ilerine itiraz etmiş ancak bu itirazını haklı gösterir nitelikte herhangi bir dayanak sunmadığını, davalı/ borçlunun takibi durdurmak amaçlı kötü niyetli olarak dayanaktan yoksun bir şekilde gerçekleştirmiş olduğu itirazlarını kabul etmek mümkün olmadığını, müvekkili banka ile davalı/borçlu arasında akdedilen sözleşmeler tarafların karşılıklı olarak anlaşması üzerine taraflarca imza altına alındığını, banka defter ve kayıtlarının bilirkişilerce incelenmesi neticesinde de bu husus kolayca gözlenebilecek olup davalının itirazlarının mesnetten uzak ve yersiz olduğu anlaşılacağını beyanla; Davalı/ borçlunun Konya . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu haksız ve yersiz itirazlarının iptali ile takibin devamıyla alacağın tahsili ile itiraz edilen alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere davalı/borçlunun icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, Yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davalı/borçluldan tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Mahkememizce; Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, celp edilerek incelenmiştir.
Bankacı Bilirkişi … 19/07/2022 tarihli raporunda özetle; Davalı …’ın davacı bankadan 5.000 TI limitli … nolu ve 40.000.00 TL. limitli … nolu kredi kartlarını kullandığı,dava konusunun kredi kartı borçlarından kaynaklandığını, Davacı … Bankası A.Ş. ve davalı … arasında imzalanan 30.07.2019 ve 07.08.2019 tarihli Kredi Kartı Sözleşmelerine istinaden tahsis edilen kredi kartlarının asgari ödeme tutarlarının sureti ile 2 kredi kartı toplamında 45.615,08 TL borcunun 1 gün içerisinde ödenmesini, aksi takdirde masraf ve vekalet ücreti ile birlikte tahsilini teminen kanuni takibe geçileceği ihitar edildiğini, 10.12.2021 tarihli ihtarnamenin “… Mah. … Cad. … Selçuklu Konya adresine gönderildiğini, bu adresin hesap ekstrelerinin gönderildiği “… Hizm. … Cad. … Sok no … Karaman’ adresinden farklı olduğu, ihtarnamenin ekte bulunan ptt gönderi hareketlerinde görüldüğü üzere 20.12.2021 tarihinde göndericisine iade edildiğini, bu durumda davalının icra tarihi olan 13.12.2021 tarihi itibarı ile temerrüt halinde bulunduğunun anlaşıldığını, davacı bankaca davalı aleyhine T.C. Konya . İcra Dairesi Müdürlüğü 13.12.2021 tarih ve … esas sayılı ilamsız takip dosyasıyla, 39.364,71 TL asıl alacak ve ferileriyle toplam 45.675,98 TL üzerinden takip başlatıldığını, davalı … vekilince alacaklının icra takibine konu ettiği kredilerden ve ihtarnamelerden kaynaklanan herhangi bir borcunun olmadığı şeklinde itirazının ve takibin durdurulması talebi üzerine icra dairesince takibin durdurulmasına karar verildiğini, 13.12.2021 İcra takip tarihi itibariyle; Davacı Banka Talebi: davacı banka tarafından davalı …’dan 39.364,71 TL asıl alacak, 6.308,37 TL işlemiş faiz ve 2.90 TL BSMV olmak üzere toplam 45.675,98 TL talep edildiğini, Bilirkişi Hesabı ve Talep Sınırları Dikkate Alındığında: Davacı bankanın davalı …’ dan; 37.608,18 TL asil alacak, 4.339,24 TL işlemiş Taiz, 216.96 TL BSMV olmak üzere toplam 42.164,38 TL alacağının bulunduğunun hesap edildiğini, takip tarihinden itibaren asıl alacağın % 25.20 temerrüt faizine ve faiz üzerinden %5 gider vergisine tabi bulunduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davacı vekilinin 19/07/2022 tarihli bilirkişi raporuna karşı 02/08/2022 havale tarihli beyan dilekçesinde özetle;Her ne kadar bilirkişi raporu ile