Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/727 E. 2023/435 K. 15.08.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ :
DAVALI : … –
VEKİLLERİ :
DAVA : Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan Davalar (Menfi Tespit)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan Davalar (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; Ereğli/Konya İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan takibe ve borca, faize, faiz oranına, borcun sebebine, ferilerine, taraf ve husumete, tebligata ve bankaya olan diğer borçlara itiraz ettiklerini, müvekkilinin takibe konu icra dosyası ve diğer hususlara ilişkin hiçbir borcunun olmadığını, davalının kötü niyetli olarak müvekkilini icraya verdiğini, müvekkilinin kefalet sözleşmesi imzalamadığını, asıl borçlunun borcunu ödediğini, ancak bu kefalet sözleşmesi dışında miktar üzerinden davalı banka müvekkilinin izni ve muvafakati olmadan dava dışı …’a kredi verdiklerini, müvekkilinin kredi borcu bulunmadığını, geçersiz kefalet sözleşmesi olduğunu, noter aracılığıyla kefalete ve borca müvekkilinin itiraz ettiğini, bu sebeple müvekkilinin herhangi bir şekilde davalı bankadan kredi kullanmaması ve kredi almaması nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini, ayrıca kefalet akdi ve sözleşmesinin geçersiz olduğunu, limit arttırımında davalının muvafakatinin olmadığını, kefalet sözleşmelerindeki imzaların da müvekkile ait olmadığını, sonradan müvekkilini borçlu gibi gösterdiklerini ve kendisini icraya verdiklerini, davalı ile müvekkili arasında hukuki ilişki bulunmadığını, müvekkilinin davalıdan herhangi bir şekilde mal ve hizmet almadığını, ortada icra takibini gerektirir bir borcun olmadığını, bu sebeple müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini ve davalının %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, icra takibinin iptaline karar verilmesini, ayrıca HMK 389 maddesi gereği Ereğli İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibinin dava sonuna kadar durdurulmasını ve müvekkili davacının menkul, gayrimenkul malları ile araçlarının ve banka hesapları üzerindeki hacizlerin teminatsız kaldırılmasını, mahkeme aksi kanaatte olursa uygun göreceği teminatla icra takibinin durdurulmasını ve davacının menkul, gayrimenkul malları ile araçlarının ve banka hesapları üzerindeki hacizlerin teminatsız kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
Dava, menfi tespit isteminden ibarettir.
Davacı vekili 10/08/2023 tarihli dilekçe ile, davacı ise 08/08/2023 tarihli dilekçe ile, davadan bütün sonuçlarıyla birlikte feragat ettiklerini ve davalı taraftan herhangi bir vekalet ücreti ve dava masrafı taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
HMK’nun 307. maddesinde “(1)Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” hükmünü amirdir.
01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 HMK.sayılı kanunun 311.maddesi gereği davadan feragat, kesin hükmün yasal sonuçlarını doğuran ve davayı sonuçlandıran taraf işlemi olup, davacının davasından feragat etmesi nedeniyle davanın ve davacının tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davalı tarafça tazminat isteminde bulunulmuş ise de, davalının alacağına geç kavuşmasına neden olacak herhangi bir tedbir kararı verilmediğinden davalının tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Tarafların tazminat istemlerinin ayrı ayrı reddine,
3-Peşin alınan 2.920,06 TL harçtan alınması gereken 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.740,16 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan ve dosyada bakiye fazla kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
6-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir edilen 26.648,32 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.
7-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 1.320 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu; taraf vekillerinin yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi. 15/08/2023

Katip … Hakim …