davalı/borçlunun müvekkili banka müşterisi olduğu, takibe konu kredi kartlarının davalının kullanımına sunulduğu, davalının işbu kullanımı neticesinde müvekkili bankaya borçlandığını ancak işbu borçlarını süresi içerisinde ödemediği ve müvekkili bankaya borçlu olduğu tespit edilmiş ise de müvekkili bankanın anapara ve işlemiş faize ilişkin alacağının çok ciddi bir kısmı somut olaya aykırı bir şekilde hesaplama dışı bırakıldığı için bilirkişi raporu ile noksan tespit edilen alacak miktarının taraflarınca kabulü mümkün olmadığını, raporun taraflarına tetkiki neticesinde bilirkişinin anapara alacağı için esas aldığı tarihin 21.06.2021 olduğu görüldüğünü, bilirkişinin hangi gerekçe ile müvekkili bankanın her iki kartından kaynaklanan alacağı için 21.06.2021 tarihinden sonraki gerçekleşen harcamaları anapara kalemine dahil etmediği taraflarınca anlaşılamadığını, zira raporda bu hususa ilişkin hiçbir izahat ve aydınlatma mevcut olmadığını, bilirkişinin somut duruma aykırı bir şekilde müvekkili banka anaparasını eksik hesaplamasından kaynaklı olarak, işlemiş faiz kaleminde de oldukça ciddi bir fark oluştuğunu, yine bilirkişi tarafından raporda müvekkili bankanın uygulamış olduğu akdi ve temerrüt faiz oranlarının yasaya ve taraflar arasında akdedilen kredi sözleşmesine uygun olduğu tespit edildiğini, hâl böyle iken bilirkişinin müvekkili bankanın işlemiş faize ilişkin alacağı da -anaparanın noksan hesaplanmasının işlemiş faize edeceği etkiden de fazla olmak üzere- kayba uğratıldığını, sonuç itibariyle işbu itiraz dilekçeleri ekinde sunulan kredi kartı ekstreleri ile sabit olduğu üzere bilirkişi müvekkili bankanın alacağını hatalı hesaplayarak alacağının oldukça önemli bir kısmının kayba uğramasına sebep olduğunu, bilirkişi raporuna karşı itirazlarımız göz önünde bulundurularak dosyanın ek rapor düzenlenmek üzere yeniden bilirkişiye tevdiine karar verilmesini, mahkememiz aksi kanaatte olursa davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin 19/07/2022 tarihli bilirkişi raporuna karşı 29/07/2022 havale tarihli beyan dilekçesinde özetle; Sayın mahkememizde görülmekte olan dava dosyası kapsamında 19/07/2022 tarihli bilirkişi raporu ile dava konusu kredi kartı borçlarının değerinin tespitine girişildiğini, işbu raporda kredi kartı borçlarının toplamının 42.164,38 TL olduğu hususunda tespit yapıldığını, bilirkişi raporu ile tespiti yapılan meblağ kadar müvekkilinin borcu bulunmadığını, rapora itirazları söz konusu olduğunu, raporda aleyhe olan kısımları kabul etmediklerini, yeniden ek rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İş bu dava;Ticari Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali) davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takipte kredi kartı sözleşmesinden kaynaklı davacının alacağının bulunup bulunmadığı, takibe itirazların haklı olup olmadığı, itirazın iptalinin gerekip gerekmediği hususları olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce; dava dilekçesi, cevap dilekçesi, dosyadaki diğer dilekçe ve belgeler, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi örneği, bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Dosyamız ve tüm ekleri, davacı bankanın kayıt ve belgelerinin bulunduğu yerde inceleme yetkisi de verilerek bankacılık iş ve işlemlerinde uzman bilirkişi … ‘ e tevdi edilmiş olup bankacı bilirkişiden 19/07/2022 havale tarihli bilirkişi raporu temin edilerek incelenmiştir.
Tüm dosya muhtevası birlikte değerlendirildiğinde; taleple bağlılık ilkeleri nazara alınarak yukarıda özeti yapılan ve mahkememizce gerekçeli, açıklamalı ve hüküm kurmaya elverişli olduğu kabul edilen 19/07/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre davacının davalı taraftan raporda belirtilen miktarlarda alacaklı olduğu takdir ve kanaatine varılmıştır.
Davacı vekili her ne kadar bilirkişi raporuna itirazında; “bilirkişinin anapara alacağı için esas aldığı tarihin 21.06.2021 olduğu görüldüğünü, bilirkişinin hangi gerekçe ile müvekkili bankanın her iki kartından kaynaklanan alacağı için 21.06.2021 tarihinden sonraki gerçekleşen harcamaları anapara kalemine dahil etmediği taraflarınca anlaşılamadığını, zira raporda bu hususa ilişkin hiçbir izahat ve aydınlatma mevcut olmadığını, bilirkişinin somut duruma aykırı bir şekilde müvekkili banka anaparasını eksik hesaplamasından kaynaklı olarak, işlemiş faiz kaleminde de oldukça ciddi bir fark oluştuğunu,” beyan etse de bilirkişi raporu ve takibe konu kredi kartı ekstreleri incelendiğinde davalının en son yaptığı harcamaların tarihinin 21.06.2021 tarihi olduğu ve bu tarihten sonra harcama olmadığının anlaşılması neticesinde davacı vekilinin itirazlarının ve ek rapor alınması talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
İcra İnkar Tazminatı talebine yönelik olarak; İtirazın iptâli davalarında İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için, usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde itiraz etmesi ve alacaklının, alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması gerekir. Burada, borçlu itirazının kötüniyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmaz. İcra inkâr tazminatı, hakkındaki icra takibine itiraz ederek durduran ve çabuk sonuçlandırılmasına engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır.
Bu yasal koşullar yanında, takibe konu alacağın likid olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likid olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likid bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likid bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir (HGK’nun 07.06.2006 tarih … Esas, … Karar sayılı kararı).
Bu ilke ve kurallar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; mahkememizce kabul kararı verilen miktar banka kayıtlarında ve yapılan sözleşmeler uyarınca bilebilecek durumda iken takibe itiraz etmiş olduğundan hükmedilen miktarın likid bir alacak olduğunun kabulü gerekir. Alacak likit ve muayyen olduğundan hükmedilen miktarlar üzerinden %20 oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının davalı aleyhine açtığı itirazın iptali davasının KISMEN KABULÜ İLE;
1-Dosyaya konu Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasındaki İTİRAZIN KISMEN İPTALİ ile takibin 37.608,18 TL asıl alacak, 4.339,24 TL işlemiş temerrüt faizi, 2,90 TL BSMV olmak üzere TOPLAM: 41.950,32 TL ÜZERİNDEN DEVAMINA,
2-Alacak likit olduğundan; hüküm altına alınan 41.950,32 TL üzerinden % 20 oranında hesaplanan 8.390,06 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 2.865,63 TL karar harcından davacı tarafından yatırılan 551,66 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye ‬ ‭2.313,97‬ TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 11,50 vekalet harcı, 551,66 TL peşin harç toplamı 643,86 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 600 TL bilirkişi ücreti, 123,50 TL posta tebligat gideri olmak üzere toplam: 623,50 TL yargılama giderinin kabul-ret oranına göre hesaplanan 567,385 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 3.725,66 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
8-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 2022 yılı tarifesine göre iki saatlik görüşme nedeniyle taraf başına saati 330,00 TL den toplam 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin (kabul/talep oranına göre) 1.419,6‬TL’sinin davalıdan, (red/talep oranına göre hesaplanan) 140,40 TL’sinin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
9-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK’nın 333. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine.
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 sayılı HMK 345. Madde gereğince ( 2 ) iki hafta içerisinde, ilgili Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
04/10/2022

Katip Hakim